YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Sanığın, maktule "neden durmuyorsun "şeklinde söylemde bulunduğu ve ardından çıkan tartışmada meşru savunma hakkının varlığından bahsedilemeyeceği hk.

Karar Özeti

Meşru savunma ve haksız tahrik yönünden, sanıklar ve maktul arasındaki husumetin kimden kaynaklandığının tespitinin mümkün olmadığı, mevcut husumetin öldürmeyi gerektirir bir durum olmadığı, maktulden sanıklara yansıyan haksızlık içeren somut ve inandırıcı herhangi bir delilin olmadığı, itibar edilen tanık beyanlarına göre sanık ...'in maktule "yoldan hayvan geçiyor, neden durmuyorsun" diye söylediği ve tartışma başladığı, sanıkların haksız tahrik altında kaldıklarının kabulünün mümkün olmadığı, yine sanıkların meşru savunma çerçevesinde maktulü öldürdüklerinin kabulünün mümkün olmadığı, oluşa ve tanık beyanlarına göre tartışmayı başlatan tarafın sanık ... olduğu ve meşru savunma için şartların oluşmadığı belirlenmiştir.

Karar

YARGITAY

 

1. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/11934

 

Karar Numarası: 2023/421

 

Karar Tarihi: 13.02.2023

 

HÜKÜMLER : Mahkûmiyet

 

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararların; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir oldukları, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçelerinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz istemlerinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmiştir.

 

Sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin, 7079 sayılı Kanun’un 94 üncü maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanun’un 299 uncu maddesinin birinci fıkrası gereği takdîren reddine karar verilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. HUKUKÎ SÜREÇ

 

A. Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.11.2019 Tarihli ve 2019/84 Esas, 2019/403 Karar Sayılı Kararı ile,

 

1. Sanık ... hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 25 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

 

2. Sanık ... hakkında maktule karşı kasten öldürmeye azmettirme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 38 inci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 25 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,

 

Karar verilmiştir.

 

B. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 10.09.2020 tarihli ve 2020/1430 Esas, 2020/1249 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında İlk Derece Mahkemesince kurulan hükümlere yönelik katılanlar vekili, sanık ... ve sanıklar müdafiilerinin istinaf başvurularının 5271 sayılı Kanun’un 280 inci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

 

C. ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 10.09.2020 tarihli ve 2020/1430 Esas, 2020/1249 Karar sayılı kararının katılanlar vekili, sanıklar ve sanıklar müdafiileri tarafından temyizi üzerine Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 01.11.2021 tarihli ve 2020/5321 Esas, 2021/13751 Karar sayılı kararı ile "Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.10.2009 gün ve 2009/1-85/242 sayılı Kararında açıklandığı üzere; sanıklardan birisinin savunulmasının diğer sanık yönünden savunmada zaafiyet yarattığı durumlarda menfaat uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü gerektiği; kasten öldürme suçlarından yargılanan sanıklar arasında akraba ilişkisi bulunması, aşamalarda bulundukları beyanlar ve dilekçeleri içeriklerinin aynı yönde olmaması ve aynı avukat tarafından savunulmaları nedeniyle menfaat çatışmasının oluştuğu anlaşılmakla; sanıkların ayrı ayrı müdafiler yerine ortak müdafiler tarafından savunmalarının yapılması suretiyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 38/1 ve 5271 sayılı CMK’nun 152. maddelerine aykırı davranılması" nedeniyle bozulmasına ve dava dosyasının 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

 

D. Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.06.2022 Tarihli ve 2021/335 Esas, 2022/210 Karar Sayılı Kararı ile,

 

1. Sanık ... hakkında maktule karşı kasten öldürme suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 25 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına,

 

2. Sanık ... hakkında maktule karşı kasten öldürmeye azmettirme suçundan, 5237 sayılı Kanun’un 38 inci maddesinin birinci fıkrası yollamasıyla 81 inci maddesinin birinci fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 58 inci maddesinin altıncı fıkrası uyarınca 25 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluklarına ve cezanın mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine,

 

Karar verilmiştir.

 

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

 

A. Katılanlar Vekillerinin Temyiz Nedenleri

 

1. Suç vasfının tasarlama olduğuna,

 

2. Sanık ...'in asli fail olduğuna,

 

3. Takdiri indirim sebeplerinin uygulanmaması gerektiğine,

 

İlişkindir.

 

B. Sanık ... ve Müdafiinin Temyiz Nedenleri

 

1. Meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılmasına,

 

2. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

 

İlişkindir.

 

C. Sanık ... ve Müdafiinin Temyiz Nedenleri

 

1. Suçun sübutuna,

 

2. Meşru savunmanın varlığına,

 

3. Haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine,

 

İlişkindir.

 

III. OLAY VE OLGULAR

 

Temyizin kapsamına göre İlk Derece Mahkemesinin kabulü

 

1. Sanıklar ile maktulün aynı köyde yaşadıkları, sanıkların yolda koyunlarını güderken maktulün araba ile olay yerine geldiği, sanık ... ile maktulün yol verme nedeniyle tartışmaya başladıkları, tartışma sonucu sanık ...'in kardeşi sanık ...'ye hitaben "vur şunu, vur" demesi üzerine sanık ...'nin tabanca ile maktule ateş etmeye başladığı, ateşli silah mermi çekirdeği yaralanması nedeniyle maktulün hayatını kaybettiği belirlenmiştir.

 

Sübut yönünden, sanıkların olay anlatımlarının birbirlerinden ve aşamalarda kendi beyanlarından farklılıklar içerdiği, sanıkların arasında belirttikleri husumetin atılı suçu işleyemeyeceklerini göstermeyeceği, sanıklarca tanıkların beyanlarının kurgu olduğu belirtilmiş ise de, tanıklar ...'nın olay, yer, zaman, mekan, kişi anlatımları arasındaki uyum, temyiz aşamasından sonra sanık ... suçu üstlenmiş ise de, tanık beyanları ile sanık ... beyanlarının uyumlu olmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde sanık ... beyanlarının sanık ...'yi suçtan kurtarmaya ve kendi cezasını hafifletmeye yönelik olduğu belirlenmiştir.

 

Suç vasfı yönünden, sanıklar ile maktul arasındaki tartışma sırasında sanık ...'in sanık ...'ye yönelik maktulü vurması şeklindeki söylemi nedeni ile azmettiren olarak sorumlu tutulacağı, "yardım etmeden sorumlu olunabilmesi için suçun kanuni tanımındaki fiili işleyen asıl failin eyleminin önceden yardım eden tarafından bilinmesi gerektiği veyahut suçun işlenmesi sırasında suç işlemeye karar veren asıl failin eylemine yardım edenin kanundaki tanımlanan fiili bizzat gerçekleştirmeden manevi katkıda bulunması gerektiği", sanık ...'in, sanık ...'nin maktulü vuracağını bilebilmesinin tespitinin mümkün olmadığı, sanık ...'nin eyleminin sözlü münakaşa sonucu gerçekleşmiş olduğu, sanık ...'in olayın başından beri olayın muhatabı olduğu bu şekilde azmettiren olarak eyleme iştirak ettiği belirlenmiştir.

 

Meşru savunma ve haksız tahrik yönünden, sanıklar ve maktul arasındaki husumetin kimden kaynaklandığının tespitinin mümkün olmadığı, mevcut husumetin öldürmeyi gerektirir bir durum olmadığı, maktulden sanıklara yansıyan haksızlık içeren somut ve inandırıcı herhangi bir delilin olmadığı, itibar edilen tanık beyanlarına göre sanık ...'in maktule "yoldan hayvan geçiyor, neden durmuyorsun" diye söylediği ve tartışma başladığı, sanıkların haksız tahrik altında kaldıklarının kabulünün mümkün olmadığı, yine sanıkların meşru savunma çerçevesinde maktulü öldürdüklerinin kabulünün mümkün olmadığı, oluşa ve tanık beyanlarına göre tartışmayı başlatan tarafın sanık ... olduğu ve meşru savunma için şartların oluşmadığı belirlenmiştir.

 

2. ... Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 09.10.2019 tarihli otopsi raporuna göre, maktulün vücudunda beş giriş beş çıkış olmak üzere toplam on ateşli silah mermi çekirdeği yaralanması bulunduğu, iki yaralanmanın tek başına ve müstakilen öldürücü niteliklerinin olduğu, maktulün sol kulağı altına yapılan atışın yakın mesafeden olduğu, maktulün ölümünün ateşli silah mermi çekirdeği ile sağ akciğer yaralanması ve buna bağlı iç kanama sonucu meydana geldiği tespit edilmiştir.

 

3. Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 07.08.2018 tarihli olay yeri inceleme ve keşif tutanağı dosyada mevcuttur.

 

4. Tanıklar ..., ...'nın beyanları dosyada mevcuttur.

 

5. Olay yeri inceleme raporu dosyada mevcuttur.

 

6. İstanbul Jandarma Kriminal Laboratuvar Amirliğinin, atış artığına ilişkin 21.09.2018 tarihli uzmanlık raporu dosyada mevcuttur.

 

7. 21.03.2022 tarihli tutanağa göre, sanık ...'in gösterdiği yerde tabanca bulunmuştur.

 

8. ... Bölge Kriminal Polis Laboratuvarı Müdürlüğünün, 14.04.2022 evrak kabul tarihli raporuna göre, olay yerinden elde edilen üç adet kovanın, sanık ...'in gösterdiği silahtan atıldığı tespit edilmiştir.

 

IV. GEREKÇE

 

A. Katılan Vekilinin Temyiz Nedenleri

 

1. Suç Vasfının Tasarlama Olduğu Yönünden

 

Sanık ...'nin sanık ...'in azmettirmesi sonucu maktulü öldürme kararını önceden verdiğine, bu kararı verdikten sonra aradan soğukkanlılığa kavuşacak kadar makul bir süre geçmesine rağmen öldürme kararında sebat ettiğine ilişkin dava dosyasına yansıyan bir durumun bulunmadığı, sanık ve tanıkların beyanlarından olayın ani bir kastla geliştiği sonucuna varılmakla, sanığın eylemini tasarladığına ilişkin bir delilin dava dosyasında bulunmadığı anlaşılmakla, Mahkemece sanığın eyleminin 5237 sayılı Kanun'un 81 inci maddesinin birinci fıkrası kapsamında kabul edilmesinde hukuka aykırılık bulunmamıştır.

 

2. Sanık ...'in Asli Fail Olduğu Yönünden

 

Olay ve Olgular başlığının (1) nolu suç vasfına yönelik paragafında belirtildiği üzere, ani çıkan tartışma neticesinde sanık ...'in sanık ...'ye maktulü vurması yönündeki sözlerinin fiili üzerinde ortak hakimiyet içermediğinden, Mahkemece sanık ...'in azmettiren olarak sorumlu tutulmasında, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

 

3. Takdiri İndirim Sebeplerinin Uygulanmaması Gerektiği Yönünden

 

a) Sanık ... Yönünden

 

5237 sayılı Kanun'un 62 nci maddesinin birinci fıkrası uyarınca takdiri indirim sebebi uygulanması Mahkemenin takdirinde olup Mahkemece, sanığın yargılama sürecindeki davranışları esas alınarak yerinde, yeterli ve kanunî gerekçeyle takdiri indirim sebebi uygulandığı belirlendiğinden, hükümde bu yönüyle hukuka aykırılık bulunmamıştır.

 

b) Sanık ... Yönünden

 

07.11.2019 tarihli duruşma sonunda sanık ... hakkında tutuklama kararı verilmesine müteakip sanık ...'in duruşmanın düzenini bozarak olay çıkartması, 29.11.2019 tarihli celse de bir önceki celse mahkeme heyetine hakaret ettiğini ikrar etmesi, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki olumsuz tutum ve davranışları karşısında, sanığın yargılama sürecindeki davranışları gösterilerek yerinde olmayan gerekçe ile takdiri indirim sebeplerinin uygulanması, hukuka aykırı bulunmuştur.

 

B. Sanık ... ve Müdafiinin Suçun Sübutu Yönünden Temyiz Nedeni

 

Olay ve Olgular başlığının (1) nolu paragrafında belirtildiği üzere, tanıkların birbiriyle uyumlu olay, yer, mekan, zaman ve kişi içerekli beyanları, kovuşturma aşamasında ifadeleri alınan kolluk personellerinin ifadeleri, sanık ...'den alınan atış artığına ilişkin uzmanlık raporu, taraflar arasındaki husumet birlikte değerlendirildiğinde yol verme tartışması neticesinde sanık ...'in talimatıyla sanık ...'nin maktule tabanca ile ateş ederek öldürdüğü yönündeki Mahkemece yapılan belirlemede, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

 

C. Sanıklar ve Müdafiilerinin Meşru Savunma ve Haksız Tahrik Yönünden Temyiz Nedenleri

 

Olay ve Olgular başlığının (1) nolu paragrafında belirtildiği üzere, yol verme tartışması neticesinde sanık ...'in talimatıyla sanık ...'nin maktule tabanca ile ateş ederek öldürdüğünün belirlendiği, tanık beyanlarından sanık ...'in tartışmayı başlattığının anlaşıldığı, sanıkların olayın oluşu ile uyumsuz ve aşamalarda kendi içinde çelişkiler içeren savunmaları da dikkate alınarak maktulden sanıklara yönelen herhangi bir haksız söz, davranış ve saldırı tespit edilemediğinden Mahkemece haksız tahrik, meşru savunma ve meşru savunmada sınırın aşılması hükümlerinin uygulanmamasında, hukuka aykırılık bulunmamıştır.

 

V. KARAR

 

A. Sanık ... Hakkında Maktule Karşı Kasten Öldürme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

 

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.06.2022 tarihli ve 2021/335 Esas, 2022/210 Karar sayılı kararında katılanlar vekili, sanık ve müdafiince öne sürülen temyiz sebepleri ve 5271 sayılı Kanun’un 289 uncu maddesinin birinci fıkrası ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesi sonucunda hukuka aykırılık görülmediğinden 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin birinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle TEMYİZ İSTEMLERİNİN ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA,

 

B. Sanık ... Hakkında Maktule Karşı Kasten Öldürmeye Azmettirme Suçundan Kurulan Hüküm Yönünden

 

Gerekçe bölümünde (A-3-b) bendinde açıklanan nedenle katılanlar vekilinin temyiz istemleri yerinde görüldüğünden Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesinin, 14.06.2022 tarihli ve 2021/335 Esas, 2022/210 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

 

Sanık ... yönünden hükmolunan ceza miktarı ve tutuklulukta geçirilen süre, sanık ... yönünden bozma içeriği dikkate alınarak sanıklar müdafilerinin tahliye taleplerinin REDDİNE,

 

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi uyarınca takdîren Kütahya 1. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

13.02.2023 tarihinde karar verildi.


Bu sayfa 109 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor