YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle, açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanıp açıklanmayacağı hususunda öğretide yer alan görüşler nelerdir?

Karar Özeti

"...Denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle, açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanıp açıklanmayacağı hususunda öğretide;

'Burada yanıtlanması gereken sorun, sonradan koşullarının gerçekleşmiş olması nedeniyle mahkemenin hükmü açıklaması gereken durumlarda, önceki hükümde bir değişiklik yapıp yapamayacağı ve bu çerçevede hapis cezasının ertelenmesine ya da seçenek yaptırıma karar verip veremeyeceğidir. Biz, mahkemenin önceki kararında bir değişiklik yapamayacağı ve bu nedenle de bu aşamada erteleme ya da başka bir yaptırıma karar veremeyeceği düşüncesindeyiz.' (Bahri Öztürk-Durmuş Tezcan-Mustafa Ruhan Erdem- Özge Sırma-Yasemin Saygılar Kırıt-Özdem Özaydın-Esra Alan Akcan-Efser Erden, Nazari ve Uygulamalı Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin, 10. Baskı, 2016, s.636-637.); 'Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması hâlinde, mahkeme hükmü açıklar. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veren hâkim ile hükmü açıklayan hâkimin farklı olması hâlinde, hükmü açıklayan hâkim açıklanmayan hükümde veya hüküm fıkrasında hukuka aykırılık tespit etse dahi hükmü değiştiremez; sadece açıklar. Bu hata ancak kanun yolunda giderilebilir.' (Nur Centel-Hamide ..., Ceza Muhakemesi Hukuku, Beta, 14. Baskı, 2017, s. 807.) şeklinde görüşler bulunmaktadır.

Karar

YARGITAY

 

3. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/40367

 

Karar Numarası: 2023/42

 

Karar Tarihi: 11.01.2023

 

İNCELENEN KARARIN;

 

SAYISI : 2022/315., 2021/293 K.,

 

İNCELEME KONUSU KARAR : Mahkûmiyet

 

KANUN YARARINA BOZMA

 

YOLUNA BAŞVURAN : Adalet Bakanlığının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı

 

TEBLİĞNAME GÖRÜŞÜ : İlgili kararın kanun yararına bozulması

 

Terör örgütü propagandası yapmak suçundan sanık ...'ın, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 7/2-1'inci cümle, 7/2-2' nci cümle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/1 ve 62' nci maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 231/5' inci maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) ve 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına dair İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.10.2018 tarihli ve 2018/221 esas, 2018/188 sayılı Kararının 17.10.2018 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 28.09.2020 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkum edildiğinin ihbarı üzerine hükmün açıklanması ile sanığın 3713 sayılı Kanun'un 7/2-1 inci cümle, 7/2-2 nci cümle ve 5237 sayılı Kanun’un 43/1'inci maddeleri uyarınca 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.11.2021 tarihli ve 2020/315 esas, 2021/293 sayılı kararının, istinaf edilmediğinden 21.01.2022 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.

 

Adalet Bakanlığının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309 uncu maddesinin birinci fıkrası uyarınca, 24.10.2022 tarih ve 94660652-105-34-9232-2022-Kyb sayılı evrakı ile kanun yararına bozma istemine istinaden düzenlenen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2022 tarihli ve 2022/135823 sayılı Tebliğnamesi ile dava dosyası Daireye gönderilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. İSTEM

 

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, 09.12.2022 tarihli ve 2022/135823 sayılı kanun yararına bozma isteminin;

 

“ Terör örgütü propagandası yapmak suçundan sanık ...'ın, 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 7/2-1.cümle, 7/2-2.cümle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/1 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına dair İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 09/10/2018 tarihli ve 2018/221 esas, 2018/188 sayılı kararının 17/10/2018 tarihinde kesinleşmesini müteakip, sanığın denetim süresi içerisinde 28/09/2020 tarihinde işlediği kasıtlı bir suçtan mahkûm edildiğinin ihbar edilmesi üzerine, hükmün açıklanması ile sanığın 3713 sayılı Kanun’un 7/2-1.cümle, 7/2-2.cümle ve 5237 sayılı Kanun’un 43/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 18/11/2021 tarihli ve 2020/315 esas, 2021/293 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.

 

Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231. maddesi uyarınca açıklanması geri bırakılan hükmün, sanığın denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi sebebiyle yeniden ele alınıp hükmün açıklanmasına karar verildiğinde, aynı Kanun'un 231/11. maddesi hükmü uyarınca önceki hükümde değişiklik yapılmadan aynen açıklanması, ancak kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumu değerlendirilerek, cezanın yarısına kadar belirlenecek bir kısmının infaz edilmemesi ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesi veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine dair cezanın bireyselleştirilmesi hükümlerinin tatbik edilebileceği, bunun dışındaki hususlarda hükmün değiştirilemeyeceği gözetilmeden, denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşılan sanık hakkında hükmün aynen açıklanması ile yetinilmesi gerekirken, ilk hükümde takdiri indirim yapılıp, 5237 sayılı Kanun'un 62. maddesi uygulanmış iken, hükmün açıklanmasına ilişkin kararda aynı maddenin uygulanmasına yer olmadığına dair karar verilmek suretiyle önceden verilmiş sonuç ceza olan 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezasından farklı olarak 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası belirlenmesinde isabet görülmemiştir”

 

Şeklindeki gerekçeye dayandığı anlaşılmıştır.

 

II. GEREKÇE

 

Uyuşmazlık

 

Terör örgütü propagandası yapmak suçundan yapılan yargılama neticesinde hapis cezası ile mahkumiyetine ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen sanık hakkında, denetim süresi içerisinde kasten suç işlemesi nedeni ile 5271 sayılı Kanun'un 231/11 maddesi gereği açıklanan hükümde netice cezanın artırılmasında hukuka aykırılık bulunup bulunmadığına ilişkindir.

 

B. Hukuki Süreç

 

1. 10.10.2017 tarihinde ... İletişim Merkezine (BİMER) yapılan ihbara istinaden yürütülen çalışmalar neticesinde, 25.04.2018 tarihli internet tespit tutanağı ile facebook adlı sosyal medya sitesinde PKK/KCK terör örgütünün propagandasının yapıldığı ihbar olunan hesap ile suça konu 10.01.2017 ile 11.11.2016 tarihli paylaşımların ekran görüntüleri ile tespitinin yapılması sonrasında, söz konusu hesabın kullanıcısının, ayrıntılı kimlik ve adres bilgileri tespit edilen 01.10.1995 doğumlu sanık ... olabileceğinin belirlenmesine müteakip, tespit edilen ikametine gidildiğinde yapılan görüşmede ayrıca 19.05.2018 tarihli kolluk ifadesinde bahse konu hesabın ve de paylaşımların kendisine ait olduğunu beyan eden sanık hakkında, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 2018/98477 soruşturma sayısına kayden terör örgütü propagandası yapmak suçundan soruşturma başlatılmıştır.

 

2. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 08.06.2018 tarihli ve 2018/98477 soruşturma, 2018/24870 Esas, 2018/4861 iddianame nolu iddianamesi ile suç tarihlerinin 2016 ve 2017 yılları olduğu belirtilmek sureti ile sanık ...'ın, özetle; facebook adlı sosyal medya sitesinde tespiti yapılan ve kullanıcısı olduğunu ayrıca paylaşımları kendisinin yaptığını beyan ettiği hesabından, 10.01.2017 tarihinde üzerinde Kürdistan yazan formalı resminin üzerine "Ölünüz diriniz hergün biriniz birgün hepiniz biji serok apo diyeceksiniz'', 11.11.2016 tarihinde ''Kim demiş aşk yok diye biz demedik mi ölümüne apocuyuz" şeklindeki yorum ve görselleri içerir paylaşımları ile PKK/KCK silahlı terör örgütünün ve Suriye uzantısı olan YPG/PYD terör örgütünün propagandasını yaptığı iddiası ile 3713 sayılı Kanun'un 7/2, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43/1 ve 53/1'inci maddeleri gereğince cezalandırılması istenilmiştir.

 

3. İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 14.07.2018 tarihli, 2018/152 dosya nolu kararı ile iddianamenin kabulüne karar verilmiş, 2018/221 esasına kayden görülen davanın hükmün tefhim olunduğu 09.10.2018 tarihli duruşmasında özetle; 5-6 yıldır madde kullandığını, pişman olduğunu ve farkına vardığında paylaşımlarını sildiğini, bu paylaşımları nedeni ile utandığını, cahillik zamanında yaptığını ayrıca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ettiğini ve lehe olan hükümlerin tarafına uygulanmasını istediğini beyanla savunmasını yapan sanık hakkında, tefhim olunan hükümle özetle; 3713 sayılı Kanun'un 7/2 maddesinin 1 ve 2' nci cümleleri, Türk Ceza Kanunu'nun 43/1., 62/1., 63'üncü maddeleri uyarınca neticeten 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına ve daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmadığı anlaşıldığından 5271 sayılı Kanun'un 231/5' inci maddesince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı Kanun'un 231/8'inci maddesince 5 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulmasına ve bu sürenin yükümlülük belirlenmeden geçirilmesine, 231/10 'uncu maddesince denetim süresinde kasten yeni bir suç işlemediği takdirde açıklanması geri bırakılan hükmün ortadan kaldırılarak davanın düşürülmesine, 231/11' inci maddesi gereğince de denetim süresinde kasten yeni bir suç işlediğinde hükmün açıklanmasına, itiraz kanun yolu açık olmak üzere, Cumhuriyet savcısının huzurunda ve mütalaasına uygun şekilde, oy birliği ile karar verilmiştir. İlgisi bakımından hükmün uyuşmazlıkla ilgili kısmı;

 

"Sanığın suç sonrası ve yargılama sürecindeki davranışları dikkate alınarak TCK' nın 62/1 md si gereğince cezası taktiren 1/6 oranında indirilerek 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına,

 

Sanığın, daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmadığı anlaşılmakla CMK'nın 231/5 md si gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, "

 

Şeklindedir.

 

4. Başlıkta suç tarihinin "2018 yılı" olduğu belirtilen, İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.10.2018 tarihli, 2018/221 esas ve 2018/188 karar sayılı gerekçeli kararının ilgili kısmında;

 

"Sanığın; 1)'10 Ocak 2017 tarihinde üzerinde Kürdistan yazan formalı resminin üzerine ' Ölünüz diriniz hergün biriniz birgün hepiniz biji serok apo diyeceksiniz', 2)'11 Kasım 2016 tarihinde' Kim demiş aşk yok diye biz demedik mi ölümüne apocuyuz'' şeklinde paylaşım yaptığı, ifadesinde paylaşımları kabul ettiği, dosya kapsamındaki sosyal medya hesabı dökümleri ve sanığın beyanları ile sabit olmuştur. Sanığın eyleminin ile terör örgütünün propagandasının yapıldığı sabit olmakla eylemine uyan Terörle Mücadele Kanununun 7/2 maddesi gereğince cezalandırılmasına, yargılama sürecindeki davranışları sebebiyle TCK.m.62'deki takdiri indirim nedenlerinin uygulanmasına, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmaması, bir daha suç işlemeyeceğine ilişkin kanaat oluşması dikkate alınarak hakkında CMK.m.231/5 gereğinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur."

 

Şeklinde kabule yer verilmiştir.

 

5. Cumhuriyet savcısınca, dosyanın görüldüsü 22.10.2018 tarihinde yapılmış; 23.10.2018 tarihli kesinleşme şerhinde kararın itiraz edilmeden 17.10.2018 tarihinde kesinleştiği belirtilmiştir. 23.10.2018 tarihinde tali karar fişi düzenlenmiş ve aynı tarihli müzekkereler ile de kesinleşen karar ilgili mercilere bildirilmiştir.

 

6. Denetim süresi içerisinde sanık ... hakkında bu kez, 28.09.2020 tarihinde işlediği bina içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme ve mala zarar verme suçlarından 5237 sayılı Kanun'un 142/2-h., 116/1., ve 151/1 inci maddelerince ayrı ayrı cezalandırılması istemi ile Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının 27.10.2020 tarih ve 2020/9335 sayılı iddianamesi ile kamu davası açılmış ve yapılan yargılama neticesinde Küçükçekmece 14.Asliye Ceza Mahkemesinin 13.11.2020 tarihli ve 2020/504 Esas, 2020/667 sayılı kararı ile atılı suçlardan ayrı ayrı mahkumiyetine ayrıca adli sicil kaydında Baykan Asliye Ceza Mahkemesi ile İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/221 Esas sayılı ilamı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği ve sanığın denetim süresi içerisinde suç işlediği anlaşıldığından ilamın kesinleşmesine müteakiben gereğinin takdir ve ifası için ilgili mahkemesine ihbarda bulunulmasına, hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal etme suçları yönünden istinaf kanun yolu açık fakat mala zarar verme suçundan 5237 sayılı Kanun'un 151/1, 52 maddelerince 2.400,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin hüküm yönünden ise kesin olarak karar verilmiştir.

 

Yine Batman 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 25.02.2021 tarih, 2020/363 esas sayılı müzekkeresi ile de sanık hakkında başkaca bir ihbarda daha bulunulmuştur. Yazı ekinde gönderilen Batman 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 22.01.2021 tarih 2020/363 esas, 2021/114 karar sayılı bu kararında ise 05.10.2019 tarihinde kardeşine karşı işlediği basit kasten yaralama suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 86/2, 86/3-a, 52/2-4 maddeleri uyarınca 3.600,00. TL adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmiştir. 06.02.2021 tarihli kesinleşme şerhine göre istinaf edilmeyen karar 30.01.2021 tarihinde kesinleşmiştir.

 

7. Küçükçekmece 14. Asliye Ceza Mahkemesinin ihbarı üzerine dosya İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 2020/315 esasına kayıt edilmiştir. Süreçte bir başka suçtan Batman Açık Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü bulunan ancak Covid 19 salgını nedeni ile izne ayrıldığından temin edilemeyen ve beyanının alınmasına yönelik çıkartılan yakalama kararı üzerine de 12.07.2021 tarihinde, ailesine zorluk çıkartan bir şahsın bulunduğuna dair yapılan anons üzerine olay yerine giden kolluk görevlilerince, Baykan Asliye Ceza Mahkemesinin kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak, kabul etmek, bulundurmak ve kullanmak, İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin de terör örgütü propagandası yapmak suçlarından arandığının tespiti üzerine yakalanması sonrasında çıkartıldığı Batman 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 13.07.2021 tarih, 2021/814 Değişik İş sayılı sorgusunda; pişman olduğunu, beraatine karar verilmesini ve yakalama emrindeki kişinin kendisi olduğunu beyan eden sanığın yokluğunda, iddia makamının 09.10.2018 tarih, 2018/221 esas 2018/188 karar sayılı kararın açıklanmasına karar verilmesine dair mütalaasını verdiği 18.11.2021 tarihli duruşmanın sonunda tefhim olunan hükümle, 09.10.2018 tarihli hükmün açıklanıp fakat bu defa takdiren 5237 sayılı Kanun'un 62/1'inci maddesinin uygulanmasına yer olmadığı ayrıca aynı Kanunun 53'üncü maddesi de uygulanmak sureti ile 3713 sayılı Kanun'un 7/2'inci maddesinin 1 ve 2' nci cümleleri, Türk Ceza Kanunu'nun 43/1.,53., 63'üncü maddeleri uyarınca neticeten 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına, istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verilmiştir.

 

8. İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.11.2021 tarihli, 2020/315 esas, 2021/293 karar sayılı gerekçeli kararının ilgili kısımlarında;

 

"... 09.10.2018 tarih, 2018/221 Esas ve 2018/188 Karar sayılı HAGB kararı ile sanık hakkında neticeten CMK 231/5 maddesi kapsamında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilip, 231/8 maddesi gereğince 5 yıl süre ile denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiştir. Sanığın denetim süresi içerisinde 28.09.2020 tarihinde mala zarar verme suçunu işleyerek, Küçükçekmece 14. Asliye Ceza Mahkemesince adli para cezasına hükmedilmiş ve cezası kesinleşmiştir. Küçükçekmece 14. ASCM'nin 13.11.2020 tarih ve 2020/504 Esas, 2020/667 Karar sayılı hükmü sonrası Mahkememiz 2018/221 Esas sayılı dava dosyasına ihbarda bulunulduğu görülmekle; Sanık denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlediğinden CMK'nın 231/11 md'si gereğince 09.10.2018 tarihli Hükmün Açıklanmasına dair karar verilmiş olup;...

 

... sanığın geçmişi, sosyal ilişkileri, suç sonrası ve yargılama sürecindeki davranışları dikkate alınarak TCK' nın 62/1 md sinin uygulanmasına takdiren yer olmadığına, suçu işledikten sonra, tekrar suç işlemeyeceği yönünde mahkememize olumlu kanaat gelmediğinden TCK'nın 51/1 md sinin uygulanmasına taktiren yer olmadığına dair.."

 

Kanaate varıldığı belirtilmiştir.

 

9. Kararın Cumhuriyet savcısınca görüldüsü, 17.12.2021 tarihinde yapılmıştır. Gerekçeli karar sanığın bulunduğu Batman Açık Ceza İnfaz Kurumuna tebliğ için gönderilmiş ancak 01.02.2021 tarihinde Covid 19 iznine gönderildiğinden tebliğ edilememiş, yakalamasının yapıldığı ancak duruşmada bildirdiği adresten farklı olan adrese gönderilen ve içeriğinde gerekçeli kararın bulunduğu belirtilen tebligat mazbatası 14.12.2021 tarihinde; ayrıca bu sefer el yazısı ile mernis adresi olduğu da yazılarak aynı adrese gönderilen tebligat mazbatası 23.12.2021 tarihinde annesi Nergiz'e tebliğ edilmiş, sanığın yakalamasının yapıldığı ve duruşmada beyan ettiği adrese gönderilen tebligat ise 13.01.2022 tarihinde, bizzat kendisine tebliğ edilmiştir.

 

10. 21.01.2022 tarihli kesinleşme şerhinde kararın istinaf edilmeden 21.01.2022 tarihinde kesinleştiği belirtilmiştir. 21.01.2022 tarihli müzekkere ile kesinleşen cezasının infazı Cumhuriyet Başsavcılığından istenilmiş ve aynı tarihte ceza fişi tanzim edilmiştir.

 

11. 28.01.2022 tarihli İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının müzekkeresi ile, Batman Açık Ceza İnfaz Kurumunda bulunan sanığa ait ilam infaz için gönderilmiş ise de; 09.10.2018 tarih ve 2018/221 esas sayılı kararda 3713 sayılı yasanın 7/2 maddesi gereğince 1 yıl 6 ay hapis, 43/1 maddesi gereğince 1/4 oranında artırılarak 1 yıl 10 ay 15 ... hapis, 62/1 maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılarak 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 5271 sayılı Kanunun 231/5 maddesince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına (HAGB) karar verilen sanık hakkında, 18.11.2021 tarih, 2020/315 esas sayılı kararda 5237 sayılı Kanun'un 62/1 maddesi uygulanmadan 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası ile cezalandırılarak hükmün açıklandığı, 21.01.2022 tarihinde de kesinleştirilerek infaza verildiği tespit edildiğinden, hükmün açıklanmasının geri bırakılması olarak verilen ceza açıklandığında daha fazla ceza verilemeyeceğinden, kesinleşen karara yönelik kanun yararına bozma yoluna başvurulacağı belirtilerek, infazının durdurulmasına karar verilmesi mahkemesinden talep edilmiş ve İstanbul 28 Ağır Ceza Mahkemesinin 28.01.2022 tarih, 2020/315 esas ve 2021/293 karar sayılı ek kararı ile Cumhuriyet savcısının infazın durdurulması talebinin kabulüne karar verilmiştir.

 

12. 31.01.2022 tarihli Batman Açık Ceza İnfaz Kurumunun yazısına göre sanık ... 28.01.2022 tarihinde tahliye edilmiş ancak başka suçtan tutuklu olması nedeni ile serbest bırakılmamıştır.

 

13. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2022 tarihli yazısı ile Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünden, İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.11.2021 tarih ve 2020/315 esas, 2021/293 karar sayılı kararının, HAGB olarak verilen ceza açıklandığında daha fazla ceza verilemeyeceğinden 5271 sayılı Kanunun 309'uncu maddesi gereğince kanun yararına bozma yoluna başvurulması görüş ve ihbarında bulunulmuştur.

 

14. Daha sonraki süreçte sanık hakkında bu kez, 27.04.2022 tarihli Batman 3. Asliye Ceza Mahkemesinin yazısı ile deneme süresi içinde suçu işlediği anlaşıldığından 13.04.2022 tarihinde kesinleşen ve 24.03.2022 tarih, 2021/589 esas, 2022/204 karar sayılı, 07.12.2020 tarihinde kardeşine yönelik işlediği kasten yaralama suçundan eylemine uyan TCK'nun 86/2, 86/3-a 62/1, 53, 58/6-7 maddelerinden 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair karar gönderilerek, ihbarda bulunulmuştur.

 

C. İlgili Hukuk

 

5271 sayılı Ceza Muhakamesi Kanunun "Hükmün açıklanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması" başlıklı 231 maddesinin 11. fıkrası;

 

" (11) (Ek: 6/12/2006-5560/23 md.) Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkûmiyet hükmü kurabilir."

 

Şeklindedir.

 

D. Değerlendirme

 

Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 15.01.2019 tarih 2015/1-330 esas, 2019/8 karar sayılı kararında belirtildiği üzere;

 

"...Denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle, açıklanması geri bırakılan hükmün aynen açıklanıp açıklanmayacağı hususunda öğretide;

 

'Burada yanıtlanması gereken sorun, sonradan koşullarının gerçekleşmiş olması nedeniyle mahkemenin hükmü açıklaması gereken durumlarda, önceki hükümde bir değişiklik yapıp yapamayacağı ve bu çerçevede hapis cezasının ertelenmesine ya da seçenek yaptırıma karar verip veremeyeceğidir. Biz, mahkemenin önceki kararında bir değişiklik yapamayacağı ve bu nedenle de bu aşamada erteleme ya da başka bir yaptırıma karar veremeyeceği düşüncesindeyiz.' (Bahri Öztürk-Durmuş Tezcan-Mustafa Ruhan Erdem- Özge Sırma-Yasemin Saygılar Kırıt-Özdem Özaydın-Esra Alan Akcan-Efser Erden, Nazari ve Uygulamalı Ceza Muhakemesi Hukuku, Seçkin, 10. Baskı, 2016, s.636-637.); 'Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması hâlinde, mahkeme hükmü açıklar. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar veren hâkim ile hükmü açıklayan hâkimin farklı olması hâlinde, hükmü açıklayan hâkim açıklanmayan hükümde veya hüküm fıkrasında hukuka aykırılık tespit etse dahi hükmü değiştiremez; sadece açıklar. Bu hata ancak kanun yolunda giderilebilir.' (Nur Centel-Hamide ..., Ceza Muhakemesi Hukuku, Beta, 14. Baskı, 2017, s. 807.) şeklinde görüşler bulunmaktadır.

 

CMK'nın 231/11. maddesine göre; mahkemenin, sanığın denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere bilerek aykırı davranması halinde hükmü aynen açıklamakla yükümlü olduğu, kendisine yüklenen yükümlülükleri elinde olmayan sebeplerle yerine getiremeyen sanığın ise durumunu değerlendirerek, cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşulların varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar verebileceği anlaşılmaktadır. "

 

16. Yukarıda belirtilen bilgiler ışığında somut olay değerlendirildiğinde; eylemin müsnet suçu oluşturup oluşturmadığına ilişkin takdir ve değerlendirmenin olağan kanun yolu kapsamında yetkili mercii tarafından yapılması gerektiğinden münhasıran talep kapsamında yapılan incelemeye göre, terör örgütü propagandası yapmak suçundan 3713 sayılı Kanunun 7/2-1 ve 2' nci cümle, 5237 sayılı Kanunun 43/1 ve 62'nci maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay 22 ... hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Kanunun 231/5'inci maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmasına dair İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin 09.10.2018 tarihli ve 2018/221 esas, 2018/188 sayılı, 17.10.2018 tarihinde kesinleşen kararının, sanığın denetim süresi içerisinde 28.09.2020 tarihinde kasten yeni bir suç işlemesi nedeniyle değiştirilmeden açıklanmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, bu kez 5237 sayılı Kanunun 62'nci maddesi de uygulanmadan 3713 sayılı Kanun’un 7/2-1 ve 2.cümle, 5237 sayılı Kanunun 43/1'inci maddeleri uyarınca 1 yıl 10 ay 15 ... hapis cezası ile mahkumiyetine karar verilmesi, açıkça kanuna aykırı olduğundan, kanun yararına bozma isteminin kabulüne karar verilmiştir.

 

III. KARAR

 

1. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin KABULÜNE,

 

2. İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesinin, 18.11.2021 tarihli ve 2020/315 Esas, 2021/293 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin üçüncü fıkrası gereği, oy birliğiyle KANUN YARARINA BOZULMASINA,

 

3. Sanık hakkında belirlenen netice cezanın nev ve miktarına göre talebe konu kanun maddesi ile cezanın ertelenmesine ilişkin normun mahkemenin takdiri kapsamında kaldığı değerlendirildiğinden, 5271 sayılı Kanun’un 309 uncu maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

11.01.2023 tarihinde karar verildi.


Bu sayfa 317 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor