YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

2911 sayılı Kanunun 32/1 maddesinde düzenlenen “Direnme” suçunda dağılma emrinin mevcudiyetinin suçun unsuru olarak sayıldığı hk.

Karar Özeti

Yapılmakta olan bir toplantı veya yürüyüşe katılan bir kişi, bu toplantının yasal olup olmadığını bilemez. Toplantı veya yürüyüşün yasaya aykırı olduğu idari otoritenin uyarısı ile ortaya çıkar. Ancak bu uyarıdan sonra, katılan eylemine devam ederse bu eylemi suç oluşturur. Bu nedenle 32. maddedeki suç için dağılma emrinin mevcudiyeti suçun unsuru sayılmaktadır.

Karar

YARGITAY

 

3. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/36106

 

Karar Numarası: 2022/9951

 

Karar Tarihi: 27.12.2022

 

İNCELENEN KARARIN;

 

İlk Derece Mahkemesi : İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesinin 25.05.2018 tarih ve 2016/1 - 2018/62 sayılı kararı

 

Sanık ... hakkında 2911 sayılı Yasanın 32/1, TCK’nın 62/1, 53/1-2-3. maddeleri gereğince ayrı ayrı mahkumiyetleri.

 

Temyiz edenler : Sanık ... müdafii ve sanık ...

 

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;

 

Sanıklar hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçu yönünden 24.10.2019 ... ve 30928 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunun 29. maddesi ile 5271 sayılı CMK'nın 286/3 maddesinde yapılan değişiklik ile 31. maddesiyle CMK'nın eklenen geçici 5/1. maddesi uyarınca temyiz edilebilme imkanı getirildiğinden ve sanık ... müdafii ve sanık ... tarafından yasada belirtilen sürede temyiz edilmekle yapılan incelemede,

 

Temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;

 

Duruşma istemi içermeyen temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;

 

Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;

 

Suç ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesi;

 

“Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşlerine katılanlar, ihtara ve zor kullanmaya rağmen dağılmamakta ısrar ederlerse, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır”,

 

Şeklinde düzenlenmiştir.

 

Suç tarihinde yürürlükte bulunan 2911 sayılı Kanunun 24/3. maddesine göre; kolluk görevlileri ancak “aynı maddenin (a) ve (b) bentlerinde düzenlenen durumlarda kendilerine yönelik fiili saldırı veya mukavemet ya da korudukları yerlere ve kişilere karşı fiili saldırı hali mevcut olması durumunda ihtara gerek olmaksızın zor kullanma yetkisine sahip bulunmaktadır. Yani ihtar olmaksızın zor kullanma yetkisi kanuna aykırı hale gelmiş tüm toplantı ve gösterilerde kolluğa tanınmış bir yetki değildir.

 

2911 sayılı Kanunun 32/1 maddesinde ifadesini bulan “Direnme” suçunun oluşabilmesi için öncelikle 3 şart gerçekleşmelidir. Bunlar;

 

a) Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılınması,

 

b) Dağılma emrinin mevcut olması,

 

c) Toplantı ve gösteri yürüyüşünün zorla dağıtılması,

 

Şartlarıdır.

 

“Direnme” suçunun faili; kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşlerine katılarak ihtar ve zor kullanmaya rağmen dağılmayan kişilerdir.

 

Bu maddede cezalandırılan durum, toplantıya katılınması değil yetkili makamlar tarafından verilen dağılma emrine uyulmamasıdır. Toplantı veya gösteri yürüyüşüne katılmak 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde tanımlanan suçun ön şartıdır. Toplantı veya yürüyüş, en başından itibaren kanuna aykırı olabileceği gibi, sonradan da kanuna aykırı hale gelebilir.

 

Yapılmakta olan bir toplantı veya yürüyüşe katılan bir kişi, bu toplantının yasal olup olmadığını bilemez. Toplantı veya yürüyüşün yasaya aykırı olduğu idari otoritenin uyarısı ile ortaya çıkar. Ancak bu uyarıdan sonra, katılan eylemine devam ederse bu eylemi suç oluşturur. Bu nedenle 32. maddedeki suç için dağılma emrinin mevcudiyeti suçun unsuru sayılmaktadır.

 

Dağılma emrine uymayanların cezalandırılabilmesi için son olarak emir ve ihtardan sonra kendiliğinden dağılmamaları ve kolluk kuvvetleri tarafından zorla dağıtılmış olmaları gerekmektedir. Kendiliğinden dağılmama halinde mukavemet söz konusu olacaktır. Topluluğun, yetkili makamın emir ve ihtarından önce ya da sonra kendiliğinden dağılması halinde, suç oluşmayacağı için şahıslara ceza da verilmeyeceği gibi kolluk kuvvetleri tarafından zorla dağıtılmış olmamaları halinde de 2911 sayılı Kanunun 32/1. maddesinde suçun zorunlu unsurları arasında bulunan “zor kullanmaya rağmen dağılmamakta ısrar etme” unsuru gerçekleşmeyecektir.

 

Bu açıklamalar karşısında somut olay irdelendiğinde;

 

Her ne kadar mahkeme gerekçeli kararında sanıkların; "olay tarihinde yasal olmayan gösteri ve yürüyüşe katılarak kolluğun ihtar ve zor kullanmasına rağmen dağılmayarak etkin direnmede bulunduğunu" kabul etmişse de; oluş, iddia, olay tutanağı, sanık savunmaları ve tüm dosya kapsamı nazara alındığında, sanıkların olay sırasında zor kullanmaya rağmen dağılmamakta ısrar ettiklerine dair her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetlerine yeter kesin ve inandırıcı nitelikte delil elde edilemediği gözetilmeden sanıkların beraatleri yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,

 

Kanuna aykırı, sanık ... müdafii ve sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden BOZULMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin bilgi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 95 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor