YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Sanığın mağdurla buluşarak borcunu ödemesi için tehdit etmesi halinde, borç ile aynı değer talep ediliyorsa hukuki ilişkiden doğan alacağın tahsili amacıyla tehdit suçunun oluşacağı hk.

Karar Özeti

IV. GEREKÇE

Sanık ...'ın, aralarında alacak verecek meselesi bulunan katılan ...'a mesaj atarak alacağını istemek amacıyla tehdit ettiği, daha sonra her iki sanığın katılanla buluşarak ölümle tehdit ettikleri iddia edilen olayda, bu bağlamda hukuki bir alacağının bulunup bulunmadığı, şayet var ise yüklenen eylemde alacaktan fazlasını talep söz konusu ise sanıkların eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 148 inci maddesinde düzenlenen yağma; aynı değerin talebi hakkında ise aynı Kanun'un 150 nci maddesinde düzenlenen hukuki ilişkiden doğan alacağın tahsili amacıyla tehdit suçlarını oluşturabileceğinden, davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine yargılamaya devamla hükümler kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

Karar

YARGITAY

 

4. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2020/29524

 

Karar Numarası: 2023/463

 

Karar Tarihi: 23.01.2023

 

Sanıklar hakkında kurulan hükümlerin; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir oldukları, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkilerinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. HUKUKÎ SÜREÇ

 

... Asliye Ceza Mahkemesinin 15.03.2016 tarihli ve 2014/874 Esas, 2016/348 Karar sayılı kararı ile sanıklar hakkında tehdit suçundan, 5271 sayılı Kanun’un 223 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (e) bendi uyarınca beraat kararları verilmiştir.

 

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

 

Katılan vekilinin temyiz isteği; sanıklardan ...'ın kullanmakta olduğu telefondan katılana tehdit içerikli mesaj attığının tutanakla sabit olduğuna, sanığın da alınan savunmasında tehdit içerikli mesajın kendisine ait olduğuna dair beyanda bulunduğuna, mahkemece dosyada katılanın beyanı dışında delil olmadığının kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğuna, vesaire ilişkindir.

 

III. OLAY VE OLGULAR

 

Katılanın iddiasının; sanık ...'dan senetle borç para aldığına, ödeme günü geldiğinde sanığın kendisinden alacağından fazlasını istediğine, bu durumu kabul etmemesi üzerine sanık ...'ın tehdit içerikli mesaj çektiğine, bu konuyu görüşmek üzere buluştuklarında da her iki sanığın yine kendisini ölümle tehdit ettiklerine ilişkin olduğu, sanık ...'ın savunmasının ise, katılanla salep alış-verişi yaptıkları ve bu nedenle katılanın kendisine senet verdiğine, katılana gönderdiği mesajı ise aile arasındaki bir sorun nedeniyle gönderdiğine ve tehdit kastının olmadığına ilişkin olduğu,

 

Yerel Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, "Sanıkların gerek soruşturma gerekse de kovuşturma evresinde alınan ısrarlı tutarlı savunmalarında üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedikleri, sanıklarla aralarında alacak meselesi olan katılanın beyanı dışında sanıkların cezalandırılmasını gerektirir herhangi bir delil olmadığı, bu haliyle yukarıda değinilen Yargıtay Ceza Genel Kurul kararı ve Evrensel ceza hukukunun temel ilkesi olan şüpheden sanık yararlanır kuralı gereğince de sanıkların atılı suçu işlediğine dair savunmalarının aksi yönünde cezalandırılmasına yeterli kesin ve inandırıcı somut delil elde edilememiş olması, yüklenen suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle 5271 sayılı CMK nun 223/2-e maddesi uyarınca beraatlerine karar verildiği" anlaşılmıştır.

 

IV. GEREKÇE

 

Sanık ...'ın, aralarında alacak verecek meselesi bulunan katılan ...'a mesaj atarak alacağını istemek amacıyla tehdit ettiği, daha sonra her iki sanığın katılanla buluşarak ölümle tehdit ettikleri iddia edilen olayda, bu bağlamda hukuki bir alacağının bulunup bulunmadığı, şayet var ise yüklenen eylemde alacaktan fazlasını talep söz konusu ise sanıkların eyleminin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 148 inci maddesinde düzenlenen yağma; aynı değerin talebi hakkında ise aynı Kanun'un 150 nci maddesinde düzenlenen hukuki ilişkiden doğan alacağın tahsili amacıyla tehdit suçlarını oluşturabileceğinden, davaya bakma ve delilleri değerlendirme görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi yerine yargılamaya devamla hükümler kurulması, hukuka aykırı bulunmuştur.

 

V. KARAR

 

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle ... Asliye Ceza Mahkemesinin, 15.03.2016 tarihli ve 2014/874 Esas, 2016/348 Karar sayılı kararına yönelik katılan ... vekilinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye kısmen aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

 

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

23.01.2023 tarihinde karar verildi.


Bu sayfa 120 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor