YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Kişiye karşı toplum içinde hırsız denilmesi suça sebebiyet verir mi?

Karar Özeti

IV. GEREKÇE

Olay tarihinde gazeteci olan sanığın, bir haber sitesinde yer alan haberi kendi sosyal medya hesabında paylaştığı olayda, haberin içeriğinde yer alan fotoğraflar dikkate alındığında sanığın kastının katılana yönelik olduğu hususunda bir delil bulunmadığı, sözlerin yazılış biçimi dikkate alındığında "Hayırsever hırsız." sözünü kullandıktan sonra araya virgül işareti koyduğu ve ifadeyi çoğullaştırmadan katılan ve dosya dışı diğer kişinin isimlerini yazdığı göz önüne alındığında; sanığın, sözleri fotoğrafta yer alan üçüncü kişiye söylediğine dair savunmasının haber içeriği ile uyuşması karşısında, sanığın beraati yerine yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

V. KARAR

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık ve müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

13.02.2023 tarihinde karar verildi.

Karar

YARGITAY

 

4. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2020/30438

 

Karar Numarası: 2023/1017

 

Karar Tarihi: 13.02.2023

 

Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenlerin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun'un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir sebeplerin bulunmadığı belirlenerek yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:

 

I. HUKUKÎ SÜREÇ

 

A. ... Asliye Ceza Mahkemesi kararı ile sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası, 52 nci maddesinin ikinci ve dördüncü maddeleri uyarınca 3.150,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.

 

B. Tebliğname'de sanık hakkında hakaret suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün onanması yönünde görüş bildirilmiştir.

 

II. TEMYİZ SEBEPLERİ

 

A. Sanığın Temyiz Sebepleri;

 

Hükmü temyiz eden sanığın temyiz isteğinin; Yerel Mahkemenin ulusal ve uluslararası mevzuat hükümlerine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ve Yargıtay kararlarına aykırı karar verdiğine, ...'daki ifadesinin katılanla ilgisi olmamasına rağmen ona yönelik yazıldığının kabul edildiğine, ...'da katılan ile birlikte ... ve ...’ın eşinin fotoğrafını paylaştığına, paylaşımdaki hırsız kelimesini kim için kullandığının açık olmasına rağmen, yerel mahkemenin bu kelimeyi katılan için kullandığı yönünde haksız yanlı ve yanlış karar tesis ettiğine, ... için siyasilerin “Hayırsever işadamı.” ibaresini kullandığına, kendisinin de bu amaçla fotoğrafa dikkat çekmek için “Hayırsever hırsız.” ibaresini kullandığını, katılan ...’a yönelik bir kastının olmadığına, bu haliyle hakaret suçunun oluşmasının mümkün olmadığına, “Hayırsever hırsız.” ibaresinden sonra virgül konularak sonraki işlemlerin ayrıldığına, mahkemenin imla kurallarını göz ardı ettiğine, gazeteci olarak halkın haber alma hakkına hizmet ettiğine, paylaşımların Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasal Haklar çerçevesinde ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesine, Başbakan yardımcısının ...la bir ödül töreninde görüntülenmekten rahatsız olup “Bu şahsa ödül vereceğimi bilmiyordum, bilseydim sahneye çıkmazdım” diyerek tam da ...'dan eleştirdiği ve halkın dikkatine sunduğu tepkiyi verdiğine, yerel mahkemeye mahkeme salonunda çekilecek bir fotoğraf olması durumu ile ilgili örnek vermesine rağmen aleyhine hüküm tesis edildiğine, imla kuralıyla ilgili Türk Dil Kurumundan bilirkişi incelemesi yapılmadığına, bu yönüyle lehe delil toplanmayıp eksik yargılama yapıldığına,basın kanunu kapsamında davalarının meclisten geçen yasayla ertelendiğine, yerel mahkemenin bu durumu dikkate almayarak “Suç işlemeye yatkın kişilik." tanımlaması yapmasının hiçbir somut gerekçeye dayanmadığından kabul edilemez olduğuna, SEGBİS marifetiyle yapılan duruşmada avukatı olmadığı halde tebliğ edildiğinden savunma ve itiraz hakkının kısıtlandığı ve kararın bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.

 

B. Sanık Müdafiinin Temyiz Sebepleri;

 

Hükmü temyiz eden sanık müdafiinin temyiz isteğinin; davanın konusunu oluşturan hakaret suçunun oluşmadığına, hakaret oluşturduğu iddia edilen tweet’in noktalama işaretlerine dikkat edilerek değerlendirilmesi gerektiğine, hakaret suçunun oluşmadığının somut bir şekilde ortada olduğu halde mahkemenin kararının hukuka aykırı olduğuna, kararın Yargıtay ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına aykırı olduğuna, sanığın gazeteci kimliği de dikkate alındığında sert eleştiri kapsamında olduğu ve hakaret olarak değerlendirilemeyeceği, sanığın paylaşımının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğine, kabul edilebilir eleştiri sınırı hususunda sıradan bir kimse ile karşılaştırıldığında halka mal olmuş kişilerde daha geniş olduğuna ve kararın bozulmasına yönelik olduğu belirlenmiştir.

 

III. OLAY VE OLGULAR

 

Sanığın 27.12.2013 tarihinde "htpp://www.....com.tr/... ... ...dan yola ciktik tum turkiyeye ulaştik.html..." haberini etiketleyerek tweetlerinin başına "Hayîrsever hırsız, ..., ..." yazdığı iddia ve kabul olunmuştur.

 

IV. GEREKÇE

 

Olay tarihinde gazeteci olan sanığın, bir haber sitesinde yer alan haberi kendi sosyal medya hesabında paylaştığı olayda, haberin içeriğinde yer alan fotoğraflar dikkate alındığında sanığın kastının katılana yönelik olduğu hususunda bir delil bulunmadığı, sözlerin yazılış biçimi dikkate alındığında "Hayırsever hırsız." sözünü kullandıktan sonra araya virgül işareti koyduğu ve ifadeyi çoğullaştırmadan katılan ve dosya dışı diğer kişinin isimlerini yazdığı göz önüne alındığında; sanığın, sözleri fotoğrafta yer alan üçüncü kişiye söylediğine dair savunmasının haber içeriği ile uyuşması karşısında, sanığın beraati yerine yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması hukuka aykırı bulunmuştur.

 

V. KARAR

 

Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık ve müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye aykırı olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,

 

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

 

13.02.2023 tarihinde karar verildi.


Bu sayfa 129 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor