2. Evlenme amacı cinsel amaç da taşıdığı için TCK 109/5'in uygulanması yerindedir.
3. Sanığın mağdurun koluna zarar vererek alınan adli rapora göre mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralanmasına neden olması, gerekse olayla ilgili soruşturmanın tahkikat evraklarına göre 24.10.2013 tarihinde saat 21:08'de başlamasına rağmen mağdurun 25.10.2013 tarihinde saat 01:00 sularında ailesine teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 110 uncu maddesinin uygulama koşullarının oluşmadığı anlaşılmış ancak iddianamede 5237 sayılı TCK'nın 110 uncu maddesinin uygulanması talep edildiği halde, CMK'nın 226 ncı maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden anılan Yasa maddesinin uygulanmayarak sanığın savunma hakkının kısıtlanmasına ilişkin temyiz itirazı yerinde görülerek bu yönde hukuka aykırılık saptanmıştır.
YARGITAY
8. CEZA DAİRESİ
Esas Numarası: 2020/4746
Karar Numarası: 2023/844
Karar Tarihi: 27.02.2023
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8 ... maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 305 ... maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ... maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun'un 317 nci maddesi gereği temyiz istediğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
Sanık ... müdafisinin temyiz talebine bağlı olarak, sanığın mağdure ...'ye yönelik cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümle sınırlı olarak temyiz incelemesi yapılmıştır.
I. HUKUKÎ SÜREÇ
1. Bingöl Cumhuriyet Başsavcılığının 17.07.2014 tarihli iddianamesi ile sanık hakkında cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, üçüncü fıkrasının (a) bendi, beşinci fıkrası, 110 uncu ve 53 üncü maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle dava açılmıştır.
2. Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 27.01.2016 tarihli kararı ile sanık hakkında cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan, 5237 sayılı Kanun'un 109 uncu maddesinin ikinci fıkrası, beşinci fıkrası, 62 nci maddesi ve 53 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafisinin temyiz isteği;
1. Mağdurenin rızasıyla geldiğine ve atılı suçun oluşmadığına,
2. Suç işleme kastıyla hareket etmediğine,
3. Eylemin cebir, tehdit veya hile ile gerçekleştirilmediğine,
4. TCK 109 uncu maddesinin beşinci fıkrasının uygulanmasının hatalı olduğu,,
5. TCK 110 uncu maddesinin değerlendirilmesinde hatalı yorum yapıldığı,
Ve somut bir nedene dayanmayan diğer temyiz itirazlarına ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, sanığın 2002 yılında askerden geldikten sonra komşusu mağdure ... ile konuşmaya başladıkları, yaklaşık 2 ay önce ...'nin başka biri ile nişanlandığını, nişandan sonrada konuşmalarının devam ettiği, olay gününden 3 ... sonra düğünün olduğu, olay günü ... ...'nın Gelinevine giderek kınalık elbiselerini aldığı gelinevinden çıktıktan sonra bir ara sokakta sanığın önüne aracı kırarak mağdur ile konuşmak istediği, mağdurun kabul etmemesi üzerine sol kolundan tutarak mağduru zorla araca bindirdiği, aracın kapılarını kilitlediği, daha sonra hareket ettiği, aracın arka camlarının filmli olduğu ve yolda mağdurenin bağırarak kendisini bırakmasını istediği, Uydukent'e vardıklarında mağdurenin aracın ön sağ camının açık olması sebebiyle bu camdan kaçmaya çalıştığı, sanığın tekrardan mağdureyi arabaya bindirdiği ve bayılttığı, sanığın Elazığ ilinde yaşayan dayısının yanına mağdureyle birlikte geldikleri, dayısının sanığın babasını arayarak mağdureyi tekrardan Bingöl'e götürmek için yola çıktığı, Bingöl ile Elazığ arasında bir petrolde mağdureyi sanığın babasına teslim ettiği ve sanığın babasının mağdureyi evlerine teslim etmesine ilişkindir.
2. ... Bingöl Hastanesi'nin 25.10.2013 tarih ve 8 sayılı raporu ile Bingöl Devlet Hastanesinin 28.10.2013 tarih ve 4508 sayılı raporunda, mağdurun başının sağ pariyatel bölgesinde ağrı ve hassasiyet olduğunun, mağdurun vücudunda kasılma, dişlerde kilitlenme ve nefes darlığı şikayetlerinin bulunduğunun belirtildiği, her ne kadar mağdurun doktor raporunda, ... kısmında ve sol kolda hassasiyet tarif edilmiş ise de, mağdurun olayın sıcağı sıcağına verdiği ifadesinde ısrarla herhangi bir darp olayına maruz kalmadığını belirtmiştir.
3. Mağdure ... 12.05.2014 tarihinde şikayetinden vazgeçmiştir.
IV. GEREKÇE
1. Mağdurenin olay tarihinden 3 ... sonra düğünün olması, bindirildiği arabadan kaçmaya çalışması, tanık anlatımları, adli muayene raporu, kolluk tutanakları ve tüm dava dosyasındaki deliller birlikte değerlendirildiğinde; sanığın, mağdurenin rızasıyla geldiğine, suç işleme kastıyla hareket etmediğine ve atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Evlenme amacı cinsel amaç da taşıdığı için TCK 109/5'in uygulanması yerindedir.
3. Sanığın mağdurun koluna zarar vererek alman adli rapora göre mağdurun basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralanmasına neden olması, gerekse olayla ilgili soruşturmanın tahkikat evraklarına göre 24.10.2013 tarihinde saat 21:08'de başlamasına rağmen mağdurun 25.10.2013 tarihinde saat 01:00 sularında ailesine teslim edildiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 110 uncu maddesinin uygulama koşullarının oluşmadığı anlaşılmış ancak iddianamade 5237 sayılı TCK'nın 110 uncu maddesinin uygulanması talep edildiği halde, CMK'nın 226 ncı maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı verilmeden anılan Yasa maddesinin uygulanmayarak sanığın savunma hakkının kısıtlanmasına ilişkin temyiz itirazı yerinde görülerek bu yönde hukuka aykırılık saptanmıştır.
V. KARAR
Gerekçenin üçüncü bölümünde açıklanan nedenle Bingöl 1. Asliye Ceza Mahkemesinin. 27.01.2016 tarihli kararına yönelik sanık müdafıinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün. 1412 sayılı Kanun'un 321 ... maddesi gereği, Tebliğname'ye uygun olmayarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesince gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 27.02.2023 tarihinde karar verildi.