YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Ölümlü trafik kazasına ilişkin davada, sanığın aracı kullanmadığı yönündeki savunmasının araçtan alınan kan örnekleri ve diğer delilerle karşılaştırılarak, mahkemece nasıl değerlendirileceği hk. (Karşı Oy İçerir)

Karar Özeti

 

Dosya içeriğine göre; sanık ile ölen ...’ın uzun yıllardır arkadaş oldukları, sanığın bir akrabasının otomobilini ödünç aldığı, araçta sanık ile ölen ... bulunduğu halde, gece vakti, yerleşim yerinde, bölünmüş virajlı ve eğimli yolda seyir halindeyken, direksiyon hakimiyetini kaybeden araç sürücüsünün sağ taraftaki yaya kaldırımı bordür taşları ile demir korkuluk ve ağaca çarpıp, yaklaşık 48 metre toprak yamaçtan taklalar atarak park halinde bulunan araca çarparak durduğu, kaza neticesinde ...'ın öldüğü, sanığın aşamalardaki ifadelerinde olayı ve aracı kimin kullandığını hatırlamadığını beyan ettiği, sanığın geçici adli raporunda hayati tehlikesi olduğu, beyin cerrahi yoğun bakıma yatırıldığının belirtilmekte ise de, sanığın ilk savunmasının olaydan 3 gün sonra polis merkezinde alınmış olduğu, tanık...’ın beyanına göre ölen ...’ın aracın arka sağ yolcu koltuğu tarafında bulunduğu, İtfaiye Daire Başkanlığı’nın 28.03.2014 tarihli ek rapor başlıklı yazısına göre sanık ...’nin aracın şoför mahallinden ayırıcı ve kesici kullanılarak çıkarıldığının belirtildiği, tanık ...ve tanık ....’in kovuşturmadaki beyanlarında “...araç ters döndüğü için şahsın yüzü koyun yatar vaziyette olduğunu, ayakları pedal kısmında kolu tavan ile yer arasında sıkışmış vaziyette olduğu, ayırıcı ile tavan kısmını kaldırdıklarını”beyan ettikleri, Adli Tıp Kurumunun 20/06/2014 tarihli rapor içeriğine göre “aracın sağ ön göğüs hava yastığı üzerinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneği üzerindeki DNA profillerinin ölen ...'ın DNA profilleri ile uyumlu olmasına rağmen, oto direksiyon yüzeyi ile vites kolu yüzeyi ve el freni kolu yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneğinden elde edilen DNA profillerinin de ölen ...'a ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu, ayrıca aracın sağ ön koltuk hava yastığı ile aracın motor kaputu boyalı yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneklerinden elde edilen DNA profillerinin ise sanık Lütfü'ye ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu tespit edilmiş ise de kazaya karışan araç içinden alınan numunelerden elde edilen DNA örneklerinin olay tarihinden sekiz gün sonra yediemine kaldırılan araçtan temin edildiği anlaşılmakla, sanığın mahkumiyeti yerine suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,

Karar

 

YARGITAY

 

12. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2020/3598

 

Karar Numarası: 2022/937

 

Karar Tarihi: 10.02.2022

 

Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:

 

Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin sair nedenlere ilişkin temyiz itirazların reddine, ancak;

 

Dosya içeriğine göre; sanık ile ölen ...’ın uzun yıllardır arkadaş oldukları, sanığın bir akrabasının otomobilini ödünç aldığı, araçta sanık ile ölen ... bulunduğu halde, gece vakti, yerleşim yerinde, bölünmüş virajlı ve eğimli yolda seyir halindeyken, direksiyon hakimiyetini kaybeden araç sürücüsünün sağ taraftaki yaya kaldırımı bordür taşları ile demir korkuluk ve ağaca çarpıp, yaklaşık 48 metre toprak yamaçtan taklalar atarak park halinde bulunan araca çarparak durduğu, kaza neticesinde ...'ın öldüğü, sanığın aşamalardaki ifadelerinde olayı ve aracı kimin kullandığını hatırlamadığını beyan ettiği, sanığın geçici adli raporunda hayati tehlikesi olduğu, beyin cerrahi yoğun bakıma yatırıldığının belirtilmekte ise de, sanığın ilk savunmasının olaydan 3 gün sonra polis merkezinde alınmış olduğu, tanık...’ın beyanına göre ölen ...’ın aracın arka sağ yolcu koltuğu tarafında bulunduğu, İtfaiye Daire Başkanlığı’nın 28.03.2014 tarihli ek rapor başlıklı yazısına göre sanık ...’nin aracın şoför mahallinden ayırıcı ve kesici kullanılarak çıkarıldığının belirtildiği, tanık ...ve tanık ....’in kovuşturmadaki beyanlarında “...araç ters döndüğü için şahsın yüzü koyun yatar vaziyette olduğunu, ayakları pedal kısmında kolu tavan ile yer arasında sıkışmış vaziyette olduğu, ayırıcı ile tavan kısmını kaldırdıklarını”beyan ettikleri, Adli Tıp Kurumunun 20/06/2014 tarihli rapor içeriğine göre “aracın sağ ön göğüs hava yastığı üzerinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneği üzerindeki DNA profillerinin ölen ...'ın DNA profilleri ile uyumlu olmasına rağmen, oto direksiyon yüzeyi ile vites kolu yüzeyi ve el freni kolu yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneğinden elde edilen DNA profillerinin de ölen ...'a ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu, ayrıca aracın sağ ön koltuk hava yastığı ile aracın motor kaputu boyalı yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneklerinden elde edilen DNA profillerinin ise sanık Lütfü'ye ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu tespit edilmiş ise de kazaya karışan araç içinden alınan numunelerden elde edilen DNA örneklerinin olay tarihinden sekiz gün sonra yediemine kaldırılan araçtan temin edildiği anlaşılmakla, sanığın mahkumiyeti yerine suçtan kurtulmaya yönelik beyanlarına itibar edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,

 

Kanuna aykırı olup olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeple 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.02.2022 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

 

 

KARŞI OY YAZISI

 

Olayımızda; sanığın arkadaşı olan ... Yetkin ile birlikte araçla Ankara’dan Elmadağ istikametine doğru seyrettiği sırada, aracın direksiyon hakimiyetinin kaybolması üzerine sağ taraftaki yaya kaldırımı bordür taşları ile demir korkuluk ve ağaca çarpıp, yaklaşık 48 - 70 metre arası toprak yamaçtan uçup taklalar atarak park halinde bulunan tanık ...’nın aracına çarparak durduğu, kaza neticesinde ... Yetkin' in vefat ettiği anlaşılmaktadır.

 

Sanık ...'in sevk ve idaresinde bulunan araçla taksirle ölümüne neden olduğu iddiasıyla kamu davası açılmış olmakla birlikte, sanığın aşamalardaki istikrarlı beyanlarında olayı ve aracı kimin kullandığını hatırlamadığını beyan ettiği, trafik kazası tespit tutanağında aracı kullanan şahsın tespit edilemediğine dair not düşüldüğü, Ankara Büyük Şehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı'nın dosyada mevcut 28/12/2013 tarihli “diğer hizmetler” raporu içeriğine göre itfaiye görevlileri olay yerine vardığında müteveffa ...'ın vatandaşlar tarafından araçtan çıkarıldığı, sanık ...' in ise araçtan ayırıcı kesici alet kullanılarak çıkartılıp hastaneye sevkinin sağlandığının belirtildiği, raporda kimin aracın hangi kısmından çıkarıldığına dair herhangi bir ayrıntı bulunmadığı görülmüştür.

 

Kovuşturma evresinde dinlenen “diğer hizmetler raporu” mümzileri tanıklar rapor içeriğini teyit ederek, olay yerine vardıklarında müteveffanın araçtan çıkarıldığını, ters dönen araçta bulunan sanığın ise yüzü koyun yatar vaziyette ayakları aracın pedal kısmında, başı aracın sağ kapı tarafında, sol kolu aracın tavanıyla toprak zemin arasına sıkışmış vaziyette iken kesici - delici alet kullanılarak çıkarıldığını beyan ettikleri, zabıt mümziilerinin bu beyanlarının tanık... tarafından da teyit edildiği izlenmiştir.

 

Dosyada mevcut Adli Tıp Kurumunun 20/06/2014 tarihli rapor içeriğine göre kazaya karışan aracın sağ ön göğüs hava yastığı üzerinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneği üzerindeki DNA profillerinin müteveffa ...'ın DNA profilleri ile uyumlu olmasına rağmen, oto direksiyon yüzeyi ile vites kolu yüzeyi ve el freni kolu yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneğinden elde edilen DNA profillerinin de müteveffa ...'a ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu, ayrıca aracın sağ ön koltuk hava yastığı ile aracın motor kaputu boyalı yüzeyinden alınan svap çubuğu üzerindeki leke örneklerinden elde edilen DNA profillerinin ise sanık Lütfü'ye ait DNA profilleri ile uyumlu olduğu saptanmıştır.

 

Olay tarihinden yaklaşık üç ay sonra müteveffanın kardeşi ...'in verdiği dilekçe üzerine Ankara Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığınca 28/03/2014 tarihinde düzenlenen ek rapor başlıklı belge içeriğinde “araç içerisinde sıkışan ...isimli şahıs aracın şoför mahallinden ayırıcı ve kesici kullanılarak çıkartılmıştır” ibaresi bulunmakla beraber, ek raporu düzenleyen görevlilerin kovuşturma evresindeki yeminli beyanlarından düzenlenen ek raporun somut herhangi bir veriye dayanmadığı değerlendirilmiştir.

 

Bu durumda olayın oluş biçimi, kazaya karışan aracın direksiyon hakimiyetinin kaybolması ve 22 metre fren izinin ardından sağ taraftaki yaya kaldırımı bordür taşları ile demir korkuluk ve ağaca çarpıp, yaklaşık 48 - 70 metre arası toprak yamaçtan uçup taklalar atarak park halinde bulunan tanık...' a ait araca çarparak durmasının ardından araç içerisinde bulunan şahısların konumlarının ve bulundukları yerlerin değişebileceği, bu tespitinde dosyada mevcut Adli Tıp Kurumunun 20/06/2014 tarihli raporu ile teyit edildiği, aracın sürücüsünün kim olduğuna dair görgüye dayalı bilgisi bulunan herhangi bir tanık bulunmadığı gibi dosya kapsamı itibari ile herhangi bir bilgi belge bulunmadığı ve aracın sanığın sevk ve idaresinde iken kazanın meydana geldiğinin şüpheli kaldığı anlaşılmaktadır.

 

Bunun yanında sanığa ait DNA örneklerinin araç üzerinde saptandığı yer ile ölenin DNA örneklerinin araç üzerinde saptandığı yerler dikkate alındığında aracı kullananın sanık olduğu yönündeki kuşkular da artmaktadır.

 

Yukarıda arz ve izah edildiği üzere; şüpheden sanık yararlanır evrensel hukuk ilkesinden hareketle sanık hakkında taksirle ölüme neden olma suçundan açılan kamu davasında sanığın mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatine karar veren yerel mahkeme kararının onanması yerine sanığın müsnet suçu işlediğinden bahisle cezalandırılması gerektiği bu nedenle de yerel mahkeme kararının bozulması yönündeki çoğunluk görüşüne iştirak etmiyoruz. 10.02.2022


Bu sayfa 122 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor