2. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen "Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydındaki ilamın, verildiği tarih itibari ile kesin nitelikte adli para cezası olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı ve başkaca tekerrüre esas sabıkası da bulunmadığından, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi." hususu dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
Esas Numarası: 2020/33781
Karar Numarası: 2023/2612
Karar Tarihi: 14.02.2023
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında hakaret suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun (5237 sayılı Kanun) 125 inci maddesinin birinci ve dördüncü fıkrası uyarınca 3 ay 15 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunlukları ve tekerrür hükümlerinin uygulanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyizinin somut delil olmadan hakkında mahkumiyet hükmü verildiğine, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat etmesi gerektiğine, lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğine vesaireye yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Pazarcılık yapan sanığın, kendinden alışveriş yapan mağdurun satın aldığı nevresim takımını bir büyüğü ile 5,00 TL fiyat farkı alarak değiştireceğini söylemesi üzerine taraflar arasında başlayan tartışmada mağdura "S...tir git, başıma bela olma." demek suretiyle hakarette bulunduğu iddia ve kabul olunmuştur.
IV. GEREKÇE
A. Sanığın Temyiz Sebepleri Yönünden
1. Sanığın atılı suçu işlemediğine, somut delilin olmadığına, şüpheden sanık yaralanır ilkesi gereğince beraat etmesi gerektiğine yönelik temyiz istemleri bakımından
Mağdurun ve tanık ...'nın aşamalardaki istikrarlı beyanları ile tüm dosya kapsamı karşısında sanığın üzerine atılı suçun sübuta erdiğine yönelik Mahkemenin takdir ve gerekçesinde hukuka aykırılık bulunmadığı,
2. Hakkında lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğine yönelik temyiz istemi bakımından
Sanığın adlî sicil kaydı incelenmek suretiyle Mahkemece, daha önce kasıtlı bir suçtan mahkûmiyeti olan ve hakkında olumlu kanaat de hasıl olmayan sanık hakkında 5271 sayılı Kanun'un 231 inci maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına, verilen hapis cezasının sanığın kişilik özellikleri, sosyal ve ekonomik durumu, suç işleme konusundaki eğilimi, cezanın caydırıcılık özelliği ile sanığın pişmanlık göstermemesi sebepleriyle 5237 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinde seçenek yaptırımlara çevrilmesine yer olmadığına ve aynı Kanun'un 51 inci maddesine göre ertelenmesine yer olmadığına, ayrıca " failin geçmişi, sosyal ilişkileri göz önüne alınarak aynı Kanun'un 62 nci maddesinde tanımlı takdiri indirim sebebinin sanık hakkında uygulanmasına yer olmadığına, " dair Mahkemenin inanç ve taktirinde hukuka aykırılık bulunmadığı,
Belirlenerek yapılan incelemede sanığın temyiz istemleri yerinde görülmemiştir.
B. Sair Yönlerden
1. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve Kanun'a uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri reddedilmiştir.
2. Sanık hakkında kurulan hükümde, Yargıtay tarafından düzeltilmesi mümkün görülen "Sanığın tekerrüre esas alınan adli sicil kaydındaki ilamın, verildiği tarih itibari ile kesin nitelikte adli para cezası olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağı ve başkaca tekerrüre esas sabıkası da bulunmadığından, sanık hakkında 5237 sayılı Kanun'un 58 inci maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi." hususu dışında bir hukuka aykırılık görülmemiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) kısmının 2 numaralı paragrafında açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği BOZULMASINA, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322 nci maddesi gereği "Hüküm fıkrasından tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkarılması." suretiyle hükmün, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
14.02.2023 tarihinde karar verildi.