YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
Esas Numarası: 2020/33102
Karar Numarası: 2023/10793
Karar Tarihi: 20.02.2023
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun'un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yukarıda tarih ve sayısı belirtilen incelemeye konu ... Asliye Ceza Mahkemesinin kararı ile sanık hakkında fuhuş suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (5237 sayılı Kanun) 227 nci maddesinin ikinci fıkrası, aynı Kanun'un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrası, 62 ve 53 üncü maddeleri uyarınca 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanık müdafiinin temyiz isteği, müşteriler ile mağdurlar arasında geçen konuşmalardan sanığın haberinin olmayacağına, masaj odalarında kamera olamayacağından yapılanlardan sanığın bilgisinin olmasının mümkün olmadığına, sanık ile polisler arasında bir fuhuş görüşmesi olmadığına, sanığın işyeri çalıştırma ruhsat ve izin belgelerinin dosyaya sunulduğuna, sanığın atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak delil bulunmadığına, vesaire ilişkindir.
III. OLAY VE OLGULAR
Sanığa ait ... Güzellik Salonu adı altında faaliyet gösteren iş yerinde fuhuş yapıldığı ihbarı üzerine harekete geçen kolluk görevlilerinin Cumhuriyet savcısından aldıkları talimat üzerine söz konusu iş yerine ait telefon numarasını arayarak çıkan bir erkek şahıs ile müşteri gibi iletişime geçip sanığa ait işyerine gittikleri, burada bulunan mağdur ...'in görevli polis memuruna hitaben "Buyurun sizinle seansa geçelim." diyerek yöneldiği, iş yerinin üst katında içerlerinde birer adet masaj sedyesi bulunan odalardan en sonuna görevli polis memurunun alındığı, burada mağdure ... tarafından cinsel birliktelik ve masaj ücreti olarak 150 TL alınıp "Sen hazırlan ben hemen geliyorum." denilerek alt kata inildiği, alt katta bulunan diğer görevli polis memurunun yanında paralardan masaj ücreti adı altında 50 TL'sinin müdüriyet masasının önünde oturan ...'ya mağdure tarafından verildiği, 100 TL'sinin mağdurede kaldığının polis memuru tarafından görüldüğü, akabinde mağdurenin yanında emanete kayıtlı kondon ile birlikte yukarıda müşteri odasında bekleyen görevli polis memurunun yanına gidip soyunmaya başlaması üzerine polis memurunun kimlik kartını göstererek fuhuş olayına el konulduğu iddiasıyla açılan davada Yerel Mahkemece sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir.
IV. GEREKÇE
A. Sanık müdafiinin temyiz isteği yönünden,
Sanığa ait iş yerinde fuhuş yapıldığı ihbarı üzerine Cumhuriyet savcısına bilgi verip usulune uygun olarak aldıkları talimatla iş yerine ait telefon numaralarından iletişime geçen kolluk görevlilerinin, telefona bakan erkek şahsın kendilerine masaj ücretinin 70,00 TL den 150,00 TL ye kadar çıkabileceğini, diğer detayların iş yerinde görüşüleceğini söylemesi üzerine aldıkları talimatla müşteri gibi masaj salonuna gittikleri, içeride bulunan mağdur ...'in polis memuru tanık ...'ın masaj için yukarı katta bulunan odaya davet ettiği ve burada tanıktan seri numaraları önceden tespit edilmiş 150,00 TL yi alarak hazırlanmasını birazdan geleceğini söyleyerek aşağı kata indiği ve bu paranın 50 TL'sini müdüriyet masasında oturan temyiz dışı sanık ...'ya kasaya konulmak üzere verdiği ve çantasından aldığı kondom ile aleni olarak yukarıya çıkıp odada bekleyen polis memuru tanık ...'e bunu verip soyunmaya başlaması üzerine tanığın kimliğini açıklaması biçiminde gerçekleşen olayda, mağdurun soruşturma aşamasındaki ifadesinde yüzde otuz komisyonla masöz olarak çalıştığını ancak paraya ihtiyacı olduğu için fuhuş yaptığını söylediği, bu durumdan sanığın haberi olmadığına ilişkin beyanının ise sanığı suçtan kurtarmaya yönelik olduğu, kovuşturma aşamasındaki ifadesinde komisyonla çalıştığını inkar etmiş ise de, olay tutanağında iddiasıyla uyumlu olarak tanıktan aldığı paranın yüzde otuzu olan ve önceden seri numaraları tespit edilmiş 50,00 TL'nin sanık ...'a ait iş yerindeki kasadan geri alındığının anlaşılması karşısında, mağdurun soruşturma aşamasında olayın sıcağı sıcağına alınan beyanı, tanık ...'in ifadesinden de, tanığın suça konu iş yerinde fuhuş yapıldığını bildiğinin anlaşılması, polis memurları tarafından düzenlenen 01.03.2015 tarihli olay tutanağının yapılan ihbarla uyumlu olması ve polis memurları tarafından tutanağın doğrulanması, kendisine ait iş yerinde fuhuş yapıldığından sanığın haberi olmamasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve tüm dosya kapsamından sanık ...'un mağdur ...'e yönelik olarak fuhuş suçunu işlediği sabit olmakla, sanık müdafiinin bu yöndeki temyiz isteğinin reddine karar vermek gerekmiş, Yerel Mahkemenin takdir ve gerekçesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
B. Sair yönlerden,
Ancak, olay yerinde yapılan tespitte diğer odalarda tanıklar ... ve ...'ya masaj yaparken tespit edilen mağdurlar ... ve ...'ın fuhuş yapmadıklarını beyan etmeleri, tanıkların da yalnızca masaj amaçlı salona geldiklerini söylemeleri ve sanığın atılı suçlamayı kabul etmemesi karşısında, sanığın mağdurlar ... ve ...'a yönelik fuhuş suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, cezalandırılmasına yeterli ve somut delil bulunmadığı ve fuhuş suçunun mağdur sayısınca oluşacağı gözetilmeden, bu mağdurlara da yönelik fuhuş suçunu işlediği kabul edilerek 5237 sayılı Kanun'un 43 üncü maddesinin ikinci fıkrasının uygulanması suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayin edilmesi hukuka aykırı görülmüştür.
V. KARAR
Gerekçe bölümünün (B) bendinde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanık ... müdafiinin temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı Kanun'un 326 ncı maddesinin son fıkrası dikkate alınarak, 1412 sayılı Kanun'un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname'ye uygun olarak, oy çokluğuyla BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,
20.02.2023 tarihinde karar verildi.
(Muhalif Üye)
KARŞI OY
Sayın çoğunluk ile aramızdaki uyuşmazlık sanığın eyleminin sübut bulup bulmadığına ilişkindir.
Olay tarihinde yapılan ihbar nedeniyle sanığın işletmekte olduğu ... Güzellik salonu isimli iş yerinin müşteri temini için kullanmış olduğu cep telefonunu emniyet görevlilerinin araması üzerine telefona cevap veren erkek şahsın masaj ücretinin 70 TL den başlayıp 150 TL ye kadar çıktığını belirtmesi üzerine, iki polis memurunun işyerine gönderildiği, iş yerinde çalışan mağdur ... tarafından görevlilerin karşılandığı,iş yerinde müdüriyet koltuğunda sanık ... isimli şahsın, oturma grubunda ise ... ve ... isimli şahısların oturduğu,mağdur ...’nin polis memuruna buyrun seansa geçelim demesi üzerine üst katta bulunan masaj odasına geçtikleri polis memurunun masaj ve cinsel birlektelik için 150 TL ödediği, mağdurun sen hazırlan ben geliyorum diyerek aşağı indiği, aldığı ücretin 50 TL’sini masada oturan ...’a verdiği, daha sonra kondom alarak masaj odasına geldiği bu sırada görevlinin polis kimliğini göstererek olaya el koyduğu belirtilerek sanıklar ... ve ...’ın TCK'nın 227/2 ve 53. maddeleri gereğince cezalandırılmaları talebiyle iddianame düzenlenerek kamu davası açılmıştır.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda sanık ... hakkında atılı suç yönünden yeterli delil bulunmadığı belirtilerek CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat kararı verilmiş, diğer sanık ...’ın atılı suçu işlediği sabit kabul edilerek TCK'nın 227/2, 43/1-2 ve 62. maddeleri gereğince neticeten 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Sanık ...’ın atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmiş ise de; sanığın olay sırasında olay yerinde olmadığı olayın sonlarına doğru iş yerine geldiği, mağdur ...’nin soruşturma ve kovuşturma aşamalarında istikrarlı bir şekilde, gelen müşterinin masaj ve cinsel birliktelik teklif ettiğini kendisinin de paraya ihtiyacı olduğu için bu teklifi kabul ettiğini bu olaydan iş yeri sahibi olan sanık ...’ın haberinin olmadığını beyan ettiği, yine olay günü masaj odalarında yakalanan ... ve ... isimli bayanların da fuhuş yapmadıklarını söyledikleri, müşteri olarak gelen ... ve ...’ın da masaj için geldiklerini fuhuş teklifi olmadığını belirtmeleri ve sanığın da ısrarlı bir şekilde mağdur ...’nin fuhuş yaptığından haberi ve bilgisi olmadığını belirtmesi karşısında mahkemece sanığın savunmasının hayatın olağan akışına uymadığı gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmesi dosya kapsamı ile örtüşmemektedir.
Masumiyet karinesinin bir uzantısı olan “şüpheden sanık yararlanır” ilkesi ceza yargılaması hukukunun evrensel nitelikteki önemli ilkelerinden biridir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasının temel koşulu, suçun sanık tarafından işlendiğinin kuşkuya yer vermeyen bir kesinlikte ispat edilmesine bağlıdır. Kuşkulu ve aydınlatılmamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü tesis edilemez. Ceza mahkumiyeti bir olasılığa değil kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde; sanık ...’ın suçu işlemediğine ilişkin tutarlı savunması, mağdur ...’nin ihtiyacı olduğu için sanığın bilgisi olmadan fuhuş yaptığını kabul etmesi, diğer mağdurlar ve müşteri konumundaki tanıkların da fuhuş yapmadıklarını beyan etmeleri karşısında, mahkemece “sanığın olaydan bilgisi olmadığına ilişkin savunmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu” gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmesi doğru değildir. Şüphe sanık lehinedir genel hukuk prensibine göre sanığın beraatine karar verilmesi görüşünde olduğum için hükmün bu yönüyle bozulması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum. 20.02.2023