III. OLAY VE OLGULAR
Olay günü sanığın ... Sulh Ceza Mahkemesi'nde zabıt katibi olarak görev yapan ve yargılama aşamasında şikayetinden vazgeçen mağdura yönelik "Ukalalık yapma, terbiyesizlik yapma.'' diyerek hakaret suçunu işlediği Yerel Mahkemece kabul edilmiştir. Sanık aşamalardaki beyanlarında iddia edilen bu sözleri mağdura söylediğini kabul etmiştir.
IV. GEREKÇE
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır.
Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu olayda, sanığın katılana yönelik sarfettiği kabul edilen sözlerin, nezaket dışı ve kaba söz niteliğinde olup, hakaret suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka uygun bulunmamıştır.
YARGITAY
4. CEZA DAİRESİ
Esas Numarası: 2020/32997
Karar Numarası: 2023/9057
Karar Tarihi: 16.02.2023
Sanık hakkında kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun'un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (5271 sayılı Kanun) 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun'un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun'un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle, gereği düşünüldü:
I. HUKUKÎ SÜREÇ
Yerel Mahkemece sanık hakkında hakaret suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125 inci maddesinin üçüncü fıkrasının (a) bendi ile dördüncü fıkrası, 62 nci maddesinin birinci fıkrası, 53 üncü maddesi uyarınca 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hak yoksunluklarına hükmedilerek verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Sanığın tayin edilen denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi nedeniyle hükmün aynen açıklanmasına karar verilmiştir.
II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Sanığın temyiz isteminin, mağdur ile aralarında yaşanan olay hakkında görgüye dayalı herhangi bir tanık beyanının bulunmadığına, şüpheden sanığın yararlanması gerektiğine, katılan ile aralarında küçük bir gerginlik yaşandığına ancak katılana yönelik hakaret suçunun oluşturacak nitelikte bir beyanının bulunmadığına yönelik olduğu belirlenmiştir.
III. OLAY VE OLGULAR
Olay günü sanığın ... Sulh Ceza Mahkemesi'nde zabıt katibi olarak görev yapan ve yargılama aşamasında şikayetinden vazgeçen mağdura yönelik "Ukalalık yapma, terbiyesizlik yapma.'' diyerek hakaret suçunu işlediği Yerel Mahkemece kabul edilmiştir. Sanık aşamalardaki beyanlarında iddia edilen bu sözleri mağdura söylediğini kabul etmiştir.
IV. GEREKÇE
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin şeref, haysiyet ve namusu, toplum içindeki itibarı, diğer fertler nezdindeki saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Somut bir fiil ya da olgu isnat etmek veya sövmek şeklindeki seçimlik hareketlerden biri ile gerçekleştirilen eylem, bireyin onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte ise hakaret suçu oluşacaktır.
Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kişilere yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövme fiilini oluşturması gerekmektedir. Yargılamaya konu olayda, sanığın katılana olup, hakaret suçunun yasal unsurlarını oluşturmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka uygun bulunmamıştır.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle Yerel Mahkemenin kararına yönelik sanığın temyiz isteği yerinde görüldüğünden hükmün, 1412 sayılı Kanun’un 321 inci maddesi gereği, Tebliğname’ye uygun olarak, oy birliğiyle BOZULMASINA,
Dava dosyasının, Mahkemesi'ne gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE,
16/02/2023 tarihinde karar verildi.