YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Sahte olarak düzenlendiği iddia edilen reçetelerin aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığının uzman raporu ile araştırılıp karar verilmesi gerektiği hk.

Karar Özeti

Sahte olarak düzenlendiği iddia ve kabul edilen reçetelerin aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uzmanlık raporunun dosya arasında bulunmadığı gibi sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu belgelerin mahkeme tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının açıklanması, iğfal kabiliyetinin ne şekilde oluştuğunun karar yerinde tartışılıp değerlendirilmesi sonucuna göre suça sürüklenen çocukların hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,

Karar

YARGITAY

 

11. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/2727

 

Karar Numarası: 2022/18892

 

Karar Tarihi: 14.11.2022

 

KARAR

 

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 10.03.2022 tarih ve 2016/3001 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14.04.2022 tarih ve KYB-2022/38485 sayılı ihbarname ile;

 

Resmi belgede sahtecilik suçundan suça sürüklenen çocuk ...'nın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 204/1, 43/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, suça sürüklenen çocuklar ...,...,...'ın anılan Kanun'un 204/1, 31/2 ve 62/1. maddeleri gereğince 10 ay hapis cezaları ile cezalandırılmalarına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, suça sürüklenen çocukların 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu’nun 23. maddesi gereğince 3 yıl denetime tâbi tutulmasına dair Bitlis Asliye Ceza Mahkemesinin 30/11/2011 tarihli ve 2009/728 esas, 2011/445 sayılı kararının 22/03/2012 tarihinde kesinleşmesini müteakip, suça sürüklenen çocuk ...'nın denetim süresi içerisinde 28/08/2012 tarihinde işlediği kasıtlı suçtan mâhkum olduğunun ihbarı üzerine, hakkındaki hükmün açıklanması ile suça sürüklenen çocuğun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 204/1, 43/1, 31/3 ve 62/1. maddeleri gereğince 1 yıl 4 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar anılan Kanun’un 53/1-a-b-c-d-e maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına dair Bitlis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09/10/2015 tarihli ve 2015/284 esas, 2015/563 sayılı kararının "1- Tüm suça sürüklenen çocuklar yönünden;

 

Sahte olarak düzenlendiği iddia ve kabul edilen reçetelerin aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığına ilişkin uzmanlık raporunun dosya arasında bulunmadığı gibi sahtecilikte aldatma yeteneğinin bulunup bulunmadığının takdir ve tayininin hakime ait olduğu da dikkate alınarak, söz konusu belgelerin mahkeme tarafından incelenip özelliklerinin zapta geçirilmesi, bu şekilde sahtecilikte aldatma kabiliyeti bulunup bulunmadığının açıklanması, iğfal kabiliyetinin ne şekilde oluştuğunun karar yerinde tartışılıp değerlendirilmesi sonucuna göre suça sürüklenen çocukların hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,

 

2- Kabule göre, suça sürüklenen çocuk ... yönünden;

 

a- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 22/03/2012 tarihinden itibaren denetim süresi içinde işlenen ikinci suçun suç tarihi olan 28/08/2012 tarihine kadar zamanaşımının durduğu; suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş arasında bulunan suça sürüklenen çocuğa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden karar verilmesinde,

 

b- Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı Kanun’un 53/4. maddesinde yer alan “fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, aynı Kanun’un 53/1. maddesindeki haklardan yoksun bırakılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,

 

Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

 

1) Suça sürüklenen çocuk ... yönünden; 5271 sayılı CMK’nin 231/8-son cümlesi uyarınca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 22.03.2012 tarihinden, denetim süresi içinde ikinci suçun işlendiği 28.08.2012 tarihine kadar dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede; suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş arasında bulunan suça sürüklenen çocuğa yüklenen “resmi belgede sahtecilik“ suçunun Kanundaki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 8 yıllık olağanüstü dava zamanaşımının, suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilerek, davanın düşmesine karar verilmesi yerine, yargılamaya devamla mahkûmiyet hükmü kurulmasının yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki bu hususa yönelik düşünce yerinde görüldüğünden, Bitlis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.10.2015 tarihli, 2015/284 Esas ve 2015/563 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre aynı maddenin 4. fıkrasının (d) bendi uyarınca karar verilmesi mümkün olduğundan, suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının gerçekleşen olağanüstü dava zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK’nin 223/8. maddesi gereğince DÜŞMESİNE, hükmün niteliği gözetilerek diğer istemler hakkında karar verilmesine yer olmadığına,

 

2) Suça sürüklenen çocuklar ...,...,... yönünden; incelenen dosya içeriğine göre, kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki (1) numaralı düşünce yerinde görüldüğünden, suça sürüklenen çocukların “resmi belgede sahtecilik“ suçundan TCK'nin 204/1, 31/2, 62. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Bitlis Asliye Ceza Mahkemesinin 30.11.2011 tarihli, 2009/728 Esas ve 2011/445 Karar sayılı kararının 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 14.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 224 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor