YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Resmi belge sanığın beyanı ile birlikte memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre oluşturulmakta ise “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşmayacağı hk.

Karar Özeti

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 28/06/2018 tarihli ve 2016/1023 esas, 2018/5983 karar sayılı ilâmında yer alan, "..5237 sayılı TCK'nın 206. maddesinde düzenlenen ve doktrinde "fikri sahtecilik" olarak adlandırılan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, kişinin açıklamaları üzerine bir resmi belge oluşturulması ve bu belgenin beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece kişinin (sanığın) beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise bu maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır.." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

Karar

YARGITAY

 

11. CEZA DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/2720

 

Karar Numarası: 2022/18889

 

Karar Tarihi: 14.11.2022

 

KARAR

 

Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 14.03.2022 tarih ve 2020/14364 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14.04.2022 tarih ve KYB-2022/42667 sayılı ihbarname ile;

 

Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda Dikili Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 17/03/2020 tarihli ve 2018/2797 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabulü ile anılan kararın kaldırılmasına ilişkin Bergama Sulh Ceza Hâkimliğinin 09/07/2020 tarihli ve 2020/802 değişik iş sayılı kararının "3194 sayılı İmar Kanunu'na 7143 sayılı Kanun'un 16. maddesi ile eklenen geçici 16. maddesinde yer alan, "Afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar (31/12/2018 tarihine kadar uzatılmıştır) başvurulması, bu maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebilir. Yapı Kayıt Belgesi yapının kullanım amacına yöneliktir..." şeklindeki,

 

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esaslara İlişkin Tebliğ'in 10. maddesinde yer alan "..(2) (Değişik:RG-20/9/2018-30541) Yapı Kayıt Belgesi düzenlenmesi safhasında e-Devlet sistemi üzerinden veya kurum ve kuruluşlara yapılan müracaatta yalan beyanda bulunulması durumunda; a) Yapı Kayıt Belgesi bedeli eksik olarak ödenmiş ise müracaat sahibince e-Devlet üzerinden gerekli düzeltme işlemi yapılması ve eksik olanmeblağın ödenmesi sağlanarak, duruma uygun yeni Yapı Kayıt Belgesi düzenlenir. Eksik olan meblağın ilgilisince ödenmemesi halinde verilmiş olan Yapı Kayıt Belgesi iptal edilir, daha önce yatırılmış olan bedel iade edilmez ve yalan beyanda bulunan hakkında 5237 sayılı Kanunun 206 ncı maddesi uyarınca suç duyurusunda bulunulur.." şeklindeki düzenlemeler ile,

 

Yargıtay 11. Ceza Dairesinin 28/06/2018 tarihli ve 2016/1023 esas, 2018/5983 karar sayılı ilâmında yer alan, "..5237 sayılı TCK'nın 206. maddesinde düzenlenen ve doktrinde "fikri sahtecilik" olarak adlandırılan "resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunmak" suçunun oluşabilmesi için, kişinin açıklamaları üzerine bir resmi belge oluşturulması ve bu belgenin beyanın doğruluğunu ispat edici bir güce sahip olması gereklidir. Maddenin gerekçesinde de belirtildiği üzere beyanı alan memur bu beyanın doğruluğunu araştırıp daha sonra edindiği kanaate göre resmi belgeyi düzenlemek durumunda ise, bir başka ifade ile resmi belge sadece kişinin (sanığın) beyanına göre değil de memur tarafından yapılacak inceleme sonucuna göre meydana getirilmekte ise bu maddede tanımlanan suç oluşmayacaktır.." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında,

 

7143 sayılı Kanun ile 3194 sayılı İmar Kanun'a eklenen Geçici 16. maddenin 1. fıkrasına göre afet risklerine hazırlık kapsamında ruhsatsız veya ruhsat ve eklerine aykırı yapıların kayıt altına alınması ve imar barışının sağlanması amacıyla, 31/12/2017 tarihinden önce yapılmış yapılar için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve yetkilendireceği kurum ve kuruluşlara 31/10/2018 tarihine kadar başvurulması, anılan maddedeki şartların yerine getirilmesi ve 31/12/2018 tarihine kadar kayıt bedelinin ödenmesi halinde Yapı Kayıt Belgesi verilebileceği, başvuruya konu yapının ve arsasının mülkiyet durumu, yapı sınıf ve grubu ve diğer hususların Bakanlık tarafından hazırlanan Yapı Kayıt Sistemine yapı sahibinin beyanına göre kaydedileceği, somut olayda ...,... ilçesi ... ada 6 nolu parselde bulunan taşınmaz için 4240974, 5056607, 5072497 ve 5073230 nolu başvurular üzerinden 25/03/2019 tarihli ve ... belge nolu yapı kayıt belgesinin düzenlendiği, 23/07/2018 ve 10/10/2018 tarihli Google Earth uydu görüntülerinin incelenmesinde yapı kayıt belgesine esas yapının 31/12/2017 tarihinden sonra inşa edildiğinin tespit edildiği, 26/11/2019 tarihli ve 354 sayılı tutanak ile Yapı Kayıt Belgesinin iptal edildiği anlaşılmakla, yapı kayıt belgesinin düzenlenmesi sonrasında Google Earth uydu görüntülerinin incelenmesi ve basit bir araştırmayla yapının 31/12/2017 tarihinden sonra inşa edildiğinin tespit edilerek yapı kayıt belgesinin iptal edildiği, bu nedenle sanığın görevli memurları aldatabilecek, hile oluşturabilecek nitelikte davranışının bulunmadığı, yalan beyanda bulunma suçunun yasal unsurlarının oluşmadığı, bu nedenle kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin ek kararın usul ve yasaya uygun olduğu cihetle, itirazın reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,

 

Dosya incelendi, gereği görüşüldü:

 

İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Dikili Cumhuriyet Başsavcılığının 17.03.2020 tarih ve 2018/2797 Soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın kabulüne ilişkin merci Bergama Sulh Ceza Hakimliğinin 09.07.2020 tarih ve 2020/802 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 14.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 160 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor