Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 08/06/2020 tarihli ve 2017/31201 esas, 2020/5056 karar sayılı ilâmında yer alan "Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, şüphelilerin üzerlerine atılı suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının net bir şekilde tespit edilebilmesi amacıyla, ...,...'ın şüpheli sıfatıyla beyanlarının alınması, tanık olarak gösterilen ...'in de beyanının alınması, taraflar arasındaki bahse konu Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2018/12647 esas nolu icra takip dosyasının ve olayın aydınlatılmasına yarar, anılan borca ilişkin tüm bilgi ve belgelerin dosyaya temin edilmesi sonucuna göre, şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
YARGITAY
11. CEZA DAİRESİ
Esas Numarası: 2022/2054
Karar Numarası: 2022/18887
Karar Tarihi: 14.11.2022
KARAR
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 25.01.2022 tarih ve 2021/10741 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 08.02.2022 tarih ve KYB-2022/14714 sayılı ihbarname ile;
Bedelsiz senedi kullanma suçundan şüpheliler ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/08/2020 tarihli ve 2019/82698 soruşturma, 2020/32089 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Antalya 4. Sulh Ceza Hâkimliğinin 08/01/2021 tarihli ve 2020/4149 değişik iş sayılı kararının "5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla soruşturmanın genişletilmesine karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Dosya kapsamına göre, müştekinin, satın almış olduğu mal karşılığında 17/01/2018 tarihinde ... ve ... tarafından işletilen şirkete senet verdiği, senedin tesliminden sonra bu şahısların işyerlerini ayırdıklarını, aralarındaki anlaşma gereği müştekiye ait senedin ... 'a verildiği, müştekinin, ... 'ın abisi olan ...'a parça parça ödeme yaptığı, son yaptığı ödeme ile ...'den aldığı senedi yırttığı, ancak aynı senet ile müşteki hakkında Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2018/12647 esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlattıkları, yapılan araştırma sonucu, esasen müştekiye verilerek yırtılan senedin müştekinin imzası taklit edilerek düzenlenen bir senet olduğu, asıl senedin ise müşteki aleyhine icra takibine konu edilen senet olduğu, işleri ayırdıkları sırada şüpheli ...'ın ... 'a sahte senet verdiğinin anlaşıldığı, şüpheli ...'ın bu şekilde başka kişileri de dolandırdığı iddiasıyla müşteki vekili tarafından yapılan şikayet üzerine başlatılan soruşturmada; bedelsiz senedi icraya koyma suçu yönünden yazılı ispat kuralı arandığı, bu surette müştekinin isnat ettiği eylemler yönünden yazılı delil sunmadığı, bu kapsamda atılı eylemin gerçekleştiği yönünde başkaca delil elde edilemediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 08/06/2020 tarihli ve 2017/31201 esas, 2020/5056 karar sayılı ilâmında yer alan "Bedelsiz senedi kullanma suçunun oluşabilmesi için; sanığın elinde borçlusunca bedelinin tamamı yada kısmen ödenmiş bir senet olmalı ve bunu kısmen veya tamamen ödenmemiş gibi tahsile sokması veya bir başkasına devretmesi gerekmektedir. Borcun bir bölümü ödenmiş ve geri kalan miktar için elinde tuttuğu senedi, tümü veya kalandan fazla miktarı için kullanan sanığın fiili de bedelsiz senedi kullanma suçunu oluşturacaktır." şeklindeki açıklamalar nazara alındığında, şüphelilerin üzerlerine atılı suçun unsurlarının oluşup oluşmadığının net bir şekilde tespit edilebilmesi amacıyla, ...,...'ın şüpheli sıfatıyla beyanlarının alınması, tanık olarak gösterilen ...'in de beyanının alınması, taraflar arasındaki bahse konu Antalya 16. İcra Müdürlüğünün 2018/12647 esas nolu icra takip dosyasının ve olayın aydınlatılmasına yarar, anılan borca ilişkin tüm bilgi ve belgelerin dosyaya temin edilmesi sonucuna göre, şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itiraz üzerine, soruşturmanın genişletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden" bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla,
Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığının 25.08.2020 tarihli, 2019/82698 Soruşturma ve 2020/32089 Karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin merci Antalya 4. Sulh Ceza Hakimliğinin 08.01.2021 tarih ve 2020/4149 Değişik İş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA; müteakip işlemlerin mahallinde takdir ve ifasına, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 14.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.