YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Bekçinin hırsızlığın yapıldığı sırada herhangi bir gürültülü ses duymamasının hayatın olağan akışına aykırı olduğu, bu nedenle iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğinin kabulü gerektiği hk.

Karar Özeti

Somut uyuşmazlıkta; bozma ilâmı sonrasında çözümü yaptırılan kamera kaydının içeriği, dosyadaki bilgi ve belgeler ile soruşturma dosyasındaki ifade ve tutanaklar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalıya ait fabrikada meydana gelen hırsızlık olayının yaşandığı gece davacının bekçi olarak fabrikada görevli olduğu, tuğla fabrikası yıkılmış olmakla birlikte fabrika arazisi içinde korunması gereken idari binalar ile trafonun bulunduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı işçi hırsızlığın yapıldığı gece herhangi bir gürültülü ses duymadığını beyan etmiş ise de güvenlik kulübesine 200 metre uzaklıkta olan 1.800 kg civarındaki trafonun yaklaşık 10 metre yükseklikten aşağı atılarak içindeki parçaların çalınması ve 1,5 metre yükseklikte tuğla duvar üzerindeki dikenli tellerin 3 metrelik bölümünün kesilmesi eylemini davacının duymaması hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir. Kaldı ki davacının soruşturma sırasındaki beyanında o gece fabrikanın çevresinde dolaşmadığını ve komşu işyerinde çalışan arkadaşları ile yemeğe gittiğini ifade ettiği görülmüştür. Kamera kayıtlarında da davacının 02.23-05.55 saatleri arasında kamera açısına hiç girmediği ve fabrika çevresini denetlediğine dair bir kayda rastlanmadığı anlaşılmıştır. Dosyada mevcut delil durumu itibarıyla  görevli olduğu çalışma saatleri içerisinde davalı işyerinde yaşanan hırsızlık olayında davacının bekçi olarak ağır ihmali bulunduğu, üzerine düşen denetim görevini gerekli şekilde yerine getirmediği ve feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Karar

YARGITAY

 

9. HUKUK DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/12787

 

Karar Numarası: 2022/14631

 

Karar Tarihi: 09.11.2022

 

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

 

Davacı İsteminin Özeti

 

Davacı vekili; işçinin davalı işyerinde bekçi olarak çalıştırıldığını, davacı işçinin iş sözleşmesinin 05.04.2013 tarihinde işyerinde yaşanan hırsızlık nedeni ile feshedildiğini, davalı işveren tarafından işyerinde bulunan bekçi kulübesinin yıktırıldığını, davacı işçinin yemekhanede durduğunu, yemekhanenin bulunduğu yerden fabrika arazisini görmesinin mümkün olmadığını, arazide yeterince aydınlatma da bulunmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

 

Davalı Cevabının Özeti

 

Davalı vekili; davacının bekçi olarak çalışmasına rağmen görevinin gereklerini yerine getirmediğini, yıkılan fabrikada korunacak tek şey olan trafonun korunması için yeterli önemi göstermediğini, aynı zamanda davacının gece trafonun çalındığını görmediği gibi sabah günün aydınlanmasından sonra da çalındığını fark etmediğini, bu nedenle iş sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

 

Mahkeme Kararının Özeti  

 

Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak iş sözleşmesinin feshinin haklı sebebe dayandığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatına ilişkin taleplerinin reddine, fazla çalışma ücreti ve yıllık izin ücreti alacaklarına yönelik talebin ise kabulüne karar verilmiştir.

 

Bozma ve Bozmadan Sonraki Yargılama Süreci

 

Kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 10.12.2018 tarihli ve 2016/211 Esas, 2018/26618 Karar sayılı ilâmı ile tarafların diğer temyiz itirazları reddedilerek hizmet süresi ile davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanıp kazanmadığı noktalarında eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesinin hatalı olduğu, fazla çalışma ücreti alacağında davacının imzasının bulunduğu ve fazla çalışma tahakkuku içeren ayların hesaplama sırasında dışlanması yerine mahsubu yoluna gidilmesinin isabetsiz olduğu, tanık beyanları doğrultusunda hesaplanan fazla çalışma ücretinden hakkaniyet indirimi yapılıp yapılmadığının ve yapılmış ise hangi oranda indirime gidildiğinin kararda gösterilmemesinin hatalı olduğu, hüküm altına alınan alacak miktarlarının net mi yoksa brüt mü olduğunun belirtilmemiş olmasının infazda tereddüt yaratır mahiyette bulunduğu gerekçeleriyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

 

Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda, davalı işverence yapılan feshin haklı nedene dayanmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

 

  Temyiz

 

Karar, yasal süresi içinde davalı K. Tarım Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Gerekçe

 

1. Davalı İ. Toprak Sanayi Tic. Ltd. Şti.'nin yargılama sırasında K. Tarım Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi A.Ş. tarafından birleşme suretiyle devralınması ve İ. Toprak Sanayi Tic. Ltd. Şti.'nin tüzel kişiliğinin sona ermesi karşısında İ. Toprak Sanayi Tic. Ltd. Şti.'nin de gerekçeli karar başlığında davalı olarak yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.

 

2. Dosyadaki yazılara, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmamasına göre davalı K. Tarım Ürünleri Dış Ticaret ve Sanayi A.Ş. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

 

3. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının iş sözleşmesinin haklı nedene dayalı olarak feshedilip feshedilmediği noktasında toplanmaktadır.

 

4857 sayılı İş Kanunu’nun 25 inci maddesinin (II) numaralı bendinde, ahlâk ve iyi niyet kurallarına uymayan hâller sıralanmış ve belirtilen durumlar ile benzerlerinin varlığı hâlinde, işverenin iş sözleşmesini haklı fesih imkânının olduğu açıklanmıştır. Yine değinilen bendin (e) alt bendinde, işverenin güvenini kötüye kullanmak, hırsızlık yapmak, işverenin meslek sırlarını ortaya atmak gibi doğruluk ve bağlılığa uymayan işçi davranışlarının da işverene haklı fesih imkânı verdiği ifade edilmiştir. Görüldüğü üzere kanundaki hâller sınırlı sayıda olmayıp genel olarak işçinin sadakat borcuna aykırılık oluşturan söz ve davranışları işverene fesih imkânı tanımaktadır.

 

Somut uyuşmazlıkta; bozma ilâmı sonrasında çözümü yaptırılan kamera kaydının içeriği, dosyadaki bilgi ve belgeler ile soruşturma dosyasındaki ifade ve tutanaklar bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davalıya ait fabrikada meydana gelen hırsızlık olayının yaşandığı gece davacının bekçi olarak fabrikada görevli olduğu, tuğla fabrikası yıkılmış olmakla birlikte fabrika arazisi içinde korunması gereken idari binalar ile trafonun bulunduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı işçi hırsızlığın yapıldığı gece herhangi bir gürültülü ses duymadığını beyan etmiş ise de güvenlik kulübesine 200 metre uzaklıkta olan 1.800 kg civarındaki trafonun yaklaşık 10 metre yükseklikten aşağı atılarak içindeki parçaların çalınması ve 1,5 metre yükseklikte tuğla duvar üzerindeki dikenli tellerin 3 metrelik bölümünün kesilmesi eylemini davacının duymaması hayatın olağan akışına uygun düşmemektedir. Kaldı ki davacının soruşturma sırasındaki beyanında o gece fabrikanın çevresinde dolaşmadığını ve komşu işyerinde çalışan arkadaşları ile yemeğe gittiğini ifade ettiği görülmüştür. Kamera kayıtlarında da davacının 02.23-05.55 saatleri arasında kamera açısına hiç girmediği ve fabrika çevresini denetlediğine dair bir kayda rastlanmadığı anlaşılmıştır. Dosyada mevcut delil durumu itibarıyla  görevli olduğu çalışma saatleri içerisinde davalı işyerinde yaşanan hırsızlık olayında davacının bekçi olarak ağır ihmali bulunduğu, üzerine düşen denetim görevini gerekli şekilde yerine getirmediği ve feshin haklı nedene dayandığı anlaşıldığından kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddi yerine yanılgılı değerlendirme ile kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

 

Sonuç

 

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 09.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 119 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor