Peşin ödemeli ortağın genel giderler, çevre düzenleme ve altyapı giderleri dışında inşaat finansman giderlerinden sorumlu tutulamayacağı göz önüne alınarak, genel kurulca alınan karar gereği istenen borcun inşaat finansmanı ya da genel gider kalemlerinden hangisine ilişkin olduğu da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken icra takibi, ihtarname bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2021/4022
Karar Numarası: 2022/4629
Karar Tarihi: 10.10.2022
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatiften kaba inşaat halinde daire satın aldığını, dairenin ince işçiliğini müvekkili tarafından yapıldığını, kooperatif ortaklığına girmek için talebi olmamasına rağmen kooperatif tarafından ihtarnameler gönderilerek ihraç kararı verildiğini ileri sürerek müvekkilinin kooperatif üyesi olmadığının ve kooperatife 5.160,00 TL aidat borcu bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının kooperatif üyeliğinden çıkarılmasına karar verildiğini, davacının çıkarma kararına itirazı olmadığını, çıkarma kararı kesinleştiğine göre artık bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine Kapatılan 23. Hukuk Dairesi’nin 29.12.2015 tarihli 2015/6837 Esas, 2015/8556 Karar sayılı ilamı ile; davacının kooperatif üyesi olup olmadığı, üye olması halinde niteliğinin belirlenmesi gerekirken davacının kooperatife üye olup olmadığı hususunda hüküm tesis edilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek davalı vekilinin diğer temyiz itirazları incelenmeksizin kararın bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davacının kooperatif üyesi olduğundan üye olmadığının tespitine yönelik talebinin reddine, menfi tespit talebi yönünden davalı kooperatif tarafından 5.160,00 TL aidat alacağına ilişkin icra takibi ve davaya yönelik açıkça bir ihtarnamenin olmadığından davacının borçlu olmadığının tespitini istemesinde güncel hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle hukuki yarar yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, kooperatife üye olmadığının ve aidat borcu bulunmadığının tespiti istemine ilişkindir. 13.11.2000 tarihinde kooperatif yönetim kurulu kararıyla kooperatif uhdesinde bulunan hisse davacıya satılmış, bu tarihte belirtilen bağımsız bölüm davacıya teslim edilmiştir. Bu tarihten ihtar tarihi olan 18.11.2013 tarihine kadar davacıdan aidat talep edilmediği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Ferdi ilişkiye geçilmeyen kooperatiflerde bağımsız bölüm satılması ancak hisse devri suretiyle dolayısıyla alıcının kooperatife üye yapılması ile mümkün olur aksi halde kooperatif ferdi ilişkiye geçerken taşınmaz devri gerçekleştirilemez. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre kooperatif genel kurulunda karar alınmadan yönetim kurulunca peşin bedelli üyelik tahsis edilemez ancak bu şekilde bir genel kurul kararı olmamasına rağmen kendisine bağımsız bölüm devredilen üyeden uzun süre aidat talep edilmemesi halinde üyeliğinin peşin bedelli olduğunun zımnen benimsendiğinin kabulü gerekir. Davacı kooperatiften bağımsız bölüm devraldığı tarihte tapuda herhangi bir devir yapılmadığına göre kooperatif üyesi olmadığı itirazında bulunamaz. Hal böyle olunca davacının kooperatife peşin ödemeli ortak olduğunun kabulü gerekir.
Peşin ödemeli ortağın genel giderler, çevre düzenleme ve altyapı giderleri dışında inşaat finansman giderlerinden sorumlu tutulamayacağı göz önüne alınarak, genel kurulca alınan karar gereği istenen borcun inşaat finansmanı ya da genel gider kalemlerinden hangisine ilişkin olduğu da gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken icra takibi, ihtarname bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, temyiz peşin harcın talep halinde davacıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.