Bu durumda davacı M.. Ü..'un yukarıda sözü edilen şirkette ortak ve aynı zamanda şirketi temsile yetkili müdür olarak çalıştığı subuta erdiğinden, ihtiyaçlının sabit bir işinin bulunduğunun ve bu işin başka iş yapmasına imkan vermediğinin kabulü gerekir. Bu durum ise, davacının işsiz ve boşta olmadığını göstermektedir.Türk Borçlar Kanunu zorunlu ihtiyacı tahliye nedeni olarak kabul etmiştir. Faal bir işi bulunan ve o işi bırakmayan kişinin başka bir iş yerine zorunlu ihtiyacı olduğu kabul edilemez. Bu sebeple zorunlu, gerçek ve samimi ihtiyaca dayanmayan davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
YARGITAY
6. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2015/4137
Karar Numarası: 2015/6773
Karar Tarihi: 02.07.2015
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, iş yeri ihtiyacı sebebiyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, halen müteahhit olarak iş yaptığından bahisle kiralananı ofis ve depo olarak ihtiyacında kullanacağı iddiasıyla, kiralananın tahliyesini talep etmiştir. Davalı vekili ihtiyacın samimi olmadığını, dava konusu kiralanan ile aynı cepheli iki ayrı dükkanın boş olup ihtiyaca tahsis edilmediğini, davacının şirket sahibi olarak ve ofis olarak kullandığı iş yerinin bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Davacı tanıkları ise davacının Balkent İnşaat Limited Şirketinin ortağı ve sahibi olduğunu beyan etmişlerdir.
Dairemizin 18/12/2014 günlü geri çevirme kararı doğrultusunda yapılan araştırma neticesinde davacı M.. Ü..'un faal B,İnşaat İhr.Tic.ve San.Ltd.Şti.'nin 25/05/2009 tarihi itibariyle münferiden, tek imza ve 10 yıl süre ile yetkilisi olduğu, Bingöl Ticaret Sicil Müdürlüğünün 05/03/2015 günlü cevabi yazısından anlaşılmaktadır.
İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arzetmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir.
Bu durumda davacı M.. Ü..'un yukarıda sözü edilen şirkette ortak ve aynı zamanda şirketi temsile yetkili müdür olarak çalıştığı subuta erdiğinden, ihtiyaçlının sabit bir işinin bulunduğunun ve bu işin başka iş yapmasına imkan vermediğinin kabulü gerekir. Bu durum ise, davacının işsiz ve boşta olmadığını göstermektedir.Türk Borçlar Kanunu zorunlu ihtiyacı tahliye nedeni olarak kabul etmiştir. Faal bir işi bulunan ve o işi bırakmayan kişinin başka bir iş yerine zorunlu ihtiyacı olduğu kabul edilemez. Bu sebeple zorunlu, gerçek ve samimi ihtiyaca dayanmayan davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 02/07/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.