YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

İş yeri ihtiyacı nedeni ile tahliye talep edildiği takdirde, taşınmazın yapılacağı beyan edilen işe uygun olması gerektiği hk.

Karar Özeti

Olayımıza gelince; Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.08.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece; davacının ihtiyaçlı kızının nüfus kayıtları dikkate alınarak birisi 2012, diğeri 2014 doğumlu iki çocuğu bulunduğu, dava tarihinde de yaklaşık 8 aylık hamile olduğunun anlaşıldığı, yargılamanın süren aşamalarında yaklaşık 3 yaşında ve 5 aylık bakıma muhtaç iki bebeği bulunan bir annenin elektrik malzemeleri satmak için dükkan açması ve işletmesi iddiasının samimi olamıyacağı, eşinin de aynı mahiyette iş ile iştigal ettiği nazara alındığında ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Belirtilen tüm bu hususlar kişiye bağlı özel durumlar olup, bir kadının ailesine katkıda bulunmak için çalışmasına engel bir durum teşkil etmez. Yapılan yargılamada dinlenen tanık beyanları da davacının kızının işyeri açma isteğinde samimi olduğunu göstermektedir. Öte yandan yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın yapılmak istenen işe uygun olduğu da anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

Karar

YARGITAY

 

6. HUKUK DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2015/6348

 

Karar Numarası: 2015/9119

 

Karar Tarihi: 27.10.2015

 

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tahliye davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

 

Dava, kiraya verenin kızının işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ihtiyaç iddiası gerçek, samimi ve zorunlu olmadığından tahliye isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Davacı vekili, dava dilekçesinde, davacının kızının hali hazırda bir işi olmayıp ev hanımı olduğunu ve geçimine katkı sağlamak için işyeri açıp lamba, avize gibi elektrik malzemeleri satacağını, bu nedenle de dava konusu yere ihtiyacı olduğunu belirterek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, ihtiyaç iddiasının samimi olmadığını, ihtiyaçlının eşi olan davacının damadının, çarşı içinde elektrik dükkanı olduğunu, kızına işyeri açacağı iddiasının doğru olmadığını belirterek açılan davanın reddinin gerektiğini savunmuştur.

 

TBK.nun 350/1. maddesi gereğince işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye istenebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olması, işyerinin de yapılacak işe uygun ve elverişli olması gerekir.

 

Olayımıza gelince; Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.08.2009 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Mahkemece; davacının ihtiyaçlı kızının nüfus kayıtları dikkate alınarak birisi 2012, diğeri 2014 doğumlu iki çocuğu bulunduğu, dava tarihinde de yaklaşık 8 aylık hamile olduğunun anlaşıldığı, yargılamanın süren aşamalarında yaklaşık 3 yaşında ve 5 aylık bakıma muhtaç iki bebeği bulunan bir annenin elektrik malzemeleri satmak için dükkan açması ve işletmesi iddiasının samimi olamıyacağı, eşinin de aynı mahiyette iş ile iştigal ettiği nazara alındığında ihtiyacın gerçek, samimi ve zorunlu olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Belirtilen tüm bu hususlar kişiye bağlı özel durumlar olup, bir kadının ailesine katkıda bulunmak için çalışmasına engel bir durum teşkil etmez. Yapılan yargılamada dinlenen tanık beyanları da davacının kızının işyeri açma isteğinde samimi olduğunu göstermektedir. Öte yandan yapılan keşif sonrası alınan bilirkişi raporu ile dava konusu taşınmazın yapılmak istenen işe uygun olduğu da anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, değerlendirmede yanılgıya düşülerek yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

 

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 27.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 115 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor