Zilyetliğin korunmasına yönelik davalar (el atma), hangi mahkeme görevlidir?

Karar

YARGITAY

7. HUKUK DAİRESİ

Esas Numarası: 2021/4151

Karar Numarası: 2022/6042

Karar Tarihi: 20.10.2022

İLK DERECE

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 20/09/2010 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 13/02/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.

KARAR

Davacılar vekili, davacıların dava konusu 79 ve 80 parsel sayılı taşınmazlarda malik sıfatı ile zilyeti olduklarını, mülkiyet iddialarının Ceyhan Kadastro Mahkemesinin 1983/476 Esas, 2000/74 Karar sayılı ilamı ile kabul edildiğini, dava dışı ... ...’in Ceyhan Kaymakamlığı’na zilyetliğinin korunmasıyla ilgili müracaatı üzerine, talebin reddiyle taşınmazların davacılara teslim edildiğini, bunun üzerine dava dışı ... ... ile davalıların birlikte hareket ederek Ceyhan 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/82 Esas sayılı elatmanın önlenmesi davası açtıklarını, davanın kabulüne ilişkin kararın Ceyhan İcra Müdürlüğü’nün 2010/2612 sayılı dosyasında infazının talep edildiğini, 01/07/2010 tarihli tutanak ile davalılara tesliminin yapıldığını, davalıların dava konusu yeri müvekkillerinin kullandığını bildikleri halde ilgisi olmayan üçüncü şahsa dava açarak hileli davranışla davanın müvekkillerine ihbarını önlediklerini, haciz tutanağında tarla üzerindeki mahsulün kime ait olduğu araştırılmaksızın davalılara teslimin yapıldığını, teslim edilen yerin metrekaresinin dahi belirtilmediğini belirterek teslim tutanağının usulsüzlüğü nedeniyle yapılan teslimin yok hükmünde olduğunun tespitine, davalıların müdahalesinin men'ine, dava sonuna kadar tedbiren davalıların açtığı icra takibinin uygun görülecek usulle durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.

İlk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Davacılar vekilinin istinaf talebi Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir.

Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.

Dava, TMK 981 vd. maddelerinde düzenlenmiş olan zilyetliğe dayalı olarak açılan el atmanın önlenmesi talebine ilişkindir. HMK’nın 4. maddesine göre taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davalarda dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Bu sebeple, asliye hukuk mahkemesince sulh hukuk mahkemesine görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilmesi, bölge adliye mahkemesince de bu duruma dikkat edilmeden istinaf talebinin esastan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/1. maddesi gereğince temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, karardan bir örneğin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 20.10.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.