YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Davadan feragat nedir?

Karar Özeti

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.

Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki, feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtayın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.5.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı kararı).

Somut olayda; davacılar ..., ..., ..., ..., ... davadan feragat ettiği halde, mahkemece adı geçen davacılar yönünden, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi ve adı geçen davacıların karar başlığında gösterilmemeleri doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

Karar

YARGITAY

 

7. HUKUK DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2022/804

 

Karar Numarası: 2022/6222

 

Karar Tarihi: 25.10.2022

 

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 13.06.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil veya tazminat talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesi bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın açılmamış sayılmasına dair verilen 16.09.2019 günlü hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili, duruşmasız incelenmesi davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 25.10.2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar adına gelen olmadı. Karşı taraftan davalı Hazine vekili Av. ... ve davalı ... vekili Av. ... ... geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelenlerin sözlü açıklamaları dinlenildi. Açık duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

 

K A R A R

 

Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademede tazminat istemlerine ilişkindir.

 

Davacılar vekili; İstanbul İli, Ataşehir İlçesi, 1870 ada 2 parsel sayılı taşınmazda 2981 sayılı Kanun uyarınca müvekkillerine tahsis edilen yerlerin bu Kanun ve zilyetlik hükümleri uyarınca müvekkilleri adına tesciline, mümkün olmaması halinde bedellerinin tazminine veya eş değer yerlerin verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

 

Davalılar, davanın reddini savunmuştur.

 

Mahkemece, bir kısım davacılar yönünden davanın feragat nedeniyle reddine; diğer davacılar yönünden ise eksik harç ikmal edilmediğinden davanın açılmamış sayılmasına yönelik kararın, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 14.11.2016 tarih ve 2015/17151 Esas, 2016/9312 Karar sayılı ilamıyla bir kısım davacının adli yardım talebi hakkında adli yardıma ilişkin usul ve esaslar dikkate alınarak olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi; davadan feragat eden bir kısım davacı yönünden de davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

 

Davalı ... vekili ve ... vekilinin karar düzeltme talebinde bulunması üzerine Dairenin 24.04.2018 tarih ve 2017/2461 Esas, 2018/3279 Karar sayılı ilamıyla, mahkemece davacılardan ... davadan feragat ettiğinden hakkında feragat nedeniyle davanın reddine dair hüküm kurulduğu halde, bozma ilamında maddi hata sonucu bu davacı yönünden hüküm kurulmadığının belirtilmesi nedeniyle karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmiştir.

 

Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; belirlenen süre içerisinde eksik harcın yatırılmaması nedeni ile Harçlar Kanununun 30-32. maddeleri ile Hukuk Muhakemeleri Kanununun 150. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırıldığı, 16/05/2019 tarihinden itibaren üç aylık yasal süre içinde yenilenmemesi nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.

 

Hükmü, davacılar vekili, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz etmiştir.

 

1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

 

2- Davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarına gelince;

 

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesinde feragatin, davacının, talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesi olduğu belirtilmiştir. Aynı Kanunun “Feragat ve kabulün şekli” başlıklı 309. maddesi hükmüne göre de feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.

 

Yukarıda belirtildiği üzere feragatin kati bir hükmün hukuki neticelerini hasıl edeceği hükme bağlanmıştır. Yine belirtmek gerekir ki, feragatin geçerliliği karşı tarafın muvafakatine bağlı değildir. Etkisini onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile doğurur. Yargıtayın yerleşmiş uygulamaları da bu doğrultudadır (11.4.1940 tarihli ve 70 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 27.5.1992 tarihli ve 1992/2-250/364 sayılı kararı).

 

Somut olayda; davacılar ..., ..., ..., ..., ... davadan feragat ettiği halde, mahkemece adı geçen davacılar yönünden, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi uyarınca davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi ve adı geçen davacıların karar başlığında gösterilmemeleri doğru görülmediğinden hükmün bozulması gerekmiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, Yargıtay duruşma vekalet ücreti 8.400,00 TL’nin davacılardan alınarak davalı Hazine ve davalı ...’na verilmesine, kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.10.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


Bu sayfa 163 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor