Olay tarihi itibarıyla yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Dosya kapsamında mevcut ifade ve beyanlardan, davacının Gebze Belediyesinde işçi olduğu, olayın meydana geldiği sırada davacının belediyenin tuzlama faaliyetinde görevli olduğu, kamyon sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kamyonun damperinde yola tuz atmakta olan davacının düştüğü ve yaralandığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla dava konusu olay aynı zamanda iş kazası niteliğindedir. Davalı tarafça davacıya SGK Başkanlığı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından bu hususta bir araştırma yapılmamıştır.
Şu durumda, SGK Başkanlığı'na yazı yazılarak, davaya konu kazada davacının yaralanması nedeniyle iş kazasına dayalı herhangi bir inceleme yapılıp yapılmadığı, olayın iş kazası olarak kabul edilmiş olması halinde davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılan ödemenin miktarı ve niteliği(iş kazası sigorta kolundan yapılıp yapılmadığı) ile ilk peşin sermaye değeri tutarının ne olduğu, rücuya tabi olup olmadığı hususlarının sorulması, dayanak ödeme belgelerinin temin edilmesi, rücuya tabi ödeme bulunması halinde ilk peşin sermaye değeri tutarlarının indirilmesiyle tazminatın hesaplanması için ek rapor alınması ve oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen İtiraz Hakem Heyeti kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına. peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
4. Hukuk Dairesi 2022/5732 E. , 2022/10528 K.
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davası hakkında Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından verilen karara karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetinin 08/09/2020 tarih ve 2020/İHK-16130 sayılı itirazın reddine dair verilen kararının süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Dava, trafik kazası sonucu yaralanma nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortası ile sigortalı olan aracın karıştığı tek taraflı trafik kazası sonucu müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, kazanın sürücünün kusuru ile meydana geldiğini belirterek fazlaya ilişkin talep hakkı saklı kalmak üzere 80.000 TL sürekli iş göremezlik tazminatının en yüksek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 111.819,97 TL sürekli iş göremezlik tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; karar karşı davalı vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine İtiraz Hakem Heyetince davalı vekilinin itirazının reddine karar verilmiştir.
Karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Olay tarihi itibarıyla yürürlükte olan 5510 sayılı Kanun'un 21. maddesinin 4. fıkrasında "iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücu edilir" düzenlemesine yer verilmiştir.
Dosya kapsamında mevcut ifade ve beyanlardan, davacının Gebze Belediyesinde işçi olduğu, olayın meydana geldiği sırada davacının belediyenin tuzlama faaliyetinde görevli olduğu, kamyon sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kamyonun damperinde yola tuz atmakta olan davacının düştüğü ve yaralandığı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla dava konusu olay aynı zamanda iş kazası niteliğindedir. Davalı tarafça davacıya SGK Başkanlığı tarafından ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılması talep edilmiş ve İtiraz Hakem Heyeti tarafından bu hususta bir araştırma yapılmamıştır.
Şu durumda, SGK Başkanlığı'na yazı yazılarak, davaya konu kazada davacının yaralanması nedeniyle iş kazasına dayalı herhangi bir inceleme yapılıp yapılmadığı, olayın iş kazası olarak kabul edilmiş olması halinde davacıya ödeme yapılıp yapılmadığı, yapılan ödemenin miktarı ve niteliği(iş kazası sigorta kolundan yapılıp yapılmadığı) ile ilk peşin sermaye değeri tutarının ne olduğu, rücuya tabi olup olmadığı hususlarının sorulması, dayanak ödeme belgelerinin temin edilmesi, rücuya tabi ödeme bulunması halinde ilk peşin sermaye değeri tutarlarının indirilmesiyle tazminatın hesaplanması için ek rapor alınması ve oluşacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle karar verilmesi doğru değildir. Kararın açıklanan nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen İtiraz Hakem Heyeti kararının yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına. peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 19/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.