YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Yaralanmalı trafik kazasında, yolcu ve sürücünün arkadaş olmasının hatır taşımasının kabulü için yeterli olduğu, aksini davacı yolcunun ispatlaması gerektiği hk

Karar Özeti

Somut olayda; davacı, temyiz eden davalıya sigortalı araçta yolcu konumundadır. Davalı vekili cevap dilekçesinde olayda hatır taşıması olduğunu savunmuş, İtiraz Hakem Heyetince, başvuru sahibinin hatır için taşındığına ilişkin hiçbir bilgi belgeye rastlanmadığı, hatır taşımasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalının itirazının reddine karar verilmiştir.


Soruşturma aşamasındaki ifadelerden davacı ile dava dışı araç sürücüsünün arkadaş oldukları ve birlikte Köyceğiz'e giderken kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinden, somut olayda davacının davalı sigortalı araçta hatır için taşındığının kabulü gerekir. Aksi hususta ispat edilmiş değildir. Bu durumda, İtiraz Hakem Heyetince karar verilirken, somut olayda hatır taşıması bulunduğu kabul edilerek tazminattan Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yazılı olduğu şekilde ve hatalı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.

Karar

4. Hukuk Dairesi         2022/7553 E.  ,  2022/10225 K.

 

 


MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun kabulüne dair verilen karara davalı vekili tarafından yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davalı tarafın itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili; 01/07/2017 tarihinde davalı ... nezdinde ... poliçesi ile sigortalı olan araç ile davacının sevk ve idaresindeki araç ve iki farklı araca daha çarpmasına bağlı gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 15000 TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden avans faizi ile beraber davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş; ıslah ile geçici ve sürekli iş göremezlik tazminat talebini 48.670,46 TL’ye yükseltmiştir.

 

Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.

 

Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, davanın kabulü ile 48.670,46 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 29/10/2019 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalı ... şirketinden tahsiline karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davalı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, kararın gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

 

2-Başvuru, trafik kazasından kaynaklanan bedensel zarara dayalı iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.

 

Davacı vekili, davacının meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur.

 

Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının usulüne uygun şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01/06/2015-20/02/2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.

 

Somut olayda davacıda oluşan maluliyet oranının tespitine yönelik olarak düzenlenen raporda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri esas alınmıştır.

 

Maluliyete ilişkin alınacak raporların kaza tarihinde yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre düzenlenmesi gereklidir.
Davaya konu kaza tarihi 01/07/2017 olup, kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul

 

Raporları Hakkında Yönetmeliktir.

 

Buna göre, İtiraz Hakem Heyetince kaza tarihi itibari ile yürürlükteki Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca, usulüne uygun, denetime ve karar vermeye elverişli olacak şekilde davacının maluliyet derecesi ve oranının belirlenmesi amacıyla önceki raporların da irdelendiği yeni bir rapor alınıp hasıl olacak sonuca göre, temyiz eden davalının lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmek üzere kararın bozulmasına karar vermek gerekmiştir.

 

3-Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle, bu gibi taşımalarda 818 sayılı BK’nin 43.(6098 sayılı TBK’nin 51.) maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması, gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de, bunun dahi gerekçesini kararında tartışması ve nedenlerini göstermesi gerekir.

 

Somut olayda; davacı, temyiz eden davalıya sigortalı araçta yolcu konumundadır. Davalı vekili cevap dilekçesinde olayda hatır taşıması olduğunu savunmuş, İtiraz Hakem Heyetince, başvuru sahibinin hatır için taşındığına ilişkin hiçbir bilgi belgeye rastlanmadığı, hatır taşımasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davalının itirazının reddine karar verilmiştir.

 

Soruşturma aşamasındaki ifadelerden davacı ile dava dışı araç sürücüsünün arkadaş oldukları ve birlikte Köyceğiz'e giderken kazanın meydana geldiği anlaşılmaktadır. Dosya içeriğinden, somut olayda davacının davalı sigortalı araçta hatır için taşındığının kabulü gerekir. Aksi hususta ispat edilmiş değildir. Bu durumda, İtiraz Hakem Heyetince karar verilirken, somut olayda hatır taşıması bulunduğu kabul edilerek tazminattan Dairemizin yerleşik uygulaması uyarınca % 20 oranında hatır taşıması indirimi yapılması gerekirken yazılı olduğu şekilde ve hatalı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.

 

4- İtiraz Hakem Heyetince başvuru sahibi lehine vekalet ücretine karar verilirken Sigortacılık Kanununun 30. maddesinin 17. fıkrası ve 19/01/2016 tarihli, 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasının uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 13. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine (maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydı ile) karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde tam nispi vekalet ücretine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 14/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 


Bu sayfa 167 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor