Bölge Adliye Mahkemesince, her iki tarafça da "KOMİLİ" ibareli markalar devralındığında, başka ürünlere ait "KOMİLİ" ibareli markaların varlığının ve bunların başka şirketler adına tescilli bulunduğunun bilindiği, davacının 556 sayılı KHK'nın 8/3. maddesi kapsamında eskiye dayalı hakkının ispat edemediği gibi başvurunun kötü niyetli yapıldığı da kanıtlanamadığından davalı ... ve Marka Kurumu vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, somut uyuşmazlıkta işlem dosyasındaki "müddet" kaydına rağmen, davacının itirazına dayanak 2010/84952 numaralı marka tescil başvurusu hakkındaki, Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar
Hukuk Mahkemesi'nin 01.12.2015 tarih ve 2013/307 E.- 2015/337 K. sayılı kararı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 24.01.2018 tarih ve 2016/5707 E.- 2018/591 K. sayılı kararı ile davacı yararına kesin şekilde bozulduğu ve 2010/84952 numaralı başvurunun reddine dair YİDK kararının iptaline karar verilmesi gerektiğinin bildirildiği, dolayısıyla davacının 2010/84952 numaralı marka tescil başvurusunun, YİDK karar tarihinde ve halen hukuki varlığını sürdürdüğü, YİDK kararının iptali davalarında, YİDK kararının verildiği tarih itibariyle mevcut hukuki ve fiili duruma göre karar verilmesi gerektiğinden, somut uyuşmazlıkta da dava konusu YİDK karar tarihinde, hukuki varlığını sürdüren ve davacı tarafça işbu dava konusu başvuruya karşı sunulan itiraz dilekçesinde de açıkça dayanılan, 2010/84952 numaralı marka tescil başvurusunun, benzerlik incelemesinde dikkate alınması gerektiği, iltibas değerlendirmesinde dikkate alınması gereken 2010/84592 sayılı marka başvurusunun kapsamında kalan 16. sınıf mallarla, itiraza mesnet 2010/84592 sayılı markanın kapsamında yer alan mallar aynı/aynı tür olup, bu yönden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu mallar yönünden davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile TÜRKPATENT YİDK'in 15.04.2016 tarih, 2016-M-2339 sayılı kararının, 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç;Kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar." malları yönünden kısmen iptaline, davalı şirket adına tescilli 2013/38182 sayılı "KOMİLİ" ibareli markanın, 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç;Kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar." malları yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
11. Hukuk Dairesi 2021/2031 E. , 2022/6342 K.
MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 4. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07.03.2018 tarih ve 2016/250 E- 2018/80 K. sayılı kararın davacılar vekili ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf istemlerinin esastan reddine-kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi'nce verilen 26.11.2020 tarih ve 2019/661 E- 2020/1077 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkilleri adına tescilli KOMİLİ ibareli pek çok tanınmış markanın bulunduğunu, davalı şirket ile birleşen Ana Gıda İht. Mad. San. ve Tic. AŞ. tarafından 2013/38182 sayılı "KOMİLİ" ibaresinin marka olarak tescili için diğer davalı kuruma başvuru yapıldığını, başvurunun 556 sayılı KHK'nın 7/1-b maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini ve kalan mallar yönünden ilan edildiğini, bu başvuruya müvekkilince yapılan itirazın Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından kısmen kabul edildiğini ve marka kapsamından 05. sınıftaki "insan ve hayvanlar için olanlar hariç deodorantlar, havayı tazeleyici kokular" mallarının da çıkarıldığını, kalan mallar yönünden itirazlarının kabul edilmediğini, bu karara karşı başvurunun tümden reddi istemiyle yaptıkları itirazın ise YİDK tarafından reddine karar verildiğini, bu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraf şirketlerin "KOMİLİ" ibaresi üzerinde farklı sınıflarda da olsa marka hakkına sahip bulunduklarını, davalı şirketin "yağlar ve zeytinyağları" malları için Komili markasını devraldığını, bunun dışında "sabun, deterjan ve temizlik malzemeleri" malları ile diğer tüm "KOMİLİ" markalarının müvekkiline devredildiğini, bu nedenle başvurunun reddi gerektiğini, müvekkili markaların tanınmış olduklarını, ayrıca marka üzerinde öncelik hakkının da müvekkillerine ait bulunduğunu, başvurunun kötü niyetli olduğunu ileri sürerek, YİDK'in 2016-M-2339 sayılı kararının iptaline, 2013/38182 sayılı marka başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, müvekkili şirketin "KOMİLİ" markasını 2008 yılında devraldığını ve bu markaların içerisinde 104244 sayılı tanınmış "KOMİLİ" markasının da bulunduğunu, davacının itirazına mesnet markalarının kullanılmama nedeniyle iptaline ilişkin Anadolu 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi'de açılan davalar ile davacıların 44 adet markasının iptaline karar verildiğini, bunun dışında taraflar arasında davacıların adına kayıtlı markaları ile ilgili pek çok davanın görüldüğünü ve bu davaların müvekkili lehine neticelendiğini, dava konusu kararın isabetli olduğunu, tarafların markalarının aynı ya da benzer malları kapsamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ... ve Marka Kurumu vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu, başvuru kapsamında kalan mallar yönünden taraf markaları arasında iltibas tehlikesinin bulunmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesi istemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının "Komili" ibareli marka başvurusu ile davacının "KOMİLİ" ibareli tescilli markaları arasında 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar.” ile 16. sınıftaki "kırtasiye tipi kağıt ürünler" malları yönünden görsel, sescil ve anlamsal olarak ortalama tüketicileri iltibasa düşürecek derecede bir benzerlik ve ayniyet söz konusu olduğu, ortalama düzeydeki tüketici kesiminde başvuru konusu işaret ile davacı markaları arasında işletmesel bağ olduğu ya da idarî ve ekonomik anlamda bağlantılı kuruluşların markaları olduğu izlenimi uyanabileceği, bunun dışında kalan mallar açısından ise emtiaların niteliği, fonksiyonları, kullanım amacı ve alanları, malların fiziksel görünüm benzerliği, üretimde kullanılan ham maddesi, malzeme ve mataryelleri, tedarikçisi, tedarik edenlerin vasıfları, üretim yer ve metodları, sunum metodları, dağıtım kanalları, satışa sunuldukları yerler ve satış kanalları gibi karakteristik özellikleri itibarıyla benzerlik olmadığı, iltibas oluşturmayan mallar açısından davacı tarafın önceye dayalı kullanım iddiasının ispatlanamadığı, 556 sayılı KHK'nın 8/4 maddesindeki koşulların da oluşmadığı, davalının marka başvurusunun kötüniyetli yapıldığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 2016-M-2339 sayılı YİDK kararının, 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Kırtasiye tipi kağıt ürünler" malları yönünden iptaline, dava konusu 2013/38182 sayılı markanın 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Kırtasiye tipi kağıt ürünler" malları yönünden hükümsüzlüğüne, diğer kısımlar yönünden davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacılar vekili ve davalı kurum vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Hukuk Mahkemesi'nin 01.12.2015 tarih ve 2013/307 E.- 2015/337 K. sayılı kararı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 24.01.2018 tarih ve 2016/5707 E.- 2018/591 K. sayılı kararı ile davacı yararına kesin şekilde bozulduğu ve 2010/84952 numaralı başvurunun reddine dair YİDK kararının iptaline karar verilmesi gerektiğinin bildirildiği, dolayısıyla davacının 2010/84952 numaralı marka tescil başvurusunun, YİDK karar tarihinde ve halen hukuki varlığını sürdürdüğü, YİDK kararının iptali davalarında, YİDK kararının verildiği tarih itibariyle mevcut hukuki ve fiili duruma göre karar verilmesi gerektiğinden, somut uyuşmazlıkta da dava konusu YİDK karar tarihinde, hukuki varlığını sürdüren ve davacı tarafça işbu dava konusu başvuruya karşı sunulan itiraz dilekçesinde de açıkça dayanılan, 2010/84952 numaralı marka tescil başvurusunun, benzerlik incelemesinde dikkate alınması gerektiği, iltibas değerlendirmesinde dikkate alınması gereken 2010/84592 sayılı marka başvurusunun kapsamında kalan 16. sınıf mallarla, itiraza mesnet 2010/84592 sayılı markanın kapsamında yer alan mallar aynı/aynı tür olup, bu yönden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, bu mallar yönünden davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kısmen kabulü ile TÜRKPATENT YİDK'in 15.04.2016 tarih, 2016-M-2339 sayılı kararının, 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç;Kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar." malları yönünden kısmen iptaline, davalı şirket adına tescilli 2013/38182 sayılı "KOMİLİ" ibareli markanın, 5. sınıftaki "Diş hekimliği için ürünler, dezenfektanlar, antiseptikler (mikrop öldürücüler), tıbbi amaçlı deterjanlar", 16. sınıftaki "Plastik malzemeden mamul ambalajlama ve sarma malzemeleri. Matbaa ve ciltleme malzemeleri. Basılı evraklar; basılı yayınlar, takvimler, posterler, fotoğraflar, afişler, tablolar, çıkartmalar, (pullar). Kırtasiye, büro, eğitim-öğretim, yazım, çizim, resim ve sanatçılar için malzemeler (mobilyalar ve cihazlar hariç;Kırtasiye tipi kağıt ürünler ve yapıştırıcılar dahil). Büro makineleri. Badana ve boya işleri için fırçalar ve rulolar." malları yönünden kısmen hükümsüzlüğü ile sicilden terkinine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili, davalı kurum vekili ve davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, istek halinde aşağıda yazılı 37,90 TL harcın temyiz eden davalılara iadesine, 27/09/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.