YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Zamanaşımına uğramış bir senedin delil başlangıç niteliğinde olduğu, borcun varlığı için ayrıca delil sunulmasının da gerektiği hk.

Karar Özeti

Dava temel ilişkiye dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava konusu bonoda davacı lehtar, davalı keşideci konumundadır. Ayrıca taraflar arasında temel ilişki bulunmaktadır. Bunun yanında zamanaşımına uğramış bono delil başlangıcı niteliğinde olup, alacaklı iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Dinlenen davacı tanıkları, davalının davacıdan 2007 veya 2008 yılında 10.000 dolar borç aldığını ve karşılığında dava konusu bononun tanzim edildiğini beyan ettiği, davalı tanıkları da borcun var olduğunu, ancak davalının ödediğini beyan ettiği, davalı tarafça da ödemeye ilişkin yazılı herhangi bir delil sunulmadığı hususları değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davanın, 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesine göre açılan bir dava olarak nitelendirilmek suretiyle zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

Karar

 

YARGITAY

 

11. HUKUK DAİRESİ

 

Esas Numarası: 2021/33

 

Karar Numarası: 2022/2550

 

Karar Tarihi: 29.03.2022

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

 

Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 26.06.2020 tarih ve 2019/521 E. - 2020/531 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

 

Davacı vekili, davacının davalıdan 10.000 Dolar alacağı olduğunu, bu alacağı için 01.11.2008 keşide, 01.12.2008 vade tarihli bononun düzenlendiğini, davalının borcunu ödemediğini, bu nedenle davalı aleyhine zamanaşımına uğramış bonoya dayalı olarak Gaziantep 13. İcra Müdürlüğü'nün 2013/27929 esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, ancak davalının itirazı nedeniyle takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

 

Davalı vekili, takibe konu alacağın zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddine ve davalı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

 

Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılamada, davanın kıymetli evraka dayalı olarak başlatılan takibe itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, davacı vekilinin 13.01.2020 tarihli 2 nolu celsede davasını takibe konu bonoya dayandırdığını beyan ettiği, temel ilişkiden bahsetmediği, davanın bono zamanaşımına uğradıktan sonra kanunda öngörülen 1 yıllık süre içerisinde açılmadığı ve davalının süresinde zamanaşımı def'inde bulunduğu gerekçesiyle davalının zamanaşımı def’inin kabulü ile davanın reddine karar verilmiştir.

 

Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Dava temel ilişkiye dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dava konusu bonoda davacı lehtar, davalı keşideci konumundadır. Ayrıca taraflar arasında temel ilişki bulunmaktadır. Bunun yanında zamanaşımına uğramış bono delil başlangıcı niteliğinde olup, alacaklı iddiasını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabilir. Dinlenen davacı tanıkları, davalının davacıdan 2007 veya 2008 yılında 10.000 dolar borç aldığını ve karşılığında dava konusu bononun tanzim edildiğini beyan ettiği, davalı tanıkları da borcun var olduğunu, ancak davalının ödediğini beyan ettiği, davalı tarafça da ödemeye ilişkin yazılı herhangi bir delil sunulmadığı hususları değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece, davanın, 6102 sayılı TTK’nın 732. maddesine göre açılan bir dava olarak nitelendirilmek suretiyle zamanaşımı nedeniyle reddedilmesi doğru olmamış bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 29/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 257 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor