YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Trafik kazası nedeni ile alt ekstremiteye (uzuv sakatlıkları) ilişkin sorunlar için maluliyete hükmedilmesi için, ne kadar süredir hasarlı uzuvda düzelme olmadığının ortaya konulması gerekmektedir?

Karar Özeti

Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nca hazırlanan 03/02/2020 tarihli raporda; davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca %9,7 olarak tespit edilmiştir. Ancak kaza tarihi olan 23/06/2019 tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe göre alt ekstremiteye ait sorunlara ilişkin düzenlenecek raporlarda son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığının tespiti gerekmektedir. Hakem heyetince bir sene geçmeden rapor alındığından bahisle raporun usule uygun olmadığı gerekçesiyle eksik inceleme ile başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.
 

Bu durumda, yukarıda belirtilen hukuki düzenlemeler ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/23 maddesinde kanunda hüküm bulunmayan hallerde HMK hükümlerinin sigortacılıktaki tahkim hakkında da kıyasen uygulanacağının, HMK'nın 431. maddesinde hakem heyetinin bilirkişi seçimine karar verebileceğinin düzenlenmiş olmasına göre, İtiraz Hakem Heyetince, davacının tüm tedavi evraklarının dosyaya temini ve kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde alt ekstremite rahatsızlığı yönünden ilgili yönetmelik hükümleri de dikkate alınarak maluliyet oranının belirlenmesi için yeniden rapor alınması, akabinde aktüer bilirkişiden rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.


SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Karar

 

4. Hukuk Dairesi         2021/15808 E.  ,  2022/11005 K.

 

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılama sonucunda; başvurunun reddine dair verilen karara davacı vekili tarafından yapılan itiraz incelemesinde; İtiraz Hakem Heyetince davacı tarafın itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü

 

K A R A R

 

Davacı vekili; 23/06/2019 tarihinde davalı ... nezdinde zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olan aracın seyir esnasında direksiyon hakimiyetini kaybetmesine bağlı gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını iddia ederek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 15.500 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

 

Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.

 

Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun usulden reddine karar verilmiş; Uyuşmazlık Hakem Heyeti kararına karşı davacı vekilince itiraz edilmesi üzerine itirazın reddine karar verilmiş; İtiraz Hakem Heyeti kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

 

Dava trafik kazasından kaynaklı sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.

 

Dava şartları, davanın esası hakkındaki yargılamanın devamı için gerekli olan şartlar olup, davanın açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan kamu düzeni ile ilgili zorunlu koşullardır. Bu nitelikleri gereği de eksiklik bulunması halinde tamamlanabilir olup olmadıklarına göre ve HMK'nın 114 ile 115. maddelerindeki düzenlemeler kapsamında ele alınmaları gerekir. Davanın esasına girilmesine engel olacak nitelikteki dava şartı eksiğinin giderilmesinin her zaman mümkün olduğu durumlarda, HMK'nın 115/2. maddesi gereği eksikliğin giderilmesi için kesin süre verilip sonucuna göre karar verilmelidir.

 

Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru biçimde belirlenmesi gerekmektedir. Sözkonusu belirlemenin ise, Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi ya da üniversitelerin adli tıp bölüm başkanlıklarının, çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.

 

Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği'ne, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği'ne, 01/06/2015 tarihinden sonra Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik'e, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik'e uygun olarak düzenlenmesi gerekir.

 

Somut olayda; kaza neticesinde davacının maruz kaldığı yaralanmaya ilişkin olarak Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nca hazırlanan 03/02/2020 tarihli raporda; davacının kaza nedeniyle oluşan maluliyeti Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca %9,7 olarak tespit edilmiştir. Ancak kaza tarihi olan 23/06/2019 tarihi itibariyle yürürlükte olan Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmeliğe göre alt ekstremiteye ait sorunlara ilişkin düzenlenecek raporlarda son bir senedir herhangi bir düzelmenin olmadığının tespiti gerekmektedir. Hakem heyetince bir sene geçmeden rapor alındığından bahisle raporun usule uygun olmadığı gerekçesiyle eksik inceleme ile başvurunun usulden reddine karar verilmiştir.

 

Bu durumda, yukarıda belirtilen hukuki düzenlemeler ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/23 maddesinde kanunda hüküm bulunmayan hallerde HMK hükümlerinin sigortacılıktaki tahkim hakkında da kıyasen uygulanacağının, HMK'nın 431. maddesinde hakem heyetinin bilirkişi seçimine karar verebileceğinin düzenlenmiş olmasına göre, İtiraz Hakem Heyetince, davacının tüm tedavi evraklarının dosyaya temini ve kaza tarihinde yürürlükte olan Erişkinler için Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun olacak şekilde alt ekstremite rahatsızlığı yönünden ilgili yönetmelik hükümleri de dikkate alınarak maluliyet oranının belirlenmesi için yeniden rapor alınması, akabinde aktüer bilirkişiden rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

 


Bu sayfa 330 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor