2- Taraflarca imzalanan 23/01/2009 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli kira sözleşmesinde; iki yıllık kira bedeli KDV dahil 30.000 TL olarak kararlaştırılmış olmakla, aylık kira bedelinin 1.250 TL olduğu ihtilafsızdır. Bu durumda mahkemece hükmedilen ecrimisil bedelinin kararlaştırılan aylık kira bedeli üzerinden hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde tespit edilen güncel kira bedeli üzerinden değerlendirme yapılmış olması doğru görülmemiştir.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
Esas Numarası: 2021/7241
Karar Numarası: 2022/4138
Karar Tarihi: 26.04.2022
VEK. AV. ...
VEK. AV. ...
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda; davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekili tarafından duruşmalı olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 26/04/2022 tarihinde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00'e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Davacı; sunulan listede belirtilen kalıphane malzemelerinin menkul alım satımı ve kiralama sözleşmesi ile önce davalı şirketten 23/01/2009 tarihli ve ... numaralı fatura ile satın alarak bedelini ödediğini, ardından da 23/01/2009 tarihinde iki yıllığına davalı şirkete kiraya verdiğini, kira süresi bitmeden keşide edilen 28/12/2010 tarihli ve ... yevmiye numaralı ihtarname ile 23/01/2011 tarihinde sona erecek sözleşmenin yenilenmeyeceğinin ve kiralanan makinelerin kiraya verildiği haliyle teslim edilmesinin davalı şirkete bildirildiğini, ancak makinelerin teslim edilmediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, kiralanan makinelerin teslim alındığı şekliyle teslimin; teslimin mümkün olmaması durumunda tespit edilecek bedelinin ödenmesini, ayrıca haksız ve kötü niyetli zilyet durumunda olunduğundan belirlenecek ecrimisil alacağının ve kalıp işlerinin başka firmalara yaptırılmasından doğan maddi zararının dava tarihinden işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiş, 03/10/2013 tarihli tamamlama harcını yatırdığı ıslah dilekçesi ile makinelerin teslimi için yapılan masraf bedelleri ile makinelerde meydana gelen zarar ziyan bedellerinin de dahili ile talebini 309.840 TL’ye yükseltmiş, 09/03/2017 tarihli kısmi ıslah dilekçesi ile de talebini, makinelerin teslim alındığı şekliyle teslimi, teslimin mümkün olmaması durumunda tespit edilecek bedelin ödenmesi, makinelerde meydana gelen zararın tazmini, kira sözleşmesinin bitiminden dava açıldığı tarihe kadar olan süreçteki ecrimisil bedeli ile kalıphanenin teslimine kadar geçen süreçteki ecrimisil ve zarar bedelinin tahsili ile kalıp işlerinin başka firmalara yaptırılmasından doğan maddi zararının tahsili olarak açıklamıştır.
Davalı; davacı ile imzaladığı sözleşme ile demirbaş ve makineleri kiralandığını, kira sözleşmesinin süresinin bitmesine rağmen cari hesap alacağından dolayı hapis hakkı bulunduğu için makinaları elinde tuttuğunu, söz konusu malların mahkeme kararı ile muhafaza altına alınarak yediemine verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davanın açıldığı asliye hukuk mahkemesince, asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğundan bahisle verilen görevsizlik kararı, Yargıtay (Kapatılan) 6. Hukuk Dairesinin 18/09/2014 tarihli ve 2014/2743 E. 2014/10061 K. sayılı kararıyla, görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle bozulmuştur.
Bozmaya uyularak verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine, dosyanın gönderildiği mahkemece; davanın kısmen kabulü ile kiralanan davacıya teslim edildiğinden kiralananın teslimi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, kira sözleşmesinin bitiş tarihi olan 23/01/2011 tarihinden kiralananın yedi emine teslim edildiği 05/04/2012 tarihine kadar geçen 14 ay 11 günlük dönem için 148.695 TL ile kiralananın yedi emine teslim edildiği tarih olan 05/04/2012 tarihinden davacıya teslim edildiği 18/01/2013 tarihine kadar geçen 9 ay 12 günlük dönem için 97.290 TL olmak üzere toplam 245.985 TL ecrimisil bedelinin ve kiralananın teslim edilmemesi nedeniyle davacının uğradığı 17.500 TL maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle karar başlığında dava tarihi olarak 29/07/2015 gösterilmesinin mahallinde her zaman düzeltilebilecek maddi hata olduğunun anlaşılmasına göre, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Taraflarca imzalanan 23/01/2009 başlangıç tarihli ve iki yıl süreli kira sözleşmesinde; iki yıllık kira bedeli KDV dahil 30.000 TL olarak kararlaştırılmış olmakla, aylık kira bedelinin 1.250 TL olduğu ihtilafsızdır. Bu durumda mahkemece hükmedilen ecrimisil bedelinin kararlaştırılan aylık kira bedeli üzerinden hesaplanması gerekirken, yazılı şekilde tespit edilen güncel kira bedeli üzerinden değerlendirme yapılmış olması doğru görülmemiştir.
3- Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez (HMK md.26). Islah yolu ile talep genişletilebilirse de davaya yeni talep (dava) eklenemez.
Somut olayda; davacı dava dilekçesinde, haksız ve kötüniyetli zilyet durumunda olan davalıdan ecrimisil talebinde bulunmuş, 03/10/2013 tarihli ıslah dilekçesi ile de dava konusu menkullerin yedieminde kaldığı süre için de ayrıca ecrimisil istemiştir. Yukarıda da belirtildiği gibi, ıslah yolu ile müddeabihe müddeabih eklenemez, başka bir dava ile istenebilecek hususlar ıslah yolu ile talep edilemez. Bu durumda mahkemece talep aşılmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, ecrimisil davaları haksız fiil benzeri davalardan olup, dava tarihine kadar gerçekleşmiş zararlar talep edilebileceğinden, mahkemece davanın açıldığı 01/03/2012 tarihine kadar olan süre için hesaplanan ecrimisil bedeline hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde dava tarihinden sonrası içinde ecrimisil bedeline hükmedilmiş olması, usul ve kanuna aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK'nın 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, 3.815 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin yekdiğerinden alınıp yekdiğerine verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HMK'nın geçici madde 3 atfıyla HUMK’nın 440/I maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26/04/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.