YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Taşınmazların ilk maliklerinin farklı olması nedeni ile, satın alınan taşınmazın parselinin yanlış yazıldığı, kendi parselinin yine başkasından satın alınma yolu ile edinen malikte bulunduğunun iddiasının, red edileceği hk.

Karar Özeti

Taşınmazların ilk maliklerinin farklı olması nedeni ile, satın alınan taşınmazın parselinin yanlış yazıldığı, kendi parselinin yine bir başkasından satın alınma yolu ile edinen malikte bulunduğunun iddiasının, red edileceği hk.

Karar

 

 

 

1. Hukuk Dairesi         2022/3795 E.  ,  2022/4748 K.

 

 

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

 

 

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası sonunda Bodrum 4. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 18.11.2020 tarihli ve 2020/168 Esas - 2020/264 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

 

I. DAVA

 

Davacı, tapu kaydına göre 11 (eski 1246) sayılı parselin kendisi, 10 sayılı parselin ise davalı ... adına kayıtlı gözüktüğünü, anılan parsellerin kök 501 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilmesinden oluştuğunu, ifraz sırasında düzenlenen değişiklik beyannamesi ve krokisinde yapılan bir hata nedeniyle kendisine ait parselin 1247 ( yeni 10 ) numarasını alması gerekirken sehven 1246 numarasını aldığını, davalı ... tarafından aleyhine açılan davada alınan 14.07.2010 tarihli bilirkişi raporu ile bu durumu öğrendiğini ileri sürerek, tapu kaydında yazılı 10 ve 11 sayılı parsel numaralarının yer değiştirilerek fiili duruma uygun hale getirilmesini istemiştir.

 

II. CEVAP

 

Davalı ... vekili, dava konusu parsele ilişkin davacı aleyhine açtığı el atmanın önlenmesi davası sırasında davacının bu yönde bir savunmada bulunmadığını, kök 501 sayılı parselin ifrazından sonra oluşan parsellerin birden fazla el değiştirmesi sonucunda taraflarca edinildiğini, hata nedenine dayalı dava açılamayacağını bildirip, davanın reddini savunmuştur.

 

III. MAHKEME KARARI

 

Mahkemece; gerek mahallinde yapılan keşif ve sonrasında alınan bilirkişi raporu, gerek taşınmaz başında beyanlarına başvurulan bilirkişilerin anlatımı gerekse Bodrum 1. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen elatmanın önlenmesi ve kal davasının içeriği birlikte nazara alındığında parsel numaralarının kadastro paftasına yazılırken ifraz beyannamelerine göre hatalı yazıldığı kanaatine varıldığından Muğla ili, ..., ilçesi, ...Mahallesi, Hacı Ahmetler mevki, 9 paftada davacı adına eski 1246, yeni 11 parsel olarak kayıtlı olan ve bilirkişi heyetinin 22/05/2014 tarihli raporunun ekinde bulunan krokide gösterilen eski 1246, yeni 11 no.lu parselin parsel numarasının eski 1247, yeni 10 no.lu parsel olarak, davalı adına aynı yerde kayıtlı eski 1247, yeni 10 no.lu parselin; eski 1246, yeni 11 no.lu parsel olarak düzeltilmesine, düzeltilmiş haliyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

 

IV. TEMYİZ

 

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

 

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

 

2. Bozma Kararı

 

Dairenin 05.03.2020 tarihli ve 2016/16409 E., 2020/1611 K. sayılı kararıyla; “Somut olayda, davacı taraf dava konusu 1246 ( yeni 11 sayılı parsel ) parsel sayılı taşınmazı dava dışı ...’den, davalı ise maliki olduğu 1247 ( yeni 10 sayılı parsel ) parsel sayılı taşınmazı dava dışı ...’den satın almıştır. Taraflar, maliki oldukları taşınmazları dava dışı kişilerden satın almış olup, aralarında herhangi bir işlem de bulunmamaktadır. Yukarıda belirtildiği üzere, davacı ... tarafından maliki olduğu taşınmazın satıcısı olan ...’nin hakkına da dayanılamaz. Netice itibariyle, eldeki davanın dinlenme olanağı yoktur. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan ilke ve maddi vakıa uyarınca, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. ” gerekçesiyle karar bozulmuş; bozma kararına karşı karar düzeltme yoluna başvurulmamıştır.

 

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen karar

 

Mahkemenin 18/11/2020 tarihli ve 2020/168 E., 2020/264 K. sayılı kararıyla; bozma kararında belirtilen gerekçe benimsenmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

 

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

 

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

 

5. Temyiz Nedenleri

 

Verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, taleplerinin dikkate alınmadığını,

 

Yargıtay içtihadında da belirtildiği üzere satın alanın önceki malikin dava açma hakkını da devraldığının kanıtlanması halinde, taşınmaza dava açma hakkı bulunduğunu, satın alan davacının, taşınmazla birlikte satıcıya ait olan dava açma hakkını da devraldığının kabulü gerektiğini belirterek, kararın bozulmasını istemiştir.

 

6. Gerekçe

 

6.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

 

Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

 

6.2. İlgili Hukuk

 

6.2.2. Türk Medeni Kanunu’nun 683. maddesinde; “Bir şeye malik olan kimse, hukuk düzeninin sınırları içinde, o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, yararlanma ve tasarrufta bulunma yetkisine sahiptir.

 

Malik, malını haksız olarak elinde bulunduran kimseye karşı istihkak davası açabileceği gibi, her türlü haksız elatmanın önlenmesini de dava edebilir.”

 

6.2.3. Yine, Türk Medeni Kanunu'nun 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1025/1-2. maddesinde "Bir aynî hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden aynî hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. İyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları aynî haklar ve her türlü tazminat istemi saklıdır. " düzenlemelerine yer verilmiştir.

 

6.3. Değerlendirme

 

(IV/2.) no.lu paragrafta yer verilen ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

 

V. SONUÇ:

 

Açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından davacıdan başkaca harç alınmasına yer olmadığında, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.06.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 319 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor