YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Belediye başkan yardımcısına hukuk birimi kendisine bağlı olduğu gerekçesi ile avukat vekalet ücreti ödenmesinin, kamu zararına yol açacağı hk.

Karar Özeti

 

 

659 sayılı KHK ve bu KHK’ya istinaden çıkartılmış yönetmelik hükümlerinden açıkça anlaşılacağı üzere, belediyeye ait davaların idare lehine sonuçlanması neticesinde ortaya çıkan vekâlet ücretinin dağıtılacağı kişiler, Belediye Hukuk İşleri Müdürlüğü'nde çalışan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukat olarak belirlenmekte olup, bu kişiler arasında hukuk biriminde çalışan memur personel ile hukuk biriminin bağlı olduğu belediye başkan yardımcısı sayılmamaktadır.

 

Netice itibariyle; ilam hükmüne konu olduğu üzere hukuk birimde çalışan memur personel ... ve ...’a ve hukuk biriminin bağlı olduğu Belediye Başkan Yardımcısı ...’a vekalet ücreti ödenmesi suretiyle 5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesi hükmü gereği kamu zararına sebebiyet verildiği açıktır.

Karar

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdareler     

 

Yılı         2017    

 

Dairesi  5           

 

Dosya No           46018  

 

Tutanak No        47246  

 

Tutanak Tarihi   26.2.2020         

 

Kararın Konusu Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar        

 

 

Konu: Avukatlık vekalet ücreti.

 

1-198 sayılı ilamın 1’inci maddesi ile ... Belediyesi lehine sonuçlanan davalardan alınan vekalet ücretinin dağıtımında 659 sayılı KHK’nın 14’üncü maddesinde unvanı sayılmamasına rağmen hukuk servisinde çalışan memur personel ile Hukuk İşleri Müdürlüğünden sorumlu olan ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 49’uncu maddesi gereğince belediye meclis üyeleri arasından atanan Belediye Başkan Yardımcısına avukatlık vekalet ücreti ödemesi suretiyle sebebiyet verilen ... TL kamu zararının tazminine ilişkin hüküm tesis edilmiştir.

 

Temyiz Dilekçesi

 

Harcama yetkilisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... tarafından sunulan temyiz dilekçesinde aynen;

 

“Bu iddia konunun yanlış yorumlanmasından kaynaklanmıştır.

 

Bahsi geçen ödemeler 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 14. maddesi kapsamında yapılmış olup ödemelerde herhangi bir hukuka aykırılık yoktur. Şöyle ki;

 

1- Sayıştay denetçileri sorguyu 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye değil de “Vekalet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” hükümlerinin 6. maddesine dayandırmıştır. Oysa yönetmeliğin 6. maddesinin (c ) fıkrası 659 sayılı K.H.K. nin 14. maddesinin (c ) fıkrasına aykırılık teşkil ermekte olup uygulanması mümkün olmadığından kamu zararından söz edilemez. Çünkü Anayasamızın 128. maddesinde “ Memurlar ve diğer kaimi görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ile diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak mali ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır. ” hükmü bulunmaktadır. Söz konusu Anayasa hükmüne göre özlük işlerinin kanun veya kanun hükmünde kararname dışında başka bir norm ile düzenlenmesi mümkün değildir. Bu nedenle tüzük, yönetmelik, genelge gibi diğer düzenleyici işlemlerle özlük haklarının genişletilmesi ya da daraltılması mümkün değildir. 

 

Bu bağlamda bakıldığında 659 sayılı K.H.K.’nin 14. maddesinin ( c) fıkrası “ Yapılacak dağıtım sonunda arta kalan tatar, hukuk biriminde görev yapan ve (b) bendindeki tutarları dolduramayan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ödenir. Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir. ” şeklinde iken yönetmeliğin 6. maddesinin (e ) fıkrası “Dağıtım yapılmayan %5 'tik kısım muhasebe birimince Hâzineye gelir kaydedilir. " şeklinde olup bu hükmün K.H.K.nin 14. maddesinde dayanağı olmadığı gibi bilakis bu maddedeki “Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir. ” hükmüne açıkça aykırı, dolayısıyla yukarıda belirtilen Anayasamızın 128. maddesine de aykırı olduğu için yönetmeliğin bu hükmü işletilerek kamu zararına sebebiyet verildiğinden bahsedilemez. Kaldı ki tahsil edilen vekalet ücretleri hak sahibine dağıtıldıktan sonra, bugüne kadar değil üçüncü bütçe yılı sonu, bir sonraki bütçe yılına dahi intikal eden hiçbir para kalmadığından dolayı ne yönetmeliğe göre Hâzineye ve ne de K.I I.K.ye göre ilgili idarenin bütçesine gelir olarak intikal edecek bir tutar kalmadığından bu yönü ile de kamu zararından söz edilemez.

 

2- Her ne kadar 659 sayılı K.H.K.’nin 14.maddesinin (a) fıkrasında yer alan “hukuk biriminde görev yapan diğer personele %5’i” ibaresi 666 sayılı K.H.K.nin 1. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ise de anılan hükmü yürürlükten kaldıran 666 sayılı K.H.K. Anayasa Mahkemesinin 27.12.2012 tarih ve 2011/139 E.-2012/205 K. sayılı kararı ile iptal edildiğinden müdürlüğümüz personeline, tahsil edilen vekalet ücretinin %5’i üzerinden yapılan ödeme Anayasa Mahkemesinin anılan kararı ile yasal hale gelmiştir.

 

Nitekim hukuk biriminde görev yapan diğer personele vekalet ücretinin %5’i üzerinden ödeneceğine dair 659 sayılı K.H.K.’nin 14.maddesinin (a) fıkrasında yer alan “hukuk biriminde görev yapan diğer personele %5’i” ibaresi 666 sayılı K.H.K.nin 1. maddesi ile yürürlükten kaldıran hükmünün Anayasa Mahkemesinin 27.12.2012 tarih ve 2011/139 E.-2012/205 K. sayılı kararı ile iptal edilmesinden sonra benzer durumdaki personele yapılan ödemelerin durdurulması üzerine memurlar tarafında kendilerine ödeme yapılmasına dair başvurularının reddedilmesi üzerine muhtelif idare mahkemelerinde açtıkları davalarda diğer personele yapılan %5’lik payı yürürlükten kaldıran 666 sayılı K.H.K.nin yukarıda belirtilen Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeni ile ödeme yapmama işleminin hukuki dayanağı kalmadığı gerekçesi ile davacı personelin davalarının kabulü ile kendilerine anılan ödemelerin yasal faizi, mahkeme masrafları ve dava avukatlık ücreti ile davacılara ödenmesine karar verilmektedir. Bu durumda yani hukuk biriminde çalışan ... ve ... anılan ödemenin yapılmaması halinde dava açtıkları takdirde İdari yargı içtihatlarına göre davayı kazanmalarının kaçınılmaz olduğu ve bu durumda faiz, mahkeme masrafları ve avukatlık ücreti olarak karşı tarafa mahkeme kararı gereğince ödenecek ücretlerin kamu zararı oluşturacağı aşikardır.

 

Ekte ibraz ettiğimiz Denizli İdare Mahkemesinin 06.11.2013 tarih ve 2013/537 E.-2013/1107 K. sayılı kararı, Denizli Bölge İdare Mahkemesinin 27.03.2014 tarih ve 2014/356 E.-2014/372 K. sayılı kararı, Antalya 3. İdare Mahkemesinin 09.02.2015 tarih ve 2014/1599 E.-2015/143 K. sayılı kararı, Antalya Bölge İdare Mahkemesi’nin 28.05.2015 tarih ve 2015/1387 E.-2015/1814 K. sayılı kararı ve Ankara 13. İdare Mahkemesinin 30.01.2015 tarih ve 2014/1351 E.-2015/145 K. sayılı kararları(EK-1) yukarıda belirtilen doğrultuda olup ... ve ...’a yapılan ödemeler, mezkur idari yargı kararlan gerekçelerine göre yapılmış olup mevzuata uygundur ve aksi takdirde, ödenmediği takdirde açacakları davalar sonucunda faiz, mahkeme masrafları ve avukatlık ücreti olarak karşı tarafa mahkeme kararı gereğince ödenecek ücretlerin kamu zararı oluşturacağı için belediyemiz bu tür zarardan kurtarılmıştır.

 

3- Av. ...’a yapılan ödemeye gelince; 659 sayılı K.H.K.’nin 14.maddesine göre vekalet ücreti hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ödenir. Av. ..., Belediye Başkanımız tarafından İnsan Kaynakları ve Eğitim Müdürlüğü'nün 22.04.2014 tarih ve 2014-01502 sayılı kararı (EK-2) ile Hukuk İşleri Müdürlüğünden sorumlu Başkan yardımcısı olarak görevlendirilmiştir. Bu durumda adı geçen Belediyemiz teşkilat yapısında Hukuk biriminin en üst amiridir. Öte yandan Müdürlüğümüzün geçmişteki yetki belgeleri ile birlikte en son 20.06.2017 tarih ve 201703182 sayılı yetki belgesi(EK-3) ile Müdürlüğümüzde görev yapan diğer avukatlarla beraber Belediyemizi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 76/2. maddesi gereği belediyemizi yargı mercileri nezdinde temsile yetkili avukat olarak görevlendirilmiş ve bu kapsamda avukatlık görevi yapmıştır.

 

Her ne kadar 659 sayılı K.H.K.’nin 14.maddesi belediyelerdeki hukuk işleri müdürlerinin pozisyonlarını tanımlamamış ise de Belediyenin Hukuk İşleri Müdürü 659 sayılı K.H.K.'nin 14.maddesinde merkezi idareler için tanımlanan Muhakemat Müdürü statüsündedir ve bu bakımdan Başkan Yardımcısı Av. ... Belediyemizin hukuk birimi amiri statüsünde görüldüğünden dolayı kendisine vekalet ücreti ödenmiştir. Bu nedenle yapılan ödemenin 659 sayılı K.H.K.nin 14. maddesine uygun olduğu mütalaa edilmektedir.” denilmektedir.

 

 

 

 

 

Başsavcılık Mütalaası

 

Harcama yetkilisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... tarafından sunulan temyiz dilekçesine istinaden verilen Başsavcılık mütalaasında aynen;

 

“Vekâlet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'in "Amaç ve Kapsam" başlıklı 1 inci maddesinde;

 

"Bu Yönetmeliğin amacı; genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçeli idareler ve özel kanunlar uyarınca 26/9/2011 tarihli ve 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin 14 üncü maddesine göre ödenecek vekalet ücretlerinin dağıtımına ilişkin usul ve esasları belirlemektir." denildikten sonra, "Vekalet Ücretinin Limiti ve Dağıtım Şekli" başlıklı 6 ncı maddesinde; "Emanet hesabında toplanan vekalet ücretleri, vekalet ücretinden yararlanacak kişilere yıllık tutarı; (10.000) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarın oniki katını geçmemek üzere, aşağıdaki şekilde dağıtılır:

 

a) Dava veya icra dosyasını takip eden hukuk birim amiri, hukuk müşaviri,

 

muhakemat müdürü veya avukata %55'i, vekalet ücreti dağıtımının yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birim amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40'ı eşit olarak ödenir. 

 

b) Davanın takibi ve sonuçlandırılmasında birbiri ardına veya birlikte hizmeti geçenlere (a) bendine göre ayrılan hisseler bu kişilerin hizmet ve karara tesir derecesine göre hukuk birim amiri tarafından paylaştırılır.

 

c) Dağıtımı yapılmayan %5'lik kısım muhasebe birimince Hâzineye gelir kaydedilir."

 

denilmektedir..

 

5393 saylı Belediye Kanununun "Avukatlık Ücretinin Dağıtımı" başlıklı 82 nci maddesinde; "Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır." denilmekle birlikte, Belediye Kanununun atıf yaptığı 1389 sayılı Kanun, 02.11.2011 tarih ve 28103 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri Ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 18. maddesinin (1) inci fıkrasında yer alan "2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.

 

Diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanun Hükmünde Kararnameye yapılmış sayılır." hükmü ile yürürlükten kaldırılmıştır. Mezkur K.H.K.'nin "Davalardaki Temsilin Niteliği ve Vekalet Ücretine Hükmedilmesi ve Dağıtımı" başlıklı 14 üncü maddesinin (2/a) bendinde; "Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55'i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40'ı eşit olarak ödenir." hükmü ile vekalet ücretine ilişkin düzenleme şekillendirilmiştir.

 

02.11.2011 tarihli ve 28103 sayılı mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 666 sayılı KHK'nın 1'inci maddesiyle 375 sayılı KHK'ya Ek Madde 12 (2) no.lu fıkra düzenlemesi sonucunda, 31.12.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 659 sayılı KHK'nın 14'üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer alan "hukuk biriminde görev yapan diğer personele %5'i" ibaresi ile aynı fıkranın (b) bendinde yer alan "diğerleri için (6.000) gösterge" ibareleri yürürlükten kaldırılmıştır.

 

Son olarak, 10.10.2013 tarih ve 28791 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 27.12.2012 tarih ve E:2011/139, K:2012/205 sayılı kararı ile 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen Ek 12'nci maddenin (2) numaralı bendinin, Anayasa'ya aykırılığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.

 

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Anayasa Mahkemesinin Kararları" başlıklı 153 üncü maddesinde, "Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz. Anayasa Mahkemesi bir kanun veya kanun hükmünde kararnamenin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hükümtesis edemez. ... İptal kararları geriye yürümez. Anayasa Mahkemesi kararları Resmî Gazetede hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzelkişileri bağlar." hükümleri yer almaktadır.

 

Söz konusu hükümler uyarınca Anayasa Mahkemesi'nin herhangi bir Kanun veya Kanun Hükmünde Kararnamenin bir veya birkaç maddesini ya da tümünü Anayasa'ya aykırılık gerekçesi ile iptal etmesi halinde, iptal edilen hüküm veya hükümlerin yürürlükte bulunduğu dönemde menfi olarak etkilenen gerçek ve tüzel kişiler, Mahkeme'nin iptal kararı üzerine geçmişe dönük hak talebinde bulunamayacaklardır. Diğer taraftan, herhangi bir kanun hükmüne ilişkin yeni bir düzenleme içeren bir kanun hükmü, Anayasa Mahkemesi tarafından iptal kararı ile ortadan kaldırıldığında, eski düzenlemenin yeniden yürürlüğe girmesi mümkün değildir.

 

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve yapılan açıklamalar çerçevesinde, Belediye Hukuk İşleri Müdürlüğü'nde çalışan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukat dışındaki personele de vekâlet ücreti ödenmesine ilişkin yeni bir kanuni düzenleme yapılmadığından, ödenen bu ücretlerin hukuki bir dayanağı bulunmamaktadır.

 

659 sayılı KHK ve bu KHK'ya istinaden çıkartılmış yönetmelik hükümlerinden açıkça anlaşılacağı üzere, belediyeye ait davaların idare lehine sonuçlanması neticesinde ortaya çıkan vekâlet ücretinin dağıtılacağı kişiler arasında hukuk biriminde çalışan memur personel ile hukuk biriminin bağlı olduğu belediye başkan yardımcısı sayılmamıştır.

 

Oysa, ... Belediyesi lehine sonuçlanan davalardan alınan vekalet ücretinin dağıtımında 659 sayılı KHK hükümlerine uyulmadığı görülmüştür. Mevzuat hükümlerine aykırı olarak hukuk servisinde çalışan memur personel ile Hukuk İşleri Müdürlüğünden sorumlu olan ve 5393 sayılı Belediye Kanununun 49 uncu maddesi gereğince belediye meclis üyeleri arasından atanan Belediye Başkan Yardımcısına avukatlık vekalet ücreti ödemesiyle kamu zararına sebebiyet verildiği görülmüştür.

 

Yapılan ödemelerin 5018 sayılı Kanunun 71 nci maddesi hükmü gereği kamu zararını oluşturduğu ve oluşan bu kamu zararının sorumlulardan tazmin edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.

 

Bu nedenlerle; sorumlunun tazmin hükmünün kaldırılmasına yönelik talebinin reddedilerek Daire kararının tasdik edilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.”

 

Denilmektedir.

 

 

 

 

 

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

 

198 sayılı ilamın 1’inci maddesi ile 659 sayılı KHK ve bu KHK’ya istinaden çıkartılmış Vekâlet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’in ilgili hükümleri gereği, belediyeye ait davaların idare lehine sonuçlanması neticesinde ortaya çıkan vekâlet ücretinin dağıtılacağı kişiler arasında hukuk biriminde çalışan memur personel ile hukuk biriminin bağlı olduğu belediye başkan yardımcısı sayılmadığı, bu sebeple ... Belediyesince, lehine sonuçlanan davalardan alınan vekalet ücretinin dağıtımında hukuk servisinde çalışan memur personel ile Hukuk İşleri Müdürlüğünden sorumlu olan ve belediye meclis üyeleri arasından atanan Belediye Başkan Yardımcısına avukatlık vekalet ücreti ödenmesi suretiyle sebebiyet verilen ... TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesine hükmedilmiştir.

 

Temyize konu ilam hükmüne ilişkin dilekçiler dilekçelerinde, Anayasa’nın 128’inci maddesi “ Memurlar ve diğer kaimi görevlilerinin nitelikleri, atanmaları, görev ve yetkileri, hakları ve yükümlülükleri, aylık ve ödenekleri ile diğer özlük işleri kanunla düzenlenir. Ancak mali ve sosyal haklara ilişkin toplu sözleşme hükümleri saklıdır. ” hükmü gereği özlük işlerinin kanun veya kanun hükmünde kararname dışında başka bir norm ile düzenlenmesi mümkün olmadığı, dolayısıyla tüzük, yönetmelik, genelge gibi diğer düzenleyici işlemlerle özlük haklarının genişletilmesi ya da daraltılmasının mümkün olmadığına yer verilmektedir.

 

İdarenin düzenleyici işlemlerinden biri olan yönetmelik ilamın Anayasa’nın yönetmelikler başlıklı 124’üncü maddesinde, “Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kamu tüzelkişileri, kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla, yönetmelikler çıkarabilirler." (21/1/2017 tarihli ve 6771 sayılı Kanunun 16 ncı maddesiyle, bu fıkrada yer alan “ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak” ibaresi “kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle” şeklinde değiştirilmiştir.) şeklinde konusu ve kişi yönünden yetki bağlamında düzenlenmektedir. Konu bakımından, normlar hiyerarşisinde üstte yer alan kanun ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerine aykırı hüküm içermemek şartıyla uygulanmasının sağlayıcı işlevinden bahsedilmektedir. Yasal düzenlemelerdeki veya kararnamelerdeki genel düzenlemeler, uygulanmasına yönelik olarak yönetmelikle daha teferruatlı düzenlenebilecektir. Ayrıca uygulama bağlamında yasal düzenlemede ve kararnamedeki boşluklar yönetmelikle tamamlanabilecektir. Ta ki dayanağını oluşturan Kanun veya kararname hükümleri ile tezat oluşturacak, aykırılık teşkil edecek muhtevaya sahip olmasın.

 

İlama konu Vekâlet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 16’ıncı maddesine dayanılarak, yönetmeliğin ‘amaç ve kapsam’ başlıklı maddesinde yer verildiği üzere, 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 14’üncü maddesine göre ödenecek vekâlet ücretlerinin dağıtımına ilişkin usul ve esasları belirlemek amacıyla, düzenlenmiş bulunmaktadır. Mezkûr yönetmelik müstakil ve münferit olarak kamu personeli özlük işleri hakkında düzenleme yapmamakta, dayanağı olan 659 sayılı KHK’nın 14’üncü maddesinin uygulanmasına ilişkin hükümler içermektedir. Bu sebeplerle dilekçilerce belirtilen, ilam hükmüne dayanak olan ‘Vekâlet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’ hükümlerinin somut olay için uygulanamayacağı iddiası yerinde değildir.

 

İlgili yönetmeliğin "Vekalet Ücretinin Limiti ve Dağıtım Şekli" başlıklı 6’ncı maddesinde; "Emanet hesabında toplanan vekalet ücretleri, vekalet ücretinden yararlanacak kişilere yıllık tutarı; (10.000) gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarın oniki katını geçmemek üzere, aşağıdaki şekilde dağıtılır:

 

a) Dava veya icra dosyasını takip eden hukuk birim amiri, hukuk müşaviri,

 

muhakemat müdürü veya avukata %55'i, vekalet ücreti dağıtımının yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birim amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40'ı eşit olarak ödenir. 

 

b) Davanın takibi ve sonuçlandırılmasında birbiri ardına veya birlikte hizmeti geçenlere (a) bendine göre ayrılan hisseler bu kişilerin hizmet ve karara tesir derecesine göre hukuk birim amiri tarafından paylaştırılır.

 

c) Dağıtımı yapılmayan %5'lik kısım muhasebe birimince Hâzineye gelir kaydedilir."

 

denilmektedir.

 

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun "Avukatlık Ücretinin Dağıtımı" başlıklı 82’nci maddesinde; "Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır." denilmekle birlikte, Belediye Kanunu’nun atıf yaptığı 1389 sayılı Kanun, 02.11.2011 tarih ve 28103 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri Ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 18. maddesinin (1) inci fıkrasında yer alan "2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır.

 

Diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanun Hükmünde Kararnameye yapılmış sayılır." hükmü ile yürürlükten kaldırılmıştır. Mezkur K.H.K.'nin "Davalardaki Temsilin Niteliği ve Vekalet Ücretine Hükmedilmesi ve Dağıtımı" başlıklı 14 üncü maddesinin (2/a) bendinde; "Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55'i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40'ı eşit olarak ödenir." hükmü ile vekalet ücretine ilişkin düzenleme şekillendirilmiştir.

 

02.11.2011 tarihli ve 28103 sayılı mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 666 sayılı KHK'nın 1'inci maddesiyle 375 sayılı KHK'ya Ek Madde 12 (2) no.lu fıkra düzenlemesi sonucunda, 31.12.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 659 sayılı KHK'nın 14'üncü maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yer alan "hukuk biriminde görev yapan diğer personele %5'i" ibaresi ile aynı fıkranın (b) bendinde yer alan "diğerleri için (6.000) gösterge" ibareleri yürürlükten kaldırılmıştır.

 

Son olarak, 10.10.2013 tarih ve 28791 mükerrer sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 27.12.2012 tarih ve E:2011/139, K:2012/205 sayılı kararı ile 666 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ya eklenen Ek 12'nci maddenin (2) numaralı bendinin, Anayasa'ya aykırılığı gerekçesiyle iptaline karar verilmiştir.

 

Dilekçilerce dilekçelerinde belirtilen 659 sayılı KHK’nin 14.maddesinin (a) fıkrasında yer alan “hukuk biriminde görev yapan diğer personele %5’i” ibaresi 666 sayılı KHK’nin 1. maddesi ile yürürlükten kaldırıldığı anılan hükmü yürürlükten kaldıran 666 sayılı K.H.K. Anayasa Mahkemesinin 27.12.2012 tarih ve 2011/139 E.-2012/205 K. sayılı kararı ile iptal edildiği, dolayısıyla, ilgili personele, tahsil edilen vekalet ücretinin %5’i üzerinden yapılan ödeme Anayasa Mahkemesinin anılan kararı ile yasal hale geldiği iddiasına ilişkin olarak;

 

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın ‘Anayasa Mahkemesinin Kararları’ başlıklı 153’üncü maddesinde,

 

" Anayasa Mahkemesinin kararları kesindir. İptal kararları gerekçesi yazılmadan açıklanamaz.

 

Anayasa Mahkemesi bir kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin tamamını veya bir hükmünü iptal ederken, kanun koyucu gibi hareketle, yeni bir uygulamaya yol açacak biçimde hüküm tesis edemez. (21/1/2017 tarihli ve 6771 sayılı Kanunun 16 ncı maddesiyle, bu fıkrada yer alan “kanun hükmünde kararnamenin” ibaresi “Cumhurbaşkanlığı kararnamesinin” şeklinde değiştirilmiştir.)

 

...

 

İptal kararları geriye yürümez...” hükümleri yer almaktadır.

 

Anayasa Mahkemesi İptal Kararlarının Geriye Yürümeyeceği İlkesi gereği, 659 sayılı KHK’da değiştirilen hükümler 666 sayılı KHK’nın iptali ile kendiliğinden tekrar yürürlüğe girmeyecektir. Dolayısıyla mevzuatta şu an için memurlara ödenecek avukatlık vekâlet ücreti ile ilgili bir boşluk bulunmaktadır.

 

659 sayılı KHK ve bu KHK’ya istinaden çıkartılmış yönetmelik hükümlerinden açıkça anlaşılacağı üzere, belediyeye ait davaların idare lehine sonuçlanması neticesinde ortaya çıkan vekâlet ücretinin dağıtılacağı kişiler, Belediye Hukuk İşleri Müdürlüğü'nde çalışan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukat olarak belirlenmekte olup, bu kişiler arasında hukuk biriminde çalışan memur personel ile hukuk biriminin bağlı olduğu belediye başkan yardımcısı sayılmamaktadır.

 

Netice itibariyle; ilam hükmüne konu olduğu üzere hukuk birimde çalışan memur personel ... ve ...’a ve hukuk biriminin bağlı olduğu Belediye Başkan Yardımcısı ...’a vekalet ücreti ödenmesi suretiyle 5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesi hükmü gereği kamu zararına sebebiyet verildiği açıktır.

 

Bu itibarla, dilekçilerce dilekçelerinde yer verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına yönelik talebinin REDDİNE ve 198 sayılı İlamın 1’inci maddesiyle verilen hükmün TASDİKİNE (...’in azınlık görüşüne karşı) oyçokluğuyla,

 

Karar verildiği 26.02.2020 tarih ve 47246 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.

 

Karşı oy gerekçesi

 

...’in karşı oy gerekçesi;

 

5393 saylı Belediye Kanununun “avukatlık ücretinin dağıtımı” kenar başlıklı 82 nci maddesinde: “Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır” denilmektedir. Belediye Kanununun bu hükmüne göre, tahsil edilen vekalet ücretlerinin dağıtımında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekalet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanacaktır.

 

26.09.2011 tarih ve 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname ile kamu kurumlarında hukuk hizmetlerinin yürütülmesi ile vekalet ücretlerinin dağıtılması esasları yeniden düzenlenmiştir. Bu Kararnamenin “Yürürlükten kaldırılan ve uygulanmayacak hükümler ile atıflar” kenar başlıklı 18 inci maddesinin ilk fıkrasında: “2/2/1929 tarihli ve 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmıştır. Diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanuna yapılan atıflar bu Kanun Hükmünde Kararnameye yapılmış sayılır” denilerek Belediye Kanununda 1389 sayılı Kanuna yapılan atıfların 659 sayılı KHK’ya yapılmış sayılacağı hükme bağlanmıştır.

 

Bununla birlikte, 659 sayılı KHK’nin “Amaç ve kapsam” başlıklı 1 inci maddesine göre, “Bu Kanun Hükmünde Kararnamenin amacı; genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri (Türkiye Büyük Millet Meclisi, Cumhurbaşkanlığı, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay dâhil) ve özel bütçeli idarelerin hukuk hizmetlerinin etkili, verimli ve usul ekonomisine uygun şekilde yerine getirilmesine ve bu hizmetlerin yürütülmesinde uygulama birliğinin sağlanmasına yönelik usul ve esasların belirlenmesidir.” Dolayısıyla 659 sayılı KHK’nın kapsamında mahalli idareler yer almamaktadır.

 

Bu itibarla; avukatlık vekalet ücretlerinin dağıtımına ilişkin usul ve esasların belirlendiği 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin KHK kapsamında mahalli idarelerin yer almadığı anlaşıldığından, 198 sayılı ilamın 1 inci maddesine konu olan ve 659 sayılı KHK ve buna bağlı olarak çıkarılan Vekalet Ücretlerinin Dağıtımına Dair Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu gerekçe gösterilerek verilen kamu zararı tutarının tazminine ilişkin hükmün kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 206 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor