YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Birimde 6 aydan az çalışan kurum avukatına, varsa takip ettiği davalar için (% 55) vekalet ücreti ödenebileceği, geri kalan tutardan ödeme yapılamayacağı hk.

Karar Özeti

 

Tüm bu mevzuat hükümlerinden açıkça anlaşılacağı üzere; idareler lehine hükmedilen vekalet ücretinin %55’nin bizzat davayı takip edenlere, %40’nın ise dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olanlara ödeneceği belirtilmiş olup, bizzat takip edilen davalarda elde edilen vekalet ücretinin ödenmesinde dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olma şartı bulunmamaktadır.

Karar

 

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdareler     

 

Yılı         2017    

 

Dairesi  6           

 

Dosya No           45779  

 

Tutanak No        48453  

 

Tutanak Tarihi   21.10.2020       

 

Kararın Konusu Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar        

 

 

Konu: Yılı içinde 6 aydan daha az süre çalışmalarına rağmen avukatlık vekalet ücreti ödenmesi.

 

176 sayılı İlamın 2. maddesiyle, ... Belediyesinde çalışıp 01.06.2017 tarihinde Belediyedeki görevlerinden ayrılan avukatlara 2017 yılı içinde 6 aydan daha az süre çalışmalarına rağmen avukatlık vekalet ücreti ödenmesi suretiyle oluşan ...-TL’lik kamu zararının tazminine ilişkin hüküm tesis edilmiştir.

 

Harcama yetkilisi sıfatıyla temyiz talebinde bulunan Hukuk İşleri Müdür ...’ın dilekçesinde özetle;

 

... Belediye Başkanlığı Hukuk İşleri Müdürlüğü bünyesinde avukat olarak çalışmış olduğu 2017 yılı içerisinde 659 sayılı yasanın 14. maddesinde öngörülen 6 aylık fiilen çalışma şartı sağlanmaksızın vekalet ücreti dağıtımı yapıldığı, söz konusu kamu zararı nedeniyle harcama yetkilisi olarak kendisi ve gerçekleştirme görevlisi olarak da Avukat ... hakkında kamu zararının ödettirilmesine karar verildiği,

 

Ekte sunulmuş olan ... Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin ... ve ... tarihli kararı, yine aynı Dairenin ... sayılı ve ... tarihli kararlarında dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde henüz karara çıkmamış olup, davacının emekli olduğu veya atamasının başka kuruma yapıldığı tarihten sonraki dönemlerde, daha önce takip etmiş olduğu dava dosyasının karara bağlanarak vekalet ücreti tahsilatı yapılması halinde, bu vekaletin 659 sayılı KHK'nın 14. maddesi gereği %55'lik kısmı üzerinde hakkının bulunduğu ve ilişiğinin kesildiği tarihten sonra tahsil edilen bu vekalet ücretlerinden davacının payına düşen nispette kendisine ödeme yapılması gerektiğinin hüküm altına alındığı,

 

Temyize konu Sayıştay 6. Dairesinin 04/12/2018 tarihli ve 176 ilam numaralı kararı ekinde hakkında ve diğer haksız vekalet ücreti aldığı değerlendirilen diğer avukatlar hakkında 2016 yılı içerisinde tahsil olunan vekalet ücretleri değerlendirme konusu yapılmış olup, 2017, 2018 ve hatta 2019 yılı için hiçbir değerlendirme yapılmadığının görüldüğü,

 

Yukarıda anılan sebepler ve ekte sunulan yargı kararları ışığında şahsının ve diğer (..., ..., ...) avukat arkadaşlarının, ... Belediye Başkanlığı Hukuk İşleri bünyesindeki görevlerimizden ayrılış tarihi itibariyle bakmakta olduğumuz ve görevden ayrılış tarihinden sonra 2016, 2017, 2018 ve 2019 yılı içerisinde sonuçlanan tüm dava dosyalarının istenerek, tahsil edilen vekalet ücretlerinden %55'lik kısmı hesaplanarak, haklarında tesis edilen kamu zararı miktarlarından düşülmesi gerektiği,

 

Belirtilerek tazmin kararının kaldırılmasını talep edilmiştir.

 

Başsavcılık Mütaalasında;

 

“Temyiz dilekçesinde özetle; ... Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin ... sayılı ve ... tarihli kararı, yine aynı Dairenin ... sayılı ve ... tarihli kararlarında dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde henüz kararı çıkmamış olup, davacının emekli olduğu veya atamasının başka kuruma yapıldığı tarihten sonraki dönemlerde, daha önce takip etmiş olduğu dava dosyasının karara bağlanarak vekalet ücreti tahsilatı yapılması halinde, bu vekaletin 659 sayılı KHK'nın 14. maddesi gereği %55'lik kısmı üzerinde hakkının bulunduğu ve ilişiğinin kesildiği tarihten sonra tahsil edilen bu vekalet ücretlerinden davacının payına düşen nispette kendisine ödeme yapılması gerektiği hüküm altına alındığı, bu nedenle kendisine ödenen tutarın dışında 2017, 2018 ve 2019 yıllarında kendisinin takip ettiği ve tahsil edilen vekalet ücretlerinden %55'lik kısmı hesaplanarak, hakkında tesis edilen kamu zararı miktarlarından düşülmesi gerektiği, bu nedenle hakkında tesis edilen kamu zararının ödettirilmesi kararının kaldırılmasını talep etmektedir.

 

Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde; İlk husus 659 sayılı KHK'nın 14 üncü Maddesinin 2 nci fıkrası "İdareler lehine karara bağlanan ve tahsil olunan vekalet ücretleri, hukuk biriminin bağlı olduğu idarenin merkez teşkilatında bir emanet hesabında toplanarak idare hukuk biriminde fiilen görev yapan personele aşağıdaki usul ve sınırlar dahilinde ödenir" şeklinde olup vekalet ücreti alabilmek için fiilen görevde olmak şartı esas şart olarak ortaya konulmuştur. Ancak, ilgili avukatın ayrılış tarihi 01.06.2017 olmasına rağmen 02.06.2017 tarih ve 2511 nolu yevmiye ile kamu zararına konu ödemenin yapıldığı görülmektedir.

 

Yani, 659 sayılı KHK'nın 14 üncü Maddesinin 2 nci fıkrası gereği sadece görevde olan personele ödeme yapılabilecekken ödemenin yapıldığı tarihten 1 gün önce sorumlunun kurumla ilişiğinin kesildiği anlaşılmakta ve mezkur KHK nın vekalet ücreti ödenebilmesi için ortaya koyduğu esas şartın gerçekleşmediği görülmektedir.

 

İkinci husus ise temyiz talebinde bulunan avukatın hukuki dayanak olarak ileri sürmüş olduğu ... Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin ... sayılı ve ... tarihli kararı çerçevesinde 6 aylık çalışma şartının vekalet ücretinin %40'lık kısmına ilişkin olduğu, %55'lik kısım için ise böyle bir şartın aranmadığı, dava ve icra dosyasının avukat tarafından takibinin avukatlık vekalet ücretinin %55'lik kısmına hak kazanmak için yeterli olduğu ve 2016 yılı için kendilerinin almış olduğu %55 lik kısma ait vekalet ücretinden hariç 2017, 2018 ve 2019 yılında yapılan tahsilatlardan da haklarının olduğunu ve bu tutarların tazmin miktarından düşülmesi gerektiğini savunmalarına rağmen sorumlulardan Avukat ... savunmasında aynen "konu ve görev ayrımı yapmaksızın başka avukatlara ait olsa dahi tüm dava dosyalarının duruşmalarına katıldık. Tüm bu çalışmalarımız yanında dava dosyalarımız sonuçlandığı zaman icra dosyalarına bakan ve iş bölümüne göre icra işleri ile uğraşan avukata dosyalarımız devir edilmiş ve ilgili kişi dosyalardaki vekalet ücretini kurum adına tahsil etmiştir. Özetle ifade etmek isterim ki, bizler kurum bünyesinde gerek 2017 yılı içerisinde gerekse 2017 yılı öncesinde yüzlerce dava dosyasını takip edip sonuçlandırmamıza rağmen ... Belediyesinin bu yöndeki iş bölümü çalışma esasından dolayı hiç vekalet ücreti tahsil edememişizdir. Bu sebeple de yukarıda izah edilen mevzuat hükmüne göre şart koşulan "dava ve icra dosyasını takip eden avukata %55 'i ” şartını kurumun çalışma esasından dolayı sağlamamız hiç bir zaman mümkün olmamıştır. Kurum bu hususta diğer kurumlar gibi her bir avukata dava dosyalarını ham halinde verip ücret tahsiline kadar ve icra işlemleri dahil aynı avukatta tamamlamasını sağlamış olsaydı kanunun aradığı şartın fazlasını gerçekleştirmiş olurduk" şeklinde beyanda bulunmuştur.

 

Yukarıda ki ifadeden de anlaşılacağı üzere doğrudan takibatı yapması gereken avukatın çalışma sistemi nedeni ile tüm avukatların her davaya girmesi ve bir davanın aynı avukat tarafından sonuçlandırılmaması nedeniyle %55 oranında dağıtımın çok mümkün olmadığı belirtilmiştir.

 

Bu hususu destekleyen bir hususta tazmine konu ödeme olan ... TL nin görevden ayrılan 4 avukata eşit olarak dağıtılmasıdır.

 

Kurum avukatlarınca tahsil olunan vekalet ücretlerinin dağıtımına yönelik 659 sayılı KHK'nın 14'üncü maddesinin 2'nci fıkrası uyarınca 6 aylık çalışma şartının vekalet ücretinin %40'lık kısmına ilişkin olduğu, %55'lik kısım için ise böyle bir şart aranmadığı, dava ve icra dosyasının avukat tarafından takibinin avukatlık vekalet ücretinin %55'lik kısmına hak kazanmak için yeterli olduğu belirtilmiş ise de;

 

Davaları takip eden avukatların isimlerinin yer aldığı dava listesinde davaları takip eden avukatlar arasında temyizci ... sınırlı sayıda davayı takip ettiği ve alabileceği vekalet ücreti toplamının ise ... TL olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki Daire kararında bu husus gözetilerek ilgili için tazmine hükmedilen tutar ... TL olarak belirlenmiştir.

 

Açıklanan nedenlerle Daire Kararının korunmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.”

 

Denilmektedir.

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi sonucunda,

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

 

176 sayılı ilamın 2. maddesiyle, ... Belediyesinde çalışıp 01.06.2017 tarihinde Belediyedeki görevlerinden ayrılan avukatlara 2017 yılı içinde 6 aydan daha az süre çalışmalarına rağmen avukatlık vekalet ücreti ödenmesi suretiyle oluşan ...-TL’lik kamu zararının tazminine ilişkin hüküm tesis edilmiştir.

 

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Avukatlık ücretinin dağıtımı” başlıklı 82’nci maddesinde; “Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekalet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dahil) ve hukuk servisinde çalışan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekalet Hakkında Kanun hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanır.” hükmü bulunmaktadır.

 

1389 sayılı Kanun, 02.11.2011 tarihinde yürürlüğe giren 659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararname’nin 18’inci maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve diğer mevzuatta 1389 sayılı Kanun’a yapılan atıfların bu Kanun Hükmünde Kararname’ye yapılmış sayılacağı ifade edilmiştir. Dolayısıyla 5393 sayılı Kanun’un 82’nci maddesi gereğince avukatlık ücretlerinin dağıtımında, 659 sayılı KHK hükümleri atıf yolu ile uygulanmalıdır.

 

659 sayılı Genel Bütçe Kapsamındaki Kamu İdareleri ve Özel Bütçeli İdarelerde Hukuk Hizmetlerinin Yürütülmesine İlişkin Kanun Hükmünde Kararnamenin “Davalardaki Temsilin Niteliği Ve Vekalet Ücretine Hükmedilmesi ve Dağıtımı” başlıklı 14’üncü maddesinde;

 

“(1) Tahkim usulüne tabi olanlar dahil adli ve idari davalar ile icra dairelerinde idarelerin vekili sıfatıyla hukuk birimi amirleri, muhakemat müdürleri, hukuk müşavirleri ve avukatlar tarafından yapılan takip ve duruşmalar için, bu davaların idareler lehine neticelenmesi halinde, bunlar tarafından temsil ve takip edilen dava ve işlerde ilgili mevzuata göre hükmedilmesi gereken tutar üzerinden idareler lehine vekalet ücreti takdir edilir.

 

(2) İdareler lehine karara bağlanan ve tahsil olunan vekalet ücretleri, hukuk biriminin bağlı olduğu idarenin merkez teşkilatında bir emanet hesabında toplanarak idare hukuk biriminde fiilen görev yapan personele aşağıdaki usul ve sınırlar dahilinde ödenir.

 

a) Vekalet ücretinin; dava ve icra dosyasını takip eden hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü veya avukata %55’i, dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olmak şartıyla, hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara %40’ı (…)(1) eşit olarak ödenir.

 

b) Ödenecek vekalet ücretinin yıllık tutarı; hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü, avukatlar için (10.000) gösterge (…)(1) rakamının, memur aylıklarına uygulanan katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak aylık brüt tutarının oniki katını geçemez.

 

c) Yapılacak dağıtım sonunda arta kalan tutar, hukuk biriminde görev yapan ve (b) bendindeki tutarları dolduramayan hukuk birimi amiri, hukuk müşaviri, muhakemat müdürü ve avukatlara ödenir. Bu dağıtım sonunda arta kalan tutar üçüncü bütçe yılı sonunda ilgili idarenin bütçesine gelir kaydedilir.

 

(3) Hizmet satın alınan avukatlara yapılacak ödemeler bu madde kapsamı dışındadır.”

 

hükmü yer almaktadır.

 

Tüm bu mevzuat hükümlerinden açıkça anlaşılacağı üzere; idareler lehine hükmedilen vekalet ücretinin %55’nin bizzat davayı takip edenlere, %40’nın ise dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olanlara ödeneceği belirtilmiş olup, bizzat takip edilen davalarda elde edilen vekalet ücretinin ödenmesinde dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde altı aydan fazla süreyle hukuk biriminde fiilen görev yapmış olma şartı bulunmamaktadır.

 

Davaları takip eden avukatların isimlerinin yer aldığı dava listesinin incelenmesi sonucu;

 

Davaları takip eden avukatlar arasında ... ve ...’ın bulunmadığı görülmüştür. Bu sebeple söz konusu kişilerin hem davaları takip eden avukatlar arasında olmamaları hem de dağıtımın yapıldığı yıl olan 2017’de 6 aylık çalışma şartını yerine getirmemeleri nedeniyle vekalet ücreti almalarının mümkün olmadığı,

 

... ve ... ise sınırlı sayıda davayı takip etmiş olup, ...’ın alabileceği vekalet ücretinin toplamda ... TL, ...’nin alabileceği vekalet ücretini ise ... TL olduğu, bu nedenle sorguda belirtilen kamu zararı tutarının ... TL (...-(...+...) olarak güncellendiği,

 

Anlaşılmıştır.

 

Bu defa Temyiz Dilekçesinde; ... Bölge İdare Mahkemesi 3. İdari Dava Dairesinin ... sayılı ve ... tarihli kararı, yine aynı Dairenin ... sayılı ve ... tarihli kararlarında dağıtımın yapıldığı yıl içerisinde henüz kararı çıkmamış olup, davacının emekli olduğu veya atamasının başka kuruma yapıldığı tarihten sonraki dönemlerde, daha önce takip etmiş olduğu dava dosyasının karara bağlanarak vekalet ücreti tahsilatı yapılması halinde, bu vekaletin 659 sayılı KHK'nın 14. maddesi gereği %55'lik kısmı üzerinde hakkının bulunduğu ve ilişiğinin kesildiği tarihten sonra tahsil edilen bu vekalet ücretlerinden davacının payına düşen nispette kendisine ödeme yapılması gerektiği hüküm altına alındığı, bu nedenle kendisine ödenen tutarın dışında 2017, 2018 ve 2019 yıllarında kendisinin takip ettiği ve tahsil edilen vekalet ücretlerinden %55'lik kısmı hesaplanarak, hakkında tesis edilen kamu zararı miktarlarından düşülmesi gerektiği, bu nedenle hakkında tesis edilen kamu zararının ödettirilmesi kararının kaldırılması talep edilmişse de;

 

659 sayılı KHK’nin 14 üncü maddesinin 2 nci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde yılı içinde tahsil olunan vekâlet ücretlerinin ne şekilde dağıtılacağı açıklanmaktadır. Maddede açıklandığı şekilde dağıtım yapıldıktan sonra, kalan miktar da maddenin (c) bendinde açıklandığı üzere yıllık limitin altında vekâlet ücreti alanlara, limit sınırları içinde kalmak üzere ödenecektir. Madde bütün olarak değerlendirildiğinde, dağıtıma ilişkin esasların bütünüyle o yıla ilişkin tahsilatlardan yapılacak ödemelere ilişkin olduğu açıktır.

 

Dilekçinin 2017, 2018, 2019 yıllarında kendisinin takip ettiği ve tahsil edilen vekalet ücretlerinden %55'lik kısmı hesaplanarak kamu zararından düşülmesi ve tazmin hükmünün kaldırılmasını talebine ilişkin olarak ilama konu tazmin hükmünün 2017 yılında yapılan vekalet ücretlerine ilişkin ödemeyle ilgili olması sebebiyle, ilam hükmünde hukuki isabetsizlik bulunmamaktadır.

 

Bu itibarla, ... Belediyesinde çalışıp 01.06.2017 tarihinde Belediyedeki görevlerinden ayrılan avukatlara 2017 yılı içinde 6 aydan daha az süre çalışmalarına rağmen avukatlık vekalet ücreti ödenmesi ve sınırlı sayıda davayı takip etmiş olmalarına rağmen daha fazla vekalet ücreti ödenmesi suretiyle oluşan kamu zararı tutarı ...-TL’nin tazminine ilişkin hükmün TASDİKİNE, oybirliği ile,

 

Karar verildiği 21.10.2020 tarih ve 48453 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 181 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor