Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde; 2014-2019 Stratejik Plan Faaliyetlerinin Belirlenmesi sırasında takvime alınmış olan ... ve ... şehirlerinde temaslarda bulunmak üzere ziyaretlere katılan Belediye Başkanı ve personelin yeme, içme, konaklama ve ulaşım giderleri ile yurtiçi masraflarına ait giderlerin doğrudan temin yoluyla temsil, tören ve ağırlama giderleri kapsamında Belediye bütçesinden karşılandığı görülmüştür.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerine göre; söz konusu organizasyon için yapılan ödemeler, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri kapsamında olduğundan yapılan harcamalarda mevzuata aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, 6085 sayılı Kanunun 26. maddesi hükmü gereğince Başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlamış olduğundan, 16.05.2018 tarih ve 44481 sayılı Temyiz Kurulu Kararının 9. Maddesinde KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLDUĞUNA, yukarıda belirtilen hususların tekrar değerlendirilmesini teminen, 191 sayılı İlamın 20. Maddesiyle verilen tazmin hükmünün BOZULARAK dosyanın ilgili Dairesine TEVDİİNE, (... Daire Başkanı …, Üyeler …, …, …, …, … ile …’ın aşağıda yazılı karşı oy gerekçelerine karşı oyçokluğu ile,
Kamu İdaresi Türü Belediyeler ve Bağlı İdareler
Yılı 2014
Dairesi 5
Dosya No 41499
Tutanak No 48465
Tutanak Tarihi 4.11.2020
Kararın Konusu İhale Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Konu: Belediye personeline yurtdışı harcırahı ödenmesi gerekirken, bu seyahatin finansmanının doğrudan temin yöntemiyle hizmet satın alınmak suretiyle sağlanması
2-191 sayılı İlamın 20. maddesi ile, yurtdışında temaslarda bulunmak üzere ... ve ... şehirlerine giden ... Belediye Başkanı ve bazı Belediye personeline, yurtdışı harcırahı ödenmesi gerekirken, bu seyahatin finansmanının doğrudan temin yöntemiyle hizmet satın alınmak suretiyle sağlanması, Belediye personeli olmayan kişilerin de seyahate katılması ve Belediye personeli ile Belediye personeli olmayan bu kişilerin konaklama, yemek ve ulaşım giderlerinin, temsil, tören ve ağırlama giderleri kapsamında ödenmesi sonucunda …TL’ye verilen tazmin hükmünün 16.05.2018 tarih ve 44481 sayılı Temyiz Kurulu Kararının 9. Maddesi ile tasdikine karar verilmiştir
İlamda harcama yetkilisi sıfatıyla sorumlu tutulan ...karar düzeltme dilekçesinde özetle;
ESAS YÖNÜNDEN
Denetçi tarafından hesaplanan kamu zararı tablosunda sadece giden kişilere ait günlük harcırah hesaba dahil edilmiş olup, yol ve uçak biletleri dahil edilmediğinden oluşan kamu zararının yanlış hesaplandığını, bu durumun, Sayıştay Temyiz Kurulunun 16.05.2018 tarih ve 44481 Nolu ilamında "(...) Sayıştay Savcılığı ve Sayıştay Temyiz Kurulu üyelerinin karşı oy gerekçelerinde belirtildiğini, dolayısı ile yol masraflarının da dahil edilerek yeniden hesaplanmasını teminen verilen tazmin hükmünün bozularak dairesine tevdiine karar verilmesi gerekir denildiğini,
SORUMLULUK YÖNÜNDEN
5018 sayılı Kamu Malî Yönetimi Ve Kontrol Kanunun 11'inci maddesinde; "Bakanlıklarda müsteşar, diğer kamu idarelerinde en üst yönetici, il özel idarelerinde vali ve belediyelerde belediye başkanı üst yöneticidir. Ancak, Millî Savunma Bakanlığında üst yönetici Bakandır.” Hükmünün yer aldığını,
5393 Sayılı Belediye Kanunu'nun "Belediye başkanı” başlıklı 37 nci maddesinde belediye başkanı idaresinin başı ve tüzel kişiliğinin temsilcisidir, denildiğini, Belediye Başkanının görev ve yetkilerinin ise 38 nci maddesinde sıralandığını,
Yukarıda açıklanan hükümler çerçevesinde Belediye Başkanlığına gelen ... ve ... şehir ziyaret davetlerinden belediye başkanının haberi olmadan gidilmesi ve masraflarının belediye bütçesinden ödenmesinden haberinin olmamasının hayatın olağan akışına da uymadığını, bu durum Sayıştay Temyiz Kurulunun 16.05.2018 tarih 44481 Nolu ilamında "(...) Sayıştay Temyiz Kurulu üyelerinin karşı oy gerekçelerinde"!...) belediye tarafından yapılan ... ve ... seyahatlerinin başkanın istek ve talepleri dışında icra edilmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerçeği düşünüldüğünde ortaya çıkan kamu zararından sorumlu olmadığını düşünmek olası değildir." Denildiğini, dolayısıyla yol masraflarının da dahil edilerek yeniden hesaplanmasını teminen verilen tazmin hükmünün bozularak dairesine tevdiine karar verilmesi gerekir, denildiğini,
Yukarıda açıklanan nedenlerle yapılan ödemelerin mevzuata uygun olduğunu, bütçeye konulan ödeneklere ve yasal prosedürlere uygun olarak ödendiğini belirterek verilen tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmiştir.
Başsavcılık mütalaasında;
“20 nci maddesine ilişkin özetle; Belediye Başkanlığına gelen ... ve ... Şehir ziyaret davetlerinden Belediye Başkanının haberi olmadan gidilmesi ve masraflarının belediye bütçesinden ödenmesinden haberinin olmamasının hayatın olağan akışına uymadığı, bu durumun Sayıştay Temyiz Kurulunun 44481 numaralı Kararındaki karşı oyda da ifade edildiği; ayrıca, karşı oy gerekçelerinde yol masrafının da dahil edilerek kamu zararının yeniden hesaplanmasını teminen verilen tazmin hükmünün bozularak dairesine tevdiine karar verilmesi gerektiğinin belirtildiği,
ifade edilerek, yapılan ödemelerin mevzuata uygun olduğundan bahisle tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmiştir.
Dilekçede ileri sürülen iddia ve açıklamaların gerek Daire, gerekse Temyiz Kurulu ilamlarında ayrıntılı olarak ele alınıp gerekçeleriyle birlikte karşılandığı değerlendirildiğinden, sorumlunun karar düzeltilmesi talebinin reddedilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
Arz ederim.” Denilmiştir.
İşbu dosyayla duruşma talebinde bulunan ...ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
191 sayılı İlamın 20. maddesi ile, yurtdışında temaslarda bulunmak üzere ... ve ... şehirlerine giden ... Belediye Başkanı ve bazı Belediye personeline, yurtdışı harcırahı ödenmesi gerekirken, bu seyahatin finansmanının doğrudan temin yöntemiyle hizmet satın alınmak suretiyle sağlanması, Belediye personeli olmayan kişilerin de seyahate katılması ve Belediye personeli ile Belediye personeli olmayan bu kişilerin konaklama, yemek ve ulaşım giderlerinin, temsil, tören ve ağırlama giderleri kapsamında ödenmesi sonucunda …TL’ye verilen tazmin hükmünün 16.05.2018 tarih ve 44481 sayılı Temyiz Kurulu Kararının 9. Maddesi ile tasdikine karar verilmiştir.
5393 Sayılı Belediye Kanununun "Belediyenin Giderleri" başlıklı 60. maddesinin (k) bendinde temsil, tören, ağırlama ve tanıtım giderlerinin bütçeden ödeneceği belirtilmiş, aynı zamanda Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil, Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesi ile de bu harcamaların belediye bütçesinden yapılabileceği belirtilmiştir.
Analitik Bütçe Sınıflandırmasının 03.6 kod nolu Temsil ve Tanıtma Giderleri başlıklı 03.6.1.01 Temsil, Ağırlama, Tören, Fuar, Organizasyon Giderleri bölümünün sondan 4. Paragrafında;
“Makamın gerekli gördüğü temsil, ağırlama, hediye, tören giderleri ile yine temsil amaçlı olmak üzere spor faaliyetlerine, kısa süreli kongre, konferans ve seminer gibi toplantılara ilişkin karşılama, ağırlama ve organizasyon giderleri” ile aynı bölümün son paragrafında;
“Yukarıda sayılanların dışında kalan temsil, ağırlama, tören, fuar, organizasyon giderleri” düzenlemeleri yer almıştır.
Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde; 2014-2019 Stratejik Plan Faaliyetlerinin Belirlenmesi sırasında takvime alınmış olan ... ve ... şehirlerinde temaslarda bulunmak üzere ziyaretlere katılan Belediye Başkanı ve personelin yeme, içme, konaklama ve ulaşım giderleri ile yurtiçi masraflarına ait giderlerin doğrudan temin yoluyla temsil, tören ve ağırlama giderleri kapsamında Belediye bütçesinden karşılandığı görülmüştür.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerine göre; söz konusu organizasyon için yapılan ödemeler, Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri kapsamında olduğundan yapılan harcamalarda mevzuata aykırılık bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu itibarla, 6085 sayılı Kanunun 26. maddesi hükmü gereğince Başkanın bulunduğu taraf çoğunluğu sağlamış olduğundan, 16.05.2018 tarih ve 44481 sayılı Temyiz Kurulu Kararının 9. Maddesinde KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLDUĞUNA, yukarıda belirtilen hususların tekrar değerlendirilmesini teminen, 191 sayılı İlamın 20. Maddesiyle verilen tazmin hükmünün BOZULARAK dosyanın ilgili Dairesine TEVDİİNE, (... Daire Başkanı …, Üyeler …, …, …, …, … ile …’ın aşağıda yazılı karşı oy gerekçelerine karşı oyçokluğu ile,
Karar verildiği 04.11.2020 tarih ve 48465 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
Karşı oy gerekçesi
... Daire Başkanı …, Üyeler …, …, …, … ile …’ın karşı oy gerekçesi
Sorumlu tarafından ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulunca verilen Kararda karşılandığı ve Kararın Kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; 16.05.2018 tarih ve 44481 sayılı Temyiz Kurulu Kararının 9. Maddesinde karar düzeltilmesine mahal olmadığına karar verilmesi gerekir.
Üye …’ın karşı oy gerekçesi
Sayıştay Yargılamasında ilk derece mahkemesi olarak dairelerce verilen kararlara karşı sorumlular olağan kanun yolu olarak temyiz ve karar düzeltme, olağanüstü kanun yolu olarak ise yargılamanın iadesi yoluna müracaat edebilirler. 6085 Sayılı Kanunun, Temyiz başlıklı 55. Maddesindeki düzenlemeye göre Temyiz Kurulu; temyiz olunan hükmü olduğu gibi veya düzelterek tasdik etmeye, bozma kararı vererek daireye göndermeye ya da Kurul üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile daire kararını tümüyle ortadan kaldırmaya karar verebilir. Kaldırma kararı (doğası gereği Sayıştay dairelerince kamu zararının sorumlularına ödettirilmesi ile yönündeki kararlar hakkında verilebilecek bir karar olup) kamu zararının oluşmadığı dolayısıyla da dairece haklarında hüküm tesis edilen sorumlular hakkında hüküm tesis edilmesi gerekmediği sonucuna ulaşan ve sorumluların beratı anlamına gelen bir hükümdür.
Bu düzenlemede yer verilen “kurul üye sayısının üçte iki çoğunluğu ile kaldırılması” şeklindeki kısmın klasik anlamdaki temyiz uygulamalarının dışına taşan bir düzenleme olduğu ortadadır. Hukuk sisteminde ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın kaldırılması ve bunun yerine yeni bir karar verilmesi uygulaması istinaf mahkemeleri aşamasında görülebilen bir uygulamadır. İstinaf mahkemelerince verilen kararlar (İlk derece mahkemesinin kararını kaldıran kararlar dahil) hakkında da belli şartlar altında temyiz yoluna gidilebilmektedir. Oysa Sayıştay Temyiz Kurulunca verilen kaldırma kararına karşı karar düzeltme dışında müracaat edilebilecek bir kanun yolu ve mercii bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sisteminde Temyiz İncelemesi sürecinde verilebilecek kararlardan farklı ve temyizi kabil olmayan bir yöntem olarak belirlenmiş olması nedeniyle de 6085 Sayılı Kanunda normal karar çoğunluğundan farklı olarak kaldırma kararı için Kurulun üçte ikisinin çoğunluğu aranmıştır.
İlk derecede kamu zararını tazminle yükümlü tutulmuş olan sorumluların haklarında verilmiş olan bu kararın, sorumlular lehine sonuçlanması için en kısa ve kesin olan yol dairece verilmiş olan tazmin kararının kaldırılması olup sorumluların temyiz başvuruları da çoğunlukla “kararın kaldırılması veya bozulması” şeklinde bir taleple sonlandırılmaktadır. Bu sebeple temyiz başvurusunda taraflarca kaldırma talep edilmişse öncelikle bu talebin görüşülmesi ve sonuçlandırılması gereklidir.
Ancak kaldırma kararının alınabilmesi için bozma veya tasdik kararlarından farklı bir çoğunluk (Kurulun üçte ikisinin oyu) aranmakta olduğundan bunun altında kalan oylama sonuçlarında kaldırma seçeneği ortadan kalkmaktadır. Bu durumda, diğer temyiz mercilerinde olduğu gibi ilk derece mahkemesince verilmiş olan kararın olduğu gibi veya düzelterek tasdiki veya bozulması seçenekleri arasında sonuca ulaşmak üzere müzakere ve oylamaya devam edilmesi gerekmektedir.
Kaldırma talebine yönelik müzakereler sonrasında yapılan oylamada Kurulun üçte iki çoğunluğu ile kaldırma kararı çıkmadığı halde kaldırma yönünde kullanılan oyların karar çoğunluğuna ( 9 ile 13 arasında bir oya) ulaştığı gerekçe gösterilerek müzakerelere devam edilmemiş ve kaldırma gerekçelerine dayalı olarak bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle kaldırma kararının oylandığı ancak bu kararın gerektirdiği üçte iki çoğunluğa ulaşılmadığı halde kurulun çoğunluğunun kaldırma yönünde oy kullandığı gerekçesiyle kaldırma gerekçeli bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılamaz. Açıklanan nedenlerle müzakerelere devam edilerek kaldırma kararı dışındaki seçenekler üzerinde görüşme yapılmalı, tasdik veya bozma kararları oylanması gerekmektedir.
Konunun esasına ilişkin olarak,
6245 sayılı Harcırah Kanununun “Muvakkat vazife harcırahı (Yol masrafı ve yevmiye)” başlıklı 14 üncü maddesinde;
“Aşağıda gösterilen memur ve hizmetlilere muvakkat vazife harcırahı olarak yol masrafı ile yevmiye verilir ve hamal (Cins ve adedi beyannamede gösterilmek suretiyle) bagaj ve ikametgah veya vazife mahalli ile istasyon, iskele veya durak arasındaki nakil vasıtası masrafları da ayrıca tediye olunur: 1. Birinci maddede yazılı kurumlara ait bir vazifenin ifası maksadiyle muvakkaten yurt içinde veya dışında başka bir yere gönderilenlere;….” Denilmektedir.
Mezkur Kanunun “Yurtdışında verilecek gündeliklerin miktarı” başlıklı 34 üncü maddesinde ise;
“Bu Kanun gereğince verilecek yurtdışı gündeliklerinin miktarı, gidilecek ülkeye, memur ve hizmetlilerin aylık veya ücret tutarları ile görevin mahiyetine göre, mali yıl itibariyle ve Maliye Bakanlığının teklifi üzerine Bakanlar Kurulunca tayin olunur. Geçici görev ile yabancı ülkelere gönderilenlere, özel anlaşmaları gereğince yabancı devlet, uluslararası kuruluş veya resmi diğer kuruluşlar tarafından ödeme yapıldığı takdirde bu ödemeler gündeliklerinden indirilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde, ... ve ... şehirlerine yapılan seyahatlere katılan kamu görevlilerine yurtdışı harcırahı verilmediği, buna mukabil, bahsi geçen kamu görevlilerinin ve onay belgesinde olmayan kişilerin otel, konaklama ve seyahat giderlerinin hizmet alımı yoluyla temsil, tören ve ağırlama giderleri kapsamında Belediye bütçesinden karşılandığı görülmüştür. Belediye Bütçesinden Yapılacak Temsil Ağırlama ve Tören Giderleri Yönergesinde; Belediye personelinin yurtdışı giderlerinin temsil, ağırlama ve tören giderleri kapsamında ödenmesini öngören bir düzenleme bulunmamaktadır. Görevlendirilen personelin 6245 sayılı Harcırah Kanunu hükümlerine göre yurtdışı geçici görev yolluğu alması gerekmektedir.
Sorumlu temyiz aşamasındaki dilekçesinde; ilamda kamu zararı hesaplaması yapılırken harcırah hesaplamasının sadece yurt dışı harcırah tutarlarına indirgenmiş olduğunu, ayrıca uçak ve zaruri giderlerin dikkate alınmadığını, bu eksik inceleme ile tazmin hükmü verilmesinin doğru olmadığını belirtmiştir.
İlamda, kamu zararı hesabının, hizmet alımı için yapılan ödemelerden yurtdışı gündelik miktarlarının düşülerek hesaplandığı anlaşılmaktadır. Oysa harcırah ödemesi ile söz konusu seyahate ilişkin firmalara yapılan ödemeler birbirinden farklı konulardır. Harcırah ödemesi memuriyet mahalli dışına gönderilen personelin harcırah beyannamesi doldurması ve ilgili kamu görevlisinin amiri konumunda bulunan kişiler tarafından tasdik edilmesi suretiyle ödenmektedir. Yurtdışında geçici olarak görevlendirilen personel geçici görev yolluğu beyannamesini vermek suretiyle Belediyeden müstehak olduğu harcırahı talep edebilecektir. Harcırah kapsamında kamu görevlisine yapılabilecek ödemelerden gündelik gibi bazı unsurları önceden yetkili kamu idaresi tarafından belirlenmiş unsurlardan oluşurken, yolculuk ücretlerinin bir kısmı, hammaliye, yurtiçinde ikametgah ile havalimanı arasındaki ulaşım ücretleri gibi beyana tabi bazı ödemeler bulunmaktadır. Bu sebeple, kamu zararı hesaplanırken yapılan bu ödeme ile ilgisi bulunmayan ve ilgili kamu görevlisi tarafından yapılacak beyannameye dayanılarak yapılması gereken harcırah ödemesinin bazı unsurlarının ya da tamamının düşülmesinde isabet bulunmamaktadır. Kamu zararı hesabının yeninde yapılmasını teminen verilen tazmin hükmünün bozularak dairesine tevdiine karar verilmesi gerekir.