YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Belediyece, kaymakamlığın kullanıma verilmek üzere konut kiralaması, kamu zararına yol açar mı?

Karar Özeti

Bu inceleme neticesinde ilam hükmünde belirtilen ilgili dairenin kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere Kaymakamlıkça talep edildiği, Meclis Kararının meyanda çıktığı ve diğer resmi işlemlerin hep bu esas konu edilmek üzere gerçekleştirildiği görülmekte olup, ilgili taşınmazın tahsis amacına aykırı şekilde ve 5393 sayılı Kanununun 75’inci maddesinin ‘d’ bendinde yer alan “Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.” hükmüne aykırı olarak kamu konutu olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Karar

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdareler     

 

Yılı         2017    

 

Dairesi  5           

 

Dosya No           45347  

 

Tutanak No        48822  

 

Tutanak Tarihi   3.2.2021            

 

Kararın Konusu Çeşitli Konuları İlgilendiren Kararlar      

 

 

Konu: Belediye tarafından bir adet dairenin kiralanarak Kaymakamlığın hizmetlerinde kullanılmak üzere mevzuata aykırı şekilde tahsis edilmesi.

 

141 sayılı ilamın 2. Maddesi ile; ... Belediyesi tarafından ... ilçesinde bir adet dairenin kiralanarak ... Kaymakamlığının hizmetlerinde kullanılmak üzere mevzuata aykırı şekilde tahsis edilmesi neticesinde oluşan ... TL kamu zararının sorumlulardan tazminine hükmedilmiştir.

 

Temyiz Dilekçesi

 

Sorumluluğuna hükmedilen ..., ... tarafından sunulan temyiz dilekçesinde özetle;

 

Anayasa Mahkemesi kararları ile Sayıştay’ın yargısal faaliyet icra ettiği ve kararlarının yargı kararı niteliğinde olduğu Anayasanın 141. maddesi Uyarınca ve AİHM’e göre mahkeme kararlarının gerekçeli olma zorunluluğu bulunduğu gerekçeli karar hakkının ihlalinin Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal edilmesine sebep olduğu belirtilmekte olup, Tüm bu hususlar nazara alındığında, temyize konu ilamın yeterince inceleme yapılmaksızın tesis edildiği, maddi ve hukuki unsurların özet ve yüzeysel biçimde açıklandığı, gerekçenin tartışılarak oluşturulmadığı, Sayıştay ilamında adı geçen sorumluların savunmalarının tam olarak dikkate alınmadığı, böylelikle usul ve yasaya aykırı tazmin hükmü içerdiği ifade edildikten sonra

 

Temyize konu Sayıştay ilamında Kaymakamlık hizmetlerinde kullanılmak üzere tahsis edilen dairenin, işbu hizmetlerde kullanılmadığından bahisle tazmin hükmü kurulmuşsa da söz konusu ilamda, kaymakamlık hizmetlerinde kullanılmak üzere Belediyemizce tahsis edilen dairenin, ilgili kurum tarafından tahsis amacına aykırı şekilde kullanıldığına dair herhangi bir şüpheye mahal bırakmayacak bulgu ve/veya delilin ortaya konulmadığı iddia edilmiştir.

 

Tüm bu sebeplerle delilden bulguya ve akabinde tazmin hükmüne gidilmesi gerekirken, bu yönde bir bulgu ve/veya delil ortaya konulmaksızın kurulan tazmin hükmünün usul ve yasaya aykırı olduğundan bahisle ilgili hükmün kaldırılması talep edilmektedir.

 

Belediyenin üst yönetici olarak kurum adına Belediye Başkanı ... tarafından sunulan temyiz dilekçesinde özetle;

 

Tahsise konu edilen dairenin tahsis amacına uygun olmayacak şekilde kullanıldığına ilişkin şüphe götürmeyecek bulgu ve ya delile yer verilmediğinden bahisle tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.

 

Başsavcılık Mütalaası

 

Dilekçilerce sunulan temyiz dilekçesine istinaden verilen Başsavcılık Mütalaasında;

 

“5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun "Taşınmaz tahsisi'' başlıklı 47 inci maddesinde; "Kamu idareleri, kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler. Tahsis edilen taşınmaz, amaç dışı kullanılamaz." hükmü yer almaktadır.

 

5393 sayılı Belediye Kanununun "Meclisin Görev ve Yetkileri" başlıklı 18 inci maddesinin (e) bendinde; "Taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması hâlinde tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi otuz yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek." denilmek suretiyle belediye meclisine taşınmaz malları tahsis yetkisi verilmiştir.

 

Aynı Kanunun 75 inci madde de; "Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;

 

...

 

d) Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmi beş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür. Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz." denilmektedir.

 

Söz konusu tahsis işlemi Belediye Meclisi kararı ile gerçekleştirildiğinden, kararda imzası bulunan belediye meclis üyelerinin oluşan kamu zararından sorumlu tutulmaları gerekmektedir.

 

Belirtilen mevzuat hükümlerinden, taşınmazları belediye meclisi kararıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edebileceği, tahsis edilen taşınmazların tahsis amacı dışında kullanılamayacağı, ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarına belediyelerce tahsis edilen taşınmazların kamu konutu olarak kullanılamayacağı açıkça anlaşılmakta iken, kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere belediye meclisi tarafından tahsis edilen dairenin kaymakamlık hizmetlerinde kullanılmadığı, doğrudan konut olarak kullanıldığı, ödeme emri belgelerinden görüldüğü anlaşılmaktadır. Mevzuata aykırı olarak yapılan bu tahsis nedeniyle yapılan ödemenin 5018 sayılı Kanunun 71 nci maddesi hükmü gereği kamu zararını oluşturduğu değerlendirilmektedir.

 

Bu itibarla, talebin reddedilerek Daire kararının onaylanmasına karar verilmesinin yerinde olacağı düşülmektedir.”

 

Denilmektedir.

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde;

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

 

141 sayılı ilamın 2’nci maddesi ile verilen tazmin hükmünün esası,

 

... tarih ve ... no’lu Meclis Kararı ile bir adet konut kiralandığı ve ... Kaymakamlığına Kaymakamlık hizmetlerinde kullanılmak üzere tahsis edilmesinin tespiti üzerine söz konusu dairenin Kaymakamlık hizmeti için tahsis edilmesine rağmen Kaymakamlık tarafından kamu konutu olarak kullanılmak suretiyle, hem tahsis amacı dışında kullanıldığı hem de 5393 sayılı Belediye Kanunun 75’nci maddesinde yer verilen “... Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz” hükmüne aykırı olarak kamu konutu olarak kullanılmasıdır.

 

Hukuki uyuşmazlık konusu olarak belirlenen bu esas üzerine kiralanan daire için bütçeden yapılan ödemenin kamu zararı olduğu, hukuka aykırı işlem neticesinde sebep olunan kamu zararından İlişikli ödeme emirlerinde imzası bulunan Harcama Yetkilileri, Gerçekleştirme Görevlileri ve mevzuata aykırı olan bu işlemin Meclis Kararına istinaden yapıldığından sebeple kararda bulunan meclis üyelerinden tazminine hükmedildiği anlaşılmıştır.

 

Dilekçilerce dilekçelerinde, davanın hukuki uyuşmazlık konusu olan, ilgili dairenin tahsis amacına uygun kullanılmadığı, hususuna ilişkin ilam hükmünde kanıtlayıcı bilgi veya belge bulunmadığı ve kamu zararı tespitinin gerekçesinin açıkça belirtilmediği iddialarına yer verilmek suretiyle ilam hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.

 

İlam hükmü hem esas hem de sorumluluk yönünden incelenecektir;

 

 

 

 

 

Esas Yönünden İnceleme

 

Taşınmazların tahsisine ve belediye idaresinin bu husus da görev ve yetkisine ilişkin yasal çerçeve şu şekildedir;

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun "Taşınmaz tahsisi'' başlıklı 47 inci maddesinde;

 

“Kamu idareleri, kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler. Tahsis edilen taşınmaz, amaç dışı kullanılamaz.”

 

hükmü yer almaktadır.

 

5393 sayılı Belediye Kanununun “Meclisin Görev ve Yetkileri” başlıklı 18 inci maddesinin (e) bendinde;

 

“Taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması hâlinde tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi otuz yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek.” denilmek suretiyle belediye meclisine taşınmaz malları tahsis yetkisi verilmiştir. Meclisin bu yetkisini nasıl ve ne şekilde kullanacağı ise aynı Kanunun “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlıklı 75inci maddesinin ‘d’ bendi ile hüküm altına alınmıştır. Söz konusu 75 inci madde de;

 

“Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;

 

 

d) Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmi beş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür.

 

Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.”

 

denilmektedir.

 

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca, kamu idarelerinin kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için belediyenin mülkiyetindeki taşınmazları asli görev ve hizmetlerinde kullanmak üzere belediye meclisi kararıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edebileceği, tahsis edilen taşınmazların tahsis amacı dışında kullanılamayacağı, ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarına belediyelerce tahsis edilen taşınmazların kamu konutu olarak kullanılamayacağı anlaşılmaktadır.

 

Temyize konu tazmin hükmünde, kamu zararına sebebiyet verilen hukuka aykırılık konusu olarak; tahsise konu edilen taşınmasın tahsis amacına aykırı şekilde kamu konutu olarak kullanılması esas alınmaktadır.

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde;

 

... tarihli ... Kaymakamlığınca, kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere belediye tarafından daire kiralanarak kendilerine tahsis edilmesi konulu talep yazısı alındığı,

 

... sayılı Başkanlık Makamına yazılan Kiralama, Tahsis konulu Emlak İstimlak Müdürlüğü yazısında Kaymakamlık tarafından Kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere bir daire tahsisi talep edildiği,

 

... tarih ve 9 no’lu Kiralama ve tahsis konulu Meclis Kararında; ... Kaymakamlığı hizmetlerinde kullanılmak üzere bir dairenin kiralanarak ... Kaymakamlığına tahsisinin talebi, bu talep üzerine ilgili dairenin kiralanarak 3 yıl süre ile bedelsiz olarak tahsis edilmesi konu edilerek karar verildiği,

 

Kira tespiti için yapılan resmi işlemlerde, kira ödemeleri konulu, Emlak İstimlak Müdürlüğünce Mali Hizmetler Müdürlüğüne yazılan yazılarda söz konusu dairenin Kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere kiralanacağının belirtildiği,

 

İhale onay belgesi, kira mukavelesinin belediye tarafından doğrudan temin usulü ile 3. Kişiden taşınmaz kiralama işleminin konu edinildiği,

 

İlişikli ödeme emri ve ekleri olan Kira Mukavelesi ve ihale onay belgesinde ise ekli kira mukavelesine istinaden kiraya verene kira bedelinin ödenmesi işlemin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.

 

Bu inceleme neticesinde ilam hükmünde belirtilen ilgili dairenin kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere Kaymakamlıkça talep edildiği, Meclis Kararının meyanda çıktığı ve diğer resmi işlemlerin hep bu esas konu edilmek üzere gerçekleştirildiği görülmekte olup, ilgili taşınmazın tahsis amacına aykırı şekilde ve 5393 sayılı Kanununun 75’inci maddesinin ‘d’ bendinde yer alan “Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.” hükmüne aykırı olarak kamu konutu olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.

 

Sorumluluk Yönünden İnceleme

 

İlam hükmünde kiralanan daire için bütçeden yapılan ödemenin kamu zararı olduğu ve kamu zararının ilişikli ödeme emirlerinde imzası bulunan Harcama Yetkilileri, Gerçekleştirme Görevlileri ile kiralama işlemine ilişkin Belediye Meclisi toplantısına katılarak kiralama işlemenin yapılması yönünde oy kullanan meclis üyelerine ödettirilmesine hükmedildiği anlaşılmıştır.

 

Meclis Kararına olumlu oy Kullanan Meclis Üyelerinin Sorumluluğuna ilişkin olarak;

 

Söz konusu tahsis işlemi ... tarih ve 9 no’lu Kiralama ve tahsis konulu Belediye Meclisi kararı ile gerçekleştirildiğinden,

 

5018 sayılı Kanun Çerçevesinde Sorumlu Tutulacak Görevli ve Yetkililerin Belirlenmesi Hakkında 14.06.2007 tarih 5189/1 sayılı Sayıştay Genel Kurul Kararında; “5018 sayılı Kanunun 33 üncü maddesi uyarınca mali işlemin gerçekleştirilmesinde görevli olanların sorumluluğu, bu işlemleri yetkili ve görevli olarak yapmalarına ve yapılan giderin bu kişilerce düzenlenen belgeye dayanılarak yapılması hususlarına göre belirlenmektedir. Bu nedenle mevzuatına göre oluşturulan kurul, komisyon veya benzeri bir organ tarafından düzenlenen keşif, rapor, tutanak, karar veya ödemeye esas benzeri belgelerden doğacak sorumluluğa, işlemi gerçekleştiren ve bu belgeyi düzenleyip imzalayan kurul üyelerinin de dâhil edilmeleri ve bu işlem nedeniyle harcama yetkilisiyle birlikte sorumlu tutulmaları gerektiğine dair…” denilmekte olduğundan,

 

Belediye mülkiyetinde bulunmayan bir taşınmazın 5393 sayılı Kanunun 75’nci madde hükmü gereğince Kaymakamlığa tahsisinden ve ilgili taşınmazın tahsis amacı dışında kullanılması tespiti esaslı kamu zararının tazmininden 5018 sayılı Kanunun 71’nci maddesinde kamu zararından sorumluluk için aranan maddi, manevi unsurun varlığı ve kamu görevlisinin fiili ve kamu zararı neticesi arasında var olması gerekli illiyet bağının bulunması sebebiyle, Belediye Meclis Üyelerinin sorumluluğuna hükmedilmesi yerindedir.

 

Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisinin sorumluluğuna ilişkin olarak;

 

Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin yasal sorumluluk ve yükümlülükleri 5018 sayılı Kanunu’nun 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlenmektedir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunun “Harcama Talimatı ve Sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde;

 

“Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır. Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, Ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,

 

“Giderlerin Gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde;

 

“Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır. Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.” hükümlerine yer verilmektedir.

 

Somut olayda, Emlak İstimlak Müdürlüğünce Meclise tahsis konulu yazı yazılmış olup bu yazıya istinaden Meclis tarafından taşınmaz kiralanması ve Kaymakamlık hizmetinde kullanılması için Kaymakamlığa ilgili taşınmazın tahsis edilmesi kararı verilmiştir. Kiralanan ve tahsise konu edilen taşınmazın kira ödemesi ve tahsis süreci Emlak İstimlak Müdürlüğünce takip edilmiştir. Mamafih tahsise konu edilen taşınmazın tahsis amacına uygun kullanımından ilgili müdürlük görevli ve sorumlu olup, ilama konu hukuka aykırı işlem neticesinde kamu zararına sebebiyet verilmesinde ilişkili ödeme emrinde imzası bulunan Emlak İstimlak Müdürü V. ve gerçekleştirme görevlisinin sorumluluğu kararı yerindedir.

 

Bu itibarla; Sayıştay 5. Dairesince 141 sayılı ilamın 2’nci maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE(...’ın daire kararının sorumluluk yönünden bozulması gerekir şeklindeki ayrışık görüşüne karşı ve ...’ın İlave Gerekçeleriyle birlikte) oyçokluğuyla;

 

Karar verildiği 03.02.2021 tarih ve 48822 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

İlave Gerekçe;

 

...’ın İlave Gerekçeleri;

 

Taşınmazların tahsisine ve belediye idaresinin bu husus da görev ve yetkisine ilişkin yasal çerçeve şu şekildedir;

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun "Taşınmaz tahsisi'' başlıklı 47 inci maddesinde;

 

“Kamu idareleri, kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler. Tahsis edilen taşınmaz, amaç dışı kullanılamaz.”

 

hükmü yer almaktadır.

 

5393 sayılı Belediye Kanununun “Meclisin Görev ve Yetkileri” başlıklı 18 inci maddesinin (e) bendinde;

 

“Taşınmaz mal alımına, satımına, takasına, tahsisine, tahsis şeklinin değiştirilmesine veya tahsisli bir taşınmazın kamu hizmetinde ihtiyaç duyulmaması hâlinde tahsisin kaldırılmasına; üç yıldan fazla kiralanmasına ve süresi otuz yılı geçmemek kaydıyla bunlar üzerinde sınırlı aynî hak tesisine karar vermek.” denilmek suretiyle belediye meclisine taşınmaz malları tahsis yetkisi verilmiştir. Meclisin bu yetkisini nasıl ve ne şekilde kullanacağı ise aynı Kanunun “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlıklı 75inci maddesinin ‘d’ bendi ile hüküm altına alınmıştır. Söz konusu 75 inci madde de;

 

“Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;

 

 

d) Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmi beş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür.

 

Kamu kurum ve kuruluşlarına belediyeler, bağlı kuruluşları ve belediye şirketlerince devir veya tahsis edilen taşınmazlar, kamu konutu ve sosyal tesis olarak kullanılamaz.”

 

denilmektedir.

 

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri uyarınca, kamu idarelerinin kanunlarında belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için belediyenin mülkiyetindeki taşınmazları asli görev ve hizmetlerinde kullanmak üzere belediye meclisi kararıyla diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edebileceği, tahsis edilen taşınmazların tahsis amacı dışında kullanılamayacağı, ayrıca kamu kurum ve kuruluşlarına belediyelerce tahsis edilen taşınmazların kamu konutu olarak kullanılamayacağı anlaşılmaktadır.

 

Temyize konu tazmin hükmünde, her ne kadar Belediyenin mülkiyetindeki taşınmazların tahsisine ilişkin şekil ve esas şartlarına ilişkin mevzuat hükümlerine yer verilmiş olsa da, ilgili taşınmazın belediyenin mülkiyetinde olup olmaması hususuna değinilmeksizin,

 

Kamu zararına sebebiyet verilen hukuka aykırılık konusu olarak; tahsise konu edilen taşınmasın tahsis amacına aykırı şekilde kamu konutu olarak kullanılması esas alınmaktadır. Yine ilam hükmünde söz konusu hukuka aykırı işlemin ilişikli ödeme emri ve eki belgelerden anlaşıldığı belirtilmektedir.

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde;

 

... tarihli ... Kaymakamlığınca, kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere belediye tarafından daire kiralanarak kendilerine tahsis edilmesi konulu talep yazısı alındığı,

 

... sayılı Başkanlık Makamına yazılan Kiralama, Tahsis konulu Emlak İstimlak Müdürlüğü yazısında Kaymakamlık tarafından Kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere bir daire tahsisi talep edildiği,

 

... tarih ve 9 no’lu Kiralama ve tahsis konulu Meclis Kararında; ... Kaymakamlığı hizmetlerinde kullanılmak üzere bir dairenin kiralanarak ... Kaymakamlığına tahsisinin talebi, bu talep üzerine ilgili dairenin kiralanarak 3 yıl süre ile bedelsiz olarak tahsis edilmesi konu edilerek karar verildiği,

 

Kira tespiti için yapılan resmi işlemlerde, kira ödemeleri konulu, Emlak İstimlak Müdürlüğünce Mali Hizmetler Müdürlüğüne yazılan yazılarda söz konusu dairenin Kaymakamlık hizmetinde kullanılmak üzere kiralanacağının belirtildiği,

 

İhale onay belgesi, kira mukavelesinin belediye tarafından doğrudan temin usulü ile 3. Kişiden taşınmaz kiralama işleminin konu edinildiği,

 

İlişikli ödeme emri ve ekleri (EK4 Syf 86-91) olan Kira Mukavelesi ve ihale onay belgesinde ise ekli kira mukavelesine istinaden kiraya verene kira bedelinin ödenmesi işlemin gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.

 

Bu inceleme neticesinde ilam hükmünde belirtilen ilgili dairenin kaymakamlık hizmetinde kullanılmaz üzere Kaymakamlıkça talep edildiği, Meclis Kararının meyanda çıktığı ve diğer resmi işlemlerin hep bu esas konu edilmek üzere gerçekleştirildiği görülmektedir.

 

Netice itibariyle hükmün esası; tahsise konu taşınmazın tahsisi amacına aykırı kullanılması yanında ilgili taşınmazın 5393 sayılı Kanun’un 75’nci madde hükmüne aykırı olarak belediyenin kendi mülkiyetinde bulunmayan bir taşınmazı tahsise konu etmesi ve ilgili taşınmazın yine aynı madde hükmünün tahsise konu taşınmazın kamu konutu olarak kullanılamayacağı amir hükmüne de aykırılığı konu edecek şekilde ortaya konulmalıdır.

 

Karşı Oy Gerekçesi;

 

...’in karşı oy gerekçesi;

 

Esas yönünden karar iştirak edilmekle birlikte sorumluluk yönünden yapılan inceleme neticesinde;

 

İlam hükmünde kiralanan daire için bütçeden yapılan ödemenin kamu zararı olduğu, hukuka aykırı işlem neticesinde sebep olunan kamu zararından İlişikli ödeme emirlerinde imzası bulunan Harcama Yetkilileri, Gerçekleştirme Görevlileri ve mevzuata aykırı olan bu işlemin Meclis Kararına istinaden yapıldığından sebeple kararda olumlu oyuyla bulunan meclis üyelerinden tazminine hükmedildiği anlaşılmıştır.

 

Hükmün esası tahsise konu taşınmazın tahsisi amacına aykırı kullanılmasının tespiti çerçevesinde kurgulanmakta olup, bu çerçevede ilgili taşınmazın tahsis amacına aykırı şekilde kullanılıp kullanılmadığını kontrol ve tespitle görevli personeller çerçevesinde sorumluluk tesis edilmesini teminen daire kararınının bozularak sorumluluk yönünden kararın yeniden incelenmesini teminen dosyanın dairesine tevdiine karar verilmesi gerekmektedir.

 

...’ın karşı oy gerekçesi;

 

İlam hükmünde kiralanan daire için bütçeden yapılan ödemenin kamu zararı olduğu, hukuka aykırı işlem neticesinde sebep olunan kamu zararından İlişikli ödeme emirlerinde imzası bulunan Harcama Yetkilileri, Gerçekleştirme Görevlileri ve mevzuata aykırı olan bu işlemin Meclis Kararına istinaden yapıldığından sebeple kararda olumlu oyuyla bulunan meclis üyelerinden tazminine hükmedildiği anlaşılmıştır.

 

İlgili taşınmazın kiralanması ve tahsise konu edilmesi sürecinde karar verici ve uygulayıcı olarak hiçbir görev ve yükümlülüğü bulunmayan harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin, kiraya konu taşınmazın kira mukavelesine istinaden yapılagelen ödemeleri konu edinen ilişikli ödeme emri belgelerinde imzaları bulunması hasebiyle sorumluluğuna hükmedilmesi, ilgili kamu görevlilerinin fiilleri ve kamu zararı sonucu arasında illiyet bağının bulunmaması sebebiyle mümkün bulunmamaktadır.

 

Bu itibarla daire kararının sorumluluk yönünden bozulması gerekmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 268 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor