YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Teknik hizmetler sınıfında bulunmayanların arazi tazminatı alamayacağı hk.

Karar Özeti

 

 

Bu çerçevede teknik hizmetler sınıfında yer alan unvanlarda görev yapan devlet memurlarına ödenebilecek olan arazi tazminatının, teknik hizmetler dışında diğer sınıflarda istihdam edilen devlet memurlarına ödenmesi mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla Genel İdare Hizmetleri Sınıfında Asil Müdür kadrosunda bulunan ...’na bu tazminatın ödenmesi mümkün değildir.

 

Temyize konu ilam hükmünde, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde “Halkla İlişkiler Şefi” olarak görev yapan ...’ın görevi itibariyle fiilen arazide çalışması mümkün olmamasına rağmen arazi tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu belirtilmekte olup yapılan inceleme neticesinde Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminde görev icra eden ilgili personelin arazide çalışmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından kendisine bu tazminatın ödenmesi mümkün değildir.

Karar

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdareler     

 

Yılı         2013    

 

Dairesi  5           

 

Dosya No           47310  

 

Tutanak No        48812  

 

Tutanak Tarihi   3.2.2021            

 

Kararın Konusu Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar        

 

 

Konu: Arazi tazminatı.

 

419 sayılı İlamın 3. Maddesi ile; Belediyede Teknik Hizmetler Sınıfında görev yapmayan... ile kadrosu Teknik Hizmetler Sınıfında bulunmakla birlikte açık çalışma mahallerinde fiilen çalışmayan ...’a arazi tazminatı ödenmesi suretiyle sebep olunan ... TL kamu zararının sorumlulardan tazminine hükmedilmiştir.

 

Temyiz Dilekçesi

 

Harcama Yetkilisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... tarafından sunulan aynı mahiyetteki temyiz dilekçesinde özetle;

 

İlamdaki tespitlerin yasal bir dayanağı bulunmadığı,

 

İlgili personellerin vekâleten GİH sınıfındaki idareci müdür görevlerini yerine getirdikleri gibi, şantiyelerde ve imar işlerinde ilgili teknik-mesleki vazifelerini de yerine getirmekte oldukları belirtilmektedir.

 

657 sayılı kanunda ikinci görev verilmesine cevaz verildiği ve 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararında ‘Teknik Hizmetler Sınıfına ait kadrolarda bulunan personelden; büro, atölye, ısı santralı, laboratuvar, tesis ( sosyal tesisler dahil), işletme, fabrika ve hizmet binaları dışında olmak şartıyla arazi, şantiye, inşaat, baraj, park, bahçe, maden, açık alanlarda kurulu tarım ve hayvancılık uygulama birimleri ve yol gibi açık çalışına mahallerinde fiilen çalışanlara (belirtilen mahallerde yapılan kontrollük hizmetleri dahil), çalışılan her gün için aşağıda gösterilen oranlarda ayrıca özel hizmet tazminatı ödenir. "

 

Bu ek özel hizmet tazminatının ödenmesinde ilgililerin kadroları esas alınır. " hükmüne yer verildiğinden ilgili kimselere Vekil müdürlük görevlerinin yanı sıra mühendis sıfatıyla arazide fiilen görev yapmaları dolayısıyla ek özel hizmet tazminatı (arazi tazminatı) ödenmesinin hukuka uygun olduğu belirtilmektedir.

 

İlamda arazi tazminatlarının bir kısmının, teknik hizmetler sınıfında olmasına rağmen fiilen açık çalışma mahallerinde çalışmayan personele verilmesi nedeniyle kamu zararı olduğu hükmünde ilişkin ise ilgili personelin teknik hizmetlerde olduğu ve çalışma koşulları gereği açık mahallerde çalışmadığının nasıl tespit edildiği sorguda açıkça zikredilmediği belirtilerek, bu personelin görevlendirildikleri müdürlüklerce açık arazide görevlendirildiği ve anılan tazminata hak kazandığı ifade edilmektedir.

 

Sorumluluğa ilişkin itiraz ise; ilgili personelin bulundukları müdürlük ve görevlendirmeleri Belediye Başkanı tarafından yapıldığı için kamu zararı oluşsa dahi, Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin sorumluluğunun bulunmadığı şeklindedir.

 

Tüm bu sebeplerle; ilgili hükmün kaldırılması talep edilmektedir.

 

Başsavcılık Mütalaası

 

Harcama Yetkilisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumluluğuna hükmedilen ... tarafından sunulan aynı mahiyetteki temyiz dilekçesine istinaden sunulan Başsavcılık Mütalaasında aynen;

 

“Dosyanın tetkikinden, Genel İdare Hizmetleri Sınıfında Asil Müdür kadrosunda bulunan ... ile Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde "Halkla İlişkiler Şefi" olarak görev yapan ...'ın görevi itibariyle fiilen arazide çalışması mümkün olmamasına rağmen arazi tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu, ortaya çıkan kamu zararının bir kısmının tahsil edildiği anlaşılmaktadır.

 

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve bu Kanun esas alınarak çıkarılan mali düzenlemelere göre, teknik hizmetler sınıfında yer alan unvanlarda görev yapan devlet memurlarına ödenebilecek olan arazi tazminatının, teknik hizmetler dışında diğer sınıflarda istihdam edilen devlet memurlarına ödenmesi, ayrıca açık çalışma mahallerinde fiilen çalışmayan personele de teknik hizmetler sınıfında bulunsalar bile tazminat ödenmesi, mümkün değildir. Dolayısıyla Genel İdare Hizmetleri Sınıfında asil Müdür kadrosunda bulunan, ...'na da bu tazminatın ödenmesi mevzuata aykırıdır.

 

Üst yöneticiler, idarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, malî yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi, izlenmesi ve kanunlar ile Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden Bakana; mahallî idarelerde ise meclislerine karşı sorumludurlar.

 

Üst yöneticiler, bu sorumluluğun gereklerini harcama yetkilileri, malî hizmetler birimi ve iç denetçiler aracılığıyla yerine getirirler" hükümleri yer almaktadır.

 

Dilekçi, temyiz dilekçesinde esas sorumlunun belediye başkanı olduğunu belirtmiş ise de; Üst yöneticilerin, harcama sürecinde talimat veren, harcamaya esas sözleşmeyi imzalayan vb. süreçlerde yer almamaları halinde mali sorumluluklarına hükmedilmesinin mümkün olmadığı, dolayısıyla fazla çalışma ücreti ödemelerinden dolayı da üst yöneticilerin (Belediye Başkanının) sorumluluğunun bulunmadığı düşünülmektedir.

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun 32 nci ve 33 üncü madde hükümleri gereği, Harcama Yetkililerinin ödemeler ile ilgili bütçe, ödenek, harcama talimatının düzenlenmesi ve sair usule ilişkin hususlar doğru olsa bile harcama talimatının mevzuata uygun olmasını temin etme zorunluluğu ve sorumlulukları bulunmaktadır.

 

Belediyede Teknik Hizmetler Sınıfında görev yapmayan ... ile kadrosu Teknik Hizmetler Sınıfında bulunmakla birlikte açık çalışma mahallerinde fiilen çalışmayan ...'a arazi tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu, tespit edilen kamu zararının belirlenen sorumlulardan tahsil edilmesi gerektiği değerlendirilmektedir.

 

Bu itibarla, talebin reddedilerek Daire kararının onaylanmasına karar verilmesinin yerinde olacağı düşülmektedir”

 

Denilmektedir.

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde;

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ;

 

Dilekçilerce dilekçelerinde ilam hükmüne hem esas hem de sorumluluk yönünden itiraz ettikleri anlaşılmakta olup, temyize konu ilam hükmü her iki yönden de incelenecektir.

 

Esas Yönünden İnceleme

 

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’ nun zam ve tazminatları düzenleyen 152 nci maddesinin III ortak hükümler bölümünün 1 inci fıkrasında “ Bu zam ve tazminatların hangi işi yapanlara ve hangi görevlerde bulunanlara ödeneceği, miktarları, ödeme usul ve esasları ilgili kurumların yazılı isteği ve Devlet Personel Başkanlığının görüşü üzerine Maliye Bakanlığınca bütün kurumları kapsayacak şekilde ve 154 üncü madde uyarınca katsayının Bakanlar Kurulunca değiştirilmesi durumu hariç yılda bir defa olmak üzere hazırlanır ve Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulur.” hükmü uyarınca 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve aynı Kanunun ek geçici 9 uncu maddesi kapsamına giren kurumlardan aylık alanlara, 2006 yılında ne miktarda zam ve tazminat verileceğine ilişkin 2006/10344 sayılı kararı yayınlanmıştır.

 

Anılan kararnamenin;

 

3 üncü maddesinin B bendinde “I sayılı Cetvelin (B) ve (C) bölümlerinde yer alan zamlar ile II sayılı Cetvelin (C), (E) ve (F) bölümlerinde yer alan özel hizmet tazminatının ödenmesinde, anılan bölümlerde ayrıca belirtilen istisnai durumlar hariç olmak üzere, personelin işgal ettiği kadronun sınıfı ve kariyeri esas alınır.”,

 

4 üncü maddesinin E bendinde de “Kurumların teknik ve sağlık hizmetleri sınıflarına ait kadrolarında bulunanlardan, bulundukları hizmet sınıflarına atanılabilecek mesleki bir üst öğrenimi bitirenlere, cetvellerde ayrıca belirtilen istisnai durumlar hariç olmak üzere, kariyerleri (mesleki üst öğrenimleri) esas alınarak zam ve tazminat ödenir. Kadroları teknik ve sağlık hizmetleri sınıflarında bulunanlardan, bulundukları hizmet sınıflarından bir kadroya atanılamayacak herhangi bir üst öğrenimi bitirenlere ise bitirdikleri üst öğrenimden dolayı zam ve tazminat ödenmez.” hükmü yer almaktadır.

 

Zam ve tazminatları belirleyen mezkur Kararname eki II sayılı cetvelin (E) teknik hizmetler bölümünün 6 ncı fıkrasında ; “Teknik Hizmetler Sınıfına ait kadrolarda bulunan personelden; büro, atölye, ısı santralı, laboratuar, tesis (sosyal tesisler dahil), işletme, fabrika ve hizmet binaları dışında olmak şartıyla arazi, şantiye, inşaat, baraj, park, bahçe, maden, açık alanlarda kurulu tarım ve hayvancılık uygulama birimleri ve yol gibi açık çalışma mahallerinde fiilen çalışanlara (belirtilen mahallerde yapılan kontrollük hizmetleri dahil),..” hükümleri ile fiilen çalışılan her gün için belirtilen oranlarda ayrıca özel hizmet tazminatı ödeneceği belirtilmiştir.

 

Anılan hükümde arazi tazminatı hususunda “Bu ek özel hizmet tazminatının ödenmesinde ilgililerin kadroları esas alınır. Tazminatın kimlere ödeneceği; iş programları ve çalışma mahallerinin özellikleri dikkate alınarak, üçer aylık dönemler itibarıyla ilgili birim amirlerince belirlenir. Ödemeler görevin filen yerine getirilmesinden sonra üçer aylık dönem sonlarında yapılır.” denilmek suretiyle tazminat ödemeleri bakımından ilgilinin kariyeri esas alınırken bu ek tazminatın ödenmesinde kadro unvanının esas alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır.

 

Bu çerçevede teknik hizmetler sınıfında yer alan unvanlarda görev yapan devlet memurlarına ödenebilecek olan arazi tazminatının, teknik hizmetler dışında diğer sınıflarda istihdam edilen devlet memurlarına ödenmesi mümkün bulunmamaktadır. Dolayısıyla Genel İdare Hizmetleri Sınıfında Asil Müdür kadrosunda bulunan ...’na bu tazminatın ödenmesi mümkün değildir.

 

Temyize konu ilam hükmünde, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde “Halkla İlişkiler Şefi” olarak görev yapan ...’ın görevi itibariyle fiilen arazide çalışması mümkün olmamasına rağmen arazi tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu belirtilmekte olup yapılan inceleme neticesinde Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Biriminde görev icra eden ilgili personelin arazide çalışmasının mümkün olmadığı anlaşıldığından kendisine bu tazminatın ödenmesi mümkün değildir.

 

Sorumluluk Yönünden İnceleme

 

Dilekçilerce dilekçelerinde ilgili personelin bulundukları müdürlük kadrolarına atanmaları ve görevlendirmeleri Belediye Başkanı tarafından yapıldığı için kamu zararı oluşsa dahi, Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin sorumluluğunun bulunmadığı iddia edilmektedir.

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanununun “Üst Yöneticiler” başlıklı 11 inci maddesinde;

 

“Bakanlıklarda ve diğer kamu idarelerinde en üst yönetici, il özel idarelerinde vali ve belediyelerde belediye başkanı üst yöneticidir. Bakanlıklarda en üst yönetici Cumhurbaşkanı tarafından belirlenir.

 

Üst yöneticiler, idarelerinin stratejik planlarının ve bütçelerinin kalkınma planına, yıllık programlara, kurumun stratejik plan ve performans hedefleri ile hizmet gereklerine uygun olarak hazırlanması ve uygulanmasından, sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, malî yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesi, izlenmesi ve kanunlar ile Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen görev ve sorumlulukların yerine getirilmesinden Bakana; mahallî idarelerde ise meclislerine karşı sorumludurlar.

 

Üst yöneticiler, bu sorumluluğun gereklerini harcama yetkilileri, malî hizmetler birimi ve iç denetçiler aracılığıyla yerine getirirler” hükümleri yer almaktadır. Söz konusu hükümlerde üst yöneticilerin sorumluğu siyasi olarak tanımlanmaktadır. Dolayısıyla üst yöneticilerin, harcama sürecinde talimat veren, harcamaya esas sözleşmeyi imzalayan vb. süreçlerde yer almamaları halinde mali sorumluluklarına hükmedilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla arazi tazminatı ödemelerinde Belediye Başkanının sorumluluğu bulunmamaktadır.

 

Harcama Yetkilileri ve Gerçekleştirme Görevlilerinin sorumluluk itirazları ile ilgili olarak,

 

Harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin yasal sorumluluk ve yükümlülükleri 5018 sayılı Kanunu’nun 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlenmektedir. 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunun “Harcama Talimatı ve Sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde;

 

“Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır. Harcama yetkilileri, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, Ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,

 

“Giderlerin Gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde;

 

“Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır. Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.” hükümlerine yer verilmektedir.

 

Bu hükümler bağlamında harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlileri mevzuat hükümlerine aykırı olan ödeme talimatı ve ödemelerden sorumlu olacaklarıdır. Dolayısıyla ilam hükmüne sorumluluk yönünden denilecek bulunmamaktadır.

 

Bu itibarla, Sayıştay 5. Dairesince 419 sayılı İlamın 3. Maddesi ile verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE(...’ın Daire kararının bozularak yeninden hüküm tesisini teminen Dairesine tevdiine karar verilmesi gerektiği şeklindeki ayrışık görüşüne ve ...’nin Daire kararının kaldırılması gerekir şeklindeki ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla;

 

Karar verildiği 03.02.2021 tarih ve 48812 sayılı tutanakta yazılı olmakla iş bu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

Karşı Oy Gerekçeleri;

 

...’ın karşı oy gerekçeleri;

 

Sorumluluk yönünden karar iştirak edilmekle birlikte esas yönünden yapılan inceleme neticesinde;

 

Temyize konu ilam hükmünde, Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünde “Halkla İlişkiler Şefi” olarak görev yapan ...’ın görevi itibariyle fiilen arazide çalışması mümkün olmamasına rağmen arazi tazminatı ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu belirtilmektedir.

 

Ancak yapılan incelemede, ilişikli ödeme emri ekinde söz konusu personelin arazide fiilen görev yaptığını gösterir puantaj cetvelinin mevcut olduğu anlaşılmaktadır. Resmi nitelikteki bu belgenin göz ardı edilerek, kişinin hali hazırda görev aldığı pozisyondan yola çıkarak, arazide görev alamayacağı kanaati üzerine hüküm tesisi mümkün bulunmamaktadır. İlgili müdürlüğün söz konusu dönemi kapsayacak şekilde faaliyet konularının tetkiki ve şef olarak görev yapan ilgili personelce bu faaliyetler çerçevesinde özel hizmet tazminatına hak kazanacak fiili görev üstlenilip üstlenilmediği tespitinin yapılması hususu hükmün esasını etkiler mahiyettedir. Dolayısıyla mevcut bilgi be belgeler çerçevesinde söz konusu personel ödenen özel hizmet tazminatının kamu zararına sebebiyet verdiği sonucuna ulaşılamayacaktır.

 

Bu sebeple esas yönünden yukarıda yer verilen hususların değerlendirilerek ilgili personelin yasal düzenlemeler gereği özel hizmet tazminatına hak kazanacak çalışmalarda bulunup bulunmadığının tetkiki ile sonuca varılmasını Sayıştay 5. Dairesince 419 sayılı İlamın 3. Maddesi ile verilen tazmin hükmünün bozularak dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmektedir.

 

...’nin karşı oy gerekçesi;

 

Dosya ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde; ilişikli ödeme emri eklerinde ilgili personellerin de bulunduğu puantaj cetvellerine yer verildiği ve bu bilgi ve belgeler doğrultusunda ödemelerin yapıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla yasal düzenlemeler gereği kendilerine özel hizmet tazminatı ödenmesi bakımından kurucu unsurların mevcudiyeti sağlandığından kamu zararı bulunmamakta olup daire kararının kaldırılması gerekmektedir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 389 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor