YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzası yoksa, muhasebe yetkilisinin harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulacağı hk.

Karar Özeti

 

Ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzası yoksa, muhasebe yetkilisinin harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulacağı hk.

Somut olayda ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasının varlığını aramadan ödeme yapan muhasebe yetkilisinin, ilama konu kamu zararına sebebiyet veren işlem sebebiyle, ödeme emrinde imzası bulunan diğer yetkililerle müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağı açık olup dilekçi tarafından dilekçesinde yapılan sorumluluk itirazı yerinde değildir.

Karar

 

Kamu İdaresi Türü          Belediyeler ve Bağlı İdareler     

 

Yılı         2017    

 

Dairesi  6           

 

Dosya No           45525  

 

Tutanak No        49575  

 

Tutanak Tarihi   2.6.2021            

 

Kararın Konusu Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar        

 

 

Konu: Fazla çalışma.

 

1-166 sayılı ilamın 1. maddesiyle; Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan Tahsildar ... ve V.H.K.İ. ... ile Tesisiler Müdürlüğünde çalışan Müdür V. ...’e mevzuata aykırı olarak fazla çalışma ücreti ödenmesi sonucunda neden olunan ... TL kamu zararı tutarının dilekçiden tazminine hükmedilmiş ve Daire Kararı 08.01.2020 tarih ve 47111 nolu Karar ile tasdik edilmiştir.

 

Karar Düzeltme Dilekçesi;

 

Muhasebe Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... tarafından sunulan karar düzeltme dilekçesinde aynen;

 

Bir olayın meydana gelmesi için zorunlu şartların, müspet şartlar ve menfi şartlar, her birinin, bulunması gerekir, zorunlu şartların hepsinin bir arada bulunması SEBEBİ meydana getirir. İlliyet bir sebep sonuç ilişkisi olduğuna göre zorunlu şartların her birinin bir arada bulunması gerekir.

 

Bahse konu bu olayda kamu zararı bir sonuç ise ve ben bu sonuçtan sorumlu tutulan kişiysem. bu sonucu doğuran tüm zorunlu şartların, muhasebe yetkilisi olan şahsım için meydana gelmiş olması gerekir.

 

Gerçekleştirme görevlisinin imzasının bulunmaması, bu zorunlu şartlardan biri değildir, nihayetinde gerçekleştirme görevlisinin imzası bulunmadığı halde de kamu zararının oluştuğu iddia edilmektedir.

 

Buna göre, gerçekleştirme görevlisinin imzası bulunsa da bulunmasa da esas yönünden ortada bir kamu zararı iddiası olacağına şüphe yok.

 

Gerçekleştirme görevlisinin imzasının olması durumunda ise muhasebe yetkilisinin (şahsımın) kamu zararından sorumlu tutulması mümkün olmayacaktı ve o ödemelerin yapılmasını yine muhasebe yetkilisi (şahsım) imzalamış olacaktı. Ama ortada yine bir kamu zararı olacaktı.

 

Bu sonuca göre şahsım için, kamu zararının oluşmasında zorunlu şartların her birinin bir arada olmasına etki etmekle ve kamu zararının oluşmasına imkân sağlamakla bir ilişkinin kurulması mümkün değildir. Çünkü hukuk normları, kişilere ve olaylara bağlı olarak farklı şekilde yorumlanamaz.

 

Evet, Sayıştay Başkanlığı’nın 14.06.2007 tarihli ve 5189 sayılı Genel Kurul Kararında, meydana gelen bir kamu zararından, ödeme emri üzerindeki gerçekleştirme görevlisi ve harcama yetkilisi imzalarından biri ya da ikisinin de eksik olması durumunda muhasebe yetkilisinin de sorumlu tutulacağı değerlendirilmiş ve karara bağlanmıştır, ancak alman bu kararın bu noktasında illiyet bağının nasıl kurulacağına ilişkin bir açıklama yapılmamıştır. Aslında illiyet bağı, iş bu karara istinaden oluşturulmuştur. Fakat oluşturulan bu illiyetin, hakikat ve adalet duygusunu tatmin edecek izahtan yoksun olduğu dikkatten kaçmamalıdır.

 

Anayasa’nın 2. Maddesinde, diğer unsurlarla birlikte adalet anlayışına ve hukuk devleti ilkesine vurgu yapılmıştır. Bu bağlamda hukuk, şerefli Türk Milleti’nin vazgeçilmez temel niteliklerindendir. Ancak hukuk, adaletin ve kamu düzeninin tesisi için ihtiyaç duyulan normlar olarak değerlendirilmelidir.

 

Anayasadaki bu hükümleri zikretmemin temel amacı, adalet duygusunun tesis edilmesi gerekliliğindendir.

 

Şu ana kadar, gerek ilgi (a)’da kayıtlı ... tarihli ve ... sayılı sorguya karşılık verdiğim ... tarihli dilekçemde, gerek ilgi (b)’de kayıtlı Sayıştay 6. Dairesinin … tarih ve 166 sayılı ilamına karşılık verdiğim … tarihli temyiz dilekçemde ve gerekse de iş bu karar düzeltme talepli dilekçemde de ısrarla üzerinde durmuş olduğum konu “illiyet bağı” konusu olmuştur.

 

Çünkü bir vakıanın gerçekleşmesindeki tüm zorunlu şartların bir arada olması halinde bir sebepten bahsedebiliriz ve bu sebeple sonuca bağ oluşturabiliriz. Ve ben sebebin unsurlarının tümünün muhasebe yetkilisi (şahsım) için oluşmadığı konusunda inançlıyım.

 

Bu inancım gereği iş bu karar düzeltme talebim de dâhil olmak üzere, herhangi bir hukukçu desteği olmaksızın vaziyetimi anlatmaya çalıştım.

 

Anayasa ve diğer mevzuatları ile adalet anlayışı esasına dayalı hukuk devleti ilkesi üzerine inşa edilen devletimize verdiğim 20 yıllık hizmetim süresince düzenli ve düzgün iş, adaleti hissettirmek anlayışı, devletin ve milletin menfaatlerini aynı anda tesis etmek prensiplerine ve gayretine haiz olmaya çalıştım, yaptığım iş her ne ise liyakatine haiz olmak için tüm gayretimi gösterdim, bu güne kadar muhatap olduğum olumsuz durumların her birinde vicdanım rahat bir şekilde uyudum. İş bu gerçekleşen kamu zararına da esas yönünden itiraz etmiyorum. Fakat muhasebe yetkilisi olarak, ödeme emri üzerinde gerçekleştirme görevlisi imzası olmaksızın ödemenin yapılması ile bu kamu zararına müşterek ve müteselsil sorumlu kabul edilmem noktasına itiraz ediyorum.

 

Çünkü yaptığım araştırmalarda özetle edindiğim kanaate göre, gerek felsefi açıdan gerekse de hukuk normları açısından bakıldığında, kamu zararının oluşması durumunda, ödeme emri kapağında, ilgili mevzuat çerçevesinde tam ve doğrudan sorumlu kabul edilen harcama yetkilisinin imzası var olmasına rağmen, muhasebe yetkilisinin de sorumlu tutulması ilke olarak doğru gelmiyor.

 

Bu durum, cinayeti planlayan, aynı zamanda azmettiren ile cinayeti işleyen iki kişiden, cinayeti işleyene dair somut bir delil olmayınca, şahitliği sabit olan şahidin suça ortak edilmesi gibi geliyor.

 

Hukuk sistemimizde örfi kurallar, sonucu ne kadar etkiliyor bilmiyorum ancak, bu vakıada karar düzeltme talebime ilişkin kararınız her ne olursa olsun, oluştuğu iddia edilen kamu zararının, şahsımın ekonomik düzenini bozmayacak nitelikte olduğunu, hatta zararın tazmini noktasında şahsımın cebinden herhangi bir ödeme olmayacağını düşünüyorum, çünkü oluştuğu karara bağlanan zarar, kesinlikle benim cebime girmedi, dolayısıyla bu zarar, cebine sirayet edenlerce karşılanacaktır.

 

Çünkü adalet bazen hukuka rağmen gerçekleşir.

 

Buna rağmen, benim bu konuda sonuna kadar itiraz ediyor olmamdaki birkaç temel sebep ise şöyle, bu güne kadar şahsi hayatımda mağdur olduğum, maddi ve manevi zarara uğradığım hiçbir adlî hadisede lehimde bir karar çıkmaması nedeniyle hukuk sistemine olan güvensizliğimin perçinlenmemesi, devletime ve milletime olan gerçek borcumu ödeme gayretimin kırılmaması, yaş, bilgi birikimi, tecrübe gibi unsurlar göz önünde bulundurulduğunda, hizmette verimliliğimin doruk noktasında olduğum bir dönemde sistemin üst mekanizmalarında görev yapan rical nazarında itibarsızlaştırılmamam, bu devlete ve bu millete ihanet noktasında zirve yapmış ve maalesef hâlâ aramızda bulunan hainlerin eline koz verilmemesidir.

 

SONUÇ VE TALEP

 

Yukarıda arz ve izah edildiği üzere, kamu zararına konu ödeme emri kapağında ilgili mevzuat çerçevesinde tam ve doğrudan sorumlu kabul edilen harcama yetkilisinin imzası var olmasına rağmen, gerçekleştirme görevlisi imzasının eksikliği ile ödemenin yapılması neticesinde, muhasebe yetkilisi olan şahsıma müteselsil sorumluluk yüklenmesinde illiyet bağının kurulamasının isabetli bir karar olmayacağı kanaati ve iddiası ile ilgi (c)’de kayıtlı 08.01.2020 tarih ve 47111 sayılı Temyiz Kurulu Kararının lehimde düzeltilmesi ve isnat edilen müşterek ve müteselsil sorumluluk kararının iptal edilmesini, saygılarımla arz ve talep ederim.”

 

Denilmektedir.

 

Başsavcılık Mütalaası:

 

Muhasebe Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... tarafından sunulan karar düzeltme dilekçesine istinaden verilen Mütalaada;

 

“Dosya içeriğinin incelenmesi sonucunda; Karar düzeltme talebinde ileri sürülen hususlar sorgu üzerine yapılan savunma ile 6. Dairenin ilam hükmüne karşı yapılan temyiz başvurusunda ileri sürülen hususlar ile benzer olup, söz konusu hususlar 6. Daire ve Temyiz Kurulunun ilamlarında karşılanmıştır.

 

Bu nedenle, dilekçede yer alan açıklamalar bu haliyle karar düzeltme talebini gerektirir nitelikte olmadığından, karar düzeltmesine mahal bulunmadığı yönünde karar verilmesi uygun olur.”

 

Denilmektedir.

 

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,

 

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

 

Dilekçilerce dilekçelerinde ilgili temyiz kurulu kararına karşı sorumluluk yönünden itirazda bulunulmaktadır.

 

Muhasebe yetkilisi ..., ilgili ödeme emri belgeleri üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasının bulunmamasına rağmen ödeme yapması sebebiyle;

 

Temyize konu ilamın 1’nci maddesiyle; Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan Tahsildar ... ve V.H.K.İ. ... ile Tesisiler Müdürlüğünde çalışan Müdür V. ...’e mevzuata aykırı olarak fazla çalışma ücreti ödenmesi sebebiyle oluşan kamu zararından diğer sorumlular ile müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmaktadır.

 

Dilekçinin, ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasının bulunmamasına rağmen ödeme yapması ile hukuka aykırı ödeme ile sebep olunan kamu zararı arasında illiyet bağı bulunmadığından bahisle sorumluluk itirazına ilişkin olarak;

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanununun 61’nci maddesinde muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlulukları düzenlenmektedir. Bu düzenleme ile muhasebe yetkilisi, gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması olarak belirtilen muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasından sorumlu tutulmaktadır.

 

Ödeme aşamasında ise; ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde; yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını, hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri kontrol etmekle yükümlü kılınmış ve bu yükümlülükten sorumlu tutulmaktadır. Muhasebe yetkililerince ilgili mevzuatta düzenlenen belgeler dışında belge aranamayacağı ödeme aşmasında kontrolle yükümlü kıldığı unsurlarda eksiklik veya hata bulunması halinde ödeme yapamayacağı belirtilmektedir. Bu düzenleme ile muhasebe yetkilisine ödeme aşamasında ödeme emri ve eki belgeleri üzerinde yetkililerin imzasını arama yükümlülüğü verilmekte ve yetkililerin imzasında noksanlık bulunduğu takdirde ödeme yapmayacağı hükme bağlanmaktadır. Ayrıca, 14.06.2007 tarihli ve 5189 sayılı Sayıştay Genel Kurulu Kararında da, bu minvalde, ödeme emri belgesi üzerinde harcama yetkilisi veya gerçekleştirme görevlisinden sadece birinin imzası varsa, muhasebe yetkilisinin, imzası bulunan görevliyle birlikte sorumlu tutulması gerektiği esası belirtilmektedir.

 

Somut olayda ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasının varlığını aramadan ödeme yapan muhasebe yetkilisinin, ilama konu kamu zararına sebebiyet veren işlem sebebiyle, ödeme emrinde imzası bulunan diğer yetkililerle müşterek ve müteselsilen sorumlu olacağı açık olup dilekçi tarafından dilekçesinde yapılan sorumluluk itirazı yerinde değildir.

 

Bu itibarla; Dilekçiler tarafından (temyiz aşamasındaki ile birebir aynı şekilde yeniden) ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulu Kararında karşılandığı ve kararın kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; (166 sayılı İlamın 1. maddesiyle verilen tazmin hükmünü tasdik eden) söz konusu 08.01.2020 tarihli ve 47111 tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA ( Üye ...’ın kararın sorumluluk yönünden tekrar incelenmesini teminen karar düzeltmeye mahal olduğu yönündeki ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla

 

Karar verildiği 02.06.2021 tarih ve 49575 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

Karşı Oy Gerekçesi;

 

Üye ...’ın karşı oy gerekçesi;

 

Dilekçe sahibi muhasebe yetkilisi ..., gerçekleştirme görevlisinin imzasının bulunmamasına rağmen ödeme yapması sebebiyle;

 

İlamın 1’nci maddesiyle; Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan Tahsildar ... ve V.H.K.İ. ... ile Tesisiler Müdürlüğünde çalışan Müdür V. ...’e mevzuata aykırı olarak fazla çalışma ücreti ödenmesi sebebiyle oluşan kamu zararından diğer sorumlular ile müşterek ve müteselsilen sorumlu tutulmuştur.

 

Dilekçinin ödeme emri belgesi üzerinde gerçekleştirme görevlisinin imzasının bulunmamasına rağmen ödeme yapması ile hukuka aykırı ödeme ile sebep olunan kamu zararı arasında illiyet bağı bulunmadığından bahisle sorumluluk itirazı ise yerinde görülmelidir. Şöyle ki;

 

5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanununun 61’nci maddesinde muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlulukları düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile muhasebe yetkilisi, gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması olarak belirtilen muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasından sorumlu tutulmuştur.

 

Yine muhasebe yetkilisi, ödeme aşamasında; ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde; yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını, hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri kontrol etmekle yükümlü kılınmış ve bu sorumluluğu bu kapsam ile sınırlı tutulmuştur. Muhasebe yetkililerince, ilgili mevzuatında düzenlenen belgeler dışında belge aranamayacağı, ödeme aşmasında kontrolle yükümlü kıldığı unsurlarda eksiklik veya hata bulunması halinde ödeme yapamayacağı belirtilmiştir.

 

5018 sayılı Kanunun 71’nci maddesinde ‘Kamu Zararı’, kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması, şeklinde tanımlanmıştır. Bu yasal düzenleme ile kamu görevlisinin meydana gelen kamu zararından sorumlu tutulabilmesi için kamu görevlisinin kararı, işlemi veya eylemleri ile meydana gelen kamu zararı arasında illiyet bağı bulunmasının gerekliliği hüküm altına alınmıştır.

 

Temyize konu ilam hükümleri bu bağlamda değerlendirildiğinde;

 

1’nci madde Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünde çalışan ilgili personeller ile Tesisiler Müdür Vekiline fazla çalışma ücretinin; 13.03.2017 tarihli ve 2017/10049 sayılı Kararname eki Karar dayanak gösterilerek ödenemeyeceği ve 657 sayılı Kanun’un 178’nci maddesi ile 2017 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu’na ekli K- Cetvelinin III. FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETİ başlığının “A. Saat Başı Fazla Çalışma Ücreti” alt başlığının 2’nci sırasında yer alan hükme göre de ödenemeyeceği belirtilmek suretiyle,

 

2,3,4 ve 5’nci maddelerinde ise; asilde aranan şartları taşımayan vekâleten görevlendirilen ilgili personellere, 657 sayılı Kanunun 175 inci maddesi uyarınca vekalet aylığı, 2006/10344 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının 9 uncu maddesi uyarınca zam ve tazminat farkı ile 375 sayılı KHK’nın ek 9 uncu maddesi uyarınca ek ödeme farkı ödenmesinin mümkün olmadığı belirtilmek suretiyle söz konusu ödemeleri hukuka aykırı olduğu ve bu ödemeler sebebiyle oluşan kamu zararının sorumlulardan tazminine hükmolunduğu anlaşılmaktadır.

 

Dolayısıyla; 5018 sayılı Kanun’un 61’nci madde hükmü gereğince muhasebe hizmetlerinin yürütülmesinden muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasından ve ayrıca ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde; yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını, hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri kontrol etmekle yükümlü kılınmış ve bu yükümlülükten sorumlu tutulmuş muhasebe yetkilisinin, ilama konu eylem, işlem veya kararların hukuka uygun olup olmadığını araştırmak, incelemek ve buna göre işlem tesis etmekle sorumlu ve yükümlü olmadığı açıktır. Bir kişiye sorumlu ve yükümlü olmadığı bir husustan ötürü sorumluluk yüklenemeyeceği gibi kamu zararı özelinde muhasebe yetkilisinin ödeme aşamasında ödeme emri belgesi üzerinde yetkililerin imzasının kontrolü sorumluluğu ile ilama konu hükümlerin esası olan hukuka aykırı işlemler arasında illiyet bağı kurulamayacağından sorumluluğu bulunmamaktadır.

 

Tüm bu gerekçelerle temyiz kurulu kararına ilişkin, somut olayın sorumluluk yönünde yeniden incelenmesi için, karar düzeltilmesine mahal olduğu kararı verilmesi gerekir.

 

 

 

Konu: Özel hizmet tazminatı ve ek ödeme.

 

2-166 sayılı ilamın 2. Maddesiyle; “Kültür ve Sosyal İşler Müdürü” ile “Dış İlişkiler Müdürü” görevlerine vekâleten atanan asilde aranan şartları taşımayan Sosyolog ...’na vekalet ettiği bu görevlere ait özel hizmet tazminatı ve ek ödemenin ödenmesi sonucunda neden olunan ...-TL kamu zararı tutarı tazminine hükmedilmiş ve Daire Kararı 08.01.2020 tarih ve 47111 nolu Karar ile tasdik edilmiştir.

 

İlgili Temyiz Kurulu kararına istinaden karar düzeltme kanun yoluna başvuran dilekçinin dilekçesi ve Başsavcılık Mütalaası işbu ilamın 1. Maddesi ile aynı mahiyettedir.

 

Dilekçiler tarafından (temyiz aşamasındaki ile birebir aynı şekilde yeniden) ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulu Kararında karşılandığı ve kararın kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; (166 sayılı İlamın 2. maddesiyle verilen tazmin hükmünü tasdik eden) söz konusu 08.01.2020 tarihli ve 47111 tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA ( Üye ...’ın işbu ilamın 1. Maddesinde belirtilen ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla

 

Karar verildiği 02.06.2021 tarih ve 49575 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

Konu: Özel hizmet tazminatı ve ek ödeme.

 

3-166 sayılı ilamın 3. Maddesiyle; Destek Hizmetleri Müdürü görevine vekâleten atanan asilde aranan şartları taşımayan Şef ...’a vekâlet ettiği bu göreve ait özel hizmet tazminatı ve ek ödemenin ödenmesi sonucunda neden olunan ...-TL kamu zararı tutarı dilekçiden tazminine hükmedilmiş ve Daire Kararı 08.01.2020 tarih ve 47111 nolu Karar ile tasdik edilmiştir.

 

İlgili Temyiz Kurulu kararına istinaden karar düzeltme kanun yoluna başvuran dilekçinin dilekçesi ve Başsavcılık Mütalaası işbu ilamın 1. Maddesi ile aynı mahiyettedir.

 

Dilekçiler tarafından (temyiz aşamasındaki ile birebir aynı şekilde yeniden) ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulu Kararında karşılandığı ve kararın kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; (166 sayılı İlamın 3. maddesiyle verilen tazmin hükmünü tasdik eden) söz konusu 08.01.2020 tarihli ve 47111 tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA ( Üye ...’ın işbu ilamın 1. Maddesinde belirtilen ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla

 

Karar verildiği 02.06.2021 tarih ve 49575 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

Konu: Özel hizmet tazminatı ve ek ödeme.

 

4-166 sayılı ilamın 4. Maddesiyle; “Ruhsat ve Denetim Müdürü” ile “Temizlik İşleri Müdürü” görevlerine vekâleten atanan asilde aranan şartları taşımayan Zabıta Komiseri ...’e vekâlet ettiği bu görevlere ait özel hizmet tazminatı ve ek ödemenin ödenmesi sonucunda neden olunan ...-TL kamu zararı tutarının dilekçiden tazminine hükmedilmiş ve Daire Kararı 08.01.2020 tarih ve 47111 nolu Karar ile tasdik edilmiştir.

 

İlgili Temyiz Kurulu kararına istinaden karar düzeltme kanun yoluna başvuran dilekçinin dilekçesi ve Başsavcılık Mütalaası işbu ilamın 1. Maddesi ile aynı mahiyettedir.

 

Dilekçiler tarafından (temyiz aşamasındaki ile birebir aynı şekilde yeniden) ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulu Kararında karşılandığı ve kararın kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; (166 sayılı İlamın 4. maddesiyle verilen tazmin hükmünü tasdik eden) söz konusu 08.01.2020 tarihli ve 47111 tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA ( Üye ...’ın işbu ilamın 1. Maddesinde belirtilen ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla

 

Karar verildiği 02.06.2021 tarih ve 49575 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

Konu: Özel hizmet tazminatı ve ek ödeme.

 

5-166 sayılı ilamın 5. Maddesiyle; Yazı İşleri Müdürü görevine vekâleten atanan asilde aranan şartları taşımayan Tekniker ...’a vekâlet ettiği bu görevlere ait özel hizmet tazminatı ve ek ödemenin ödenmesi sonucunda neden olunan ...-TL kamu zararı tutarının dilekçiden tazminine hükmedilmiş ve Daire Kararı 08.01.2020 tarih ve 47111 nolu Karar ile tasdik edilmiştir.

 

İlgili Temyiz Kurulu kararına istinaden karar düzeltme kanun yoluna başvuran dilekçinin dilekçesi ve Başsavcılık Mütalaası işbu ilamın 1. Maddesi ile aynı mahiyettedir.

 

Dilekçiler tarafından (temyiz aşamasındaki ile birebir aynı şekilde yeniden) ileri sürülen iddia ve itirazların tamamının Temyiz Kurulu Kararında karşılandığı ve kararın kanuna aykırı bir yönünün bulunmadığı anlaşıldığından ve ayrıca Kararın düzeltilmesini icap ettiren başka bir husus da ileri sürülmediğinden; (166 sayılı İlamın 5. maddesiyle verilen tazmin hükmünü tasdik eden) söz konusu 08.01.2020 tarihli ve 47111 tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında KARAR DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA ( Üye ...’ın işbu ilamın 1. Maddesinde belirtilen ayrışık görüşüne karşı) oyçokluğuyla

 

Karar verildiği 02.06.2021 tarih ve 49575 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Bu sayfa 151 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor