Ticket ihalesi ile memurlara yemek yardımı yapılmasının mümkün olduğu hk.
Kamu İdaresi Türü Özel İdareler
Yılı 2016
Dairesi 1
Dosya No 46488
Tutanak No 49541
Tutanak Tarihi 21.4.2021
Kararın Konusu Personel Mevzuatı ile İlgili Kararlar
Konu: Yemek Yardımı
188 sayılı Ek İlamın 1’inci maddesiyle; ... İl Özel İdaresi personeline yiyecek yardımının yemek verme yerine para ile temsil edilen araçlar (ticket) vasıtasıyla ... A.Ş.’den satın alma yolu ile verilmesi sonucu oluşan ... TL kamu zararının tazminine karar verilmiştir.
{36 sayılı (Asıl) İlamın 2’nci maddesiyle de aynı tutarda tazmin hükmü verilmiş, bu hükme karşı sorumlulardan Harc. Yetk.-... tarafından yapılan temyiz başvurusu üzerine Sayıştay Temyiz Kurulunun 06.03.2019 tarih ve 45814 sayılı Kararı ile; “yemek yardımından yararlananlardan yemek maliyetinin yarısının kesilmesi gerektiği, yemek yardımının hangi şekilde verilmesi gerektiği konusunda herhangi bir inisiyatif kullanma yetkisi olmayan ve sadece verilen talimat üzerine yapılması gereken ihaleyi gerçekleştirmekle görevli ihale komisyonunda yer alan başkan ve üyelerin sorumlu olmamaları gerektiği, sadece ödeme emrini imzalayan gerçekleştirme görevlisi ve harcama yetkilisinin sorumlu olması gerektiği” belirtilerek yemek maliyetinin yarısı üzerinden kamu zararının hesaplanması ve sorumluluğun da yeniden ele alınması için 36 sayılı İlamın 2’nci maddesi ile verilen ... TL’lik tazmin hükmü BOZULARAK dosyanın DAİREYE GÖNDERİLMESİNE oy çokluğuyla karar verilmiş, Sayıştay 1. Dairesince yeniden yapılan yargılama sonucunda ise; ilk kararda ısrar edilerek işbu temyize konu tazmin hükmü verilmiştir.}
Bu defa Ek İlam hükmüne karşı temyiz başvurusunda bulunan sorumlu Harcama Yetkilisi ... (Genel Sekreter) tarafından gönderilen temyiz dilekçesinde [Aynı İlam maddesine ilişkin olarak temyiz talebinde bulunan İhale Komisyonu Başkanı ..., İhale Komisyonu Üyeleri; ..., ..., ... tarafından gönderilen dilekçelerde de tamamen aynı olmak üzere] özetle;
... İl Özel İdaresince memurlara yemek yardımı yapılması yolundaki uygulamanın, 4734 sayılı Kanun ile Yönetmelik maddelerine aykırı olmadığı gibi, ortada 5018 sayılı Kanunun 71'inci maddesindeki şartlar açısından herhangi bir kamu zararının da bulunmadığı, Sayıştay 1. Dairesinin Kararının 6085, 5018 ve 4734 sayılı Kanunların yanı sıra ilgili Yönetmeliğe de aykırı olduğu,
İlamda 657 sayılı Kanunun 212’nci maddesine, 4734 sayılı Kanunun 2 ve 4’üncü maddelerine, Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğin 1, 2, 3 ve 5’inci maddelerine yer verilerek bir mevzuat karmaşası yaratıldığı, ilgili Yönetmelikteki hangi maddeler olduğu belirtilmeksizin “Söz konusu Yönetmelikte yer alan düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda, 657 saydı Kanuna tabi personele yiyecek yardımının kupon, kart, fiş, ticket gibi para temsili araçlar sağlanarak dışarıdan temin edilmesi şeklinde yapılması mümkün değildir ” sonucuna varıldığı, oysa söz konusu Yönetmelikte yer alan düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda 1. Daire Karar’ını haklı çıkaracak hiçbir hükmün bulunmadığı, İlamda ayrıca 4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinin sadece bir kısmı esas alınarak “Buna göre para temsili araçlar ile yemek ihtiyacının dışarıdan karşılanması, Kamu İhale Kanununun yukarıya alınan hizmet tanımı kapsamında bulunmamaktadır” denilmek suretiyle tümüyle hatalı bir yorumda bulunulduğu,
1. Hukuk sisteminde “PARA TEMSİLİ ARAÇLAR” şeklinde tanımlanmış hiçbir ödeme aracının bulunmadığı,
Hukuk sisteminde para yerine geçen (kambiyo) senetlerin olduğu, bunların da bono, çek ve poliçe olarak Türk Ticaret Kanununda düzenlendiği, uygulamada nakit dışı ödeme araçları şeklinde adlandırılanların ise banka kartları ve kredi kartları olduğu, Dolayısıyla; hukuken mevcut bulunmayan “PARA TEMSİLİ ARAÇLAR” ifadesinin bir yargı kurumunun İlam’ında kullanılması ve Karar'ına dayanak yapılmasının kabul edilemeyeceği, sonuç olarak; İlam'da yer alan “Söz konusu Yönetmelikte yer alan düzenlemeler göz önünde bulundurulduğunda, 657 sayılı Kanuna tabi personele yiyecek yardımının kupon, kart, fış, ticket gibi para temsili araçlar sağlanarak dışarıdan temin edilmesi şeklinde yapılması mümkün değildir“ şeklindeki ifadenin dayanağının olmadığı, zira, kupon, kart, fış ve ticketin para temsili araç niteliğinde olmadığı,
2. Kurumdaki uygulamanın Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğine aykırı olmadığı, İlamda da belirtildiği gibi ilgili Yönetmeliğin “Yardım Şekli” başlıklı 3’üncü maddesinde “Yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakden bir ödemede bulunulamaz" hükmünün yer aldığı, yapılan uygulamanın da bu yönde olduğu, memurlara nakden hiçbir ödemede bulunulmadığı ve onların yemek yemelerinin sağlandığı,
2.1 Memurlara nakden ödemede bulunulmadığı, Türk Dil Kurumunun Büyük Türkçe Sözlüğünde nakit’in, “Para, akçe, kullanılması hemen mümkün olan para, peşin para, likit, elde tutulan ve ödemelerde anında kullanılabilen para” şeklinde tanımlandığı, Personele yemek yardımı kapsamında para verilmediği gibi para yerine geçen ve Türk Ticaret Kanununda tanımlanan senetlerin veya kredi kartı gibi ödeme araçlarının da verilmediği,
2.2 Yemek yardımının memurlara yemek verme şeklinde yapıldığı,
Memurlara yemek hizmeti sağlanması amacıyla ihaleye çıkıldığı, Yönetmelik ile öngörülen amacın yerine getirildiği, konu ile ilgili sözleşmenin 5.1’inci maddesinde işin tanımının; “Memurlara Öğle Yemeği Verilmesi Hizmet Alımı 166 adet memura 5 ay süre ile yemek hizmeti alımı” şeklinde yapıldığı, Yönetmeliğin hiçbir maddesinde yapılan uygulamaya engel teşkil edecek bir hükmün bulunmadığı, ilgili Yönetmeliğin 3’üncü maddesinde yer alan şartların gerçekleştiği memurlara nakit herhangi bir ödeme yapılmadığı, memurların yemek yemesi sağlanmış olup mevzuata aykırı hareket edilmediği,
2.3 Kurumdaki uygulamanın Yönetmeliğin 5’inci maddesine de aykırı olmadığı,
Yönetmeliğin "Yardımın Şartları" başlıklı 5’inci maddesinde yer alan "Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir.” hükmünün hak düşürücü veya uygulamayı engelleyici bir sınırlama getirmediği, madde hükmünde “kurulan” ifadesinin yer aldığı, Yönetmeliğin 5'inci maddesi bahsedilen kuruluşların kurulumunu zorunlu kılmadığı, bu yönde bir şart getirmediği, söz konusu kuruluşların varlığı mevcut ise ödeneğin aktarılacağı, ancak Kurumda yemek servisi, yardım sandığı, demek veya bu mahiyette bir kuruluşun mevcut olmadığı, kurulmasının da zorunlu olmadığı, nitekim aynı maddede yer alan “Yemek servisi, yiyecek yardımından faydalanabilecek personel sayısının asgari 50 olması ve yemekhane için elverişli yer bulunması şartıyla atamaya yetkili amirin onayı ile kurulabilir” ifadesinden de anlaşılacağı üzere yemek servisi kurulmasında İdareye takdir hakkının tanındığı, sonuç olarak Yönetmeliğin 5’inci maddesine aykırı hareket edilmediği,
3. Piyasadan yemek hizmeti alımının 4734 sayılı Kanuna aykırı olmadığı, İlamda Kanunun 4’üncü maddesinin eksik ve hatalı değerlendirildiği,
İlamda 4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesindeki “Hizmet” tanımına yer verildikten sonra “Buna göre para temsili araçlar ile yemek ihtiyacının dışarıdan karşılanması, Kamu İhale Kanununun yukarıya alınan hizmet tanımı kapsamında bulunmamaktadır.“ şeklinde dayanaksız bir sonuca varıldığı, yine “Yukarıdaki açıklamalardan anlaşılacağı üzere, para temsili araçlar ile yemek ihtiyacının dışarıdan karşılanması ile ilgili idare işlemi, Yiyecek Yardımı Yönetmeliği ve Kamu İhale Kanununa aykırı olduğundan, bu işlem neticesi yapılan ödeme, mevzuatta öngörülmeyen bir ödeme mahiyetindedir. ” şeklinde hukuki dayanağı olmayan bir yorumda bulunulduğu,
4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinde “hizmet” in; “Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetleri, ... ifade eder." Şeklinde tanımlandığı,
Madde metninde yer alan "yemek hazırlama ve dağıtım .... benzeri diğer hizmetleri” ifadesinin İlamı tümden dayanaksız kıldığı, yemeğin hazırlanarak verilmesi, yedirilmesi, gönderilmesi, yemek yapılması ile sunulmasına ilişkin tüm hizmetlerin 4734 sayılı Kanunun hizmet tanımına girdiği, zira Kanun hizmet tanımında kesin sınırlama getirmemiş ve benzeri diğer hizmetleri’ demek suretiyle tanımı genişletmiştir. İlam'da “ve benzeri diğer hizmetleri' ifadesi herhalde gözden kaçmıştır. 4734 sayılı Kanun sadece yemek hazırlama ve dağıtım hizmetine değil benzeri diğer hizmetlere de cevaz vermiştir. İlam bu açıdan da hatalıdır. Sonuç olarak kurumumuzda yapılan ihale 4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesinde yer aldığı gibi ”yemek hazırlama ve dağıtım …benzeri diğer hizmetleri…” kapsamındadır. 4734 sayılı Kanuna herhangi bir aykırılık söz konusu değildir.
4. Yemek yardımı yönetmeliğinde değişiklik yapıldığı,
2017/11180 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına ekli "Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik’in 1’inci maddesiyle Yönetmeliğin 3'üncü maddesinin birinci fıkrasının; “Yiyecek yardımı sadece yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım, nakden veya kupon, kart, fış, bilet ya da bu mahiyette bir ödeme aracı verilmek suretiyle yapılamaz’’ şeklinde değiştirildiği, 2’nci maddesiyle de Yönetmeliğin 5’inci maddesine “Yiyecek yardımının gerektirdiği giderler sadece yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluş tarafından yapılır” ile “Yiyecek yardımı bu şekilde kurulan yemek servislerinde yapılır" hükümlerinin eklendiği, değişikliğin 10 Şubat 2018 günlü Resmi Gazete’de yayımlandığı ve bu tarihte yürürlüğe girdiği,
Bakanlar Kurulunun yemek yardımının kupon, kart, fış, bilet ya da bu mahiyette bir ödeme aracı verilmek suretiyle yapılamayacağına karar verdiği, kart, fış, bilet ya da bu mahiyette bir ödeme aracı kullanılmasını yasakladığı, 2017/11180 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile getirilen bu sınırlamanın 10 Şubat 2018 tarihinden itibaren geçerli olacağı, 10 Şubat 2018 tarihinden önce bu şekil bir kısıtlamanın bulunmadığı, şayet bu yönde bir kısıtlama 10 Şubat 2018 tarihinden önce mevcut olsa idi Yönetmelikte değişiklik yapılmasına gerek olmayacağı, aksine bir yorumun, Bakanlar Kurulunun önceki durumu bilemediği, zaten yasak olan bir hususu yeniden yasakladığı anlamına geleceği ve Bakanlar Kuruluna hakaret teşkil edeceği,
Bakanlar Kurulu’nun yukarıya alınan Karar'ından da anlaşılacağı üzere yemek yardımı 10 Şubat 2018 tarihinden itibaren kupon, kart, fış, bilet ya da bu mahiyette bir ödeme aracı verilmek suretiyle yapılamayacağı, Bakanlar Kurulu Kararı geriye yürümeyeceği için ve zaten yasak olan bir hususu yeniden yasakladığı düşünülemeyeceğinden Kurumun İlam’a konu uygulamasının Yönetmeliğe aykırı olmadığı, zira yukarıda açıklandığı üzere Yönetmelik değişikliği 10 Şubat 2018 tarihinden itibaren geçerli olup, Kurum uygulamasının Yönetmeliğe aykırılığının söz konusu olmadığı, hukuki belirliliğin ve hukuk güvenliğinin gereği olarak Anayasanın 38’inci maddesinin birinci fıkrasında “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz.’’ denildiği,
5. 5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesindeki şartların gerçekleşmediği ve kamu zararının oluşmadığı, söz konusu maddede kamu zararının; “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır” şeklinde tanımlandığı, İlama konu ödemede; kasıt, kusur ve ihmalin olmadığı gibi mevzuata aykırı bir karar, işlem ve eylemin de bulunmadığı, yapılan uygulamanın gerek 4734 sayılı Kanuna ve gerekse Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğine uygun olduğu ve kamu zararının oluşmadığı,
a) İş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılmadığı,
Memurlara yapılacak yiyecek yardımı ile ilgili ihale, 4734 sayılı Kanun hükümlerine uygun olarak ... TL maliyet hesabı çıkmışken bu tutarın % 23 oranında düşük ihale bedeli ... TL olarak gerçekleştiği, 4734 sayılı Kanuna uygun gerçekleşen ihaleye ilişkin ödemelerde fazla ödemenin yapılmadığı,
b)Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması şeklinde bir uygulamanın söz konusu olmadığı, ihaleye konu olan hizmetin alındığı ve bedelinin de ihaleye uygun olarak ödendiği,
c) Fazla veya yersiz ödemelerde bulunulmadığı, İlamda maliyet bedeline ilişkin bir tespitin olmadığı, fazla bir ödemenin olmadığı,
d) İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınması veya yaptırılması şeklinde bir durumun söz konusu olmadığı,
e) İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata uygun bir şekilde yapılmaması gibi bir durumun olmadığı,
f) (Mülga: 22/12/2005-5436/10 md.)
g) Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması şeklinde bir uygulamanın yapılmadığı,
Yukarıda ayrıntısıyla açıklandığı üzere 4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesindeki hizmet tanımına uygun olarak "yemek hazırlama ve dağıtım benzeri hizmetler için ihaleye çıkıldığı, memurlara nakden ödeme yapılmadığı ve yemek verildiği,
Sonuç olarak 5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesindeki şartların hiçbirisi gerçekleşmediğinden kamu zararı da oluşmadığı, Kurumda gerekli şartların sağlanıp yemek servisi kurulması durumunda daha düşük maliyetle yemek yardımı yapılmasının mümkün olmayacağı,
Diğer taraftan; 5018 sayılı Kanununun 71’inci maddesinde belirlenen şartlardan hiçbirisi gerçekleşmediğinden tazmin hükmü verilmesinin 6085 sayılı Kanunun 5’inci maddesine de aykırı olduğu,
Sayıştay Temyiz Kurulunun çok sayıda kararında (örn. 38777/08.04.2014 39109/03.06.2014 ve de 39307/01.07.2014) yemek ihtiyacının 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 4’üncü maddesine göre ihale yolu ile karşılanmasının mümkün olduğunun belirtildiği,
6. İhale komisyon üyesi olarak İlamda belirtilen kamu zararlarında sorumluluğu bulunmadığı, Kurumda yapılacak ihalelerde Harcama Yetkilisinin görev vermesi sonucu ihale komisyonunun kurulduğu, yapılan ihalede en uygun teklifi verene iş verildiği, kanuna aykırı bir iş yapılmadığı,
5018 sayılı Kanunun “Harcama Yetkisi ve Yetkilisi” başlıklı 31’inci maddesinin birinci fıkrasında “Bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir.” Denildiği, ayrıca 5302 Sayılı İl Özel İdaresi Kanunu’nun 46’ncı maddesi birinci fıkrasında "İl özel idaresi bütçesiyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir." Denildiği,
5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesi üçüncü fıkrasında belirtilen “Kanunların veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluk kurul, komite veya komisyona ait olur. ” hükmüne göre sorumluluğun temelinin harcama yetkisi olduğu, ihale komisyonunun sorumlu olabilmesi için Kanunların veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin verdiği yetkiye istinaden 5018 sayılı Kanunun 32’nci maddesi içeriğine göre bütçeden harcama yapılma sürecine başlanması için zorunlu olan harcama talimatını ihale komisyonuna vermesi gerektiği, bahse konu işte ihale komisyonunun harcama talimatını vermediği için 5018 sayılı Kanun hükümleri açısından harcama yetkisi olmadığından sorumluluğu bulunmadığı,
Maliye Bakanlığınca 28.04.2006 tarih ve 26152 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğ Seri No:2’nin 1.Fıkrası a) bendinde “Buna göre, ihale yetkilisinin ilgili mevzuatında özel olarak belirlendiği haller dışında, 5018 sayılı Kanunun 31 inci maddesi uyarınca belirlenmiş bulunan harcama yetkilileri aynı zamanda ihale yetkilisi olacaktır." Denildiği,
Ayrıca Kamu İhale Genel Tebliği’nin “İhale yetkilisi ve ihale komisyonu” başlıklı 5.8. maddesinde “İhale yetkilisi, ihale komisyonunda görev alamaz. Kurulların ihale yetkilisi olduğu durumlarda da kurul üyeleri ihale komisyon üyesi olamazlar." hükümleri gereğince ihale komisyonu harcama yetkisine sahip olsaydı ihale yetkilisi konumunda olacağı, bu durumda harcama yetkilisinin ihale yetkilisi olarak ihale komisyonunda yer almasının mevzuata aykırılık teşkil edeceği,
Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde ihale komisyonunun bir yönetim organı olmadığı, kararının harcama talimatının taşıdığı unsurları taşımadığı ve harcama yetkisi bulunmadığından memurlara yapılan yiyecek yardımı nedeniyle ortaya çıktığı iddia edilen kamu zararından sorumlu tutulamayacağı,
Ortada 5018/71’nci maddesi anlamında kamu zararı olmadığından Ek İlam hükmünün kaldırılmasının talep edildiği, belirtilmiştir.
Başsavcılık mütalaasında (Tüm sorumlular için aynı mahiyette olmak üzere) özetle;
657 sayılı Kanun'un 212’nci maddesine dayanarak çıkarılan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin;
4’üncü maddesinin; "(Değişik:8/8/2016-2016/9103K.) Yiyecek yardımının gerektirdiği giderler, yemek maliyetlerinin Ankara, İstanbul ve İzmir illeri için üçte ikisini, diğer iller için yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dâhil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanır. Ödenek dağıtımı yemek servisi kurulacak kurumdaki memur sayısı dikkate alınmak suretiyle yapılır.
Yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmı yemek yiyenlerden alınır.2155 sayılı Bazı Kamu Personeline Tayın Bedeli Verilmesi Hakkında Kanun'a göre tayın bedeli verilen personel ile sözleşmeli olarak çalıştırılanların, bu Yönetmeliğe göre yiyecek yardımı yapılan yemek servislerinde yemek yemeleri halinde, yemek bedelinin tamamı kendilerinden alınır." hükmünü,
5’inci maddesi üçüncü fıkrasının; "Yemek servisi için gerekli bina, tesis ve demirbaş eşya kurumlarca sağlanır. Bunlara karşılık memurlardan ücret alınmaz." hükmünü,
9’uncu maddesinin ise; " Yönetmeliğin 4'üncü maddesinin uygulanmasında, kurum kadrolarında olup, yemek servisinde görevlendirilen personel giderleri, su, elektrik ve havagazı giderleri yemek maliyetine dahil edilmez." hükmünü,
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun;
2’nci maddesi; "Madde 2-Aşağıda belirtilen idarelerin kullanımında bulunan her türlü kaynaktan karşılanan mal veya hizmet alımları ile yapım işlerinin ihaleleri bu Kanun hükümlerine göre yürütülür:
a)(Değişik: 1/6/2007-5680/1 md.) Genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri ile özel bütçeli idareler, il özel idareleri ve belediyeler ile bunlara bağlı; döner sermayeli kuruluşlar, birlikler (meslekî kuruluş şeklinde faaliyet gösterenler ile bunların üst kuruluşları hariç), tüzel kişiler"
Aynı Kanunun 4’üncü maddesi ise; "Madde 4-Bu Kanunun uygulanmasında;
Mal: Satın alınan her türlü ihtiyaç maddeleri ile taşınır ve taşınmaz mal ve hakları,
Hizmet: (Değişik: 30/7/2003-4964/3 md.) Bakım ve onarım, taşıma, haberleşme, sigorta, araştırma ve geliştirme, muhasebe, piyasa araştırması ve anket, danışmanlık, tanıtım, basım ve yayım, temizlik, yemek hazırlama ve dağıtım, toplantı, organizasyon, sergileme, koruma ve güvenlik, meslekî eğitim, fotoğraf, film, fikrî ve güzel sanat, bilgisayar sistemlerine yönelik hizmetler ile yazılım hizmetlerini, taşınır ve taşınmaz mal ve hakların kiralanmasını ve benzeri diğer hizmetleri, ...ifade eder." hükmünü içerdiği,
Yukarıda belirtilen yönetmelik ve kanun maddeleri hükümlerine göre, yemek hizmetlerinin 4734 sayılı Kanun kapsamında hizmet alımı yoluyla temin edilmesinde mevzuata aykırı bir durum bulunmadığı, bu nedenle de ihale bedelinin tamamının tazminine hükmedilmesinin ve ihale komisyonu üyelerine sorumluluk yüklenilmesinin uygun olmayacağı,
Yönetmeliğin 4’üncü maddesindeki "(Değişik:8/8/2016-2016/9103 K.)Yiyecek yardımının gerektirdiği giderler, yemek maliyetlerinin Ankara, İstanbul ve İzmir illeri için üçte ikisini, diğer iller için yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dâhil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanır.
Ödenek dağıtımı yemek servisi kurulacak kurumdaki memur sayısı dikkate alınmak suretiyle yapılır. Yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmı yemek yiyenlerden alınır..." hükümleri ile aynı Yönetmeliğin 5 ve 9 uncu maddeleri ile birlikte dikkate alınarak, hesaplanacak yemek maliyetinin yarısı üzerinden, yemek yiyenlerden tahsil edilen kısım düşüldükten sonra geriye kalan kısmının diğer sorumlulardan tazmin hükmüne karar verilmesinin uygun olacağı, değerlendirildiğinden ve ayrıca, benzeri olaylarla ilgili verilen tazmin kararını bozan birden fazla Temyiz Kurulu Kararı ile Sayıştay Temyiz Kurulu'nun 06.03.2019 tarihli ve 45814 ve 45818 tutanak numaralı bozma kararları da dikkate alındığın da; 2016 yılı ... İl Özel İdaresi hesabının Sayıştay 1. Dairesi tarafından yargılanması sonucunda çıkarılan 07.11.2019 tarihli ve 188 sayılı ek ilam ile verilen tazmin hükmünün bozularak yeniden karara bağlamak üzere dairesine gönderilmesine karar verilmesinin uygun olacağı, belirtilmiştir.
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
188 sayılı Ek İlamın 1’inci maddesiyle; ... İl Özel İdaresi tarafından Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 3’üncü maddesine aykırı olarak yiyecek yardımının, memurlara yemek verilmesi yerine yemek kuponu, ticket gibi nakit yerine kullanılabilen kart dağıtılması şeklinde yapılması nedeniyle oluşan ... TL kamu zararının ödemeyi gerçekleştiren Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi ile ihale sürecinde yer alan görevlilerden tazminine karar verilmiştir.
Sorumlular tarafından gönderilen temyiz dilekçelerinde İlam hükmüne hem esas hem de sorumluluk yönüyle itiraz edilmiştir.
Konunun esasıyla ilgili olarak;
... İl Özel İdaresi tarafından memurlara yiyecek yardımının, yemek verme şeklinde değil de “Memurlara Öğle Yemeği Verilmesi Hizmet Alımı” ihalesi kapsamında anlaşmalı işyerlerinde geçerli para ile temsil edilen araçların (ticket) dağıtılması şeklinde verildiği görülmüştür.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Yiyecek yardımı” başlıklı 212’nci maddesinde; “Devlet memurlarının hangi hallerde yiyecek yardımından ne şekilde faydalanacakları ve bu yardımın uygulanması ile ilgili esaslar Maliye Bakanlığı ile Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının birlikte hazırlayacakları bir yönetmelik ile tespit olunur.” denilmiş olup,
Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin;
“Yardım Şekli” başlıklı 3’üncü maddesinde (20.11.2017 tarih ve 2017/11180 sayılı BKK ile değiştirilmeden önceki halinde);
“Yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakten bir ödemede bulunulmaz.”, hükmü,
“Yemek Servisi Giderleri” başlıklı 4’üncü maddesinde;
“Yiyecek yardımının gerektirdiği giderler, yemek maliyetlerinin Ankara, İstanbul ve İzmir illeri için üçte ikisini, diğer iller için yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dahil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanır.
Ödenek dağıtımı yemek servisi kurulacak kurumdaki memur sayısı dikkate alınmak suretiyle yapılır.
Yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmı yemek yiyenlerden alınır. 2155 sayılı Bazı Kamu Personeline Tayın Bedeli Verilmesi Hakkında Kanun'a göre tayın bedeli verilen personel ile sözleşmeli olarak çalıştırılanların, bu Yönetmeliğe göre yiyecek yardımı yapılan yemek servislerinde yemek yemeleri halinde, yemek bedelinin tamamı kendilerinden alınır.” hükmü,
“Yardımın Şartları” başlıklı 5’inci maddesinde (20.11.2017 tarih ve 2017/11180 sayılı BKK ile değiştirilmeden önceki halinde);
“Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir.
Yemek servisi, yiyecek yardımından faydalanabilecek personel sayısının asgari 50 olması ve yemekhane için elverişli yer bulunması şartıyla atamaya yetkili amirin onayı ile kurulabilir.
…” hükmü bulunmaktadır.
Diğer yandan, 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Uygulama Tebliğinin (Sıra No: 1) 4’üncü maddesi ile de, öğle yemeği servisinden faydalanacak olan memurlardan ve sözleşmeli personelden alınacak asgari günlük yemek bedelleri tespit edilmiştir. Ayrıca yine bu Tebliğin 5’inci maddesinde; kurumların, personelin kadro veya pozisyon unvanı, hizmetlerin özelliği, yemek maliyetleri ve yemek servisinin farklı mahallerde daha iyi şartlarda sunulması gibi hususları dikkate alarak 4’üncü madde ile belirlenen asgari yemek bedellerin üzerinde yemek bedeli tespit edebileceği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde;
Yönetmeliğin “Yardımın Şartları” başlıklı 5’inci maddesinde; “Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir.” denilmek suretiyle Kurumlarca piyasadaki özel firmalardan yemek hizmeti alınmasına cevaz verilmemiş ise de; memurlara verilecek yiyecek yardımının Kanunda öngörülmüş sosyal bir hak olması, bu hakkın bir şekilde yerine getirilmesi gerektiği, aksi halde, yemek yardımından yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluş vasıtasıyla faydalanan memurlara nazaran Kanunda öngörülmüş bir haktan mahrum bırakılması gibi bir sonucun ortaya çıkacağı, ayrıca bazı Kurumların birimlerin dağınık bir şekilde konumlanmış olması nedeniyle merkezi bir yemekhane kurulmasının taşıma, dağıtma gibi ilave maliyet artırıcı giderlere katlanmak durumunda kalacağı gibi faktörler göz önüne alındığında; uygulamanın, 4734 sayılı Kanunun “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde yer alan “yemek hazırlama ve dağıtım” hizmeti kapsamında ihale yoluyla piyasadan temin edilmesi suretiyle yürütülmesi konusunda herhangi bir sakıncanın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Dolayısıyla ... İl Özel İdaresi tarafından memurlara verilecek yemek yardımının hizmet alımı kapsamında karşılanmasında hukuken bir sakınca görülmemiştir.
Ancak ihale bedelinin ödenmesine ilişkin olarak Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin 4’üncü maddesinde; “Yiyecek yardımının gerektirdiği giderler, yemek maliyetlerinin … yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dahil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanır.” denilmiş olup, Bütçe Uygulama Talimatında da; yemek yiyen memurlardan tespit edilen asgari tutarların üstünde katkı payı alınabileceği öngörülmüştür. Söz konusu hükümler uyarınca, kurumlar, yemek maliyeti olarak nitelendirebileceğimiz ihale bedelinin en fazla yarısını kurum bütçesinden karşılayabilecek, kalan kısmını da yemek yiyen memurlardan tahsil edeceklerdir. Eğer Tebliğdeki miktarlar üzerinden tahsil edilen katkı payları, yemek maliyetinin kalan kısmını karşılamaya yetmeyecekse; ya kişilerden tahsil edilen asgari rakamların üstünde fiyat tespitinin yapılması ya da yemeğin maliyetinin düşürülmesi gerekecektir. Aksi takdirde yemek maliyetinin yarısından fazla bir miktarı bütçeden karşılanmış olacaktır ki bu da mevzuata aykırıdır.
Nitekim ... İl Özel İdaresi tarafından yemek yiyen memurlardan yemek maliyetinin (ihale bedelinin) yarısının tahsil edilmemesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verilmiştir.
Temyize konu Ek İlamda ihale bedelinin tamamı kamu zararı olarak belirtilmişse de; yukarıda açıklandığı üzere; ihale yoluyla yemek hizmeti alınması mevzuatına uygun olup, olaydaki kamu zararı; yemek maliyetinin yarısını aşan tutarda bütçeden ödeme yapılması nedeniyle oluştuğundan, kamu zararının ihale bedelinin –yemek maliyetinin- yarısı şeklinde yeniden hesap edilmesi gerekmektedir.
Sorumluluk ile ilgili olarak;
Ek İlamda kamu zararından ödemeyi gerçekleştiren Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi ile beraber, işin ihale sürecinde görevli kişiler (ihale komisyonu başkanı ve üyeleri) sorumlu tutulmuştur.
Sorumlular yemek ihalesinin harcama yetkilisi tarafından verilen harcama talimatı çerçevesinde gerçekleştiği, ihale komisyonu üyelerinin harcama yetkisinin olmadığı dolayısıyla da sorumluluğu bulunmadığı belirtilmiştir.
Ancak olaydaki kamu zararı yemek hizmetinin ihale ile satın alınmasından değil, bütçeden yemek maliyetinin yarısını aşan tutarda ödeme yapılmasından kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla; burada sözleşmenin uygulanması aşamasında ortaya çıkmış bir kamu zararı söz konusu olduğundan, yemek ihalesi sürecinde görevlendirilen ihale komisyonu başkanı ve üyelerinin kamu zararı ile bağlantılı herhangi bir sorumlulukları yoktur.
Bu itibarla; dilekçi iddialarının kısmen kabulü ile, 188 sayılı Ek İlamın 1’inci maddesiyle verilen ... TL’lik tazmin hükmünün esas ve sorumluluk yönüyle BOZULMASINA ve konuyla ilgili 06.03.2019 tarih ve 45814 Tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararında belirtildiği şekilde kamu zararının ve sorumlularının yeniden tespit edilmesini teminen dosyanın tekrardan hükmü veren DAİREYE GÖNDERİLMESİNE, (6. Daire Başkanı ..., 7. Daire Başkanı ...’in “İlam hükmünün bozulması gerekir.” şeklindeki azınlık görüşleri, Üye ..., Üye ... ve Üye ...’ın “İlam hükmünün tasdiki gerekir.” şeklindeki azınlık görüşleri, Üye ...’ın “İlam hükmünün kaldırılması gerekir.” şeklindeki azınlık görüşü ile Üye ...’ın “İlam hükmünün sadece sorumluluk yönüyle bozulması gerekir.” şeklindeki azınlık görüşüne karşı) oy çokluğuyla,
Karar verildiği 21.04.2021 tarih ve 49541 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
Karşı oy gerekçesi/Azınlık görüşü
6. Daire Başkanı ... ve 7. Daire Başkanı ...’in azınlık görüşü:
Konunun esası ile ilgili olarak; Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 5, 6, 7, 8 ve 9’uncu maddelerinden anlaşılacağı üzere söz konusu Yönetmelik; memurlara yemeğin Kurumlarca oluşturulmuş veya oluşturulacak yemek servisleri aracılığıyla verilmesine göre düzenlenmiş olup, Kurumların yemekhanesinde üretilen yemeğin maliyetinin nasıl hesaplanacağına ilişkin hükümler içermektedir.
Şöyle ki; yemek maliyetinin karşılanması ve hesabına ilişkin olarak; Yönetmeliğin 4’üncü maddesinde; yemek maliyetinin yarısının Kurumlarca, kalan kısmının ise yemek yiyen memurlarca karşılanması gerektiği öngörülmüş olup; aynı Yönetmeliğin “Yardımın Şartları” başlıklı 5’inci maddesinin 3’üncü fıkrasında; ”Yemek servisi için gerekli bina, tesis ve demirbaş eşya kurumlarca sağlanır. Bunlara karşılık memurlardan ücret alınmaz.” , “Yemek Maliyetinin Hesabı” başlıklı 9’uncu maddesinde ise; “Bu Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin uygulanmasında, kurum kadrolarında olup, yemek servisinde görevlendirilen personel giderleri kira, amortisman, su, elektrik ve havagazı giderleri yemek maliyetine dahil edilmez.” Denilmiştir. Diğer yandan yemek servisi kurulması imkânının bulunmadığı hallerde 4734 sayılı Kanunun 4’üncü maddesine göre de yemek hizmetinin ihale yoluyla piyasadan temini mümkün bulunmaktadır.
Bu hükümler çerçevesinde; Kurumlarca sağlanacak yemek hizmeti karşılığında memurlardan alınacak katkı payları hesaplanırken, bina, tesis, demirbaş, kira, amortisman, su, elektrik, havagazı gibi maliyetlerin düşürülmesi gerekmektedir. Ancak ihale yoluyla yapılan yemek alımlarında bu unsurlara tekabül eden tutarların düşülmesi suretiyle memur katkı payının tam olarak hesabı mümkün değildir. Bu durumda, Yönetmeliğin 5’inci ve 9’uncu maddesinde sayılan ve yemek maliyetinin büyük bir kısmını oluşturan kalemlerden sonra kalan maliyete karşılık olarak, memurlardan Maliye Bakanlığınca belirlenmiş asgari tutarlar üzerinden yapılması gereken tahsilatın, Yönetmeliğe göre alınması gereken tutarlar olarak kabulü gerekir. Ancak somut olayda; ... İl Özel İdaresi tarafından ihale bedeli karşılığında; yemek yiyen personelden herhangi bir tahsilat yapılmamıştır.
Dolayısıyla Kurumca verilen yemek hizmeti karşılığında memurlardan 2016 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Uygulama Tebliğinin (Sıra No: 1) 4’üncü maddesi ile belirlenmiş asgari günlük yemek bedellerinin tahsil edilmesi yeterli olup, söz konusu tutarlar tahsil edilmeyerek kamu zararına sebebiyet verildiğinden, İlamdaki tazmine esas kamu zararının Tebliğ’deki memur katkı payları üzerinden yeniden hesaplanması gerekmektedir.
Sorumluluk hususu ile ilgili olarak ise; İlamda yemek ihalesini gerçekleştiren ihale komisyonu başkan ve üyeleri sorumluluğa dahil edilmişse de; yukarıda çoğunluk görüşünde de belirtildiği gibi buradaki kamu zararı yemek katkı paylarının tahsil edilmemesinden kaynaklandığından, yemek ihalesini gerçekleştiren kişilerin kamu zararı ile bağlantılı sorumlulukları bulunmamaktadır.
Sonuç olarak; hem kamu zararının Maliye Bakanlığınca 2016 yılı için belirlenmiş asgari yemek bedelleri üzerinden yeniden hesabı hem de ihale yetkililerinin sorumlular arasından çıkarılarak sorumluluk tevcihinin yeniden yapılması için Ek İlam maddesinin bozulması ve buna göre yeni hüküm tesisi için dosyanın Dairesine tevdii gerekir.
Üye ..., Üye ... ve Üye ...’ın azınlık görüşü:
Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin; “Yardım Şekli” başlıklı 3’üncü maddesinde; “Yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakten bir ödemede bulunulmaz.” Denilmiş olup, “Yardımın Şartları” başlıklı 5’inci maddesinde ise; “Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir…” denilmiştir. Bu hükümler çerçevesinde Kurumlarca yapılacak yiyecek yardımının, memurlara ayni olarak yemek verilmesi dışında yemek kuponu, ticket gibi araçların dağıtılması şeklinde herhangi bir menfaat sağlanması suretiyle yapılması mümkün değildir. ... İl Özel İdaresi tarafından yapılan yemek ihalesinde memurlara ödeme aracı ve nakit yerine kullanılabilen kart dağıtılması ile Yönetmeliğin nakden ödemede bulunulmayacağı hükmü ihlal edilmiştir. Yine 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde; ”yemek hazırlama ve dağıtım” işi hizmet tanımı kapsamına alınmış olup, anılan ihale ile para temsili araçlarla (kupon, ticket) yemek ihtiyacının dışarıdan karşılanması işinin, 4734 sayılı Kanunda cevaz verilen hizmet alımı kapsamında değerlendirilmesi de mümkün görülmemektedir.
Dolayısıyla Kurumlar bu iki mevzuat hükümlerinde yer alan tedarik şartlarına uygun olarak yemek hizmetini ihale ile satın alabilecek ya da kendi imkânlarıyla yemek servisi kurarak karşılayabileceklerdir. Aksi durumda yiyecek yardımının, yemek hazırlanması niteliğinde olmayan anlaşmalı işyerlerinde para yerine geçen yemek kartı verilmesi ve karta yükleme yapılması şeklinde hükümlere ve sonuçlara izin veren ihale yoluyla karşılanması mevzuata aykırılık teşkil etmektedir.
Sonuç olarak; mevzuata aykırı şekilde yapılmış ihale sonucunda İlamda hesaplandığı şekilde ... TL kamu zararına sebebiyet verilmiştir. Bu zararla ilgili olarak; ödeme emri belgesini imzalayan Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi ile birlikte; 5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinde yer alan; “Kanunların veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinin verdiği yetkiye istinaden yönetim kurulu, icra komitesi, komisyon ve benzeri kurul veya komite kararıyla yapılan harcamalarda, harcama yetkisinden doğan sorumluluk kurul, komite veya komisyona ait olur.” hükmü gereği ihale sürecinde görev alan tüm görevlilerin de sorumluluğu bulunmaktadır. Nitekim İlamdaki sorumluluk tevcihinin yerinde olduğu görülmektedir.
Bu itibarla açıklanan gerekçelerle 188 sayılı Ek İlamın 1’inci madde hükmünün haliyle tasdiki gerekir.
Üye ...’ın azınlık görüşü:
657 sayılı Devlet Memurları Kanununun “Yiyecek yardımı” başlıklı 212’nci maddesinde; “Devlet memurlarının hangi hallerde yiyecek yardımından ne şekilde faydalanacakları ve bu yardımın uygulanması ile ilgili esaslar Maliye Bakanlığı ile Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının birlikte hazırlayacakları bir yönetmelik ile tespit olunur.” hükmüne yer verilmiş ve bu maddeye göre yürürlüğe konulan Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliğinin 3’üncü maddesinde yiyecek yardımının sadece yemek verme şeklinde yapılacağı, nakden veya kupon, kart, fiş, bilet ya da bu mahiyette bir ödeme aracı verilmek suretiyle yapılamayacağı, 4 üncü maddesinin birinci fıkrasında yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin, yemek maliyetlerinin Ankara, İstanbul ve İzmir illeri için üçte ikisini, diğer iller için yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dahil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanacağı, üçüncü fıkrasında yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmının yemek yiyenlerden alınacağı, 5 inci maddesinde, Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödeneğin memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödeneceği, yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin sadece yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluş tarafından yapılacağı, yemek servisinin, yiyecek yardımından faydalanabilecek personel sayısının asgari 50 olması ve yemekhane için elverişli yer bulunması şartıyla atamaya yetkili amirin onayı ile kurulabileceği, yiyecek yardımının bu şekilde kurulan yemek servislerinde yapılacağı, yemek servisi için gerekli bina, tesis ve demirbaş eşyanın kurumlarca sağlanacağı, bunlara karşılık memurlardan ücret alınmayacağı, 7 nci maddesinde, yemek servisinin yönetiminden kurumun idari ve mali işlerle görevli biriminin sorumlu olduğu, servis hizmetlerinin biri müdür, biri satın alma veya ambar memuru ve biri de muhasebe memuru olmak üzere en az üç kişilik bir komisyonca yürütüleceği, ayrıca hizmetin gerektirdiği diğer personelin kurum içinden sağlanabileceği, 9 uncu maddesinde de, bu Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin uygulanmasında, kurum kadrolarında olup, yemek servisinde görevlendirilen personel giderleri kira, amortisman, su, elektrik ve havagazı giderlerinin yemek maliyetine dahil edilmeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Söz konusu hükümler birlikte değerlendirildiğinde yemek yardımının Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödeneğin memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödeneceği, yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin sadece yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluş tarafından yapılacağı belirtilmiş ancak “yemek servisi” olarak ifade edilen ve “kuruluş” olarak da isimlendirilen birimin sadece yiyecek yardımından faydalanabilecek personel sayısının asgari 50 olması ve yemekhane için elverişli yer bulunması şartıyla atamaya yetkili amirin onayı ile kurulabileceği ve yiyecek yardımının da bu şekilde kurulan yemek servislerinde yapılacağı ifade edilmiştir. (5 inci madde) Şu halde Kurumda yiyecek yardımından faydalanabilecek personel sayısının asgari 50 olmaması veya yemekhane için elverişli yer bulunmaması durumunda yemek servisi kurulamayacaktır. Bu gibi durumlarda Yönetmelik yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluş tarafından yapılabilmesine cevaz vermekte ise de bu halde yemek maliyetlerinin nasıl hesaplanacağının belirtilmesi bir yana, bu amaca hizmet edecek bir dernek, sandık vs. nin kurulmaması halinde yardımın nasıl yapılabileceğine yönelik bir düzenlemeye de yer vermemektedir. Bu durumda personelin yemek yardımından faydalanamayacak olması düşünülebilirse de bu halde de memurun yasanın verdiği bir haktan idarenin eksik bir düzenlemesi nedeniyle yararlanamaması durumu ortaya çıkmaktadır. Zira 657 sayılı Kanunun 212 inci maddesi hangi devlet memurlarının değil, bütün devlet memurlarının hangi durumlarda yemek yardımından yararlanacağını belirleme yetkisini idareye bırakmaktadır. Diğer bir ifade ile Kanun Devlet Memurlarına yiyecek yardımı yapılmasını öngörürken, idari düzenleme bu yardımın ancak; asgari 50 personelin olması şartına bağlı olan yemek servisinin kurulması ya da yemek vermek üzere kurulmuş olan dernek, sandık gibi kuruluşların bulunması şartına bağlamak suretiyle sınırlandırmıştır ki, Kanunun idareye böyle bir sınırlandırma için cevaz vermediği açıktır.
Diğer yandan Yönetmelik yiyecek yardımının gerektirdiği giderlerin, yemek maliyetlerinin Ankara, İstanbul ve İzmir illeri için üçte ikisini, diğer iller için yarısını aşmamak üzere, bu Yönetmelik kapsamına dahil memur kadrosu adedine göre kurum bütçelerine konulacak ödeneklerle karşılanacağını, yemek bedelinin bütçeden karşılanamayan kısmının ise yemek yiyenlerden alınacağını ifade ettikten sonra (4. Md.) yemek servisi için gerekli bina, tesis ve demirbaş eşyanın kurumlarca sağlanacağını ve bunlara karşılık memurlardan ücret alınmayacağını, Bu Yönetmeliğin 4 üncü maddesinin uygulanmasında, kurum kadrolarında olup, yemek servisinde görevlendirilen personel giderleri ile kira, amortisman, su, elektrik ve havagazı giderlerinin yemek maliyetine dahil edilmeyeceğini (9.md.) belirterek yemek maliyetine nelerin dahi edileceğine dair bir düzenlemeye de yer vermiştir. Bu durumda Yönetmeliğin yemek maliyetini, yemek yardımının yemek servisince yapılması durumuna göre ön gördüğü söylenebilir. Bu durumda ihale bedelini yemek maliyeti olarak kabul ederek buna göre bir kamu zararı hesaplamak da esasen Yönetmelik düzenlemesine aykırı olacaktır.
Şu halde; Anayasanın 138 inci maddesi gereğince iş ve işlemlerin Kanuna aykırı Yönetmelik hükmü yerine doğrudan Kanuna uygunluğunun denetlenmesi gerekmektedir. Devlet memurlarının yiyecek yardımından yararlandırılması Kanunun idarelere yüklediği bir görev olup idarenin de bu yükümlülüğünü yasaların kendisine verdiği usuller dahilinde yerine getirmiş olması ve yardımın ihale yolu ile yapılması sırasında ihale işlemlerinde bir yasaya aykırılık durumu ve kamu zararı da uyuşmazlık konusu edilmediğinden sorumluların temyiz talebi kabul edilerek verilen tazmin hükmünün kaldırılmasına karar verilmesi gerekir.
Üye ...’ın azınlık görüşü:
Devlet Memurları Yiyecek Yardımı Yönetmeliği’nin; “Yardım Şekli” başlıklı 3’üncü maddesinde; “Yiyecek yardımı yemek verme şeklinde yapılır. Bu yardım karşılığında nakten bir ödemede bulunulmaz.” Denilmiş olup, “Yardımın Şartları” başlıklı 5’inci maddesinde ise; “Kurum bütçelerine yiyecek yardımı karşılığı olarak konulan ödenek, memurlara yemek vermek üzere kurulan yemek servisi, yardım sandığı, dernek veya bu mahiyetteki kuruluşa ödenir…” denilmiştir. Bu hükümler çerçevesinde Kurumlarca yapılacak yiyecek yardımının, memurlara ayni olarak yemek verilmesi dışında yemek kuponu, ticket gibi araçların dağıtılması şeklinde herhangi bir menfaat sağlanması suretiyle yapılması mümkün değildir. Belediye tarafından yapılan yemek hizmeti ihalesinde memurlara ödeme aracı ve nakit yerine kullanılabilen kart dağıtılması ile Yönetmeliğin yukarıda yer verilen nakden ödemede bulunulmayacağı hükmü ihlal edilmiştir. Bunun yanı sıra; 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde; ”yemek hazırlama ve dağıtım” işi, hizmet tanımı kapsamına alınmış ise de; yemek ihtiyacının para temsili araçlarla (kupon, ticket) dışarıdan karşılanması şeklinde cereyan eden işin, 4734 sayılı Kanunda cevaz verilen doğrudan yemek hazırlama ve dağıtımının yapılması hizmeti kapsamında değerlendirilmesi mümkün değildir.
Dolayısıyla Kurumlar bu iki mevzuat hükümlerinde yer alan tedarik şartlarına uygun olarak yemek hizmetini ya doğrudan yemek verme şeklindeki ihale ile satın alabilecek ya da kendi imkânlarıyla yemek servisi kurarak karşılayabileceklerdir. Aksi durumda yiyecek yardımının, doğrudan yemek verilmesi niteliğinde olmayan, anlaşmalı işyerlerinde para yerine geçen yemek kartı verilmesi ve karta yükleme yapılması şeklinde hükümlere ve sonuçlara izin veren ihale yoluyla karşılanması mevzuata aykırılık teşkil etmektedir.
Bu nedenle mevzuatın cevaz vermediği şekilde gerçekleşen yemek ihalesi sonucunda İlamda hesaplandığı üzere ... TL kamu zararına sebebiyet verilmiştir.
Sorumluluk hususu ile ilgili olarak ise; 5018 sayılı Kanun ve bu Kanun çerçevesinde sorumlu tutulacak görevlilerin belirlenmesine ilişkin 5189/1 sayılı Sayıştay Genel Kurul Kararı hükümleri çerçevesinde değerlendirme yapılacak olunursa;
5018 sayılı Kanunun 31’inci maddesinde, bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisinin harcama yetkilisi olduğu ifade edilmiş, 32’nci maddesinde ise, bütçeden harcama yapılabilmesi harcama yetkilisinin, harcama talimatı vermesine bağlanmış, harcama talimatlarında da hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ile gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgilerin yer alacağı, harcama talimatlarının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken işlemlerden harcama yetkililerinin sorumlu oldukları belirtilmiştir.
5018 sayılı Kanunun 33’üncü maddesinde de, giderin gerçekleştirilmesinin, harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesi ile tamamlanacağı hüküm altına alınmıştır.
Bu hükümler karşısında harcama yetkilisi, bütçeden yapılacak harcamalar konusunda 5018 sayılı Kanunda öngörülen harcama sürecinde tek ve tam yetkili olarak, giderin yapılmasına karar vermekten ödeme aşamasına kadar tüm işlemleri emir ve talimatı çerçevesinde yürütmek ve maiyetindekileri ve onların eylem ve işlemlerini gözetmek ve denetlemekle yükümlüdür.
Yine ödeme emri belgesini düzenleyen gerçekleştirme görevlisi, düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğundan ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu tutulması gerekmektedir.
Dolayısıyla yemek ihtiyacının kupon, ticket şeklinde karşılanması yönünde harcama talimatını veren harcama yetkilisi ve harcama sürecindeki belgeleri düzenleyerek işlemleri yürüten gerçekleştirme görevlisi, ortaya çıkan kamu zararından birlikte sorumludur.
İhale komisyonu üyelerinin sorumluluğuna gelince; yemek yardımının personele hangi usul ile veya nasıl yapılacağına ilişkin karar, İdarelerin üst kademe yöneticileri tarafından alınmakta ve alınan bu kararın gereğinin yerine getirilmesi için kurulan ihale komisyonu da ihale işlemlerini yürütmektedir. Bu süreçte ihale komisyonunun, ihale süreci ve “ihale” mevzuatı ile hiçbir ilgisi bulunmayan “yemek yardımının hangi usul ile veya nasıl yapılacağı” konusunu araştırma yetkisi ve sorumluluğu bulunmamaktadır. Çünkü ihale komisyonunun ancak; ihale işlem dosyasının, verilen tekliflerin, ihale sürecinde gerçekleşen işlemlerin, bir başka deyişle doğrudan “ihale” ile ilgili olan hususların, yine ihale mevzuatına uygunluğunu incelemek ve değerlendirmek yükümlülüğü vardır. Dolayısıyla ihale komisyonu üyeleri, sadece ilgili harcama birimi tarafından hazırlanmış ve kendilerine havale edilmiş ihale işlem dosyası çerçevesinde ve ihale mevzuatına uygun olarak ihaleyi gerçekleştirmekten ve sonuçlandırmaktan sorumludur.
Buradan hareketl