Yeterlilik sınavı ile vergi denetmenliğine dayalı olarak atanmayan, ancaki denetmeni olarak emekli olan personelin, vergi müfettişleri için öngörülen makam ve görev tazminatından, geriye dönük olarak, faydalanamayacağı hk.
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2022/128 E. , 2022/2245 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/128
Karar No : 2022/2245
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Vergi denetmeni olarak görev yapmakta iken emekliye ayrılan davacı tarafından, 646 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca vergi denetmeni kadro unvanının kaldırılması üzerine, aynı Kanun Hükmünde Kararname ile ihdas edilen vergi müfettişi kadro unvanı için öngörülen ek gösterge ile 10/07/2011 ilâ 01/03/2012 tarihleri arasında makam ve görev tazminatından yararlandırılması talebiyle yaptığı başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali ile yoksun kaldığı parasal haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesince, Danıştay Onikinci Dairesinin 27/09/2019 tarih ve E:2018/5812, K:2019/6973 sayılı kararı ile dava konusu işlemin makam ve görev tazminatına ilişkin kısmının onanması, ek göstergeye ilişkin kısmının bozulması üzerine bozma kararına uyularak; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na ekli (I) sayılı Cetvelin I/g bendinde, en az üç yıllık yükseköğrenim mezunu olan ve yeterlik sınavı sonunda vergi müfettişliğine atananların (3600) ek göstergeden yararlanmalarının öngörüldüğü; diğer taraftan, 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameyle, 178 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin Geçici 12. maddesinde yapılan değişiklikle de, vergi müfettişi kadrolarına atanmış sayılanlardan halen bu kadrolarda bulunanların, 657 sayılı Kanun'a ekli (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I- Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (g) bendinde öngörülen ek göstergelerden, anılan bentte belirtilen şartlar aranmaksızın yararlanacağı öngörülmek suretiyle, 15/11/2011 tarihinden sonra halen bu kadrolarda bulunanlar yönünden istisnai bir düzenleme yapıldığı; bu düzenlemenin 15/11/2011 tarihinden önce emekliye ayrılanları kapsamadığı açık olup, bu tarihten önce emekliye ayrılanların, 28/02/2012 tarihli (XXXI) sayılı Eşitlik Cetvelinin 34. sırası ile yapılan eşitlik işlemi uyarınca, 657 sayılı Kanun'a ekli (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I- Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (g) bendinde yer alan şartları taşımaları gerektiği hususunda kuşku bulunmadığı; bu durumda, 657 sayılı Kanun'a ekli (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin I/g bendindeki "yeterlik sınavında başarılı olma" koşulunu taşımayan davacının; anılan bentteki ek göstergeden yararlandırılmamasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı; nitekim, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 23/01/2017 tarih ve E:2016/3467, K:2017/182 sayılı kararının da bu yönde olduğu gerekçesiyle, dava konusu işlemin ek göstergeye ilişkin kısmı yönünden davanın reddine, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.040,00-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, söz konusu KHK ile vergi denetmeni ile vergi müfettiş kadrolarının eşitlendiği, yeni ihdas edilen unvan ve kadro için öngörülen 3600 ek göstergenin ayrım gözetmeksizin kendisine uygulanması gerektiği belirtilerek, İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, kararda yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan maddi hatalar ile düzeltilmesi mümkün eksiklik veya yanlışlıklar varsa kararın düzeltilerek onanacağı hükmüne yer verilmiştir.
Bakılan davada, daha önce aynı Mahkemenin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı ile davalı idare lehine 1.000,00-TL vekâlet ücretine hükmedilmiş olması nedeniyle, yeniden vekâlet ücretine hükmedilmesine olanak bulunmamaktadır.
Temyize konu İdare Mahkemesi kararının, hüküm fıkrasındaki, "ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 2.040,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine" ibaresinin çıkartılmak suretiyle, düzeltilerek onanması gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Dava konusu işlemin ek göstergeye ilişkin kısmı yönünden davanın reddi yolundaki ...İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararın hüküm fıkrasında yer alan "ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen ...-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine" ibaresi çıkartılmak suretiyle düzeltilerek ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren 15 (onbeş) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.