Sendikaya üye olmayanlardan, aidat kesilmesinin hatalı olacağı hk.
Danıştay 12. Daire Başkanlığı 2022/174 E. , 2022/2068 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONİKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/174
Karar No : 2022/2068
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Büyükşehir Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …'nu temsilen … Sendikası
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının istinaf başvurusunun reddine ilişkin kısmının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı personeli olan davacı tarafından, davalı idare ile yetkili kamu görevlileri sendikası arasında imzalanan 01/01/2020-31/12/2020 dönemine ilişkin Toplu İş Sözleşmesinin, yetkili sendika üyesi olmayan personelden ''Sosyal denge sözleşme aidatı'' adı altında kesinti yapılmasına dair 5. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (f) alt bendinin iptali ile yapılan kesintilerin kesinti tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağının hüküm altına alındığı, dolayısı ile bu yönde sözleşmelere koyulan hükümlerin kanuni bir dayanağının bulunmadığı, esasen aksine bir yorumun adaletli bir ücret dağılımı yoluyla ekonomik ve sosyal barışı sağlama amacına aykırı olduğu, bu bakımdan sendika üyesi olan ya da sendika üyesi olmayan ile başka bir sendikaya üye olanlar arasında bir ayrıma gidilemeyeceği, bu durumda, sözleşmeye taraf olan sendikaya üye olmayan kamu görevlilerinden dayanışma aidatı veya başka adlar altında ödenti (aidat) alınmasına ilişkin hükümlerin, kanuni bir dayanağının bulunmadığı hususunun açık olduğu, davalı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile yetkili sendika olan … Sendikası (…) arasında imzalanan ve 01/01/2020-31/12/2020 dönemine ilişkin Toplu İş Sözleşmesinin yararlanma koşullarını düzenleyen 5. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (f) alt bendinde hukuka uygunluk bulunmadığı; öte yandan, hukuka aykırılığı tespit edilen Toplu İş Sözleşmesinin ilgili hükmü sebebi ile davacıdan aidat ödemesi maksadıyla yapılan kesintilerin, kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle Anayasa'nın 125. maddesi uyarınca davacıya iade edilmesi gerektiği gerekçesiyle, dava konusu düzenlemenin iptaline, davacının tazmin isteminin kabulüne, söz konusu sözleşme hükmü nedeniyle davacıdan kesilen tutarların her bir kesinti tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davacıya iadesine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesince; İdare Mahkemesi kararının dava konusu düzenlemenin iptali açısından dayandığı gerekçenin usul ve yasaya uygun olduğu, bu kısmının kaldırılmasını gerektiren bir neden bulunmadığı; öte yandan kararın davacı lehine tam vekalet ücreti hükmedilmesine ilişkin kısmına gelince; uyuşmazlıkta, davanın davacı vekili tarafından açılması ve takip edilmesi ile davanın iptal, kabulle sonuçlanması nedeniyle davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmekte ise de, aynı sendika vekillerince farklı davacıları temsilen, aynı hukuki sebepten kaynaklanan çok sayıda (yüzden fazla) aynı nitelikte davanın açıldığı ve bu davaların istinaf incelemesinin yapıldığı, bu durumda, konuya ilişkin dava sayısı ile avukatın harcadığı emek ve mesai dikkate alınarak, davacı lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunan 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin seri davalarda ücreti düzenleyen 22. maddesi uyarınca takdiren 510,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği, bununla birlikte, davalı idarenin istinaf başvurusunun vekalet ücreti bakımından kabul edilmiş olmasının, uyuşmazlığın bir kısmı bakımından davacının haksız çıktığı şeklinde değerlendirilemeyeceği, zira, davanın sonuç itibarıyla tümünün davacı lehine sonuçlandığı ve vekalet ücretinin bu davanın konusu kapsamında olmadığı dikkate alındığında, istinaf aşamasında davalı idare tarafından karşılanan yargılama giderlerinin tamamının aidiyetine göre davalı idare üzerinde bırakılmasının gerektiği gerekçesiyle İdare Mahkemesi kararına yönelik istinaf başvurusunun esasa ve vekalet ücreti dışındaki yargılama giderlerine ilişkin olarak reddine, davacı lehine 2.040,00-TL vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin kısmına yönelik olarak ise kabulü ile kararın bu kısmının kaldırılmasına, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca belirlenen 510,00-TL vekalet ücretinin davalı idareden alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ: …
DÜŞÜNCESİ: Bölge İdare Mahkemesi kararının kısmen onanması, kısmen gerekçesi düzeltilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onikinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Temyize konu kararın dava konusu işlemin iptaline ilişkin kısmının incelenmesi:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen kararın işlemin iptaline ilişkin kısmı usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Temyize konu kararın "davacının maaşından kesilen tutarların, her biri açısından ayrı ayrı olmak üzere kesinti tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" ilişkin kısmına gelince:
Davacının işlem nedeniyle yoksun kaldığı parasal haklara uygulanacak "yasal faizin başlangıç tarihi"nin, dava açma tarihi olan 07/09/2020 tarihi esas alınarak, bu tarihten itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte idarece davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken; söz konusu parasal hakların; "davacıdan kesilen tutarların her bir kesinti tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davacıya iadesine" şeklinde hüküm kurulmasında hukuka ve Danıştay içtihatlarına uygunluk bulunmamakta ise de; bu yanlışlık, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi uyarınca yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmayan eksiklik ve yanlışlık kapsamında olduğundan, Bölge İdare Mahkemesi kararının, "davacının maaşından kesilen tutarların, dava açma tarihi olan 07/09/2020 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" şeklinde düzeltilerek onanması gerektiği sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalının temyiz isteminin reddine,
2. Yukarıda özetlenen gerekçeyle dava konusu Toplu İş Sözleşmesi'nin (Sosyal Denge Sözleşmesi) 5. maddesinin birinci fıkrasının (B) bendinin (f) alt bendinin iptaline, tazmin isteminin kabulüne, söz konusu sözleşme hükmü nedeniyle davacının maaşından kesilen tutarların, her biri açısından ayrı ayrı olmak üzere kesinti tarihinden itibaren işletilecek yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine ilişkin İdare Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı temyize konu kararının, davacıdan kesilen tutarlara işletilecek yasal faize ilişkin kısmının, "Davacının maaşından kesilen tutarların, dava açma tarihi olan 07/09/2020 tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte davacıya ödenmesine" şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … İdare Mahkemesine gönderilmesine, 18/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.