YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Emlak vergisi verilmemesi halinde vergi ziyaı cezası kesilebilir mi?

Karar Özeti

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 10. ve 20. maddelerinde, bina ve arazi vergisinin mükelleflerin yazılı beyanı üzerine tarh ve tahakkuk ettirileceği, 32. maddesinde, ek süreye rağmen beyanname verilmemesi halinde, verginin bu Kanun hükümlerine göre idarece tarh edileceği, şu kadar ki gayrimenkulün maddi delillere göre tespit edilmesi gereken değerinin beyan edilen asgari değerden fazla olması halinde, bu değer üzerinden ikmalen vergi tarh olunacağı, beyannamesini ek süreye rağmen vermeyen mükellef adına vergi ziyaı cezası kesileceği düzenlenmiş iken, 09/04/2002 tarihinde yürürlüğe giren 4751 sayılı Kanun ile 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda yer alan beyanname verme zorunluluğu kaldırılarak emlak vergisi bildirimi verilmesi gereken hallerde mükellefin bildirim vermemesi durumunda verginin idarece tarh edileceği kuralının benimsendiği ve vergi ziyaı cezası kesileceğine dair bir hükme yer verilmediği için 2002 yılı ve sonraki yıllar için vergi ziyaı cezası kesilmesi mümkün olmayıp, davacı şirket adına 2012 yılı için vergi ziyaı cezası kesilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, bu kısım yönünden davanın kabulü gerekirken aksi yönde verilen Vergi Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

Karar

 

 

Danıştay 9. Daire Başkanlığı 2021/4416 E.  ,  2021/5929 K.

 

 

T.C.

 

D A N I Ş T A Y

 

DOKUZUNCU DAİRE

 

Esas No : 2021/4416

 

Karar No : 2021/5929

 

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Yatırım Holding Anonim Şirketi

 

VEKİLİ : Av....

 

KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Belediye Başkanlığı - ...

 

VEKİLİ : Av....

 

İSTEMİN KONUSU : .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

 

YARGILAMA SÜRECİ:

 

Dava konusu istem: Birinci sınıf olarak beyan edilen davacıya ait ...Otel binasının inşaat sınıfının, davalı idarece düzenlenen 14/11/2014 tarihli yoklama fişindeki tespitler esas alınarak lüks inşaat olarak belirlenmesi üzerine davacı adına 2012 yılı için tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı bina vergisinin kaldırılması istemine ilişkindir.

 

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Danıştay Dokuzuncu Dairesince verilen bozma kararına uyarak dosyanın yeniden incelenmesi suretiyle; 28/03/2016 tarihli bilirkişi raporunda yer alan tespitler ve değerlendirmelerin mevzuata uygun olduğu, anılan raporun dava dosyasındaki mevcut bilgi ve belgelerle tarafların iddialarını da kapsayacak nitelikte olduğu için Mahkemece hükme esas alınabilecek mahiyette bulunduğu, 14 seri nolu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği uyarınca binanın gireceği sınıfın, bu özelliklerden yarıdan fazlasını taşıyıp taşımadığına bakılarak belirleneceğinden, binanın 6 lüks sınıf inşaat özelliklerini taşıması nedeniyle lüks inşaat özelliğinde olduğu kanaatine varılarak, cezalı bina vergisi tarhiyatında hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle dava reddedilmiştir.

 

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Yoklama fişinin usulüne uygun düzenlenmediği ve Yasanın aradığı şartları taşımadığı, davacının sunduğu bilirkişi raporuyla Mahkeme tarafından hazırlattırılan bilirkişi raporlarında çelişkiler bulunması sebebiyle yeniden keşif yaptırılarak yeni bir bilirkişi incelemesi yapılması gerektiği, davalı tarafından yapılan denetlemelerde otelin birinci sınıf inşaat statüsünde olduğunun defaeten belirtildiği, yoklama tutanağı esas alınarak geçmişe dönük tarhiyat yapılmasının kanunilik, hukuk devleti, idari istikrar ve idarenin güvenilirliği ilkelerine aykırı olduğu, Bina İnşaat Sınıflarının Tespitine Dair Cetvele göre otelin birinci sınıf inşaat kategorisinde yer aldığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

 

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Uyuşmazlığa konu otelin lüks sınıf inşaat kategorisinde olduğu iddialarıyla temyiz isteminin reddi istenilmektedir.

 

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Bina vergisi yönünden temyiz isteminin reddi, vergi ziyaı cezası yönünden ise istemin kabulü gerektiği düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

 

Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

 

İNCELEME VE GEREKÇE:

 

MADDİ OLAY:

 

Uyuşmazlıkta; birinci sınıf olarak beyan edilen davacıya ait ...Otel binasının inşaat sınıfının, davalı idarece düzenlenen 14/11/2014 tarihli yoklama fişindeki tespitler esas alınarak lüks inşaat olarak belirlenmesi üzerine davacı adına 2012 yılı için tarh edilen bir kat vergi ziyaı cezalı bina vergisinin kaldırılması istenilmektedir.

 

İLGİLİ MEVZUAT VE HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

 

İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

 

Temyizen incelenen kararın, bina vergisine yönelik hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bu kısmının bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

 

Vergi ziyaı cezasına ilişkin hüküm fıkrası yönünden temyiz istemine gelince;

 

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 10. ve 20. maddelerinde, bina ve arazi vergisinin mükelleflerin yazılı beyanı üzerine tarh ve tahakkuk ettirileceği, 32. maddesinde, ek süreye rağmen beyanname verilmemesi halinde, verginin bu Kanun hükümlerine göre idarece tarh edileceği, şu kadar ki gayrimenkulün maddi delillere göre tespit edilmesi gereken değerinin beyan edilen asgari değerden fazla olması halinde, bu değer üzerinden ikmalen vergi tarh olunacağı, beyannamesini ek süreye rağmen vermeyen mükellef adına vergi ziyaı cezası kesileceği düzenlenmiş iken, 09/04/2002 tarihinde yürürlüğe giren 4751 sayılı Kanun ile 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nda yer alan beyanname verme zorunluluğu kaldırılarak emlak vergisi bildirimi verilmesi gereken hallerde mükellefin bildirim vermemesi durumunda verginin idarece tarh edileceği kuralının benimsendiği ve vergi ziyaı cezası kesileceğine dair bir hükme yer verilmediği için 2002 yılı ve sonraki yıllar için vergi ziyaı cezası kesilmesi mümkün olmayıp, davacı şirket adına 2012 yılı için vergi ziyaı cezası kesilmesinde hukuka uyarlık bulunmadığından, bu kısım yönünden davanın kabulü gerekirken aksi yönde verilen Vergi Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

 

KARAR SONUCU:

 

Açıklanan nedenlerle;

 

1. Davacının temyiz isteminin kısmen kabulüne, kısmen reddine,

 

2. .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, vergi ziyaı cezası kısmına ilişkin hüküm fıkrasının BOZULMASINA, bina vergisine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,

 

3. Temyiz isteminde bulunan davacıdan 492 sayılı Harçlar Kanunu'na bağlı 3 sayılı Tarife uyarınca onanan kısım üzerinden hesaplanacak nisbi harcın alınmasına,

 

4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 


Bu sayfa 279 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor