İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Kütahya Barosu staj listesine yazılma isteminde bulunan Süreyya Başlı tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümünün 13/10/2020 tarih ve 2018/18975 başvuru numaralı kararıyla Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine hükmedildiğinin görüldüğü, ancak Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu olan ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ilgilinin Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin hususa dair yapılandeğerlendirmeleri içerdiği, işbu uyuşmazlıkta ise davacı idarenin geri gönderme kararında belirtilen ve dava konusu işlemin de sebep unsurunu oluşturan hususun ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması olduğu, bu haliyle, bakılan davada Mahkememizce değerlendirmeye alınan ve dava konusu işlemin sebep unsuru olan "ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması" halinin yukarıda aktarılan Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu edilmediği gibi ihlal kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamanın da konusunu oluşturmadığının anlaşıldığı, UYAP üzerinden yapılan incelemede, Kütahya Barosu staj listesine yazılmak için başvuran Süreyya Başlı hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... Esasına kayıtlı ceza kovuşturmasının bulunduğu ve anılan davanın derdest olduğu, bu durumda, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 16. maddesinin göndermede bulunduğu 5/1-a maddesi kapsamında kovuşturma konusu suçun niteliği ve ağırlığı dikkate alındığında adı geçenin staj listesine yazılma talebinin anılan kovuşturma sonucuna kadar bekletilmesinin kamu yararı ve hizmet gereklerine daha uygun olacağından, aktarılan bu husus gözetilmeksizin tesis olunan dava konusu ısrar kararında mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2022/2595 E. , 2022/3331 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2595
Karar No : 2022/3331
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : 1- ... Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, ... hakkında Kütahya Barosu Yönetim Kurulunca verilen staj listesine yazılma talebinin reddine dair ... tarih ve ... sayılı karara karşı ilgili tarafından yapılan itiraz üzerine, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca verilen itirazın kabulüne ilişkin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın uygun bulunmayarak bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine dair Adalet Bakanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı Olur'una uyulmayarak ilk kararında ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun ... tarih ve E: ..., K:... sayılı ısrar kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Kütahya Barosu staj listesine yazılma isteminde bulunan Süreyya Başlı tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümünün 13/10/2020 tarih ve 2018/18975 başvuru numaralı kararıyla Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine hükmedildiğinin görüldüğü, ancak Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu olan ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ilgilinin Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin hususa dair yapılandeğerlendirmeleri içerdiği, işbu uyuşmazlıkta ise davacı idarenin geri gönderme kararında belirtilen ve dava konusu işlemin de sebep unsurunu oluşturan hususun ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması olduğu, bu haliyle, bakılan davada Mahkememizce değerlendirmeye alınan ve dava konusu işlemin sebep unsuru olan "ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması" halinin yukarıda aktarılan Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu edilmediği gibi ihlal kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamanın da konusunu oluşturmadığının anlaşıldığı, UYAP üzerinden yapılan incelemede, Kütahya Barosu staj listesine yazılmak için başvuran Süreyya Başlı hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... Esasına kayıtlı ceza kovuşturmasının bulunduğu ve anılan davanın derdest olduğu, bu durumda, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 16. maddesinin göndermede bulunduğu 5/1-a maddesi kapsamında kovuşturma konusu suçun niteliği ve ağırlığı dikkate alındığında adı geçenin staj listesine yazılma talebinin anılan kovuşturma sonucuna kadar bekletilmesinin kamu yararı ve hizmet gereklerine daha uygun olacağından, aktarılan bu husus gözetilmeksizin tesis olunan dava konusu ısrar kararında mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; Kütahya Barosu Yönetim Kurulunun ... gün ... sayılı kararıyla, Müdahil Süreyya Başlı hakkında ... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı davanın reddi kararı üzerine önceki iptal kararı hükümsüz kaldığından bahisle adı geçenin avukatlık stajına kaldığı yerden devam etmesine ve 30/12/2020 günlü ikinci staj başvurusununa ilişkin talebinden vazgeçmiş olması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ve müdahil tarafından icrai bir işlem kalmadığı ileri sürülmüş ise de, Dairemizin 17/09/2021 gün E:2021:588 K:2021/831 sayılı kararıyla .... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, Müdahilin staj işlemlerinin anılan ... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı kararına göre yürütülmesi mümkün olmadığı gibi gelinen noktada davaya konu Türkiye Barolar Birliğini Yönetim Kurulunun ... tarih ... sayılı kararının kaldırıldığına ilişkin dosya kapsamında bilgi bulunmadığı anlaşıldığından Müdahilin bu yöndeki iddiasına itibar edilmediği, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı ve müdahil tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı Türkiye Barolar Birliği ve müdahil tarafından hukuka ve usule aykırı olduğu belirtilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46'ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, mesleğin icrası için yapılan zorunlu staj başvurusuna ilişkin aşamada ortaya çıkmış ise de; ilgilinin meslek icra edebilmesi, mevzuat gereği meslek odasına kayıtlı olmasını zorunlu kıldığından, dava konusu işlemin mahiyeti nedeniyle belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlemlerden olduğunun kabulü ile temyize tabi kararlardan olduğu ve işin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmü yer almış; aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde ise; "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir: (...) c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları, d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları" (...) hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Uyuşmazlık, davalı yanında davaya katılanın baro staj listesine yazılma isteminin reddine ilişkin Kütahya Barosu Yönetim Kurulu kararına yapılan itirazın kabulüne yönelik Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu kararının Adalet Bakanlığınca usul ve yasaya uygun bulunmayarak tekrar görüşülmek üzere geri gönderilmesi üzerine Türkiye Barolar Birliğinin ilk kararında ısrar etmesine ilişkin işlemin iptali isteminden kaynaklanmaktadır.
Davaya konu edilen işlemin, ilgilinin meslekten çıkarılması sonucunu doğuran bir yönü bulunmadığı gibi uyuşmazlığın henüz staj listesine yazılma aşamasında doğduğu da dikkate alındığında temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu sonucuna varılmakta olup temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, müdahilin adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 339/1 maddesi uyarınca müdahilden tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, varsa posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından ilgili tarafa iadesine,
Kesin olarak, 18/05/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
X- 2577 sayılı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46'ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, mesleğin icrası için yapılan zorunlu staj başvurusuna ilişkin aşamada ortaya çıkmış ise de; ilgilinin meslek icra edebilmesi, mevzuat gereği meslek odasına kayıtlı olmasını zorunlu kıldığından, dava konusu işlemin mahiyeti nedeniyle belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlemlerden olduğunun kabulü ile dava konusu işleme karşı açılan dava hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararın Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken Bölge İdare Mahkemesi kararının kesin olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin incelenmeksizin reddi yönünde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.
Danıştay 8. Daire Başkanlığı 2022/2595 E. , 2022/3331 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/2595
Karar No : 2022/3331
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : 1- ... Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
2- ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, ... hakkında Kütahya Barosu Yönetim Kurulunca verilen staj listesine yazılma talebinin reddine dair ... tarih ve ... sayılı karara karşı ilgili tarafından yapılan itiraz üzerine, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulunca verilen itirazın kabulüne ilişkin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın uygun bulunmayarak bir daha görüşülmek üzere geri gönderilmesine dair Adalet Bakanlığı'nın ... tarih ve ... sayılı Olur'una uyulmayarak ilk kararında ısrar edilmesine ilişkin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu'nun ... tarih ve E: ..., K:... sayılı ısrar kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla; Kütahya Barosu staj listesine yazılma isteminde bulunan Süreyya Başlı tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan bireysel başvuru üzerine Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümünün 13/10/2020 tarih ve 2018/18975 başvuru numaralı kararıyla Anayasanın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine hükmedildiğinin görüldüğü, ancak Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu olan ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının ilgilinin Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin hususa dair yapılandeğerlendirmeleri içerdiği, işbu uyuşmazlıkta ise davacı idarenin geri gönderme kararında belirtilen ve dava konusu işlemin de sebep unsurunu oluşturan hususun ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması olduğu, bu haliyle, bakılan davada Mahkememizce değerlendirmeye alınan ve dava konusu işlemin sebep unsuru olan "ilgili hakkında devam etmekte olan ceza kovuşturması" halinin yukarıda aktarılan Anayasa Mahkemesinin ihlal kararına konu edilmediği gibi ihlal kararı sonrasında yeniden yapılan yargılamanın da konusunu oluşturmadığının anlaşıldığı, UYAP üzerinden yapılan incelemede, Kütahya Barosu staj listesine yazılmak için başvuran Süreyya Başlı hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma suçundan ... Ağır Ceza Mahkemesinin ... Esasına kayıtlı ceza kovuşturmasının bulunduğu ve anılan davanın derdest olduğu, bu durumda, 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 16. maddesinin göndermede bulunduğu 5/1-a maddesi kapsamında kovuşturma konusu suçun niteliği ve ağırlığı dikkate alındığında adı geçenin staj listesine yazılma talebinin anılan kovuşturma sonucuna kadar bekletilmesinin kamu yararı ve hizmet gereklerine daha uygun olacağından, aktarılan bu husus gözetilmeksizin tesis olunan dava konusu ısrar kararında mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; Kütahya Barosu Yönetim Kurulunun ... gün ... sayılı kararıyla, Müdahil Süreyya Başlı hakkında ... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı davanın reddi kararı üzerine önceki iptal kararı hükümsüz kaldığından bahisle adı geçenin avukatlık stajına kaldığı yerden devam etmesine ve 30/12/2020 günlü ikinci staj başvurusununa ilişkin talebinden vazgeçmiş olması nedeniyle herhangi bir işlem yapılmasına yer olmadığına karar verilmiş ve müdahil tarafından icrai bir işlem kalmadığı ileri sürülmüş ise de, Dairemizin 17/09/2021 gün E:2021:588 K:2021/831 sayılı kararıyla .... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı kararının kaldırılmasına ve dava konusu işlemin iptaline karar verildiği, Müdahilin staj işlemlerinin anılan ... İdare Mahkemesinin ... gün E:... K:... sayılı kararına göre yürütülmesi mümkün olmadığı gibi gelinen noktada davaya konu Türkiye Barolar Birliğini Yönetim Kurulunun ... tarih ... sayılı kararının kaldırıldığına ilişkin dosya kapsamında bilgi bulunmadığı anlaşıldığından Müdahilin bu yöndeki iddiasına itibar edilmediği, istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı ve müdahil tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı Türkiye Barolar Birliği ve müdahil tarafından hukuka ve usule aykırı olduğu belirtilen temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı Adalet Bakanlığı tarafından, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, bozulmasını gerektiren bir neden bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile anılan kararın onanması gerektiği savunulmuştur.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : 2577 sayılı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46'ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, mesleğin icrası için yapılan zorunlu staj başvurusuna ilişkin aşamada ortaya çıkmış ise de; ilgilinin meslek icra edebilmesi, mevzuat gereği meslek odasına kayıtlı olmasını zorunlu kıldığından, dava konusu işlemin mahiyeti nedeniyle belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlemlerden olduğunun kabulü ile temyize tabi kararlardan olduğu ve işin esasının incelenerek bir karar verilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "İstinaf" başlıklı 45. maddesinde, "1) İdare ve vergi mahkemelerinin kararlarına karşı, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi, mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir.
3) Bölge idare mahkemesi, yaptığı inceleme sonunda ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa istinaf başvurusunun reddine karar verir. Karardaki maddi yanlışlıkların düzeltilmesi mümkün ise gerekli düzeltmeyi yaparak aynı kararı verir.
6) Bölge idare mahkemelerinin 46 ncı maddeye göre temyize açık olmayan kararları kesindir." hükmü yer almış; aynı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46. maddesinde ise; "Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin aşağıda sayılan davalar hakkında verdikleri kararlar, başka kanunlarda aksine hüküm bulunsa dahi Danıştayda, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebilir: (...) c) Belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları, d) Belli bir ticari faaliyetin icrasını süresiz veya otuz gün yahut daha uzun süreyle engelleyen işlemlere karşı açılan iptal davaları" (...) hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinin değerlendirilmesinden; İdare Mahkemelerinin tek hakim sınırı dışında kalan bütün kararlarına karşı mahkemenin bulunduğu yargı çevresindeki bölge idare mahkemesine istinaf başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemesince istinaf incelemesi üzerine verilen kararlara karşı ise sadece 2577 sayılı Kanun'un 46. maddesinde yer alan konular ile sınırlı olarak Danıştay'a temyiz başvurusunda bulunulabileceği, bölge idare mahkemelerince istinaf incelemesi üzerine verilen ve 46. madde kapsamı dışında olan kararların ise kesin olduğu görülmektedir.
Uyuşmazlık, davalı yanında davaya katılanın baro staj listesine yazılma isteminin reddine ilişkin Kütahya Barosu Yönetim Kurulu kararına yapılan itirazın kabulüne yönelik Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu kararının Adalet Bakanlığınca usul ve yasaya uygun bulunmayarak tekrar görüşülmek üzere geri gönderilmesi üzerine Türkiye Barolar Birliğinin ilk kararında ısrar etmesine ilişkin işlemin iptali isteminden kaynaklanmaktadır.
Davaya konu edilen işlemin, ilgilinin meslekten çıkarılması sonucunu doğuran bir yönü bulunmadığı gibi uyuşmazlığın henüz staj listesine yazılma aşamasında doğduğu da dikkate alındığında temyiz istemine esas teşkil eden kararın Bölge İdare Mahkemesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 46. maddesine göre temyiz yolu açık olmayan "kesin" kararlarından olduğu sonucuna varılmakta olup temyiz isteminin incelenmesine yasal olanak bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1- TEMYİZ İSTEMİNİN İNCELENMEKSİZİN REDDİNE,
2- Temyiz giderlerinin istemde bulunanlar üzerinde bırakılmasına, müdahilin adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen yargılama giderinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 339/1 maddesi uyarınca müdahilden tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına, varsa posta gideri avansından artan tutarın Mahkeme tarafından ilgili tarafa iadesine,
Kesin olarak, 18/05/2022 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY :
X- 2577 sayılı Kanun'un "Temyiz" başlıklı 46'ncı maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde; belli bir meslekten, kamu görevinden veya öğrencilik statüsünden çıkarılma sonucunu doğuran işlemlere karşı açılan iptal davaları hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararların Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği kurala bağlanmıştır.
Uyuşmazlık, mesleğin icrası için yapılan zorunlu staj başvurusuna ilişkin aşamada ortaya çıkmış ise de; ilgilinin meslek icra edebilmesi, mevzuat gereği meslek odasına kayıtlı olmasını zorunlu kıldığından, dava konusu işlemin mahiyeti nedeniyle belli bir meslekten çıkarılma sonucunu doğuran işlemlerden olduğunun kabulü ile dava konusu işleme karşı açılan dava hakkında bölge idare mahkemelerince verilen kararın Danıştay'da, kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde temyiz edilebileceği sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, işin esası incelenerek bir karar verilmesi gerekirken Bölge İdare Mahkemesi kararının kesin olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin incelenmeksizin reddi yönünde oluşan çoğunluk kararına katılmıyorum.