YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Aynı eşya ne demektir?

Karar Özeti

 

Aynı eşya kavramı, Gümrük Yönetmeliği'nin 43. madddesinde, fiziksel özellik, kalite ve taşıdığı özellikleri dahil olmak üzere her hususta aynı olan ve aynı ülkede üretilmiş eşyayı (görünüşteki küçük farklılıklar diğer hususlarda tanıma uyan eşyanın aynı eşya sayılmasını önlemez), tanımlanmıştır.

Karar

 

 

 

Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2021/4182 E.  ,  2021/5576 K.

 

 

T.C.

 

D A N I Ş T A Y

 

YEDİNCİ DAİRE

 

Esas No : 2021/4182

 

Karar No : 2021/5576

 

TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVALI) … Bakanlığı adına…Müdürlüğü

 

VEKİLİ : Av. …

 

2- (DAVACI) … Teknoloji ve Satış Limited Şirketi

 

VEKİLİ : Av. …

 

İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

 

YARGILAMA SÜRECİ :

 

Dava konusu istem: Davacı adına 2019 yılında tescilli muhtelif tarih ve sayılı 15 adet serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyanın kıymetinin idarece belirlenen aynı eşyanın satış bedeline yükseltilmesi suretiyle ihtirazi kayıtla beyanı üzerine tahakkuk ettirilen özel tüketim ve katma değer vergilerinin ihtirazi kayda konu kısmına vaki itirazların zımnen reddine dair işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarın yasal faiziyle birlikte iadesine hükmedilmesi istemiyle dava açılmıştır.

 

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …. Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, olayda, davacı adına tescilli dava dışı serbest dolaşıma giriş beyannamesi muhteviyatı eşyaya ilişkin olarak aynı eşyanın satış bedeli yöntemine göre kıymet tespiti yapılarak ek tahakkuk ve para cezası kararlarının alınması üzerine ihtirazi kayıtla aynı eşyanın satışı bedeli yöntemine göre beyan edilen uyuşmazlık konusu serbest dolaşıma giriş beyannamelerine istinaden 601.538,47 TL tutarında özel tüketim ve 291.362,95 TL tutarında katma değer vergisi tahakku yapılmış ise de, ithal edilen eşya aynı eşya olmadığı gibi beyan edilen kıymetin gerçeği yansıtmadığı yolunda gerek ihraç ülkesinin yetkili makamları, gerekse eşyayı ihraç eden firma nezdinde bir tespit yapılmadığından, dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı; öte yandan, ödenen vergilerin tahsil tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'a göre hesaplanacak faiziyle birlikte iadesinin icap ettiği gerekçesiyle davaya konu işlemin iptali ile fazladan ödenen tutarın tahsil tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiştir.

 

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davalı idarenin ek beyan dilekçesi ve eki belgelerin incelenmesinden, uyuşmazlığın kaynaklandığı 15 adet beyanname için toplam 508.572,30 TL özel tüketim vergisi ve 274.629,04 TL katma değer vergisinin iade edilmesi gerektiğinin tespit edildiği, mahkeme kararının anılan tutarlara isabet eden kısmına yönelik davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine, bu tutarları aşan kısmına yönelik davalı idarenin istinaf başvurusunun kabulü ile mahkeme kararının 508.572,30 TL özel tüketim vergisi ve 274.629,04 TL katma değer vergisini aşan kısmının kaldırılmasından sonra, anılan tutarlara isabet eden kısım bakımından davanın reddine karar verilmiştir.

 

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idarece, dava konusu işlemin hukuka uygun olduğu; davacı tarafından, idarenin kusuru nedeniyle iade hakkından mahrum kaldıkları, mahkemeye erişim haklarının ihlal edildiği, dava konusu yapılan tutarların hatalı olmadığı ve anılan tutarlara ilişkin hesaplama cetvellerinin sunulduğu ileri sürülmektedir.

 

TARAFLARIN SAVUNMALARI :Taraflarca istemlerin reddi gerektiği savunulmuştur.

 

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.

 

TÜRK MİLLETİ ADINA

 

Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

 

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:

 

Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

 

Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçelerde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

 

KARAR SONUCU:

 

Açıklanan nedenlerle;

 

1.Temyiz istemlerinin reddine,

 

2…. Bölge İdare Mahkemesi …. Vergi Dava Dairesinin …. tarih ve E:.., K:… sayılı kararının ONANMASINA,

 

3. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL'den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Dairece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,

 

4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu kararın taraflara tebliği ve bir örneğinin de Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesini teminen dosyanın ilk derece Mahkemesine gönderilmesine, 14/12/2021 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.

 

 

(X) KARŞI OY :

 

Temyiz talepleri, davacı tarafından ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen, bilahare fazladan ödendiği iddiası ile özel tüketim vergisi ve katma değer vergisinin iadesi istemi hakkında mahkemece verilen kabul kararına yönelik istinaf başvurusu hakkındaki kararın bozulmasına ilişkindir.

 

Dosyanın incelenmesinden, davacı tarafından yakın tarihte aynı eşyanın aynı ihracatçıdan yüksek fiyatla ithalinin yapıldığı, dava konusu olan beyannamelerde belirtilen eşyanın fiyatının bu ithalatta belirtilen fiyattan önemli oranda düşük olmasının tespiti üzerine idarece ek tahakkuk yapılacağı düşüncesi ile önceki ithalat fiyatına yükseltilerek ihtirazi kayıtla beyan etmek suretiyle ödenen vergilerin dava konusu edildiği görülmüştür.

 

Gümrük hukukumuza göre, ithal konusu eşyanın gümrük işlemlerinin yapılabilmesi için, eşya hakkında Gümrük İdaresine belirlenen usulde detaylı bir bildirimde bulunulması "gümrük beyanı"dır. Gümrük beyanında yer alan bilgiler, eşyanın, türü, cinsi, uluslararası kabul edilerek tanımlanan GTİP numarasında belirtilmesi ile tanımlanan eşya gümrük işlemlerine tabi tutulmaktadır. 4458 sayılı Kanun'un 61. maddesinin 3. fıkrasına göre beyannameler hangi gümrük ve dış ticaret kurallarının uygulanacağını belirlemekte ve ait olduğu eşyanın vergileri ve cezalarından dolayı taahhüt ve beyan sahibi açısından bağlayıcı niteliktedir. Dava konusu eşyanın somut olarak tespit edilmesine yarayacak olan beyanname dosya kapsamında bulunmamaktadır. Beyanname eşyanın tanımlanması ve aynı eşya olarak değerlendirilen davacıya ait yakın tarihli ithalata konu eşya ile aynı olup olmadığının tespiti için mahkeme açısından objektif delil olarak değerlendirilmesi gereken zorunlu belge niteliğindedir. Zira idare eşyanın aynı eşya olduğunu davacı tamamen farklı eşya olduğunu ileri sürmektedir.

 

Aynı eşya kavramı, Gümrük Yönetmeliği'nin 43. madddesinde, fiziksel özellik, kalite ve taşıdığı özellikleri dahil olmak üzere her hususta aynı olan ve aynı ülkede üretilmiş eşyayı (görünüşteki küçük farklılıklar diğer hususlarda tanıma uyan eşyanın aynı eşya sayılmasını önlemez), tanımlanmıştır.

 

Aynı maddenin f) bendinde, İthal eşyasının gümrük kıymeti: İthal eşyası üzerinden advalorem sisteme göre gümrük vergisinin hesaplanmasına esas teşkil edecek eşya kıymeti olarak tanımlanmıştır.

 

4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun "Gümrük kıymetinin" tespiti başlıklı 23. maddesinde; "Eşyanın gümrük kıymeti, Gümrük Tarifesinin ve eşya ticaretine ilişkin belirli konularda getirilen tarife dışı düzenlemelerin uygulanması amacıyla, bu bölümde yer alan hükümler çerçevesinde belirlenen kıymettir," şeklinde hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla eşyanın gümrük kıymeti 23 ilâ 28. maddelerde yer alan sınırlamalar ile tespit edilebilecektir. Tek başına eşyanın satış bedeli istisnasız gümrük kıymetini oluşturmamaktadır.

 

Gümrük kıymetinin belirlenmesini düzenleyen Yönetmeliğin 44. maddesinin 5. fıkrası; "Beyan edilen gümrük kıymetinin gerçekliği veya doğruluğu konusunda şüpheye düşülmesi halinde, gümrük idarelerince yükümlülerden ilave bilgi ve belge talep edilmesi de dahil olmak üzere konunun incelenmesi ve araştırılması neticesinde şüpheye sebebiyet veren hususlarda gümrük idaresinin makul şüphelerinin giderilmediği takdirde eşyanın gümrük kıymeti satış bedeli yöntemine göre tespit edilemez, bu durumda gümrük kıymeti birinci fıkrada belirtilen usul çerçevesinde diğer yöntemlere göre belirlenir," düzenlemesini haiz olup, davacının da kabul ettiği gibi aynı eşya ile ilgili aynı ihracaatçıdan yapılan ithalatın farklı fiyata sahip olması hususunda davacı tarafından yapılan açıklama bu eşyaların maddi ve hukuki olarak aynı eşya olmadığı hatta benzer dahi olmadığı, bu eşyanın farklı amaç ve farklı üretimlerinin olduğu bu yönüyle farklı fiyata sahip olduğu, bu eşyaların aynı ihracatçıdan yapılan farklı fiyata (yüksek) sahip (apple) eşyanın garanti yükümlülüğü kapsamında Tüketicinin Korunması Kanunu kapsamında ithalatının yapıldığı tüketicilere garanti kapsamında verilmek amacıyla getirildiği itiraz dilekçesinde ve dava dilekçesinde beyan edilmektedir.

 

Bu beyan çerçevesinde Tüketici Kanunu'na baktığımızda,

 

6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında tüketicilere garanti kapsamında haklar getiren Kanun'un 11. maddesi tüketiciye seçimlik haklar sunmuş olmakla tüketicinin bu seçimlik hak kapsamında tercih ettiği hakkın yerine getirilmesinde satıcı, üretici, ve ithalatçıyı müteselsil sorumlu tuttuğu görülmektedir.

 

MADDE 11-(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici;

 

a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,

 

b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,

 

c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme,

 

ç) İmkan varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme,

 

Seçimlik haklarından birini kullanabilir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür.

 

Bu Kanun'un getirmiş olduğu düzenleme ile, zorunlu olarak eşyanın ayıpsız misli ile değiştirilmesi söz konusu olmakla ithal edilen ürünün garanti kapsamında verilmesi gereken aynı eşya olması gerektiği halde bu ürünün tamamen farklı olduğu ve bu yüzden fiyatının düşük olduğu iddiasının Tüketici Kanunu kapsamında kanuna açık aykırılığı kabul olunmakla hukuken ve etik olarak bu iddianın kabulü mümkün bulunmamaktadır.

 

Bu kabul apple marka ürünlerin garanti yükümlülüğü kapsamında misli ile değiştirilmesi veya diğer seçimlik hakların kullanılması durumunda tamamen farklı eşya (düşük fiyatlı) ile değiştirildiğinin kabulü olup, bu durumun tüketicilerin korunması adı altında tüketicilere sunulmasının kanunun amacına açıkça aykırı olduğuna da şüphe bulunmamaktadır.

 

Tüketici yasası kapsamında farklı ürünün tüketiciye verilmesi kanunen mümkün bulunmadığından aynı eşyaya ait aynı ihracatçıdan yapılan eşyanın ithalatının büyük oranda farklı fiyatının olmasının sebebi açıklanamadığından ve yapılan açıklama yasaya aykırı olmakla İdarece aynı eşyanın satış bedeli yöntemine geçilmesi şartları mevcut olup hukuka uygundur.

 

Mahkemece bu tespitler değerlendirilmeksizin ve uyuşmazlık konusu eşya ile farklı olduğu ileri sürülen eşyalara ait beyannamelerin karşılaştırılması suretiyle incelenmeksizin tek taraflı iddiaların kabulü suretiyle verilen karara yönelik istinaf başvurusunun reddine dair karar, kanuna açıkça aykırı bulunmakla davalı idarenin temyiz isteminin kabul edilerek temyize konu kararın iptale ve iadeye ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği görüşü ile Daire kararına katılmıyorum.

 


Bu sayfa 232 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor