Danıştay 7. Daire Başkanlığı 2021/5070 E. , 2022/34 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/5070
Karar No : 2022/34
TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) : ... Petrol Ürünleri Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...
2- (DAVALI) : ... Vergi Dairesi Başkanlığı (... Vergi Dairesi Müdürlüğü )
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının hesap ve işlemlerinin incelenmesi neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporuyla, 27.10 GTİP numaralı malları yine bu listeye dahil olan malların imalinde kullandığı ve üretilen malın madeni yağ tanımı içinde olan bir mamûl olduğu kanaatine varıldığı belirtilerek beyan dışı bırakılan özel tüketim vergilerinin tarh edilmesi ve davacıya haksız olarak nakden iade edilen özel tüketim vergilerinin geri alınması gerektiğinden bahisle davacı adına 2015 yılının Ocak ayı için re'sen tarh edilen özel tüketim vergileri ile bu vergilerin bir katı tutarında hesaplanan vergi ziyaı cezalarının iptali istemiyle dava açılmıştır.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Bozma kararı üzerine, Dairelerinin E:2020/1006 sayılı dosyasında uyuşmazlığa konu edilen cezalı tarhiyata ilişkin olarak yapılan incelemede re'sen takdir nedeninin, uyuşmazlık konusu dönem ile aynı olduğu, anılan dosyada aynı nitelikteki eşya için yaptırılan bilirkişi incelemesi üzerine düzenlenen rapor huzurdaki davayı da bağladığından, bakılmakta olan davada ayrıca bilirkişi incelemesi yaptırılmasına mahal bulunmadığı ve bu bilirkişi raporunun karara esas alınabilir nitelikte görüldüğü, davacı tarafından üretilen ... ve ''...'' ticari ismi ile marka olarak tescil edilen prosess yağlama ürünlerinin 3812.30.80 GTİP'inde yer aldığının ileri sürülmesine karşın, bahsi geçen bilirkişi raporunda 4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanunu'nun eki (I) sayılı listenin (B) cetvelinde yer alan 27.10 pozisyonundaki baz yağlara %4 oranında yapılan katık madde ilavesinin madeni yağlama yağının esas niteliğini değiştirmediğinin belirtildiği, bu durumda üretilen mamulün anılan cetvel dışında değerlendirilerek özel tüketim vergilerinin beyan dışı bırakıldığı ve nakden iadenin haksız olduğu sonucuna ulaşıldığından, salınan vergilerde hukuka aykırılık bulunmadığı, vergi ziyaı cezası bakımından ise; inceleme raporunda nakden iade işleminin dayanağı olarak ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı iptal kararının gösterildiği, UYAP kayıtlarının incelenmesinden anılan kararın Danıştay kararı ile bozulduğu ve henüz bir kararın da verilmediği anlaşıldığından, davacının verginin haksız yere geri verilmesine yol açtığından söz edilemeyeceği, bu durumda verginin haksız olarak iade edildiğinden bahisle kesilen vergi ziyaı cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle vergiler yönünden davanın reddine, vergi ziyaı cezalarının ise iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI: Davacı tarafından, şirketin satışını yaptığı ürünlerin akışkanlık düzenleyici müstahzar olduğu, ürünün karışım olup olmadığının veya kimyasal tepkime sonucu oluşup oluşmadığının GTİP tespitinde önem arz etmediği, başka amaçlarla kullanılmaması için gerekli tüm önlemlerin alındığı, vergi inceleme raporunda ürünlerin başka amaçlarla kullanıldığına dair herhangi bir tespite yer verilmediği, satış yapılan firmaların bir kısmının motor yağı ticareti faaliyetiyle iştigal ettiği, söz konusu ürünlerin donma noktasını düşürmesi, vizkozite endeksini geliştirmesi ve köpük önleyici özelliklerinin bulunması nedeniyle 3811 veya 3812 pozisyonunda tanımlanmasının gerektiği; davalı idarece, tesis edilen işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Taraflarca savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'UN DÜŞÜNCESİ: Temyize konu kararın, re'sen tarh edilen özel tüketim vergileri yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının aynı gerekçe ve nedenlerle onanması; vergi ziyaı cezalarına ilişkin hüküm fıkrasına ilişkin olarak ise, dosyanın ve UYAP kayıtlarından Dairemizin E:2021/3892 esasına kayıtlı dosyasının birlikte incelenmesinden; bölge idare mahkemesinin vergi ziyaı cezaları yönünden hükmüne esas aldığı ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:... , K:... sayılı kararının 07/04/2015 tarihli dilekçeyle yapılan 2015 yılının Ocak ayına ait 129.764,88 TL tutarlı özel tüketim vergisinin mahsuben iade talebinin reddine dair işleme ilişkin olduğu, işbu davanın ise, davalı idareye verilen 18/02/2015 tarihli dilekçe ile 414.447,20 TL tutarındaki nakden iade talebi üzerine ''vergi iadelerine ilişkin inceleme talep formuna'' istinaden başlatılan inceleme sonucunda tanzim edilen ... tarih ve ... sayılı vergi inceleme raporuyla 2015 yılının Ocak ayına ait beyan dışı bırakıldığı tespit edilen 189.642,21 TL tutarlı özel tüketim vergisi ile aynı dönem için haksız olarak nakden iade edildiği ileri sürülen 414.447,20 TL tutarındaki (vergi ceza ihbarnamesinde gösterildiği şekliyle: 260.166,17+24.516,15+129.764,88) özel tüketim vergisinin tarh edilmesine ve bu vergilerin bir katı oranında vergi ziyaı cezalarının kesilmesine ilişkin olduğunun görüldüğü, her ne kadar bölge idare mahkemesince dava konusu vergi cezalarının haksız olarak iade edilen vergilerden kaynaklanan kısmına ilişkin olarak iade talebinin yargı kararı üzerine yerine getirilmesi nedeniyle ceza kesilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu vergi ziyaı cezaları hakkında iptal kararı verilmiş ise de; bölge idare mahkemesince, bilirkişi raporları kapsamında inceleme yapılmak suretiyle, üretilen mamulün anılan cetvel dışında kaldığı sonucuna ulaşılarak özel tüketim vergilerine ilişkin nakden iadenin haksız olduğu yolundaki değerlendirmesi Dairemizce de uygun bulunduğundan, 213 sayılı Kanun'un 341. maddesi uyarınca haksız iadenin geri alınmasının ve vergi ziyaı cezasının uygulanması gerektiğinin anlaşılması ve beyan dışı bırakıldığı tespit edilen özel tüketim vergisi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezası yönünden ise kararda bir değerlendirme yapılmadığının görülmesi karşısında, temyize konu kararın vergi ziyaı cezalarına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra dosyanın tekemmül ettiği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması istemine ilişkin karar verilmesine gerek görülmeyerek, işin gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan bölge idare mahkemesi kararının özel tüketim vergileri yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun görülmüş olup, davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, anılan hüküm fıkrasının bozulmasını gerektirecek nitelikte bulunmamıştır.
Bölge idare mahkemesi kararının vergi ziyaı cezalarının iptaline ilişkin hüküm fıkrasına yönelik davalı idarenin temyiz istemine gelince;
213 sayılı Vergi Usul Kanununun 341. maddesinin 1. fıkrasında; vergi ziyaı, mükellefin veya sorumlunun vergilendirme ile ilgili ödevlerini zamanında yerine getirmemesi veya eksik yerine getirmesi yüzünden verginin zamanında tahakkuk ettirilmemesi veya eksik tahakkuk ettirilmesi olarak tanımlanmış, 2. fıkrasında; şahsi, medeni haller veya aile durumu hakkında gerçeğe aykırı beyanlar ile veya sair suretlerle verginin noksan tahakkuk ettirilmesine veya haksız yere geri verilmesine sebebiyet vermenin de vergi ziyaı hükmünde olduğu, 3. fıkrasında; anılan fıkralarda yazılı hallerde verginin sonradan tahakkuk ettirilmesi veya tamamlanması veyahut haksız iadenin geri alınmasının ceza uygulanmasına mani teşkil etmeyeceği, 344. maddesinde; 341. maddede yazılı hallerde vergi ziyaına sebebiyet verildiği takdirde, mükellef veya sorumlu hakkında ziyaa uğratılan verginin bir katı tutarında kesileceği, 359. maddede yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu cezanın üç kat, bu fiillere iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanacağı düzenlenmiştir.
Dosyanın ve UYAP kayıtlarından Dairemizin E:2021/3892 esasına kayıtlı dosyasının birlikte incelenmesinden; bölge idare mahkemesinin vergi ziyaı cezaları yönünden hükmüne esas aldığı ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının 07/04/2015 tarihli dilekçeyle yapılan 2015 yılının Ocak ayına ait 129.764,88 TL tutarlı özel tüketim vergisinin mahsuben iade talebinin reddine dair işleme ilişkin olduğu, işbu davanın ise, davalı idareye verilen 18/02/2015 tarihli dilekçe ile 414.447,20 TL tutarındaki nakden iade talebi üzerine ''vergi iadelerine ilişkin inceleme talep formuna'' istinaden başlatılan inceleme sonucunda tanzim edilen ... tarih ve ... sayılı vergi inceleme raporuyla 2015 yılının Ocak ayına ait beyan dışı bırakıldığı tespit edilen 189.642,21 TL tutarlı özel tüketim vergisi ile aynı dönem için haksız olarak nakden iade edildiği ileri sürülen 414.447,20 TL tutarındaki (vergi ceza ihbarnamesinde gösterildiği şekliyle: 260.166,17+24.516,15+129.764,88) özel tüketim vergisinin tarh edilmesine ve bu vergilerin bir katı oranında vergi ziyaı cezalarının kesilmesine ilişkin olduğu görülmektedir.
Her ne kadar bölge idare mahkemesince dava konusu vergi cezalarının haksız olarak iade edilen vergilerden kaynaklanan kısmına ilişkin olarak iade talebinin yargı kararı üzerine yerine getirilmesi nedeniyle ceza kesilemeyeceği gerekçesiyle dava konusu vergi ziyaı cezaları hakkında iptal kararı verilmiş ise de; bölge idare mahkemesince, bilirkişi raporları kapsamında inceleme yapılmak suretiyle, üretilen mamulün anılan cetvel dışında kaldığı sonucuna ulaşılarak özel tüketim vergilerine ilişkin nakden iadenin haksız olduğu yolundaki değerlendirmesi Dairemizce de uygun bulunduğundan 213 sayılı Kanun'un 341. maddesi uyarınca haksız iadenin geri alınmasının ve vergi ziyaı cezasının uygulanması gerektiğinin anlaşılması ve beyan dışı bırakıldığı tespit edilen özel tüketim vergisi üzerinden kesilen vergi ziyaı cezası yönünden ise kararda bir değerlendirme yapılmadığının görülmesi karşısında, temyize konu kararın vergi ziyaı cezalarına ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmektedir.
Öte yandan, bölge idare mahkemesinin vergi ziyaı cezaları yönünden hükmüne esas aldığı
... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla özel tüketim vergilerinin ödendiği gerekçesiyle mahsuben iade talebinin reddine dair işlemin iptal edilmesi üzerine davalı idarece iade işlemi yerine getirildiği anlaşılmakla birlikte, anılan kararın Dairemizce bozulması üzerine davanın reddi yolunda verilen karara yönelik temyiz istemi Dairemizin 15/04/2022 tarih ve E:2021/3892, K:2022/1739 sayılı kararıyla reddedilerek kesinleşmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine, davalı idarenin temyiz isteminin ise kabulüne,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararın davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Kararın iptale ilişkin hüküm fıkrasının ise BOZULMASINA,
4. Hüküm altına alınan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve ... TL'den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, Dairece karara bağlanan harcın mahsubundan sonra, kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına, kullanılmayan ... TL yürütmenin durdurulması harcının istemi halinde davacıya iadesine,
5. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere, dosyanın anılan Daireye gönderilmesine,
6. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 17/01/2022 tarihinde kesin olarak oyçokluğuyla karar verildi.
(X) KARŞI OY :
Temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar, dayandığı hukuksal nedenler ve gerekçe karşısında bölge idare mahkemesi kararının bozulmasını sağlayacak nitelikte bulunmadığından, Dairemiz kararının özel tüketim vergisi yönünden davanın reddine yönelik onama kararına katılmakla birlikte, mahkeme kararının uygulanması nedeniyle gerçekleştirilen iadeye bağlı olarak kesilen vergi ziyaı cezasıyla ilgili iptal kararının da onanması gerektiği görüşüyle bozma ile ilgili karar kısmına katılmıyoruz.