İdarece hazırlanmış yeni birim fiyat analizlerinde, işçilik ve malzeme değerlerinde fahiş hatalar tespit edildiği takdir de fazla olduğu ileri sürülebileceği hakkında.
-KARAR-
Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı
Tut no: 25104
T: 20.03.2001
İlâmın 27/C maddesiyle verilen hükme karşı dilekçi, 17.043 poz no.lu imalâta ilişkin analizden işçilik miktarının tespiti amacıyla yararlanıldığım, derz aralarının 0.5. cm olacak şekilde projelendirildiğini, birim imalâttaki taş miktarının fiili tespitlere dayandırıldığını, bu tespit sonucunda 145 adet taş kullanıldığının belirlendiğini ve yeni fiyatın tespitinde bu miktarın esas alındığını ileri sürerek tazmin hükmünün kaldırılmasını talep etmektedir.
İlâmda, 8x8x8 cm. boyutlarında granit küp taş ile harçlı tretuvar kaplaması imalâtı için, imalâtta kum yerine harç kullanılması sebebiyle, idarece yapılan yeni analiz esas olarak kabul görmüş, ancak idarece fiilen yapılan ölçümlerde tespit edilen 145 adet taş yerine 17.143 poz no.lu analizde belirtilen 102 adedin esas alınması gerektiği hükme esas alınmıştır.
17.143 poz no.lu analiz ihtiyaca cevap vermediğinden yeni analiz yapılmıştır. Eğer yeni analizin gerekliliği kabul edilmiş ise, mükerrerlik ve teknik bilirkişi tespiti hariç, usulüne uygun olarak yapılan bu analize bağlı kalmak gerekmekte, idarece fiili tespit sonucunda elde edilen miktarı, fahiş ve yanlış olmadığı sûrece, kabul zorunlu olmaktadır.
17.143 poz no.lu Bayındırlık Analizi, boyutları 8, 9 ve 10 cm. olan küp taşların her biri için ayn ayn değil ortalama (9 cm.) alınmak suretiyle miktar tespiti yapılmıştır. İdarece yapılan yeni analizde ise, fiilen kullanılan 8 cm lik küp taş ve 0.5 cm. lik derz aralığı dikkate alındığında, 1 m2 de kullanılan taş sayısı 12 adet, 1 m2 kullanılan taş sayısı ise 144 adet olmaktadır. Bu durum idarece yapılan tespiti ve dilekçi iddialarını doğrulamaktadır.
Açıklandığı üzere, gerekliliği kabul edilen ve usule uygun olarak yapılan yeni analize, mükerrerlik ve teknik bilirkişi tespiti ile fahiş miktar ve fiyatlandırılmalar hariç, bağlı kalmak ve kabul zorunlu olmaktadır. İlâmda ise bu yolda hiçbir iddia ve hüküm yer almamaktadır.
Açıklanan sebeplerle dilekçi iddialarının kabulü ile tazmin hükmünün kaldırılması gerekir