İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; Danıştay 10. Dairesinin 13/10/2020 günlü ve E:2016/8919, K:2020/3776 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle, dava konusu işlemin belediye başkanı adına başkan yardımcısı tarafından tesis edildiği, buna ilişkin olarak ara kararıyla dava konusu işlem tarihinde geçerli olan yetki ve imza devrine ilişkin bilgi ve belgelerin istenildiği, ara kararına cevap olarak gönderilen bilgi ve belgelerden, işlemde adı geçen belediye başkan yardımcısının belediye başkanı adına dava konusu işlemi tesis etme yetkisinin bulunduğunun anlaşıldığı, dava konusu işlemin yetkili makam tarafından tesis edildiği; yine ara kararına cevap olarak gönderilen bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde, 2003 ve 2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının davacının aynı işyerine ait ruhsatlar olduğu, davacı şirketin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulundan LPG Otogaz Bayilik Lisansı alabilmesi için 2003 tarihli ruhsatta yer alan Petrol -Otogaz faaliyet konusunun Akaryakıt ve LGP Otogaz İstasyonu olarak değiştirilmesi gerektiği bildirildiğinden, 2003 tarihli ruhsattaki faaliyet konusunun 12/06/2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatında Akaryakıt ve LGP Otogaz İstasyonu olarak güncellendiği, yani 2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatının farklı bir ruhsat olmadığı, 2003 tarihli ruhsatın faaliyet konusu yönünden güncellenmesinden ibaret bir ruhsat olduğunun anlaşıldığı, davacı şirkete ait akaryakıt ve LGP otogaz istasyonuna ait dava konusu işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının işyeri hakkında düzenlenmiş yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığından bahisle iptal edildiği, 2003 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatının verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinde akaryakıt ve LPG otogaz istasyonuna işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken yapı kullanma izin belgesinin aranacağına ilişkin açık bir düzenlemenin mevcut olmadığı, bu tür işyerlerine işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken yapı kullanma izin belgesinin alınmış olmasının sonraki tarihte (2005) yürürlüğe giren mevzuat hükümleriyle zorunlu hale getirildiği, 2003 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken belediye imar müdürlüğü, itfaiye müdürlüğü ve zabıta müdürlüğünce sakınca bulunmadığına dair rapor düzenlendiği, inşaat ruhsatına ilişkin projenin belediyece onaylandığı, imar işleri müdürlüğü yazısı ile ilgili makama sunulmak üzere iskan raporu şeklinde fenni yönden bir sakınca bulunmadığına ilişkin belge düzenlendiği ve Karayolları Bölge Müdürlüğünce de sakınca olmadığının belirtildiği, dolayısıyla dava konusu işyeri açma ve çalışma ruhsatları verilirken yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun hareket edildiğinden davacı şirketin kazanılmış hakkının bulunduğunun kabulü gerektiği, bu durum karşısında verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesi koşullarını taşıyan işyeri hakkında, işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesinin üzerinden uzun süre geçtikten sonra ruhsat tarihinden sonraki bir tarihte yürürlüğe giren mevzuat hükmü uyarınca yapı kullanma izni bulunmadığından bahisle işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
Danıştay 2. Daire Başkanlığı 2022/4 E. , 2022/1523 K.
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2022/4
Karar No : 2022/1523
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Büyükşehir Belediye Başkanlığı - ...
VEKİLİ : Av. ...
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...Ticaret Turizm Petrol Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Antalya ili, Manavgat ilçesi, Side beldesi ...Mahallesi, ...mevkii, ...parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan akaryakıt ve LPG otogaz istasyonuna ait iş yeri açma ve çalışma ruhsatının iptaline ilişkin (Kapatılan) Side Belediye Başkanlığının ...tarih ve ...sayılı işleminin iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : .... İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; Danıştay 10. Dairesinin 13/10/2020 günlü ve E:2016/8919, K:2020/3776 sayılı bozma kararına uyulmak suretiyle, dava konusu işlemin belediye başkanı adına başkan yardımcısı tarafından tesis edildiği, buna ilişkin olarak ara kararıyla dava konusu işlem tarihinde geçerli olan yetki ve imza devrine ilişkin bilgi ve belgelerin istenildiği, ara kararına cevap olarak gönderilen bilgi ve belgelerden, işlemde adı geçen belediye başkan yardımcısının belediye başkanı adına dava konusu işlemi tesis etme yetkisinin bulunduğunun anlaşıldığı, dava konusu işlemin yetkili makam tarafından tesis edildiği; yine ara kararına cevap olarak gönderilen bilgi ve belgeler değerlendirildiğinde, 2003 ve 2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının davacının aynı işyerine ait ruhsatlar olduğu, davacı şirketin Enerji Piyasası Düzenleme Kurulundan LPG Otogaz Bayilik Lisansı alabilmesi için 2003 tarihli ruhsatta yer alan Petrol -Otogaz faaliyet konusunun Akaryakıt ve LGP Otogaz İstasyonu olarak değiştirilmesi gerektiği bildirildiğinden, 2003 tarihli ruhsattaki faaliyet konusunun 12/06/2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatında Akaryakıt ve LGP Otogaz İstasyonu olarak güncellendiği, yani 2006 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatının farklı bir ruhsat olmadığı, 2003 tarihli ruhsatın faaliyet konusu yönünden güncellenmesinden ibaret bir ruhsat olduğunun anlaşıldığı, davacı şirkete ait akaryakıt ve LGP otogaz istasyonuna ait dava konusu işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının işyeri hakkında düzenlenmiş yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığından bahisle iptal edildiği, 2003 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatının verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerinde akaryakıt ve LPG otogaz istasyonuna işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken yapı kullanma izin belgesinin aranacağına ilişkin açık bir düzenlemenin mevcut olmadığı, bu tür işyerlerine işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken yapı kullanma izin belgesinin alınmış olmasının sonraki tarihte (2005) yürürlüğe giren mevzuat hükümleriyle zorunlu hale getirildiği, 2003 tarihli işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilirken belediye imar müdürlüğü, itfaiye müdürlüğü ve zabıta müdürlüğünce sakınca bulunmadığına dair rapor düzenlendiği, inşaat ruhsatına ilişkin projenin belediyece onaylandığı, imar işleri müdürlüğü yazısı ile ilgili makama sunulmak üzere iskan raporu şeklinde fenni yönden bir sakınca bulunmadığına ilişkin belge düzenlendiği ve Karayolları Bölge Müdürlüğünce de sakınca olmadığının belirtildiği, dolayısıyla dava konusu işyeri açma ve çalışma ruhsatları verilirken yürürlükte bulunan mevzuat hükümlerine uygun hareket edildiğinden davacı şirketin kazanılmış hakkının bulunduğunun kabulü gerektiği, bu durum karşısında verildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuat uyarınca işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesi koşullarını taşıyan işyeri hakkında, işyeri açma ve çalışma ruhsatı verilmesinin üzerinden uzun süre geçtikten sonra ruhsat tarihinden sonraki bir tarihte yürürlüğe giren mevzuat hükmü uyarınca yapı kullanma izni bulunmadığından bahisle işyeri açma ve çalışma ruhsatlarının iptal edilmesine ilişkin işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının 1/5000 ölçekli mevzi imar planını ve 1/1000 ölçekli uygulama imar planını yaptıracağına ilişkin taahhütte bulunduğu, eksik evrakları tamamlaması şartıyla geçici izin belgesi verildiği, dava konusu alanın 1/5000 ölçekli ve 1/1000 ölçekli imar planı örneğinin ve yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığı belirilerek, temyize konu İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Temyiz isteminin reddi gerektiği yolundadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : Dr. ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN REDDİNE,
2. .... İdare Mahkemesince verilen ...günlü, E:..., K:...sayılı kararın ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan davalı idare üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren (15) onbeş gün içinde Danıştay'da karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.