YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Hizmet Tespit Davasında İspat Yöntemleri Nelerdir?

Karar Özeti

Hizmet Tespit Davasında İspat  Yöntemlerinin Neler Olduğu Hakkında Açılayıcı Kr.

Karar

 

10. Hukuk Dairesi 2021/3175 E.  ,  2021/16113 K.

 

Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi

 

Dava, hizmet tespiti istemlerine ilişkindir.

 

İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

 

... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.

 

I-İSTEM

 

Davacı vekili; davacının satış personeli olarak 15/04/2001-30/08/2008 tarihleri arasında çalıştığını, ancak davalı şirketin yakınlarını sigortalı gösterip davacı dahil fiilen çalışanların SGK'ya bildirilmediğini, davacının davalı şirkete ait olan iş yerinde ihtilaf konusu dönemler arasında çalıştığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir

 

II-CEVAP

 

Davalı ... vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı ile müvekkilleri şirket arasında süreklilik arz eden bir iş akdinin bulunmadığını, şirketin yaptığı iş nedeniyle sürekli çalışma gerektirmeyen bir iş olması ve şahıs elemanlarının satış yaparak ve yaptıkları satıştan kendi nam ve hesaplarına satıştan pay aldıklarını belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

 

Davalı ...K vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesi ile; davacıya ait Kurum nezdinde herhangi bir kayda rastlanılmadığını, sigortalılık bildirimlerinin davalı iş yerinin sorumluluğunda olduğunu belirterek açılan davanın reddini talep etmiştir.

 

III-MAHKEME KARARI

 

A-İLK DERECE MAHKEME KARARI

 

İlk Derece mahkemesi; davanın reddine, karar vermiştir.

 

B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

 

Davacının istinaf isteminin reddine,

 

IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ:

 

Davacı vekili kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

 

V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME:

 

Dava, 506 sayılı Kanunun 79/10. (5510 sayılı Kanun’un m. 86/9.) maddesi uyarınca açılmış hizmet tespiti davasıdır. Maddeye göre, “Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır.”

 

Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanların hizmetlerin tespitine ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkindir. Bu nedenle özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu çerçevede hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyerek, gerekli araştırmaların re'sen yapılması ve kanıtların toplanması gerektiği göz önünde bulundurulmalıdır.

 

Hizmet tespiti davalarının amacı hizmetlerin karşılığı olan sosyal güvenlik haklarının korunmasıdır. Hizmet akdine dayalı çalışma olgusunun ispatında delil sınırlandırması yoksa da davacının Kurum sicil dosyası, işyeri özlük dosyası temin edilip işyerinin Kanunun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlendikten sonra iddia edilen çalışmanın başlangıç ve bitiş tarihleri, hangi işyerinde ne iş yapıldığı, işyerinin kapsam, kapasite ve niteliği, prime esas kazanca tabi ücretin ne olduğu, çalışmanın sürekli, kesintili, mevsimlik olup olmadığı eksiksiz bir şekilde açıklığa kavuşturulmalıdır.

 

Taraf tanıklarının sözleri değerlendirilirken bunların inandırıcılığı üzerinde durulmalı, verdikleri bilgilere nasıl vakıf oldukları, işveren ve işçiyle, işyeriyle ilişkileri, bazen uzun yılları kapsayan bilgilerin insan hafızasında yıllarca eksiksiz nasıl taşınabileceği düşünülmeli ve tanıklar buna göre dinlenilmeli, re’sen araştırma kapsamında sadece taraf tanıkları ile yetinilmeyip mümkün oldukça işyerinin müdür, amir, şef, ustabaşı ve postabaşı gibi görevlileri ve o işyerinde çalışan öteki kişiler ile o işyerine komşu ve yakın işyerlerinde bu yeri bilen ve tanıyanlar dahi dinlenerek tanık beyanlarının sağlığı denetlenmeli ve çalışma olgusu böylece hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde belirlenmelidir.

 

Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de karar eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır.

 

1- Öncelikle; dinlenen davacı bordro tanığı ...’ın, davalı işyerinde 27/12/2007-03/08/2010 tarihleri arasındaki sigortasız çalışmalarına ilişkin olarak açtığı ve lehine sonuçlanan hizmet tespiti davasının dairemizin incelemesinden geçerek onanması karşısında, Tanık ...’ın mahkeme ifadesinde “Ben işe başladığımda davacı davalı şirkette satış elemanı olarak çalışıyordu. Arkadaş bana 2001 yılında başladığını söylemişti. Ancak ay ve gününü hatırlamam mümkün değildir.

 

Davacı evlenince 2008 yılında işten ayrıldı. Bildiğim kadarı ile davacı belirttiğim yıllar arasında kesintisiz ve sürekli olarak davalı şirkette satış elemanı olarak çalışmış, ben 2006 yılında satış elemanı olarak çalışmaya başladım kendisi ile birlikte 2 yıl sürekli çalıştık.” şeklindeki ifadesine göre, kesinleşen mahkeme ilamı ile tespitine karar verilen dönem yönünden, davacının talep ettiği süre içerisindeki 27/12/2007-30/08/2008 tarihleri arasındaki sürenin; davacının kendi adına mı yoksa davalı şirket adına mı satış yaptığının, satış yaptığı kişilerin ifadelerine başvurulmak ve şirketin satışını yaptığı ürünler ile satış yapılan kişilere satılan ürünler karşılaştırılmak suretiyle, davacının davalı şirket adına ürün satışı yaptığının kabulü halinde bu sürenin kabulü gerekirken aksi kabul ile hüküm tesisi bozma nedenidir.

 

2-Reddedilen dönem yönünden ise;

 

a- Davacı, talep ettiği 15/04/2001-30/08/2008 tarihleri arasındaki dönemde sürekli çalıştığını belirttiğinden, talep ettiği bu dönem içerisinde 01/04/2004-01/05/2005 tarihleri arasında hizmet bildiriminin yapıldığı dava dışı 1026395 sicil nolu işveren... Ekmek fırınındaki çalışmalarının fiili çalışmaya dayanıp dayanmadığının tespiti için bu işverene ait bildirim yapılan dönemdeki bordrolar getirtilmeli, bordro tanıkları dinlenilmeli ve bildirim yapılan 01/04/2004-01/05/2005 tarihleri arasındaki çalışmanın gerçek ve fiili olup olmadığı hiç bir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığına kavuşturulmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir.

 

b-Mahkemece, dava dışı ... Ekmek Fırınından yapılan 01/04/2004-01/05/2005 tarihleri arasındaki çalışmanın (a) bendinde belirtilen şekilde gerçek bir çalışma olup olmadığının araştırmasının yapılarak, fiili çalışma olduğuna karar verilmesi halinde, davacının talep ettiği 15/01/2001-27/12/2007 dönemi için hak düşürücü süre irdelenmeli, hak düşürücü süreye uğramadığının anlaşılması halinde ise; dosyadan dinlenen kimi tanıkların davacının köylerine gelerek kendisine satış yaptığını beyan ettikleri, dinlenen bordro tanığı Nursel’in çalıştığı yönündeki beyanı, davalı şirkete karşı hizmet tespiti davası açtığı tanık Aytül Sepetçi’nin reddedilen ve onanan hizmet tespiti davasında göz önüne alınarak ifadesi ile dinlenen ve davacıyı tanımadıklarını ifade eden diğer bordro tanıklarının ifadeleri arasında çelişki bulunması nedeniyle, dosyaya ibraz edilen ... Defteri olarak tabir edilen ve satış yapılan köyleri gösterir defterdeki satış yapılan köylerdeki satış yaptığı kişiler ile köy muhtarlarına davacının resmi de gösterilerek hizmet tespiti talep ettiği dönemde satış yapıp yapmadığı, satışlar yapmış ise davalı şirketin hangi ürünleri sattığının araştırması yapılarak tanıkların ifadelerinde belirttiği ürünlerin satışının yapılıp yapılmadığı araştırılmalı ve sonucuna göre bir karar verilmelidir.

 

Mahkemece yukarıda belirtilen hukuki ve maddi olgular göz önünde bulundurulmaksızın eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması, usûl ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.

 

O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.

 

SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi .... Hukuk Dairesi kararının HMK’nın 373/1. maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine, 15/12/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 241 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor