Oluşa ve dosya içeriğine göre; 31.12.2016 tarihinde sanığın bulunduğu araçta halı fleks içerisinde ele geçen ve kişisel kullanım sınırında olan uyuşturucu maddeyi kullanma amacı dışında bulundurduğuna dair sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
10. Ceza Dairesi 2020/772 E. , 2021/14322 K.
Mahkeme : ... Bölge Adliye Mahkemesi ...Ceza Dairesi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edenlerin sıfatı, başvurularının süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Tebliğnamede sanık olarak gösterilen ve beraat eden sanık ... hakkında herhangi bir kanun yolu isteği bulunmadığından sanıklar ... hakkındaki temyiz taleplerine hasren inceleme yapılmıştır.
A) Sanık ..., ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin düzeltilerek esastan reddine ilişkin hükümlere yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
Hükmolunan cezanın miktarı ve türü gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK'nın 286/2-a maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinden verilen beş yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezalarına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararlarının temyizi mümkün olmadığından, sanıklar müdafilerinin temyiz istemlerinin 5271 sayılı CMK'nın 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
B) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin düzeltilerek esastan reddine ilişkin hükme yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak sanık ...’un temyiz istemlerinin CMK'nın 294/2. maddesi kapsamında hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede;
1-Atılı suçun sübutu ve TCK’nın 188. maddesinin 4. fıkrasının (b) bendinin uygulanma şartlarının belirlenmesi bakımından 13.12.2016 tarihli olayla ilgili olarak hükmün gerekçesinde belirtilen; sanığın tanık ... ile yaptığı telefon görüşmelerinden sonra tanıklar ...ile buluştuklarına ilişkin fiziki takip tutanağı var ise getirtilmesi ve gerektiğinde söz konusu buluşmaya ilişkin fiziki takip tutanağını düzenleyen tutanak tanıklarının vicdani kanı oluşturacak sayıda dinlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ile hüküm kurulması,
2-Oluşa ve dosya içeriğine göre; 31.12.2016 tarihinde sanığın bulunduğu araçta halı fleks içerisinde ele geçen ve kişisel kullanım sınırında olan uyuşturucu maddeyi kullanma amacı dışında bulundurduğuna dair sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, sabit olan fiilinin “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanık hakkında “uyuşturucu madde ticareti yapma” suçundan mahkûmiyet hükmü kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
Bozma sebebine göre sanığın TAHLİYESİNE, başka bir suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde salıverilmesinin sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılığına yazı yazılmasına,
C) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin düzeltilerek esastan reddine ilişkin hükme yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
Sanık ... müdafilerinin temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteminin tayin olunan hapis cezasının süresine göre 5271 sayılı CMK'nın 299. maddesi uyarınca takdiren reddine karar verilerek, duruşmasız olarak inceleme yapılmıştır.
5271 sayılı CMK'nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK'nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak, sanık müdafilerinin temyiz dilekçesinde belirttiği temyiz sebeplerinin hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu değerlendirilerek, anılan sebeplere bağlı olarak yapılan incelemede,
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdani kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, 19/12/2016 tarihli eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, sanığın 19/12/2016 tarihli eylemi sabit ise de, 29/12/2016 tarihinde tanık ...’ta ele geçirilen suç konusu sentetik kannabinoidi tanığa sanığın verdiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı ayrıca sanığın ev aramasında ele geçirilen esrarın miktarı da gözetildiğinde kullanmak için bulundurduğuna ilişkin savunmasının aksine atılı suçtan mahkumiyeti için yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, tek eylemi sabit olan sanık hakkında TCK'nın 43. maddesinde öngörülen "zincirleme suç" hükümlerinin uygulanması suretiyle fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tutuklama koşullarında değişiklik olmaması ve tutuklu kalınan süre dikkate alınarak sanık hakkındaki tahliye talebinin reddine,
D) Sanık ... hakkında "uyuşturucu madde ticareti yapma" suçundan verilen mahkûmiyet hükmüne yönelik istinaf talebinin düzeltilerek esastan reddine ilişkin hükme yönelik temyiz isteğinin incelenmesinde:
UYAP sistemi üzerinden MERNİS'ten alınarak dosyasına konulan nüfus kayıt örneğinde, sanığın 08/01/2019 tarihinde öldüğünün belirtilmesi karşısında; bu hususun araştırılarak, ölmüş olduğunun tespiti halinde hakkındaki kamu davasının 5237 sayılı TCK'nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA,
28/02/2019 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanunun 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 304/1. maddesi uyarınca dosyanın ...Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesine gönderilmesine,
27/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.