YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Faiz, vekalet, vs tutarlar temyiz kesinlik sınırı belirlenirken asıl alacağa eklenir mi?

Karar Özeti

Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.

Karar

 

 

9. Hukuk Dairesi   2018/1356 E.  ,  2020/19689 K.

 

BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ : ... . Hukuk Dairesi

 

DAVA TÜRÜ :ALACAK

 

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

 

Y A R G I T A Y K A R A R I

 

Davacı İsteminin Özeti:

 

Davacı vekili, davacının 17.05.2003 tarihinden çıkış tarihi olan 26.12.2014 tarihine kadar Starbucks isimli davalı işverenliğin Capitol Mağazasında mağaza müdürü olarak çalıştığını, en son aldığı brüt maaşının 4.493,00 TL olduğunu, müvekkilinin 25.12.2014 tarihi itibariyle prim ödeme gün sayısının tamamlanması nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurduğu ve bunu da sözlü olarak çalıştığı işyerine bildirdiğini, işverence yazılı olarak bildirimde bulunması gerektiğinin belirtilmesi üzerine Kartal 3. Noterliğinin 29.12.2014 tarih ve 57470 yevmiye numaralı ihtarnamesinin keşide edilerek emeklilik nedeniyle iş akdinin feshedildiğini ve tüm yasal haklarının ödenmesinin talep olunduğu, bunun üzerine 26.12.2014 tarihli işverence düzenlenen ihtarname ile müvekkilin iş sözleşmesinin haksız olarak fesholunduğu iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatı alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.

 

Davalı Cevabının Özeti:

 

Davalı vekili, davacının iş akdinin 4857 sayılı Yasanın 25/2-(c) ve (e) bendleri gereğince haklı nedenle feshedildiğini, davacı hakkında şikayet dilekçeleri verildiğini ve tutanaklar tutulduğunu, işyerinde çalışan personele ve müşterilere yönelik olarak uygunsuz sözlerinden dolayı ahlak ve iyiniyet kurallarına aykırı davranışlarının tespit edildiğini, aynı işyerinde çalışan bayan personeller hakkında uygunsuz sözler sarfettiğini, müşteriler hakkında da cinsel içerikli konuşmalar yaptığını, davacının daha önce de iş yerinde çalışan personele kötü muamelede bulunduğu ve bu sebeple kendisine yazılı olarak ihtar verildiğini, mağdur bayan işçinin ifadeleri ve diğer personel beyanları ile doğrulandığına göre fesih kararı alınmasının hukuka uygun olduğunu, davacının emeklilik başvurusunun doğru olmadığını, bu şekilde SGK’dan yazı alarak haksız bir şekilde tazminat almaya çalıştığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

 

İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:

 

Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kabulüne karar verilmiştir.

 

İstinaf başvurusu :

 

İlk derece mahkemesinin kararına karşı davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

 

Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:

 

Bölge Adliye Mahkemesince, ilk derece mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğu gerekçesiyle, davalının istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esas yönünden reddine karar verilmiştir.

 

Davalı tarafın Bölge Adliye Mahkemesi kararına itiraz etmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi’nin 26/12/2017 tarihli Temyiz Başvurusunu Değerlendirme Kararıyla, mahkemece 5.000,00 TL net kıdem ve 5.000,00 TL net ihbar tazminatı olarak toplam 10.000,00 TL’ye hükmolunduğu, bu nedenle istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararlarının miktar itibarı ile kesin olduğu gerekçesiyle davalı tarafın temyiz talebinin HMK'nın 366/1 maddesi yollaması ile HMK'nın 346/1 maddesi uyarınca kesinlik nedeniyle reddine karar verildi.

 

Temyiz başvurusu :

 

Kararı ve ek kararı yasal süresi içerisinde davalı vekili temyiz etmiştir.

 

Gerekçe:

 

1-Bölge Adliye Mahkemesince verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiş, ancak ek kararla anılan kararın miktar itibariyle kesin olarak verilmiş olduğu gerekçesi ile davalının temyiz talebinin reddine karar verilmiştir. Ek karar süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.

 

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan taşınır mal ve alacak davalarına ilişkin nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuku Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Kesinlik sınırı kamu düzeni ile ilgilidir. Temyiz kesinlik sınırı belirlenirken yalnız dava konusu edilen taşınır malın veya alacağın değeri dikkate alınır. Faiz, icra (inkar) tazminatı, vekalet ücreti ve yargılama giderleri hesaba katılmaz.

 

Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde, kısaca kısmi davada kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirlenir.

 

Her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince miktar itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığından bahisle temyiz isteminin reddine karar verilmiş ise de, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihinde miktar itibariyle kesinlik sınırı 41.530,00 TL olup, davacı yanın dava dilekçesinde fazlaya dair haklarını saklı tutması ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının toplam tazminat alacağının net 46.673,14 TL olarak hesaplanmış olması karşısında, verilen kararın kesinlik sınırının altında kaldığından söz edilemez. Buna göre kararın kesin olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddine ilişkin verilen karar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 362. maddesine aykırı olup, Bölge Adliye Mahkemesince verilen 26/12/2017 tarihli EK KARARIN BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA karar verildi.

 

2-Davacı işçi mağaza müdürü olarak çalışmış olup, diğer çalışanlara sataşma mahiyetinde eylemlerinin açığa çıkması ve bu yönde 24-25/12/2014 tarihli şikayet dilekçelerinin alınması üzerine işveren tarafından iş sözleşmesinin İş Kanunu'nun 25/2-(c) ve (e) bendlerine uygun olarak feshedildiği bildirilmiştir.

 

Davacı işçi açmış olduğu bu davada iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedene dayanmaksızın feshedildiğini ileri sürerek ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinde bulunmuş, mahkemece fiillerin verilecek eğitim ve uyarı ile karşılanabileceği, feshin ağır olduğu gerekçesiyle ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin kabulüne karar verilmiştir.

 

Davalının istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından davacının daha önce bu yönde eylemlerine dair delil olmadığı, diğer işçilerin şikayet dilekçelerinin fesih öncesinde alındığı ve davacı hakkında suç duyurusunda bulunulmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine dair hüküm kurulmuştur.

 

Davacının fesihten bir yıl önce benzer bir eylemi sebebiyle uyarı cezası aldığı dosya içeriğinden anlaşılmakta olup, fesih öncesinde de çok sayıda işçi yazılı olarak işverene bildirimde bulunmuş ve davacının işin yürütümü sırasında sataşma ve hakaret içeren hatta cinsel içerikli söz ve davranışlarda bulunduğunu açıklamışlardır. İşveren tarafından 24/12/2014 tarihinde alınan dilekçelerden sonra yasal süresi içinde 26/12/2014 tarihinde davacının iş sözleşmesi haklı nedenle feshedilmiştir.

 

Duruşmada dinlenen davalı tanıkları da feshe konu söz ve davranışları açıklayan beyanlarda bulunmuştur. Davacının iş sözleşmesinin feshi haklı nedene dayandığından fesihten 3 gün sonra SGK'dan yaş hariç emeklilik kriterlerine haiz olduğu yönünde belge alması ve bunu işverene ibraz etmesinin de sonuca etkisi bulunmamaktadır.

 

Davaya konu ihbar ve kıdem tazminatı isteklerinin reddine karar verilmesi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ:

 

Temyiz olunan ilk derece mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 373 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor