Usulüne uygun düzenlenen ibraname sonuç doğurucu nitelikte olup itibar edilmesi gerekir.
9. Hukuk Dairesi 2021/3537 E. , 2021/8469 K.
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde 2007 yılından Temmuz 2013 yılına kadar şehir içi hattında kullanılan minibüste şoför olarak çalıştığını, davalı işverenin bir gün çalışıp bir gün çalışmaması karşılığı maaşının yarısı ödeneceği şeklindeki teklifini kabul etmemesi üzerine davalı işverenin müvekkilini tehdit etmesi ve darp etmesi nedeniyle iş akdini haklı olarak feshettiğini, ancak işçilik alacaklarının ödenmediğini iddia ederek kıdem tazminatı ile fazla çalışma ücreti, yıllık ücretli izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, mahkemenin görevsiz olduğunu, alacakların zamanaşımına uğradığını, davacının işe başlama tarihinin 01.06.2008 olduğunu, işten ayrılış tarihinin ise 10.05.2010 tarihi olduğunu, dönüşümlü olarak davalıya ait araçta başka bir şoför ile birlikte çalıştığını, iş aktinin haksız ve sebepsiz şekilde feshettiğini, bu nedenle kıdem tazminatına hak kazanmadığını, talep edebileceği işçilik alacaklarının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece bozma ilamına uyularak, yeniden yapılan incelemede bozma ilamında değinilen hususlar dışında kararın kesinleştiği kabul edilerek bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapıldığı, neticesinde yeniden bilirkişi raporu alınarak 2018/369 esas saylı dosya üzerinden davanın kabulü yönünde karar kurulduğu, temyiz neticesinde Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2019/4669 esas 2019/13128 esas sayılı ilamı ile ibranamenin makbuz niteliğinde olduğu kabul edilerek mahsup edilmesi gerektiğinden bahisle bozma yönünde hüküm kurulduğu, bozma ilamı doğrultusunda yapılan inceleme gereği dosyanın bilirkişiye tevdii edildiği, 28/11/2019 tarihli bilirkişi Talip Kavak tarafından düzenlenen raporun hükme esas alınabileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut uyuşmazlıkta, Mahkemenin ilk kararında davalı tarafça sunulan ibranamedeki miktarın ödendiğinin işverence ispatlanamadığı ve ibranamenin fesihten önce düzenlendiği gerekçesiyle ibranameye itibar edilmemiş ve bu yönüyle karar Dairemizce bozulmuştur.
Dairemizin söz konusu bozma ilamında, davalı tarafın sunduğu ibraname 15.05.2010 tarihli olup, davacı tarafça imza inkârında bulunulmadığı gibi iradesinin fesada uğratıldığı da ispatlanamadığı yönünde tespite yer verildikten sonra aynen “…bahsekonu ibraname 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun yürürlükte olmadığı dönemde imzalandığından geçerliliği Dairemizin konuyla ilgili ilkeleri çerçevesinde değerlendirilmelidir. Buna göre de, 01.07.2012 tarihinden önce düzenlenen ibranamenin fesihten önceki dönemde imzalanması ve bu kapsamdaki ödemelerin banka kanalıyla yapılmaması geçersiz olduğu sonucunu doğurmayacaktır. Mahkemece yapılması gereken iş, miktar içeren bu ibranamenin makbuz niteliğinde olduğu kabul edilerek hükmedilen işçilik alacaklarından bu miktarın mahsubu ile sonuca gidilmesinden ibarettir.” yönünde karar verilmiştir.
Buna karşın Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda, davalı taraf asgari ücret üzerinden çalışmayı savunduğundan dönemin asgari ücreti ile hizmet süresine göre ödenebilecek kıdem tazminatı tutarı (1.825,48 TL.) bulunup, avans kıdem tazminatı kabul edilerek sadece bu tutar dava konusu kıdem tazminatından mahsup edilmiştir. Oysa ki bozma ilamında değinilen ibranamedeki tutar 8.404,00 TL olup, mahkemenin ilk kararı da hükmedilen işçilik alacaklarından bu miktarın mahsubu ile sonuca gidilmesi yönünden bozulmuştur.
Bu durumda, Mahkemece bozma ilamı gereğinin eksik ifa edilmesi kararın tekrar bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 27.04.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.