YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Hizmet Sözleşmesi İle Çalışanlar Kıdem Tazminatı Talep Edebilir mi?

Karar Özeti

Mahkemece uyulmasına karar verilen bozma ilamında davacının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kapsamında hizmet sözleşmesi ile çalıştığı belirtilmiştir. Anılan Kanun kapsamında kalan iş ilişkilerine bağlı olarak çalışanlar kıdem tazminatı talep edemezler. ( Dairemizin 2021/8479 esas 13186 karar ve 29/09/2021 tarihli kararı )

Karar

 

 

9. Hukuk Dairesi    2021/10494 E.  ,  2021/15215 K.

 

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk(İş) Mahkemesi

...

 

DAVA TÜRÜ : ALACAK

 

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

 

Y A R G I T A Y K A R A R I

 

Davacı İsteminin Özeti:

 

Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 01.07.1995-17.10.2014 tarihleri arasında genel hizmetli olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini, ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile hafta tatili, fazla çalışma, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.

 

Davalı Cevabının Özeti:

 

Davalı vekili, zamanaşımı def'ini öne sürüp, davacının haksız yere işi bıraktığını bu nedenle tazminat hakkı olmadığını, işyerinde yoğun çalışma yapılmadığını, yıllık izinlerini de kullanığından alacağı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

 

Mahkeme Kararının Özeti:

 

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

 

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Yargıtay (Kapatılan) 22. Hukuk Dairesinin 2017/28104 esas 2020/5549 karar ve 03.06.2020 tarihli ilamı ile; ".. davacının yapmış olduğu işin tarım işi olduğu, maddede sayılan istisnalar içerisinde yer almadığı anlaşılmaktadır. Bunun yanısıra davalı iş yerinde 50’nin altında işçi çalıştığı dosya kapsamında sabittir. Bu durumda dava konusu olan uyuşmazlık iş kanununa tabi olmamakla beraber 7036 sayılı Kanun'un 5/1-a ve Geçici 1/1. maddeleri gereğince davaya iş mahkemesinde (eldeki dosyada iş mahkemesi sıfatı ile Asliye Hukuk Mahkemesinde) görülmesine devam edilmesi uyuşmazlığın 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'na çözülmesi gerekirken İş kanunu hükümlerinin uygulanması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. " gerekçesiyle karar bozulmuştur.

 

Mahkemece bozma ilamına uyulmuş, alacak hesaplarına yönelik bilirkişi raporu da alındıktan sonra davanın kısmın kabulüne karar verilerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alağı hüküm altına alınmış, diğer talepler red edilmiştir.

 

Temyiz:

 

Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.

 

Gerekçe:

 

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

 

2-Taraflar arasında, davacının kıdem tazminatı hakkı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık vardır.

 

Mahkemece uyulmasına karar verilen ve yukarıda açıklanan bozma ilamında davacının 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu kapsamında hizmet sözleşmesi ile çalıştığı belirtilmiştir. Anılan Kanun kapsamında kalan iş ilişkilerine bağlı olarak çalışanlar kıdem tazminatı talep edemezler. ( Dairemizin 2021/8479 esas 13186 karar ve 29/09/2021 tarihli kararı )

 

Davacı dava dilekçesinde açıkça kıdem tazminatı talep etmiş olup söz konusu Kanunda "kıdem tazminatı" düzenlenmemiştir. Mahkemece bu gerekçe ile talebin reddine karar verilmesi gerekirken, talep Borçlar Kanunu'nun 438. maddesine göre değerlendirilerek tazminata hükmedilmesi hatalıdır.

 

3- Davacının fazla çalışma ücreti alacağı olup olmadığı hususunda da uyuşmazlık vardır.

 

Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, alacağın ispatı için dinlenen davacı tanıklarından birinin davalı işyerinde çalışmadığı ve davacının akrabası olduğu, diğer iki tanığın ise davalı işyerinde çalışmaya dair beyanları olsa da Sigorta kayıtlarının bulunmadığı, buna göre alacak ispatanın yapılamadığı açıklanmış ve Mahkemece talep red edilmiştir.

 

Davacı tanıklarının alacağın varlığını ispatlamaya yeterli görülmemesi yerinde ise de davalı tanığının işyerinde çalışma saatlerine yönelik beyanı değerlendirilmeden talebin reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

 

SONUÇ:

 

Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 01/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 187 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor