Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince hüküm altına alınan aylık fark ücret alacaklarına her ayın 15. günü temerrüt gerçekleştiğinin kabulü ile faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; davacı işçinin iş sözleşmesinde ücrete ilişkin olarak bir ödeme günü belirlenmiş değildir. Bu nedenle davacının fark ücret talebine, daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden, dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekli iken yazılı şekilde faize hükmedilmesi hatalı olmuştur.
9. Hukuk Dairesi 2021/12528 E. , 2021/16840 K.
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 6. Hukuk Dairesi
...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Somut olayda Bölge Adliye Mahkemesince hüküm altına alınan aylık fark ücret alacaklarına her ayın 15. günü temerrüt gerçekleştiğinin kabulü ile faiz yürütülmesine karar verilmiş ise de; davacı işçinin iş sözleşmesinde ücrete ilişkin olarak bir ödeme günü belirlenmiş değildir. Bu nedenle davacının fark ücret talebine, daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden, dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerekli iken yazılı şekilde faize hükmedilmesi hatalı olmuştur.
696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye eklenen geçici 23. madde, kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kuralları belirlemekte olup burada söz konusu olan Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son Toplu İş Sözleşmesi, davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir Toplu İş Sözleşmesi değildir. Bu itibarla davacının ikramiye farkı alacağı talebine Bölge Adliye Mahkemesince en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması da isabetsizdir.
Ayrıca, Yüksek hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son Toplu İş Sözleşmesinin ikramiyeye ilişkin hükmünde "İşçilere Ocak ve Temmuz aylarında 5’er günlük olmak üzere yılda toplam 10 günlük (5x2=10) ücretleri tutarında ikramiye ödenir" denilmektedir. Bu hükümlerde ödeme için tereddüte yer vermeyecek şekilde belirli ya da kesin bir vade söz konusu olmadığından kendiliğinden temerrüt gerçekleşmez. Dolayısıyla ikramiye farkı talebi bakımından daha önce temerrüt gerçekleştiği ispat edilemediğinden dava ve ıslah tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Açıklanan hususlar bozma sebebi ise de bu yanlışlıkların düzeltilmesi için yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından, kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
Sonuç:
Yukarıda yazılı sebeplerle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının 3-a) bendinin hükümden çıkarılarak yerine "Brüt 4.557,53 TL fark ücret alacağının 550,00 TL'sinin dava tarihinden itibaren bakiyesinin ıslah tarihi olan 01.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya dair taleplerin reddine, " rakam ve sözcüklerinin yazılmasına
Bölge Adliye Mahkemesi kararının 3-b) bendinin hükümden çıkarılarak yerine "Brüt 579,40 TL ikramiye farkı alacağının 100,00 TL'sinin dava tarihinden itibaren, bakiyesinin ıslah tarihi olan 01.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek bankalarca mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi ile birlikte, davalıdan alınarak davacıya verilmesine," rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 23/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.