YARGITAY

DANISTAY

SAYISTAY

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI

KURUL KARARLARI

Sanık şoförün hangi şartlar altında “taşıdığı malların kaçak olduğunu bilmediği” yönündeki iddiasının kabul edileceği hk.

Karar Özeti

Sanık ...'in tüm aşamalarda suçlamayı kabul etmediğini, suça konu madeni yağın taşındığı araçta şoför olarak çalıştığını, taşıdığı eşyanın içeriğini bilmediğini, savunması karşısında, suça konu madeni yağın yüklemesi yapıldıktan sonra sanığa ilgili firma tarafından yüke ilişkin verilen sevk irsaliyesinde taşınan eşyanın hidrolik transmisyon yağı olarak gösterildiği, ancak teknik bir incelemeyle kaçak olduğu saptanabilen eşyanın bu niteliğini bilmesinin sanıktan beklenemeyeceği, dosya kapsamından elde edilen delillerden sanığın savunmasının aksine suça konu eşyanın kaçak olduğunu bilerek taşıdığına dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,

Karar

7. Ceza Dairesi  2021/8688 E.  ,  2021/17827 K.

 

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi

 

SUÇ : 5607 sayılı Yasaya muhalefet

 

HÜKÜM : Hükümlülük, müsadere

 

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;

 

I) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet ve malen sorumlu ...'ın araçlarının müsaderesine ilişkin hükümlerine yönelik hükümlerin incelenmesinde;

 

1- Sanık ...'in tüm aşamalarda suçlamayı kabul etmediğini, suça konu madeni yağın taşındığı araçta şoför olarak çalıştığını, taşıdığı eşyanın içeriğini bilmediğini, savunması karşısında, suça konu madeni yağın yüklemesi yapıldıktan sonra sanığa ilgili firma tarafından yüke ilişkin verilen sevk irsaliyesinde taşınan eşyanın hidrolik transmisyon yağı olarak gösterildiği, ancak teknik bir incelemeyle kaçak olduğu saptanabilen eşyanın bu niteliğini bilmesinin sanıktan beklenemeyeceği, dosya kapsamından elde edilen delillerden sanığın savunmasının aksine suça konu eşyanın kaçak olduğunu bilerek taşıdığına dair mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı halde beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi,

 

2- Malen sorumlu ... adına kayıtlı nakil araçlarında ele geçen % 99 mineral yağ ve % 1 oranında organik çözücü karışımından oluşan suça konu eşyanın taşındığı nakil araçlarının, malen sorumlunun aracını suçta kullanılması için bilerek ve isteyerek verdiğine dair dosya kapsamında delil bulunmaması karşında iyi niyetli üçüncü kişiye ait nakil araçlarının iadesi yerine müsaderesine karar verilmesi,

 

Yasaya aykırı, malen sorumlu vekili ile sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,

 

II) Sanık ... müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;

 

Sanığın suça konu eşyanın "...." hidrolik transmisyon yağı olarak 25.07.2013 tarihli ... seri nolu fatura karşılığında satın aldığını savunması, ancak ele geçirilen eşyanın Tübitak MAM tarafından düzenlenen 24.09.2013 tarihli analiz raporuna göre hidrolik transmisyon yağı olarak değerlendirilemeyeceğin, % 99 mineral yağ ve % 1 oranında organik çözücü karışımından oluştuğunun, bu haliyle akaryakıt tanımına uygun olmayan ve teknik düzenlemelerde yer alan özelliklere aykırı akaryakıt olduğunun tespit edilmesi karşısında; sanığın savunmasında adı geçen ... Şirketinin suç tarihindeki yetkililerinin tespit edilerek, konuya ilişkin beyanlarının alınması ile söz konusu şirketin ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılarak aralarında sanığın savunmalarında ifade ettiği şekilde gerçek bir alışverişin bulunup bulunmadığının da tespit edilmesi suretiyle sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma sonucu sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,

 

Kabule göre de,

 

1- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Yasanın 61. maddesi ile 5607 sayılı Yasanın 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Yasanın 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Yasanın 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK'nun 7. maddesi ve 7242 sayılı Yasanın 63. maddesi ile 5607 sayılı Yasaya eklenen Geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek ilgili hükümlerin yasal koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,

 

2- Dairemizce de kabul gören Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 08.04.2014 tarih ve 2013/7-591 Esas, 2014/171 Karar ile 16.05.2017 tarih ve 2015/398 Esas, 2017/272 Karar sayılı ilamlarında ayrıntıları belirtildiği gibi; suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesindeki özellikler, fiillerin işleniş yer ve zamanı, fiiller arasında geçen süre, korunan değer ve yarar, hareketin yöneldiği maddi konunun niteliği, olayların oluş ve gelişimi ile dış dünyaya yansıyan diğer tüm özellikler birlikte değerlendirilip, sanığın eylemlerini bir suç işleme kararının icrası kapsamında gerçekleştirip gerçekleştirmediği ve hakkında TCK’nun 43. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının tartışılarak belirlenmesi bakımından;

 

Temyiz incelenmesine konu bu dosyaya ilişkin suç tarihinin 25.07.2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 09.10.2013 olduğu,

 

Yapılan UYAP sorgulamasında sanığa ait derdest olan Körfez 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/518 Esas sayılı dosyasında suç tarihinin 20/04/2013, iddianame düzenleme tarihinin ise 11/11/2013 olduğu,

 

Bu dosyalardaki eylemlerin benzer suç vasfına yönelik olduğu gözetilerek suç tarihine ve işlenen suçun niteliğine göre adı geçen sanığın eylemlerinin TCK’nun 43. maddesi kapsamında zincirleme biçimde kaçakçılık suçunu oluşturup oluşturmadığının takdir ve değerlendirilmesi bakımından dosyaların incelenmesi ve gerektiğinde birleştirilmesi ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi,

 

3- Sanık hakkında takdiri indirim uygulanırken uygulama maddesi olarak TCK'nun 62/1. maddesi yerine 62. maddesinin gösterilmesi suretiyle CMUK'nun 232/6. maddesine muhalefet edilmesi,

 

4- 24.11.2015 tarihli 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,

 

5- TCK'nun 52/4. maddesi gereğince taksitlerden birisinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edilebileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken taksitlerden birisinin süresinde ödenmediği takdirde kalan kısmının tamamının tahsil edileceğine ve adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrileceğine karar verilerek infaz yetkisinin de kısıtlanması,

 

Yasaya aykırı, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 21/12/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


Bu sayfa 270 kez görüntülendi.
- Karara ilişkin daha detaylı bilgi almak için soru / cevap kısmından bize ulaşabilirsiniz -

Yargıtay Danıştay Sayıştay

BÖLGE ADLIYE MAHKEMESI

ANAYASA MAHKEMESI


Bu Sitede yeralan verilerin tamamı ihalekararisor.com' a ait olup. İzinsiz kopyalanması ve yayınlanması izni verilmemiştir.

Web Tasarım İntramor