Bölge Adliye Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğine göre; kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken, nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir
7. Hukuk Dairesi 2021/309 E. , 2021/2886 K.
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Küçükçekmece 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 27/04/2017 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil veya tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda bir kısım davalılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına, bir kısım davalılar yönünden feragat nedeniyle davanın reddine dair verilen 11/10/2017 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesince istinaf talebinin kabulüne, davanın açılmamış sayılmasına dair verilen kararın davacı vekili ve bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili; müvekkiline ait 1404 parselin imar planında düzenleme yapılacağı koşulunun gerçekleştirilmesi şartıyla Küçükçekmece Belediyesi'ne hibe edildiğini ancak aradan geçen uzun zamana rağmen bu şartın gerçekleşmediğini, davaya konu 1404 parselin davacıya ait 122.300 m2'lik kısmının imar uygulaması neticesinde parselasyon yapılarak davalılara devredildiğini, Küçükçekmece 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2004/833 Esas sayılı dosyasında açılan tapu iptali ve tescil davasında verilen hükmün Küçükçekmece Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından hatalı uygulanması neticesinde müvekkili kooperatife ait hisselerin davalılar adına tescil edildiğini belirterek davalılar adına kayıtlı hisselerin iptali ile yeni oluşan parsellerdeki müvekkiline ait 122.300 m2'lik kısmının şartlı hibe öncesi hak sahibi olan müvekkili adına tapuda tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
29/06/2015 tarihli celsede davacı vekili; Küçükçekmece Belediyesi ve Başakşehir Belediyesi dışındaki davalılar yönünden davayı takip etmediklerini bildirmiştir.
Bir kısım davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
İlk derece mahkemesince; "...davanın davalılar ..., ... ve ... yönünden feragat nedeniyle reddine, Davalılar ..., ..., ... kendilerini vekil ile temsil ettirdiklerinden dava değeri üzerinden hesaplanan 10.750,00 TL vekalet ücretinin davcıdan alınarak davlılara verilmesine, dosyanın 29.06.2015 tarihli celsede taraflarca (bir nolu kararda belirtilen davalılar hariç) takip edilmediğinden müracaata bırakıldığı ve yasal üç aylık süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından 29.09.2015 tarihi itibariyle HMK 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına " karar verilmiştir.
Hükme karşı davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 14.03.2019 tarihli, 2018/1760 Esas-2019/2886 Karar sayılı ilamı ile; ilk derece mahkemesince davalılar Hilal, Nihal ve Nilüfer yönünden 27/03/2017 tarihinde HMK 150.maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırıldığı, bu tarihten itibaren üç aylık süre içerisinde de davacı tarafından davanın yenilenmediği, bu durumda 27/06/2017 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiği, bu kararın açıklayıcı nitelikte olduğu, 27/06/2017 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gerektiğinden dosyanın işlemden kaldırılmasından 6 ay sonra 28/09/2017 tarihinde davanın açılmamış sayılması koşulları oluştuktan sonra davacının davalılar Hilal, Nihal ve Nilüfer yönünden davadan feragat ettiği yönündeki beyanının geçersiz olup sonuca etkili bir beyan olmadığı, bu nedenle davalılar Hilal, Nihal ve Nilüfer yönünden davanın feragat ile sonuçlanması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm kurularak tüm davalılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına ve kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar yönünden 10.750,00 TL vekalet ücreti takdirine karar verilmiştir.
Hükmü, davalılar ..., ..., ... vekili ve davacı vekili temyiz etmişlerdir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş; reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
6100 sayılı HMK'nın 323. maddesinin (ğ) bendindeki düzenlemeye göre, vekille takip edilen davalarda kanun gereğince takdir olunacak vekalet ücretiyargılama giderlerindendir; yine aynı Kanunun 331/3. maddesine göre ise davanın açılmamış sayılmasına karar verilen hallerde yargılama giderleri davacıya yükletilir.
Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "davanın açılmamış sayılması başlıklı" 7/1. maddesine göre; “görevsizlik veya yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar karar verilmesi durumunda tarifede yazılı ücretin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra karar verilmesi durumunda tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre hükmolunacak avukatlık ücreti, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez. Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.”
Bölge Adliye Mahkemesince davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğine göre; kendisini vekil ile temsil ettiren davalı yararına maktu vekalet ücreti takdiri gerekirken, nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir. Bu husus hükmün bozulmasını gerektirmişse de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyeceğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 370/2. maddesi gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7 . Hukuk Dairesinin hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bent uyarınca davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesinin 14/03/2019 tarihli 2018/1760 Esas, 2019/449 Karar sayılı ilamının hüküm sonucunun 2. bendinin 3. paragrafında yer alan "kendilerini vekil ile temsil ettiren davalılar yönünden" sözcüklerinden sonra gelen " dava değeri üzerinden 10.750,00 TL" ibarelerinin hükümden çıkartılarak yerine "1.980,00 TL maktu" ibarelerinin yazılmasına, hükmün HMK'nın 370/2. maddesi gereği DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesi Dairesine GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan harcın yatırana iadesine, 10.11.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.