Yapının yapılacağı bölgede inşaat yapımının durdurulmuş olması mücbir sebep olarak değerlendirilip süre uzatımı verilebileceği hakkında.
-KARAR-
Yargıtay 15. HD.
E: 2007/1782
K: 2008/1559
T: 11.03.2008
Mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca gecikme tazminatı, eksik işler bedeli, dairelerin ebatlanndaki farklılık nedeniyle değer kaybı, proje harici ve tadilat projesi ile ilave olarak yapılıp yükleniciye kalan bağımsız bölümdeki değer artışı sebebiyle alacak ve A bloktaki kalorifer kazanıyla ilgili edimin ifası istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun ge-rektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunma-masına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2- Yanlar arasında Bursa Sekizinci Noterliği’nde düzenlenen 06.08.1998 tarih 17918 yevmiye nolu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin 3. maddesi ve ruhsat tarihine göre arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlerin teslim tarihi 31.06.2001 olup, gecikme tazminatı bu tarihe göre hesaplanıp hüküm altına alınmıştır. Sözleşmede mücbir sebep olarak kararlaştırılmış olmamakla birlikte, ifa süresi içinde Ağustos 1999′da Adapazarı-İzmit-Gölcük-Yalova yöresinde büyük bir deprem yaşandığı bilinen bir gerçektir. Bazı yerlerde de deprem nedeniyle inşaatlar devamlı veya geçici bir süre durdurulmuştur. Sözleşmede mücbir sebep ve sürenin uzatılması nedeni olarak belirtilmese dahi, tarafların iradesi dışında idari makamlarca konulan inşaat yasağının teslim süresine eklenmesi gerekeceği ortadadır.
Bu durumda mahkemece ilgili belediye ve İdari makamlardan 1999 yılı Ağustos ayında meydana gelen deprem nedeniyle dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde inşaat yapımlarının durdurulup durdurulmadığı ve süresi araştırılıp teslimi gereken tarihe eklenmek suretiyle teslim tarihinin saptanması ve buna göre gecikme varsa, gerekirse alınacak bilirkişi ek raporuyla gecikme tazminatı miktan hesaplattınlarak hüküm altına alınması gerekirken, bu yönde savunma bulunmasına rağmen eksik inceleme sonucu gecikme tazminatı ile ilgili yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Sözleşmeden doğan bir alacağa temerrüt faizi yürütülebilmesi için alacağın muaccel olması yeterli değildir. Alacaklının usulüne uygun ihtarı ile borçlunun temerrüde düşürülmesi zorunludur (BK madde 101/1). Somut olayda, davadan önce alacak miktarı belirtilmek ve ödenmesi talep edilmek suretiyle davalı temerrüde düşürülmediğinden, bu alacakla ilgili dava tarihi yerine temerrüde esas teşkil etmeyen ihtarnameye göre hesaplanan tarihten faiz yürütülmesine karar verilmesi de isabetsiz olmuştur.
Kararın belirtilen sebeplerle bozulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2.) bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına (BOZULMASINA), Ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 11.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.